Gelişmiş Arama
Ziyaret
13721
Güncellenme Tarihi: 2011/12/20
Soru Özeti
Malik Eşter’in ecdadı ve evlatları muvahhid miydiler? Onların da velayete imanları var mıydı?
Soru
Malik Eşter’in ecdadı muvahhid miydi? Evlatları da onun gibi kendi zamanlarındaki İmamların müritleri miydiler?
Kısa Cevap

Yemen’in Naha ve Mizhac kabilelerinden olan Malik Eşter’in ecdadının muvahhid olması hususunda muteber tarih ve siret kitaplarında, Yemen’de bu kabilenin İslama girmekte öncü olmasının dışında bir şey zikredilememiştir.

Malik Eşter’in İshak ve İbrahim adında iki oğlu vardı. İshak, Kerbela’da İmam Hüseyin’in (a.s) yaranlarından olup, İmamın yolunda şehid olmuştur. İbrahim ise Muhtar Sakafi’nin kıyamına katılmış, ordunun üst düzey komutanlarından biri olarak görevini en güzel şekilde yerine getirmiş ve İbn-i Ziyad gibi İmam Hüseyin’in (a.s) birçok katilini öldürmüştür. Tarih kitaplarında İbrahim’in, Numan, Malik, Muhammed, Kasım ve Havlan adında beş oğlu olduğu yazılıdır. Onlardan Muhammed ve Kasım hadis rivayet ederlerdi.

Ayrıntılı Cevap

Malik b. el-Haris b. Abd-u Yağus b. Seleme b. Rabia b. el-Haris b. Harime b. Saad b. Malik b. en-Naha, Yemen’in asil ve değerli kabilesi olan Naha ve Mizhac kabilelerinden gelmektedir.[1] O cahiliyet döneminde yani İslamdan önce dünyaya geldi.[2] Onun ve kabilesinin hangi inanca sahip olduğu, ne zaman Müslüman oldukları hakkında tarih kitaplarında herhangi bir şey bulunmadığı gibi, bu konuda hadis veya benzeri bir şey de yoktur.[3] Bazıları, Yemen’in Naha, Mizhac, Hemdan gibi büyük kabilelerinin, hicretin 10. yılında İmam Ali’nin (a.s) Peygamberimizin (s.a.a) emriyle Yemen’e gittikten sonra grup grup İslama girerek Müslüman oldukları ihtimalini vermişlerdir.[4]

Arapların bu asil ailesi, Ebubekr’in halifeliği döneminde Şam’a, ardından Küfe’ye yerleşmiş ve zamanla büyük bir kabile haline gelmişlerdir. Malik’in soyundan Benî Malik, Benî İbrahim vs. önemli nesiller gelmiştir. Şu anda Irak’ta Al-î Kaşifu’l Ğıta, Al-î Şeyh Rıza gibi aileler Malik Eşter’in soyundan gelmekteler.

Tarihlerde Malik Eşter’in İshak ve İbrahim adında iki oğlunun olduğu yazılıdır. İshak, Kerbela’da İmam Hüseyin’in vefalı yaranlarından olup, Habib b. Mezahir’den sonra savaş meydanına giderek yüce şehadet makamına ulaştı.[5] Malik’in diğer oğlu İbrahim ise, meydanların cesur ve korkusuz adamıydı. O, Ehl-i Beyt’in dostlarından olup sağlam bir Şii inancına sahipti. Ruh ve ahlaki yapısı hatta fiziki ve yüz tipi de tamamen babası Malik’e benziyordu.[6] Ehl-i Sünnet’in siret yazarlarından Zehebi, onun hakkında şöyle yazar: ‘İbrahim, babası gibi kahraman, büyük ve fazilet sahibiydi.’[7]

İbrahim, Muhtar Sakafi’inin kıyamına katılıp, ordunun üst düzey komutanlarından biri oldu. Eşsiz cesaret ve korkusuzluğuyla Ehl-i Beyt’in düşmanlarını mağlup ederek İmam Hüseyin’in (a.s) katillerinden bir çoğuna hakettikleri cezayı vermişti. O, hicri 67 yılının muharrem ayının 10’unda İbn-i Ziyad’ı cehenneme yolladı.[8]

Tarih kitaplarında İbrahim’in, Numan, Malik, Muhammed, Kasım ve Havlan adında beş oğlu olduğu yazılıdır. Onlardan Muhammed ve Kasım hadis rivayet ederlerdi...[9]

Daha fazla bilgi için bak: Emin, Seyyid Muhsin, A’yanu’ş-Şia, c.2, s.200, Daru’t-Taaruf Li’l-Matbuat, Beyrut, H.K.1406.

