Gelişmiş Arama
Ziyaret
9012
Güncellenme Tarihi: 2011/08/03
Soru Özeti
Bilal-i Habeşî Ve Hilafet Meselesi
Soru
Bilal-i Habeşî’nin hilafet hakkındaki tavrı neydi?
Kısa Cevap

Tarihten anlaşıldığı kadarıyla Bilal-i Habeşî halifeler biat etmemiş, bazı yerlerde onlara itiraz etmiş ve hilafet sistemi için ezan okumaktan uzak durmuştur. Bu yüzden Şam’a sürgüne gönderilmiş ve orada vefat etmiştir.

Ayrıntılı Cevap

Bilal, Ribah ve Hemame’nin oğlu olup esaret halinde Habeşistan’dan Arabistan yarımadasına getirilmiştir. O, Kureyş’in ileri gelenlerinden sayılan “Ümeyye b. Halef” adındaki bir şahsın kölesiydi. İslam’ın ilan edilmesiyle tam bir meyil ve rağbet ile İslam’ı kabul eden ilk kişilerdendi. Bu yolda birçok fedakârlık ve özveride bulunmuştur. “Ümeyye” Bilal’ı İslam’dan döndürmek için çok vahşi bir halde onu işkenceye tabi tutmakta ve Bilal ise tüm varlığıyla imanında ısrar etmekteydi. Sonraları Ebubekir onu Ümmeye’den satın almış ve özgür kılmıştır.[1] Hilafet bağlamında Bilal’ın tavrı hakkında tarihte fazla bir şey zikredilmemiştir, ama aktarılan veriler onun hilafete muhalif olduğunu yansıtmaktadır. Burada onun muhalefet ettiği iki örneği aktarıyoruz:

1. Ömer’in Bilal’a İtirazı Ve Onu Şam’a Sürgün Etmesi

Tarihte yer aldığı kadarıyla “Bilal, Ebubekir’e biat etmekten sakınmış ve Ömer ona serzenişte bulunarak şöyle demiştir: Seni kölelikten özgürleştiren Ebubekir’e biat etmeyerek mi kendisini ödüllendiriyorsun? Bilal şöyle der: Ebubekir beni Allah için özgürleştirdi ve beni Allah’a bıraksın. Ama beni özgürleştirmede bunun dışında başka bir hedef taşıyorduysa, ben buyum. Ben Allah Resulü’nün halife karar kılmadığı bir kimseye biat etmem. Lakin Allah Resulü’nün halife karar kıldığı kimseye biat etmek kıyamet gününe dek boynumuzun borcudur. (Bunun üzerine) Ömer sinirlendi ve Medine’yi terk etmesini söyledi ve Bilal da Şam’a gitti.”[2]

2. Hilafet Sistemi İçin Ezan Söylemeyi Kabul Etmemek

Bilal, Allah Resulü’nün vefatından sonra halifeler için ezan söylemeyi kabul etmedi[3] ve onların isteğini ret etti. Neticede de onlar tarafından Şam’a sürgüne gönderildi ve orada Ömer’in hilafeti döneminde Hicrî-Kamerî on sekizinci yılda Yaratana canını teslim etti.[4] Bu cesaret ve direniş nedeniyle İmam Sadık (a.s) onun hakkında şöyle buyurmuştur: “Bilal Allah’ın salih kuluydu. O, ben Peygamberden (s.a.a) sonra kimse için ezan okumayacağım diye söylemiştir. Onun bu işten çekilmesi ve hilafet sistemine tabi müezzinlerin iş başına gelmesiyle ezanın bir kısmı (hayya âla hayru’l-amel) silindi.[5]     



[1] Bkz: 1012 (Site: 1233).

[2] Kumî, Şeyh Abbas, Sefinetü’l-Bihar, c. 1, s. 389, çap-ı dovvom, Daru’l-Üsve, 1416 h.k; İmam Hasan Askeri’ye (a.s) mensup tefsir, s. 622.

[3] Şeyh Mufid, İhtisas, s. 73, Kongre-i Şeyh Mufid, Kum, 1413 h.k.

[4] Şeyh Tusi, Rical, s. 27, İntişarat-ı Camia-i Müderrisin, Kum, 1415, h.k.

