Gelişmiş Arama
Ziyaret
13984
Güncellenme Tarihi: 2010/09/22
Soru Özeti
Merak, başkalarının işine karışmak ve dedikodu hakkında bir hadis naklederek ailevî sorunlarımı halledebilir misiniz?
Soru
Kocamın birden çok eşi bulunmaktadır. Kendisinin diğer eşi çok işgüzardır. Bu sadece benim görüşüm değildir, başkaları da bu hususu tecrübe etmişlerdir. Eşimden bu meseleyi halletmesini istedim. Ancak bu hanımın yersiz müdahaleleri ve edepsiz oluşu sayesinde iş öyle bir yere geldi ki artık kendisiyle ilişki kurmamaya çalışıyorum. Merak ve başkalarının işine karışmak hakkında bir hadis veya yazıyla bana yardımcı olabilir misiniz?
Kısa Cevap

Birkaç noktaya dikkatinizi çekiyoruz:

1. Eşiniz şerî açıdan birden çok evlilik yapabilir ama adaleti sağlamak zorundadır.

2. Kocanızın ilk eşi olduğunuz olasılığından hareket ediyoruz; genellikle ilk eş kocasının ikinci eşine yönelik özel hassasiyetler taşır. Bu yüzden mantıklı olmanızı ve etrafınızdaki gerçekliklere ve olgulara ve de hayatınızda cereyan eden meselelere müspet düşünerek ve şefkatlice bakmanızı tavsiye ediyoruz. Hatırlatmak gerekir ki; işgüzarlık, dedikodu ve bireylerin özel yaşantısını araştırmak gibi fiiller nasıl çirkin ve beğenilmeyen işlerse, aynı şekilde kötü zanda bulunmak ve bahane bulmak da yerilen ve beğenilmeyen şeylerdir. İyiliğinizi isteme babından size tavsiyemiz şudur: Bir müddet fikir ve amellerinizi düşünün ve söz konusu hanımdan rahatsızlığınızın nedeninin kocanızın size temayül ve ilgi göstermesini önemsediğinizden ötürü sadece kendinizi düşünmeden kaynaklanan kadıncıl hisler olup olmadığına bir bakın. O hanımın hataları bu kadar büyük gördüğünüz bir düzeyde midir? Bir yanlış anlama olamaz mı? Eğer siz eşinizin ikinci eşi olsaydınız onda size karşı böyle bir his bulunmaz mıydı?!

3. Eğer kocanızı kalben seviyorsanız, mutluluğunu üzüntünüz ile yok etmeyin. Kocanızın size yönelik taşıdığı sevgi derecesini korumaya çalışın. Gerçek aşkın karşı tarafın doğru tüm ilgi ve kararlarına âşıkane bir şekilde saygı duymak ve onu kabullenmek olduğunu unutmayın.

4. Bu düşünce ve değerlendirmelerden sonra kocanızın ikinci eşinin işgüzar ve dedikoducu olduğuna kesin bir bilgiyle inanırsanız, olabildiğince dostça ve müşfikçe ve de delille bunu kocanıza bildirmeniz daha iyi olacaktır.

5. Sakın siz de karşılık vermeye kalkmayın.

6. Ailevî sorunların giderilmesi için “danışma”, “dua” ve “güzel davranış” üçgeninden istifade edin. En güzel dua da Hz. Muhammed ve Muhammed âline salâvat getirmektir.

7. Sizin bizzat kendinizin o hanıma işgüzarlık ve merak hakkında ayet ve hadis okumak istemeniz doğru bir iş gözükmemektedir. Bu, ihtilaf ateşinin daha da alevlenmesine neden olacaktır. O hanımın dostları kanalıyla veya danışmanları ve kılavuzlarından bu açıklamaları iletmelerini istemeniz daha uygundur.

8. Hidayet ve kurtuluş yolunun tüm yolcuları için ibret dersi ve sarsıcı bir uyarı olması gayesiyle kötü zan, merak, gıybet, dedikodu ve yalanı kınayan ve yasaklayan ayet ve sonra da bir takım hadisleri takdim etmeyi uygun görüyoruz: “ Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.”[1] Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Zandan sakının; zira zan -içteki- sözün en yalan olanıdır. Kurcalamayın ve tecessüs etmeyin.”[2]

Aynı şekilde şöyle buyurmuştur: “Miraca (semavî yolculuk) çıktığım zaman, başı domuz ve bedeni eşek gibi olan ve değişik azapların uygulandığı bir kadın gördüm. Bir şahıs ey Allah Resulü (s.a.a) bu azap hangi günahtan ötürüydü diye sordu. Allah Resulü (s.a.a) şöyle cevap verdi: O dedikoducu ve yalancı bir kadındı.”[3] Dedikodunun yerilmesi, çirkinliği ve uhrevî azabı hakkında birçok rivayet nakledilmiştir. Bilgi edinmek için şu kaynağa müracaat edebilirsiniz: Mizanu’l-Hikme, Muhammed Reyşehri, “Nun” kelimesi, Babu’n-Nemime.          


[1] Hucurât, 12.

[2] Tefsir-i Kurtubî, c. 16, s. 331.