 



[1] -el-A’lemi el-Hairi, Muhammed Hüseyin, Dairetu’l-Maarif-iş-Şiati’l-Amme, c.16, s.40, 2. Baskı, Müessesetü’l-A’lemi Li’l-Matbuat, Beyrut, 1413; el-Emin, Seyyid Muhsin, A’yanu’ş-Şia, c.9, s.38, Daru’t-Taaruf Li’l-Matbuat, Beyrut, 1403; el-Attar, Kays, Malik Eşter, Hitabuhu ve Arauhu, s.13, 1. Baskı, Müessesetü’l-Fikri’l-İslami, İran, 1412.

[2] -ez-Zekeli, Hayruddin, el-A’lam, c.5, s.259, 5. Baskı, Daru’l-İlm, Beyrut (Bi Ta)

[3] -el-Hekim, es-Seyyid Muhammed Rıza, Malik Eşter, s.33, 1. Baskı, el-Mektebetu’l-Haydariyye, Kum, 1427.

[4] -Muhammedi Reyşehri, Muhammed, Malik Eşter, s.19, 2. Baskı, İntişarat-ı Peyam-ı Azadi, Tahran, 1372.

[5] -Muhammedi Reyşehri, Muhammed, a.g.e, s.188.

[6] -el-A’lemi el-Hairi, Muhammed Hüseyin, a.g.e, c.2, s.131.

[7] -Zehebi, Siyer-u A’lami’n-Nubela, c.4, s.35, 9. Baskı, Müessesetü’r-Risale, Beyrut, 1413.

[8] -İbn-i Esir, el-Kamil Fi’t Tarih, c.4, 264, Nazari Münferid, Ali, Kıssay-ı Kerbela, s.670’den nakledilmiştir (6. Baskı, İntişarat-ı Surur, Kum, 1379.)

