Gelişmiş Arama
Ziyaret
8975
Güncellenme Tarihi: 2010/12/18
Soru Özeti
İmam Ali'nin (a.s.) görüşünde kuranın yeri nedir?
Soru
Nehcü'l-belaga ve İmam Ali'nin (a.s.) görüşünde kuranın konumu nasıldır?
Kısa Cevap

İmam Ali'nin görüşü ve anlayışında kuranı kerim en üstün mertebede yer almış ve makamının yüceliği bakımından en yüce makama sahiptir. Nehcül-balagada kuranla alakalı zikir edilen bazı özellikleri ve nitelikleri aşağıdaki maddeler şeklinde özetlenebilinir: 1- insanların hayrını isteyen öğüt verici, 2- Yol gösteren en iyi kılavuz, 3- doğruyu konuşan, 4- sarsılmayacak kulp ve en güvenilir sığınak, 5- şifa bağışlayan, 6- ilim ve bilgilerin kaynağı, 7- en üstün ve büyük sermaye, 8, kalplere hayat bağışlayan ve esenlik kazandıran kaynak, 9- şefaat eden en üstün şefaatçi, 10- kapsamlı kitaptır. Ve…

Ayrıntılı Cevap

Kuranı kerim ve peygamber efendimizin (s.a.a.) mektebinde eğitim görmüş en büyük bir insan olarak hz. Ali (a.s.) kendisine ait olan "nehcül-balaga" kitabinin her tarafında; kelimelerinde, hutbelerinde, yazdığı mektuplarında farklı münasebetlerden dolayı kuranı kerimin özelliklerini ve niteliklerini açıklamış. Kuranı kerimin değerini topluma anlatmış ve kuranı kerime değer vermiştir. Defalarca toplumu kuranı kerimin hakkını riayet ve onda tefekkür etmeye davet ederek insanları kurana yönelmeye teşvik etmiştir. Bu durum Hz. Ali için o kadar önem arz ediyordu ki, hayatının son anlarında bile kendi maddi (soysal) ve manevi evlatlarına, hayatlarını kuranın öğretileri doğrultusunda düzenlemelerini; yani kuran kerim ile amel etmelerini tavsiye etmiş ve şöyle buyuruyor: "Allah hakkı için, Allah hakkı için! Kuran (kuranı göz önünde bulundurun). Başkaları kuranı kerim ile amel etme noktasında önünüze düşmüş olmasın ha! Böyle bir durum gerçekleşirse çok yazık etmiş olursunuz kendinize".[1] Bütün bu vurgu ve tekitler semavi olan bu kitabın Hz. Ali'nin (a.s.) yanındaki konumunun yüceliğini ve büyüklüğünü gösteriyor.  Bu kelimeleri aşağıdaki maddeler ve mihverler şeklinde zikir edebiliyoruz:

1-   İnsanın hayrını isteyen nasihatçi: "biliniz ki, kuranı kerim kandırmayacak ve insanların hayrını isteyen bir nasihatçidir".[2]

2-   En iyi yol gösteren kılavuz: "kuranı kerim insanları yoldan çıkarıp sapıtmayan bir kılavuzdur".[3]

3-   Doğruyu konuşan bir konuşmacı: "konuşuyor ama yalan konuşmayan bir konuşmacıdır".[4]

4-   En güvenilir ve en sağlam ve sarsılmayacak kulp: "ne mutlu size ki kuranla amel ediyorsunuz. Zira kuranı kerim Allahın kopulmayacak bir kulpudur, açık nurdur, faydalı ilaçtır, susuzluğu gideriyor, her kim ona sığınırsa onu koruyor, her kim ona sarılırsa onu kurtarıyor, eğriliği yoktur ki düzeltilsin, batıla yönelmiyor ki, ondan çevrilsin".[5]

5-   Şifa veren: kurandan kendi hastalığınız için ondan şifa, sorunlarınızın çözümü için ondan yardım dileyiniz. Zira en büyük hastalıkların yani küfür, nifakın ve sapıklığın şifası kuranı kerimde vardır".[6]

6-   İlim ve bilgilerin kaynağı: "…bütün ilim ve bilgilerin kaynağı kuranı kerimdedir".[7]  Başka bir yerde kuranın sayısız ilimlere sahip olduğu hakkında şöyle buyuruyor: "Allah u Teâlâ kuranı kerimi indirdi, onunla bilir kimselerin, ilmi susuzluklarını giderdi, fakihlerin kalbi için ilkbaharın yağmuru oldu ve salihler için de geniş ve büyük bir yol olduğunu karar kıldı…".[8]

7-   Sermayelerin en büyük sermayesi: "biliniz ki, sizden hiçbirisi kuranı kerime sahip olduktan sonra fakir kalmaz ve hiçbir yoksulluğu söz konusu olamaz. Hiç kimse de kurana sahip olmadan önce müstağni ve zengin olamaz".[9]

