Gelişmiş Arama
Ziyaret
7155
Güncellenme Tarihi: 2011/02/08
Soru Özeti
peygamber efendimiz (s.a.a) kurandan daha faziletli midir?
Soru
peygamber efendimiz (s.a.a) kurandan daha faziletli midir?
Kısa Cevap

kurandan maksat kuranın sayfaları ve kuranın yazısı ise yakinen (bilinmelidir ki), kuran peygamberden (s.a.a.) üstün olamaz. Bilakis hem peygamberin (s.a.a.) maddi boyutu ve cismi hem peygamberin manevi boyutu ve şahsiyeti kurdan üstündür. Dolayısıyla tehlikeli durumlarda peygamber kurana feda edilmemelidir. Ama kurandan maksat kuranın muhtevası, kuranın ihtiva ettiği gerçekler ve kuranın ruhu ise, (bilinmelidir ki), kuran peygamberin ruhuyla bitişmiş ve birleşmiştir. Hakikatte peygamberin şahsiyeti ilahi yaratılışın ufku olmuştur. (yani bütün yaratıklar bu ruh için yaratılmıştır). Dolayısıyla kuran bütün yaratıklardan daha faziletli ve üstündür. Evet! (Allah kurusun) eğer bir gün kurana dayalı bu ayin tehlikeyle karşılaşırsa peygamberin (s.a.a.) maddi ve cismani boyutu onun için feda edilir. Bu nedenle peygamberin sadece cismi kuranın ruhuna feda edilebilinir diyebiliriz.

Ayrıntılı Cevap

Bu problem (peygamberin kurandan üstün olduğu veya kuranın peygamberden üstün olduğu) farklı yönlerden araştırma ve değerlendirmeye müsaittir. Bu kısacık makalede söylenilmesi mümkün olan şey, kurandan maksadın ne olduğu sorusudur? Eğer kurandan maksat, kuranın cildi, sayfaları ve içindeki yazılar ise, yakinen bilinmelidir ki, kuran peygamberden (s.a.a.) üstün ve onun ilerisinde değildir. Gerçek itibariyle bu ikisi bir biriyle mukayese edilebilinir durumda bile değildirler. Zira sifin savaşında Şam ehli kuranı okların ucuna takarak kuranı hekem karar kılarak siyasi ortamı kendi nefsani arzularının lehine döndürmek istediklerinde imam Ali (a.s.) şöyle buyurdu: "konuşan (natık olan) kuran benim". Ama eğer kurandan maksat, kuranın sayfaları, cildi ve içindeki yazılar değil, bilakis kuranın içindeki gerçekler ve kuranın ruhu ise, bu durumda her çeşit görüş belirtmekten önce peygamberin şahsiyetine göz atıp onun şahsiyet ve kimliğini tanımak lazım. Allahın resulü kendisini eğiten mektebin tebliğcisidir. Başka bir beyanla peygamberin ruhu bir ayini taşımaktadır ki kuranı kerim o ayini tarif etmektedir. Bu perspektiften bakıldığında kuran ile peygamber birleşmiş, birliktedirler ve kuran peygamberin şahsiyetinin ve kişiliğinin tanımlayıcısıdır. Adeta peygamber daha dünyaya gelmeden önce peygamberin kalbi kuranın nüzul ettiği mekândır.

Bir diğer nokta şudur: yaratılıştan gaye insani kâmil ve Allah halifesinin eğitmesi olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla kuran olmak üzere diğer tüm yaratıkların varlığı insan-i kâmili eğitmek için birer mukaddime konumundadır. Netice itibariyle insan-i kâmil tüm yaratıkların ufkunda ve her şeyden daha faziletlidir. Elbette bunun yanı sıra bu noktada zihinlerde canlı tutulmalıdır ki, bu kuran ve kuran kültürünün beşeriyet denilen varlığın neslini eğitmek için kıyamet gününe kadar baki ve canlı kalmalıdır. Bu nedenledir ki, eğer bir gün tehlikeyle karşılaşır, bekası ve korunması canların verilmesine gerek duyuyorsa, bu durumda insani kâmil bile kendi maddi boyutunu onun bekası için vermesi gerekiyor. Buna binaen sonuç itibariyle şöyle diyebiliyoruz: böyleli durum ve haletlerde kuranın kendisi ve kurandan kaynaklanan mektep, peygamberin maddi ve cismani boyutundan daha üstün olacaktır. Onun şahsiyetine ve onun asıl varlığından daha üstün olamaz. Hakeza eğer insani kâmilin fiziksel boyutu tehlikeye girer ve kuranın fiziksel boyutuyla insani kâmilin fiziksel boyutundan birisini seçmek diğerini feda etmek gerekirse, kurban edilmesi gereken bir durum varsa kuranın fiziksel boyutu feda edilmelidir.  Yani kuranın fiziksel boyutu peygamber ve masum imamların fiziksel boyutuna feda edilmesi gerekir. Bunun örneği sifin savaşında yaşanmışi: sifin vakıasında bazı cahil kimseler kuranın fiziksel boyutunu, Ali'nin bedeninde bulunan kuranın ruhsal boyutuna tercih ettiler. Ali peygamber değil, imam idi ise de meselenin ölçüsü aynıdır. Zira adeta Ali peygamberin nefisidir ve sorulan soru bakımından aralarında fark yoktur. Birçok yerlerde Ali'nin (a.s.) konuşan kuran ve konuşmayan kurandan daha üstün olduğu zikredilmiştir.[1]