[5] Men La Yehziruhu el-Fakih, Kitab-ı Salat, bap. 16, hadis. 9.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Evrendeki şerlerin arazî olarak Allah’a isnat edilmesinin nedeni nedir?
    6725 İslam Felsefesi 2011/11/21
    Şer olarak anılan şeyler soyutlar âleminde mevut değildir ve bu konu madde âlemiyle ilişkilidir. Hayır ve şerrin manasının tahlilinde şöyle denmiştir: Hayır, her şeyin kendi doğası hasebince talep ettiği, sevdiği ve birkaç husus arasında tereddüt ettiğinde onların en iyisini seçtiği şeydir. Şer ise hayrın karşısındadır. Eşya hayır ve şer ...
  • Eğer ben fakirsem zekât beni de kapsar mı? Ben zekât parasını fakir bir dostuma verebilir miyim? Zekâtı Müslüman olmayan bir ferde verebilir miyim?
    6298 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/27
    Fakir sözlükte omurilik kemiği kırılmış kimseye denir. Miskin (çaresiz) de fakir manasına gelir, ancak miskinin gerçekte durumu fakirden daha kötüdür.[1] Şer’i ıstılahta da fakir bir yıllık giderini karşılayamayan kimseye denir. Bir arsası olan veya yıllık giderini temin edebilecek bir sermayesi olan kimse fakir sayılmaz.
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6421 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Allah’ın fertlere evlat verme ve vermemedeki hikmeti nedir?
    66566 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Yüce Allah âlim ve hikmet sahibidir. İlahi sünnet her işin sebepler kanalıyla gerçekleşmesini gerektirir. İlahi sünnetlerden bir tanesi de kendine has nedenler aracılığıyla neslin üremesidir. Tarih boyunca evlendikten sonra veya genel olarak veyahut uzun bir müddet süresince evlat sahibi olmayan birçok insan vardır. Bu fertler arasında ömründe hiçbir günaha ...
  • İsm-i A’zam’ı kim bilmekteydi?
    6428 Teorik İrfan 2011/06/20
    İsm-i A’zam salt bir sözcüğü bilmek ve söylemekten ibaret değildir. Onun sözcük ötesi bir hakikati vardır. İsm-i A’zam kendini yetiştirme, nefis tezkiyesi, ibadet ve ilahi yardımlar ile bireylerde beliriverir ve bu halin etkisiyle Yüce Allah böyle bir kudret ve ilahi makamı kendilerine verir. Birçok ayet ve rivayette İsm-i A’zam’a ...
  • Niçin Kabil Habil’i Öldürdü?
    39690 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2009/08/20
    Kur’an ayetlerinden anlaşıldığı kadarıyla Habil’in kardeşi Kabil tarafından öldürülmesinin sebebi Kabil’in ruhuna kök salmış ve onun varlığına egemen olmuş haset (kıskançlık) vasfıdır. İşte bu kötü sıfata sahip oluşu onu kardeşini haksız yere öldürmeye sevk etmiştir. ...
  • Acaba Allah’ın kalbimizde yer edindiğini söyleyebilir miyiz?
    7881 Eski Kelam İlmi 2012/04/04
    Allah hem göklerde ve hem de yerdedir, arşa da yerleşmiştir ve ayrıca kalbimizde de yer edinmiştir. Diğer bir tabirle; Allah’ın bir zaman veya mekâna ihtiyacı olmamasına rağmen her yerde ve her zamanda Onun varlığı hissedilebilir. Aynı zamanda bu söylenenlerin hiçbiri boş ve manasız değil aksine biraz dikkatle ...
  • Hasan Musenna kimdir ve Kerbela vakıasında bulunmuş mudur?
    5287 امام حسن مجتبی ع 2019/06/15
    Hasan Musenna Hasan bin. Hasan olup İmam Hasan (a.s)’ın ikinci oğludur. Annesinin ismi ‘Hole’ olup Menzur Fezariye’nin kızıydı.[1] Hasan bin. Hasan Hasan Musenna olarak meşhur olmuştur. Saygın, takvalı ve faziletli bir şahsiyettir. Kendileri Emir’el-Müminin Ali (a.s) hayır kurumunun kurucusudur. Hasan Musenna Abdulmelik bin Mervan’nın ...
  • Kimler bir insanın mahremleridir; örneğin amcam benim çocuklarıma mahrem sayılır mı?
    8592 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Mahremiyet üç yolla oluşur: nesep, evlilik ve süt verme. Nesep yönünden insana mahrem olan şahıslar şunlardan ibarettir: Anne, baba ve büyükleri(büyük baba, ana anne gibi) Evlat ve küçükleri(torun, netice gibi) Erkek kardeş, kız kardeş ve küçükleri(yeğenler gibi) Amca, hala ve büyükleri(amca ve halanın anne ve babası gibi) Dayı, teyze ve büyükleri(dayı ...
  • Kadın eşinin cinsel birleşme isteği karşısında kaçınabilir mi?
    88207 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/07/21
    Peygamber Ekrem (s.a.a) ve onun pak Ehlibeyti’nin (a.s) rivayetlerinde cinsel birleşmeyle alakalı kadın ve erkeğin bir birlerini gözetmeleri gerektiği konusu belirtilmiştir. Cinsel birleşmede olduğu gibi karşılıklı bu gözetme çok yönlüdür. Bu rivayetlerde erkeğe şöyle buyrulur: Erkeğin dinginlikle, oynaşarak ve yavaş yavaş cinsel birleşme amelini yerine getirmesi müstehaptır.

En Çok Okunanlar