8-   Hayat bağışlayıcı ve kalpleri esenleyendir: "kalplerin baharı kuranı kerimdedir…".[10]

9-   En yüce şefaatçi: "Biliniz ki, şefaatçiler içinde şefaati kabul edilen şefaatçi kuranı kerimdir. Konuşması tasdik edilmiş konuşmacıdır. Kıyamet gününde kuranı kerim her kim için şefaat ederse onun hakkında yapılan şefaati kabul görülüyor".[11]

10- Ebedi ve kalıcı kitap: "Kuranı kerim sönmeyen nurdur. Aydınlığı zeval bulmayan ışıktır. Dibine ulaşılmayacak okyanustur. Yolcusu kayıp olmayacak yoldur. Nuru karanlığa yüz tutmayacak şuledir. Hakkı ile batılı birbirinden ayırandır. Parlaklığı sönmeyecek burhandır…"[12]

11- Kapsamlı kitap: "Hz. Ali (a.s.) kuranın kapsamlılığı hakkında şöyle buyuruyor: "Rabb olan Allahın kitabı aranızdadır. Bu kitap, haramları ve helâları, farzları ve sünnetleri, nasih ve mensuhları, mubah ve yasakları, has ve amleri, öğüt ve kıssaları, mutlak ve mukayyetleri, muhkem ve müteşabihleri sizler için açıklıyor. Kapalı (mücmel) ibarelerini tefsir ediyor, müşkül olan nüktelerini aydınlatıyor".[13] Hakeza şöyle diyor imam Ali (a.s.): "kuranı kerimde geçmiştekilerin ve gelecektekilerin haberleri vardır, kuranda yaşamınızın ihtiyaç duyduğu hükümler var olmaktadır".[14] Hz. Ali "nehcül-balaga"nın 198. hutbesinde kuranın değeri hakkında geniş bir şekilde sohbet etmiş. Kollandığı kelimeler haddinden fazla fesih, beliğ ve anlamlıdır. Çok güzel bir şekilde kuranı kerimin özelliklerini ve değerini kendi sözlerinde ve konuşmalarında ortaya koyuyor. O kadar açıktır ki, onların açıklanmasına artık hiçbir yer bırakmıyor.

Zikir edilenler, vahyin ikinci müfessiri olma unvanıyla Hz. Ali'nin (emirü'l müminin) konuşmalarındaki, kuranın yerini ve konumunu açıklayan küçücük numunelerdir. Bunlara sarılarak doğru yola (sırat-ı müstakim) hidayet olmamız umuluyor!

Daha fazla bilgi edinmek için "nehcü'l-balaga"nın; 110, 183, 169, 157, 158, 133, 176 ve 189. hutbelerine müracaat ediniz.



[1] "Nehcül-balaga", tercüme: Muhammed DEŞTİ, name no: 47, s. 559.

[2] İlemu enne Haza'l-kurane huve en-nasihu ellezi la yahşa. (hutbe: 176).

[3] Vel hadiyu ellezi la yudillu, (hutbe: 176).

[4] …vel muhaddisu ellezi la yekzibu, (hutbe: 176).

[5] Hutbe: 156.

[6] Festeşfuhu min edvaikum, vesteinu bihi ala lavaikom, fe inne şifa emin ekberi devai ve huve el-küfrü, en-nifaku, el-gayyu ve ed-delalu. (hutbe: 176).

[7] Ve yenabiu'l-ilm. (hutbe: 176).

[8] Hutbe: 198, s. 419.

[9] Hutbe: 176.

[10] Rabiul kalp. (hutbe: 176).

[11] Hutbe: 176.

[12] Hutbe: 198.

[13] Hutbe: 1, s. 41.