[9] -Bkz: M. Mahmud, Tahkik-i Der Zendeginame-i Malik Eşter, Ruzaname-i Risalet, Sayı:6054, 16.10.1385.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Niçin İslami düşünceyi açıklamak için her yönlü kamil bir sistematik teoriye ihtiyaç vardır?
    6836 Yeni Kelam İlmi 2007/08/23
    Şimdiye kadar din bilginleri, evrensel ve belli dönemlere ait unsurları içeren İslami öğretiler karşısında tikelci bir yöntem kullanmışlardır. Böyle bir yöntem ve yaklaşım İslami araştırmaların sistematik bir yapıya sahip olmasını önlemiştir. İslami düşünceyi oluşturan öğeler birbirleriyle aralarında bir düzene tabii tutulmadan bir araya toplanmıştır. Bu bir araya ...
  • . Süleyman’ın Allah’a itaatsizlik etmesi gibi Tevrat’ta zikredilen kıssalar ne kadar doğrudur?
    17942 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Sorunuzu aşağıdaki kısımlara ayırabiliriz:1. Tevrat’ın metin ve muhtevası ve özellikle de kıssaları doğru mudur yoksa tahrif mi edilmiştir?2. Peygamberler ve özellikle de Hz. Süleyman Allah’a itaatsizlik etmiş midir?3. Tevrat’ın Hahamenişler padişahları hakkındaki kıssasının itibarı nedir?Birinci soru hakkında şunları söylemek gerekir: Her ne kadar Yahudi ...
  • Karidesin helal, ıstakozun haram olmasının felsefesi nedir? Oysa ikiside aynı cinstendir?
    15920 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/01/17
    Bütün hükümler fayda ve zarar esası üzerinedir ve her hükmün bir felsefe ve nedeni vardır; ama bu nedenlerin ayrıntılarını bilmek çok zordur. En fazla hükümler için genel kaideler söylenebilir. Ancak buradaki genellik istisnaları olan çoğunluk manasına gelmektedir. Karidesin yenmesinin caiz olması konusunda bazı rivayetlerde onun balık cinsinden (pullu) ...
  • Neden Şia geçici evliliği (muta) caiz bilmektedir?
    26568 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2013/04/23
    Başlangıçta bu meselenin fıkhi konulardan olduğuna ve özel bir alan ve ortamda ilgili uzmanlar tarafından incelenmesi gerektiğine dikkat etmeliyiz. Burada kısaca konuları beyan edecek ve konunun detaylarını ayrıntılı cevaba bırakacağız. 1. Geçici evlilik, hiçbir evlilik engeli taşımayan, iki tarafın rızasıyla ve belirli bir zamana kadar belirlenmiş bir ...
  • Ne yapalım ki Kabrin sıkıştırma şeklindeki azabını görmeyelim?
    9802 Pratik Ahlak 2012/08/16
    Kabirden maksat bireylerin içinde gömüldüğü zahiri kabir değildir. Zira meyyitin defnedileceği yerde hiçbir değişiklik meydana gelmiyor. Bunun yanı sıra bazı kimselerin bedenleri aradan gidecek bir şekilde ölürler veya hiçbir şekilde defin edilmiyorlar ki bedenleri ardan gitmiş olsun. Rivayetlerde kabrin sıkıştırma şeklindeki azabını aradan götüren farklı faktörler beyan ...
  • Acaba oruçlu iken büyük boy abdesti (gusül) alınır mı?
    80794 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Ramazan ayında cünüp olan bir kimse iki durumdan birisine sahip olabilir. Ya sabah azanından önce cünüp olmuş ya sabah azanından sonra ve gün boyunca cünüp olmuştur. (Elbette oruçlu iken cima (cinsel ilişkiyle) veya istimnan (cinsel ilişki dışında her hangi bir yolla kendinden meni çıkartmak) vesilesiyle cünüp edilmemelidir. ...
  • Acaba kuranın satırlarına abdestsiz dokunmanın işkâllı var mıdır? Ve sehven dokunulsa hükmü nedir?
    5547 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/18
    Kuran satırlarına dokunmak yani abdesti olmayan bir kimse için bedeninin her hangi bir tarafını kuranın satırlarına dokundurması haramdır. Ama eğer kuranı kerim Farsçaya veya başka herhangi bir dile tercüme edilmişse tercümesine dokunmasının sakıncası yoktur.[1]Hakeza abdesti olmayan bir kimse Allahın ...
  • acaba Bedir ve Tebük savaşlarında peygamber (s.a.a) evlayı mı terk etti ya maslahatı mı?
    7139 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    Bir grup Müslüman düşünürlerin inancına göre her hangi bir konuyla alakalı gerçekleşen bir olay hakkında peygambere (s.a.a) vahiy gelmemişse, hz. Resul (s.a.a) o olay hakkında karar alıyordu. Elbette Onun (s.a.a) aldığı karar evlaya veya maslahata ters gelebilirdi. Bu iki olaya bağlı olarak ...
  • İbn-i Meysem Bahrani’nin kişiliği ve yaşamı hakkında bilgi verebilir misiniz?
    7440 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2013/04/23
    HK. 697-699’da vefat eden ve İbn-i Meysem diye meşhur olan Kemaleddin Meysem b. Ali b. Meysem Bahrani, 7. yüzyılın başlarında Bahreyn’de dünyaya gelmiştir. İlim ve fakihliğin beşiğinde, köklü ve meşhur bir ailede yetişmiştir. İlim tahsiline kendi ülkesinde başladı. Sonra daha yüksek tahsil için Bağdat’a gitti. İbn-i Meysem ...
  • Zamanın sahibi kimdir? Eğer Hz. Mehdi ise bu şirk değil midir? Çünkü yer ve zamanın sahibi Allah’tır.
    16376 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Sahip Arapça dilinde yoldaş, arkadaş, dost ve çağdaş demektir, Farsçada zihne gelen malik anlamında değildir. Bu nedenle zamanın sahibinin manası, zamanla yoldaş olan, bu asır ve zamanda yaşayan demektir. Bu kavramın bu anlam ve yorumu şirk değildir. Bu iddianın delili Kur’an ayetidir:

En Çok Okunanlar