Gelişmiş Arama
Ziyaret
8866
Güncellenme Tarihi: 2015/04/11
Soru Özeti
Kızın baba izni olmadan evlilik yapması doğru mudur? Eğer evlilik yapmış ve şimdi boşanma kastı varsa ne yapmalıdır?
Soru
Kaç yıl önce babamın izni olmadan evlilik yaptım. Elbette sonraları bazı şartlar sunarak razı oldu. Şu anda aradan kaçyıl geçti ve aramızda hiçbir karı koca ilişkisi söz konusu olmadı ve ayrılmak istiyoruz. Bizim yapmış olduğumuz evlilik ve şu anda boşanmamız İslam hukuku açısından doğru ve sahih midir? Elbette şuan da ailen bu boşanma kararına razı değildir.
Kısa Cevap

 Selam aleykum; öncelikle hükmü öğrenmek ve doğru olanı yapmak istediğiniz için teşekkür eder; hayatınızda başarılar ve saadet dileriz.

İslam dininde ve hak yolu olan Ehlibeyt mektebinde buluğa ermiş ve reşit olmuş yani kendi maslahatını teşhis verebilen kız evlenmek istediğinde bakireyse babasından veyahut büyük babasından izin alması gerekir. Eğer babası veya büyük babası hayatta değilse veya ortada yoklarsa veyahut izin almak mümkün değilse kızında evlilik yapmaya ihtiyacı varsa babasından veya büyük babasından izin alması şart değildir. Ayrıca bekareti daha önce yaptığı evlilik yoluyla bozulmuşsa baba ve büyük baba izni yeniden evlilik yapmak için gerekli değildir. Ama eğer bekareti şüpheli cinsel ilişki veya zina yoluyla bozulmuşsa sünnet olan ihtiyat evlilik için izin almasıdır.[1] [2]

Eğer siz baba izni olmadan evlilik yapmışsanız aşağıda ismi zikredilen taklit mercilerden verilen fetvaya amel ediniz.[3]

Ayetullah uzma Seyit Ali Hamaney: Bakire kızın evliliği vacip olan ihtiyat gereği babasının veya büyük babasının izniyle olmalıdır. Eğer evlilik baba veya büyük baba izni olmadan gerçekleşmişse bir şekilde baba izni alınmalıdır. Eğer bu mümkün değilse geçici evlilik yapılmışsa süre erkek tarafından bağışlanmalı ve ayrılmalıdırlar. Eğer daimi evlilikse talak verilerek boşanılmalıdır.

Ayetullah Mekarim Şirazi: Mümkünse babanın izni kazanılmalıdır. Aksi taktirde bu evlilik akti sakıncalıdır ve vacip olan ihtiyat erkeğin gecici evlilikte süreyi bağışlaması ve ayrılmaları gerekmektedir. Eğer daimi evlilikse talak verilerek boşanılmalıdır.

Ayetullah Safi Gulpeygani: Bende’nin bu konuda görüşü vacip olan ihtiyat gereği bakire ve baliğ kızın nikah kıyması için baba veya büyük baba izni şarttır. Eğer izinsiz evlilik gerçekleşmişse ihtiyat gereği erkek talak vermelidir. Daha sonra evlenmek isterlerse baba veya büyük babadan izin alınarak nikah kıymalıdırlar. Elbette eğer baba izni alınmadan evlilik gerçekleşmişse baba bu evliliğe karşı çıkmaz ve razı olursa okudukları nikah yeterlidir.

Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani:

İhtiyata uygun olan reşide bakire kızın nikah için baba izni almasıdır. Elbette bu şart nikah akdinin sıhhat şartı değildir.

Eğer baba izninin reşide bakire kız için nikah şartı olduğu kabul edilecek olunursa iznin daha sonra dahi tahakkuk bulması halinde nikah sahih olacaktır.

Her halükarda mevzu bahis olan soruda talak söz konusuysa talak için aile rızası ve izni gerekmez.

Buna binaen eğer baba izni alarak evlenmişseniz veya Ayetullah Seyit Ali Hamaney, Safi Gulpeygani ve Mehdi Hadevi Tahrani’nin görüşü üzere evlilikten sonra baba rızayet göstermişse evliliğiniz sahihtir. Dolayısıyla eşinizden boşanmanızda bir sakınca yoktur. Soruda ifade ettiğiniz üzere şimdiye kadar eşinizle cinsel birliktelik yaşamadığınız ve birlikte olmadığınız için eşiniz talak verdikten ve boşandıktan sonra idde beklemenize gerek yoktur.[4]

Elbbette dikkat etmeniz gereken bir diğer nokta: boşanma İslam dininde Allah Teala’nın bir anlamda izin verdiği ancak gerçekleşmesinden hoşnut olmadığı bir ameldir.

Her halükarda hayırlı olan mümkün olduğunca ve sizi zora sokmadığı sürece toplumsal ve ailevi hassasiyetleri göz önünde bulundurmanızdır. Eğer boşanma kararı almışsanız ebeveynlerinizi kırmadan ve incitmeden onları razı etmeye çalışın.

Konuyla ilgili daha fazla inceleme yapabileceğiniz dizin:

Geçici ve daimi evlilikte kızın baba iznine gerek olmasının felsefesi, 2073, site:2125.

Fetva sitesi link.

 

 

 

 

[1] Tevzuh’ul-Mesail (el-mehşi lil-İmam’ul-Humeyni), 2.c, 458-459.s

[2] 3923 nolu, site:4209’den iktibas edilmiştir.