[3] Biharü’l-Envar, Meclisi, c. 75, s. 264.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Din neden siyasete müdahale eder?
    11723 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Dinin siyasetten ayrı olduğu görüşü, insanın değişik hayat alanlarında dinin rolünü silme ve minimum dereceye indirmeyi savunur. Bu görüş esasınca insan akıl ve bilim aracılığıyla kültür, siyaset, hukuk, ekonomi, iletişim, adap ve birlikte yaşam kanunlarını öğrenip yasalaştırabilir ve hayatı idare etmede dinin müdahale etmesine bir gerek yoktur. ...
  • Kök hücreleri araştırmak ve incelemek haram mıdır?
    5361 İslam Felsefesi 2011/10/23
    Sorulan sorudaki meselenin mevcut fıkhî hükmünü istemeniz nedeniyle büyük mercilerin (Allah kendilerini korusun) bürolarından ve Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’den (ömrü uzun olsun) fetva sorduk ve kendilerinin yanıtları aşağıda yer almaktadır: Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu:Sakıncasızdır. Hz. Ayetullah Uzma Şirazi’nin (ömrü uzun ...
  • Kuranı kerim dağları yeryüzünün çivileri şeklinde tanımlamış, Kuranı kerimin bundan maksadı nedir?
    19194 Tefsir 2011/06/14
    İslami kaynaklarda dağlar için değişik faydalar ve nitelikler dikkate alınmıştır. Yeryüzüne çakılmış çiviler misalinde olmaları bu niteliklerden bir tanesidir. Dağlar yeryüzü için ölçü aletleri gibi çalışmaktadırlar. Yeryüzü küresinin dağılmasını, dolayısıyla yeryüzünü üzerinde yaşanılamayacak bir alem konumuna gelmesini engellemektedir. Çağdaş bazı düşünürler de yeryüzünde yaşanılabilmesi için dağlar ...
  • İmamlar (a.s) ve âlimlerin perspektifinden namazı vaktin başında kılmanın sevabını açıklar mısınız?
    7009 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/15
    Namazı vaktin başında kılmak hakkında birçok eser ve sevap karar kılınmıştır; namazın sevabının iki katına çıkması ve ilahi sevgiye mazhar olmak bunlardan sayılır. Âlimler de bu hususu dikkate alarak, namazı vaktin başında kılmayı halka tavsiye etmiş ve bunu Allah’a yönelik seyir ve yolculukta ve insanî kemale ermede ...
  • Evrenin bütün sırlarından haberdar olan bir peygamberin ummi olması nasıl mümkündür?
    9897 Eski Kelam İlmi 2008/03/15
    Ummi okuma ve yazmayı birisinden öğrenmeyen kimseye denir. İslam Peygamberine de ummi denilmesi onun kimseden ders almadığı ve okuma ve yazmayı kimseden öğrenmediği içindir. Bu konu tarihi veriler açısından kesindir ve bu İslam Peygamber’ine bir üstünlük ve övgü sayılır ve aynı zamanda onun peygamberliğine ...
  • el-Muttali ve el-Mulakkan sıfatlar kemaliye mi yoksa veya cemaliye sıfatlardan mıdırlar?
    6600 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    İster Allah’ın lütfunu, ister kahrını vs. yansıtsın bir sıfatın Allah’ta olduğunu ispat eden bütün sübuti sıfatlar kelam ilminde cemal sıfatları diye bilinmekte ve varlık açısından aralarında herhangi bir fark yoktur. Soruda gelen el-Muttali (Telkin edici) ve el-Mulakkan (Bilen)’da bunlardandır. ...
  • Kur’an’a göre bir imamın sahip olması gereken özellikler nelerdir?
    10962 Eski Kelam İlmi 2011/03/03
    Kur’an-ı Kerim’de İmamet (insanın toplumsal liderliği manasında) meselesi ikiye ayrılmıştır: 1) Nur İmamları: Salih ve ilahi imamlardır. 2) Ateş İmamları: Küfür ve dalalet imamlarıdır. Kur’an’da nur imamları için zikredilen birçok özellik şunlardır: Masumiyet, hidayet eden, yakin ehli olan, ibadet eden, sağlam ve sabit, şahid, Allah yolunda cihad eden, ...
  • Gök, yer ve erzakın yaratılması altı günde mi yoksa sekiz günde mi gerçekleşmiştir!?
    8061 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce Allah rızık ve azık hakkında “kaddere” (takdir etti), gök ve yerin yaratılması hakkında ise “halake” (yarattı) kavramını kullanmıştır. Yani bu dört gün yaratılışın değil, erzakın takdiridir. Bu açıklamayla bu eleştiri temelden geçersiz olmaktadır; zira (kullanıcının yaptığı gibi) rızkın takdir günlerini yaratma kategorisinde ele aldığımız ...
  • Tabiatta gerçekleşen ve hoş olmayan olaylar, ilahi bir azap mıdır yoksa normal maddesel sebeplerden mi kaynaklanmaktadır?
    10425 Eski Kelam İlmi 2008/06/18
    Sel, deprem ve tufan gibi tabiattaki hoş olmayan olayların ortaya çıkmasındaki hedef sadece azap etmek değil, ilahi nimetlerin hatırlatılması, gaflet uykusundan uyanma, yeteneklerin ortaya çıkması, hayatın devamı ve zalimlerin ve asilerin azap edilmesi ve bunun gibi değişik sonuçları vardır. Bunların hepsi, tabiat olaylarının ortaya çıkma hedeflerinden olabilirler. Buna ilave olarak, ...
  • Bazı müfessirlerin işaret ettiği Kur’an’daki iphamların anlamı nedir?
    5848 Tefsir 2011/08/21
    Evvela bir kitapta okuduğunuz her düşünce ve teoriyi Şia’nın genel düşüncesi olarak değerlendirmemeniz gerektiğine dikkat etmelisiniz. Pek tanınmayan bir yazara ait kitaptan alıntılanmış olan ve de dağınık ve muğlâk şekilde ifade edilen sorunuz, maalesef bu türdendir. Ama kısa ve özet olarak bilmelisiniz ki hem Ehli Sünnetten bir grup ve ...

En Çok Okunanlar