[14] Hikmetler (kısa kelimer), hikmet: 313.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Şans ne anlama gelmektedir? Şans diye bir şey var mıdır?
    32868 Eski Kelam İlmi 2008/11/02
    Halk arasında bazen kullanılan, baht, uğur ve şans sözcükleri, daha çok edebiyat ve şiirlerde bulunmaktadır. Bu sözcük iki manaya gelebilir:1. Bir şeyin nedensiz meydana gelmesi: Bu mana; felsefî açıdan reddedilmiştir ve her şeyin kendine göre ayrı bir nedeni ve sebebi olduğu ...
  • “Vebtelül yetama hatta iza beleğun nikahe” şeklinde olan ayetin anlamı nedir?
    6790 Tefsir 2012/05/12
    Allah u Teâlâ bu ayeti kerimede yetimlerden sorumlu olan kimselere düstur veriyor ki yetimlerin mallarına karşı dikkatli olmalarını istiyor. Yani onların sermayesini korusunlar, sorumlulukları döneminde buluğ ve rüşt çağına erinceye kadar onları denemeye tabi tutsunlar. Sorumlular, sorumluluklarının altında olan yetimlerin buluğ ve rüşt çağına erdiklerini fark ettiklerinde ...
  • Zikir nedir ve türleri nelerdir?
    16186 Pratik İrfan 2012/09/24
    Zikir ve Allah’ı anmanın birçok ruhi ve ahlaki yapıcı etkisi vardır ve bunun karşısında Allah’ın kulunu hatırlaması, kalbin aydınlanması, kalp huzuru, Allah’a itaatsizlik etmeden korkmak, günahların bağışlanması ve ilim ve hikmet bunlardan sayılır. Genellikle zikir kalpsel ve dilsel olarak iki türe ayrılır. Dille yapılan zikre “vird” de ...
  • Lütfen Kadının örtünmesinin sınırları hakkında bir hadis zikredin.
    12806 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2008/06/18
    Nur suresinin 31’inci ayeti ve birçok rivayetlerde örtünmenin sınırları açıklanmıştır. Allah-u Teala, zikredilen ayette şöyle buyurmaktadır: “Mümin kadınlara da söyle: Bakışlarını kontrol etsinler ve mahrem yerlerini korusunlar. Açıkta olanı dışında süslerini açmasınlar.[i] Başörtülerini, yakalarının üzerine salıversinler. Süslerini kocaları, babaları, kocalarının babaları, ...
  • Şer’i açıdan hayız günleri dışında insanın eşiyle cinsel ilişki kurmasını yasaklayan bir durum var mıdır?
    54203 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/12/16
    Hayız ve nifas günleri, ihram ve oruç durumu veya diğer ikincil durumlar dışında insanın eşiyle cinsel ilişki kurması haram değildir. Muharrem ve Sefer ayları ve de şehadet ve matem günlerinde cinsel ilişki kurmak şer’i açıdan haram değildir. Evet, bu dinsel önderlere yönelik bir tür saygı sayılır. Nitekim ...
  • Kaza namazı olan sünnet namazı kılabilir mi?
    3191 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2018/11/12
    Kaza namazı olan sünnet namazı kılabilir.[i] [i] Tevzuh’ul-Mesail (El’Mehşil-İmam’ul-Humeyni) 1.c, 750.s 1373.m. ...
  • İslam’ın Hakkaniyetinin Aklî Delilleri
    19959 Yeni Kelam İlmi 2012/01/23
    Her ne kadar bugün dünyada gözlemlenen dinlerde bir takım hakikatler yer alsa da, gerçek tevhit olan kamil hakikat sadece İslam’ın çehresinde gözlemlenebilirdir. Bu iddianın en büyük delili, diğer dinlerin muteber senetlerinin olmayışı ve metinlerinde tahrif ve aklî çelişkilerin bulunması ve bunun karşılığında Kur’an’ın senet taşıması, ...
  • Fecr-i sadık ve Fecr-i kazib’ten kasıt nedir?
    35949 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/04/07
    Fecr-i sadık (gerçek/ikinci fecir) ve fecr-i kazib (yalancı/birinci fecir) iki fıkhi ve astronomik terim olup gece ve gündüzün özel vakitleridir. Fecr-i kazib doğuda görülen beyazlıkla meydana gelir. Bu zamanda namaz kılınamaz. Fecr-i sadık’ın zamanı, o beyazlığın doğu tarafından yayılmasıdır. Bu zaman, sabah namazının ...
  • Tılsım ve sihre karşı koymanın yolu nedir?
    30311 Pratik Ahlak 2011/08/20
    Tılsım ve sihir bir hurafe değildir ve etkileri vardır. Ama herkesin tılsım yapma gücü yoktur. Tılsım yapmayı bildiğini iddia edenlerin birçoğu sözlerinde sadık değillerdir. Bilakis bunu diğerlerini dolandırmak ve kendi geçimlerini sağlamak için uydurmaktadırlar. Büyü ve tılsımı batıl etmenin en iyi yolu Allah'a tevekkül etmek ve Kuran-ı ...
  • İsm-i A’zam’ı kim bilmekteydi?
    6439 Teorik İrfan 2011/06/20
    İsm-i A’zam salt bir sözcüğü bilmek ve söylemekten ibaret değildir. Onun sözcük ötesi bir hakikati vardır. İsm-i A’zam kendini yetiştirme, nefis tezkiyesi, ibadet ve ilahi yardımlar ile bireylerde beliriverir ve bu halin etkisiyle Yüce Allah böyle bir kudret ve ilahi makamı kendilerine verir. Birçok ayet ve rivayette İsm-i A’zam’a ...

En Çok Okunanlar