[3] Ayetullah Seyit Ali Hamaney, Safi Gulpeygani, Mekarim Şirazi ve Mehdi Hadevi Tahrani’nin ofisinden fetva alınmıştır.

[4] Tevzuh’ul-Mesail (el-mehşi lil-İmam’ul-Humeyni), 2.c, 529.s

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • İnsan kendi güvenlik ve huzurunu bozan diğer varlıklar karşısında ne tür bir tepki göstermelidir?
    7708 Hayvan Barındırmak Ve Avlamak 2013/03/09
    Eziyet ve rahatsız eden haşerelerin eziyet ve rahatsızlıklarını önleme hakkında ilk önce iki noktaya işaret edilecek ve sonra İslami kaynaklardan alınmış iki tavsiye verilecektir: 1. Tabiat çarkında insanların tüm varlıklar ile en azından hâlihazırda barışçıl bir şekilde yaşaması olanaksızdır. Biz; insanlar ve yırtıcı hayvanların bir şehirde hiçbir ...
  • Ciğer, yürek ve böbrek gibi hayvan sakatatını yemek cismi ve ruhi olarak insan bedenine ne gibi etkilerde bulunabilir?
    63724 ترک لذت 2012/08/11
    1. İnsan cisim adındaki bir kalıp ve ruh adındaki bir özden teşkil olmuştur. İnsan varlığı cismin yaratılmasıyla meydana gelir ve ruhun gelişimiyle devam eder. Öte taraftan insanların bedihi ve fıtri isteklerinden biri saadete ermektir. Vaat edilmiş saadete ermek için cisim ve ruhu tanımak ve doğru yaşama tarzını ...
  • Bir Hindu, Kur’an’ı araştırmak ve okumak isterse ona Kur’an hediye etmenin şer’î hükmü nedir?
    5980 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/19
    Büyük taklit mercilerinin görüşlerine geçmeden önce bazı noktaları dikkatlerinize sunuyoruz:1- Hindular kafirler sınıfındandır.2- Kafirin Kur’an’a saygısızlık veya necis edeceği bilinse (ihtimal demiyoruz) taklit mercilerinden hiç biri bunu caiz bilmemekteler.3- Kafir, okumak maksadıyla ...
  • Gadir hadisini ispat eden belgeler nelerdir?
    6492 Eski Kelam İlmi 2011/01/17
    Gadir olayı ve o günde İmam Ali’nin (a.s) Allah Resulü’nün (s.a.a) halifesi olarak tanıtılması, o kadar azametli bir olaydı ki, bu tarihi olayı Resulullah’ın 110 tane sahabesi nakletmiştir. Ancak bu demek değildir ki, o olaya şahid olan Resulullah’ın (s.a.a) binlerce sahabesinden yalnızca bu kadarı onu nakletmiştir. Bu sayı ...
  • Neden Hz Fatıma’ya masume lakabını vermişlerdir? Kendisi masum muydu?
    8563 Eski Kelam İlmi 2012/04/15
    Hz Masume’nin adı Fatıma’dır. Rivayet ve tarih kitaplarında da ondan Musa bin Cafer’in kızı Fatıma olarak söz edilmiştir. Hz Masume peygamberler ve imamlar hakkında kullanılan kelam literatüründeki manasıyla masum değildir, ama kendisi yüksek bir ruh temizliği ve manevi kemale sahip idi. Masumiyetin nispi bir husus olduğu hatırlatılmalıdır. ...
  • Gıybeti edilen bireyden rıza almadan tövbe edilebilir mi?
    7714 Pratik Ahlak 2014/05/20
    Gıybet kul hakkı olması nedeniyle iki merhalede başta gıybet edilenden rıza alınmalı ve sonrada Allah nezdinde bu günahtan dolayı tövbe edilmelidir. Ama gıybeti edilen bireyden herhangi bir nedenden ötürü rıza almak mümkün değilse veya ona bunu söylemek daha büyük bir probleme yol açacaksa böyle bir durumda masumların ...
  • Nehc’ül Belağa’nın altıncı mektubuna göre üç halifenin hilafeti resmilik kazanaz mı?
    11094 Eski Kelam İlmi 2008/08/18
    Continue... ...
  • Şiiler Allah ile imamlar arasında fark olduğuna inanırlar mı?
    7209 Eski Kelam İlmi 2012/08/11
    Diğer ekoller gibi Şia ekolü de tarih boyunca sürekli ifrat ve tefrit eksenli akımların ilgisine muhatap olmuştur. Bu akımlar Gulat, Mukassire ve Nasibiler gibi değişik isimler ile Şiiler ve imamlar için zorluklar yaratmıştır. Şii imamları bu sapık akımların tehlikelerinden Şiileri korumak için sürekli çabalamışlardır. Onlar kendi konumlarını açıklayarak, ...
  • Tırnağın ölü kısmında oje bulunurken abdest almak doğru mudur?
    12275 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/18
    Abdestte ellerin dirseklerden parmakların ucuna kadar tam bir şekilde yıkanması gerekir.[1] Bu nedenle tırnaklar ve onun uzamış (iki ila üç milimetre) miktarı parmaktan sayılır ve onların kâmil bir şekilde yıkanması ve üzerlerinde bir engel (oje, renk vb.) bulunuyorsa bertaraf ...
  • Çiğ necasetin geçmesine neden olur mu?
    5667 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/13
    Bütün taklit merciileri şöyle buyurmaktalar: Pak olan bir şey necis olan bir şeye değerse, her ikisi veya onlardan biri ötekine geçecek derecede ıslak olursa pak olan şey necis olur.[1] Islaklık diğerine geçecek derecede az olsa necis olmaz.

En Çok Okunanlar