[1] Şam ehli sifin vakıasında kuranı hekem kılmak istediklerinde müminlerin emiri hz. Ali (a.s.) şöyle buyurdu: "ben konuşan kuranım". ("tarih-i tabari", c. 4, s. 232-233.; "el-kamil-u fi et-tarih", c. 2, s. 221, 224; "tarih-i Yakubi", c. 2, s 163.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • İddet ve delilleri hakkında açıklamada bulunur musunuz?
    9175 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2010/12/22
    İddet fakihlerin ıstılahında şerî bekleme halidir; kadının boşandıktan ve nikâhın zail olmasından sonra veya vefatın ardından zorunlu olarak bir süre beklemesi ve sonra başka biriyle evlenebilmesi durumudur. İddet türleri şunlardır: 1. Boşanma iddeti. 2. Vefat iddeti. 3. Kayıp iddeti, 4. Yanlışlıkla cinsel ilişki kurma iddeti. Belirtilen ...
  • Ayat namazı kılarken Bismillahirrahmanirrahim’i surenin bir ayeti sayarak bir bölüm olarak okuyabilir miyiz?
    6711 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/28
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Eğer yanlış hayallere dalarak ya da namahrem birisiyle çet yaparak insandan bir su çıkarsa ona gusül etmesi farz olur mu?
    7511 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/06
    Ehl-i Beyt’ten gelen hadislere dayalı olarak değerli taklid mercilerinin yazmış oldukları fetva ve ilmihal kitaplarında meninin tespiti için birkaç belirti ve alamet zikredilmiştir. Taklid mecileri şöyle demişlerdir:“Eğer insanın meni olup olmadığını bilmediği bir sıvı ondan çıkarsa şu belirtileri taşıdığı takdirde meni olduğuna hükmedilir:
  • Evrendeki boylamsal silsileyi açıklar mısınız?
    6618 İslam Felsefesi 2010/09/22
    Meşa, İşrak ve Aşkın Hikmet ekolü taraftarı dâhil tüm ilahî bilgeler “bir kaidesi” esasınca şöyle demektedir: Yüce Allah yalın ve birdir. Hakeza bir cihete sahiptir. Bu nedenle yaratılış evreni ve birçok sonucun bir ve yalın olan ilahî zattan sadır olması muhaldir. Bundan dolayı bilgeler akıllar ...
  • İnsanın yaratılış hedefi nedir?
    9391 Yeni Kelam İlmi 2008/08/12
    Yahova şahitleri, Hıristiyanlığa ait bir fırkadır ve insanın yaratılış hedefi, Allah’ın isim ve sıfatlarının âlemdeki tecellisi, insan ve din hakkında sapık görüşleri vardır. Yaratılışın hedefi, Allah’a ibadet edilmesi içindir ve bir eğitim kurumundaki hedeflerin gerçekleşmesi için bütün öğrencilerin uzmanlık derecesine ulaşması gerekmediği gibi yaratılış hedefinin de gerçekleşmesi için bunun bazı ...
  • Yok olmak mümkün mü?
    10844 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2009/08/25
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah kelimesinin lügatteki anlamı ndedir?
    12164 Eski Kelam İlmi 2011/03/01
    Farçada "huda" kelimesiyle karşılık bulmuş olan mübarek "Allah" kelimesi has isim ve Allahın en kapsamlı isimlerindendir. Hz Ali (a.s.) "Allah" kelimesinin anlamı hakkında şöyle buyurmuş: "Allah yaratıkların kendisinde şaşkılıkta kaldığı ve kendisine aşık oldukları bir mabud anlamını veriyor. Gözlerden gizli olan ve akılların (künhi zatiını) derk edemedikleri ...
  • Kur’an-ı Kerim’in Tahrif edilmediğinin delilleri nedir?
    21842 Eski Kelam İlmi 2009/08/20
    Tahrif genel anlamda Kur’an’ın lafız ve manalarında her türlü değiştirme, artırıp eksiltmeye denir.Araştırmacılar Kur’an’ın tahrif edilmediğine dair çeşitli deliller zikretmişlerdir. Biz bu delillerden bazılarına burada işaret edeceğiz:1- Kur’an nüzul zamanından ...
  • İslami Şiarların anlamı nedir? İslami şiarlar Kur’an’a göre nasıldır?
    17134 Tefsir 2012/10/24
    İslami şiarlar Allah tarafından ibadet yerleri kılınmış ve insanlara Allah’ı hatırlatacak yerler ve nişanelerdir. Örneğin; Kur’an’da zikredilmiş Safa ve Merve ibadet için tayin edilmiş iki yerdir ki hac merasiminde bu iki yerde Allah yâd ediliyor. Bunun yanı sıra İslami şiarlar için bir çok reel örnek (mısdak) zikredilmiştir; ...
  • Müstehcen filmler izlemeyi adet haline getirmiş kimseleri hidayete erdirmenin ve tedavi etmenin yolu nedir?
    14914 Ahlak 2014/04/20
    Her problemi çözmek için ilk önce onun nedenini öğrenmek gerekir. Bazen bir problemin meydana gelmesinde birkaç etken bir arada bulunur. Örneğin başıboş bir ortam, kötü şeylere ulaşılmasının kolay olması, evde cinsel güdünün tatmin edilmemesi, imanın zayıflaması ve meşru olmayan dünyevi zevklere eğilim bireyi günaha yöneltebilecek etkenlerdendir. Siz ...

En Çok Okunanlar