Gelişmiş Arama
Ziyaret
13893
Güncellenme Tarihi: 2010/03/10
Soru Özeti
Yüce Allah Kur’an’da neden “zorlukla birlikte kolaylık vardır” diye buyurmuş ve zorluktan sonra kolaylık vardır diye buyurmamıştır?
Soru
Yüce Allah Kur’an’da neden “zorlukla birlikte kolaylık vardır” diye buyurmuş ve zorluktan sonra kolaylık vardır diye buyurmamıştır?
Kısa Cevap

Ayeti şerifede zorluklara tahammül etmek ile kolaylığa ulaşmak arasında bir tür birliktelik ve irtibat mevcuttur; yani insanın tesadüf eseri ile zorluktan sonra kolaylığa ulaşması diye bir şey söz konusu değildir. Bu yüzden zorluk ve kolaylık arasındaki bu ilişkiyi kavratmak için bu mananın yer aldığı bir kelimeye ihtiyaç duyarız ve bu kelime de “birlikte” kelimesidir. “Birlikte” kelimesinin kullanılışı hakkında müfessirler tarafından bir takım yorumlar yapılmıştır:

A. Ayet, “birlikte” sözcüğü ile kolaylığın zorluk ile birlikte olduğunu yansıtır; zorluğa tahammül etme anından kolaylığa tedrici bir şekilde ulaşılır.

B. “Birlikte” kelimesinden istifade edilmesinin nedeni, kolaylığın zorluğa yakın olmasını belirtmek içindir ve bu şekilde kalbin teselli ve takviye edilmesi gerçekleşir.

Her haliyle her problemin bir kolaylıkla iç içe olduğu ve her zorluğun bir kolaylıkla beraber olduğu hususu ve bu iki konunun her zaman birbiriyle birlikte olduğu ve olacağı göz önünde bulundurulduğunda, “sonra” sözcüğünden istifade etmek bu latif manayı açıklayamaz.

Ayrıntılı Cevap

Yüce Allah bu ayette peygamberine şöyle buyurmaktadır: “Şüphesiz güçlükle birlikte bir kolaylık vardır. Gerçekten, güçlükle birlikte bir kolaylık vardır.”[1] Hz. Peygamber (s.a.a) Mekke’de birçok zorluklar ile karşı karşıya kalmıştır. Dolayısıyla bu Allah tarafından Medine’de kendisinin kolaylık içinde olacağı veya dünyada bulunan zorluğun cennette kolaylığa dönüşeceğine dair Allah tarafından kendisine verilen bir söz idi. Elbette ayetlerin mefhumunun genişliği tüm problemleri içermektedir. Yani bu iki ayet Hz. Peygamber-i Ekrem’in (s.a.a) şahsı ve zamanına özgü olamayacak şekilde dile getirilmiştir. Genel bir kaide suretinde ve önceki konuların neden teşkil ettiğine atıfta bulunacak şekilde belirtilmiştir. Ayetler tüm mümin, ihlaslı ve çabalayan insanlara her zaman zorlukların yanında kolaylıklarında bulunduğunu müjdelemektedir.[2] “Birlikte” sözcüğünün kullanılması hakkında müfessirler tarafından bir takım yorumlar yapılmıştır. Onların çoğunluğu bir arada toplanır niteliktedir ve biz aşağıda onlara işaret ediyoruz:

A. Sonra sözcüğünün yerine birlikte sözcüğünün kullanılması kolaylığın zorluk ile birlikte olduğunu yansıtmak içindir.[3] Yani ayeti şerifede zorluklara tahammül etmek ile kolaylığa ulaşmak arasında bir tür birliktelik ve irtibat mevcuttur. İnsanın tesadüf eseri ile zorluktan sonra kolaylığa ulaşması diye bir şey söz konusu değildir; bu yüzden zorluk ve kolaylık arasında bulunan bu ilişkiyi yansıtmak için bu mananın içinde yer aldığı bir kelimeye ihtiyaç duyarız ve bu kelime “birlikte” kelimesidir. Başka bir ifadeyle ayet birlikte sözcüğü ile kolaylığın zorluk ile birlikte olduğunu anlatmaktadır. Zorluğa tahammül etme anından itibaren kolaylık tedrici bir şekilde elde edilir.[4]  Her haliyle birlikte sözcüğü beraberliğin göstergesidir[5] ve bu iki hususun birbirinden ayrılamayacağını beyan etmektedir.

B. “Birlikte” kelimesinden istifade edilmesi, kolaylığın zorluğa yakın olduğunu göstermek içindir. Böylece bu şekilde kalbin teselli bulması ve takviye edilmesinin vesilesi sağlanacaktır.[6]

Allame Tabatabai’nin bu konu hakkındaki görüşü şudur: Birlikte kelimesinden kastedilen şey, kolaylığın zorluktan sonra gelmesidir; birliktelikten maksat kolaylık ve zorluğun aynı anda tahakkuk etmesi değildir.[7]

Her haliyle birlikte sözcüğünün manası ne olursa olsun her sorunun bir kolaylık ile birlikte ve her zorluğun bir kolaylıkla beraber olduğu ve bu ikisinin her zaman birlikte bulunduğu ve birlikte olacakları göz önünde bulundurulduğunda[8] birlikte kelimesinden istifade etmek faydadan yoksun değildir.

 


[1] İnşirah Suresi, 5 ve 6. ayet.

[2]MekarimŞirazi, Nasır, Tefsiri Numune, c. 27, s. 127, Daru’lKutubu’l İslamiye, çapı Tahran, çapı evvel, 1374 h.ş.

[3]Taligani, SeyyidMahmud, Pertovi ez Kur’an, c. 4, s. 157, Şirketi sehamiyi intişar, Tahran, 1362 h.ş.

[4]Gurşi, Seyyid Ali Ekber, Tefsiri Ahsenu’l Hadis, c. 12, s. 274, BonyadıBi’set, Tahran, 1377 h.ş.

[5]Tefsiri Numune, c. 27, s. 127 ve 128.

[6]Tebersi, Fazl b. Hasan, Tefsiri Cevamiu’lCami’i, c. 4, s. 507, İntişaratıdanişgahı Tahran ve mudiriyyetiHowze-i ilmiyeyi Kum, Tahran, çapı evvel, 1377 h.ş; İbniCeziGarnati, Muhammed b. Ahmet, Kitabu’tTeshiylliUlumu’t Tenzil, c. 2, s. 493, Şirketi Daru’lErgam b. Ebi’lErgam, çapı evvel,1416 h.k.

[7]Tabatabai, Muhammed Hüseyin, Tefsiri el-Mizan, Musevi Hamedani, Seyyid Muhammed Bakır, c. 20, s. 534, Defteri intişaratı İslami, Kum, çapı pencum, 1374 h.ş.

[8]Tefsiri Numune, c. 27, s. 127 ve 128.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Erkeklerin kadının şarkı söylemesini duyması caiz midir?
    22867 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/05/27
    İşaret ettiğiniz gibi kadın ve erkek yaratılış açısından birçok farklılık taşır ve bu esas uyarınca onların her biri için değişik hükümler göz önünde bulundurulmuştur. Hz Ayetullah Hamaney kadınların meddahlığı hakkında kendilerinin sesi namahreme ulaşması durumunda şöyle söyler: “Eğer kadının sesi zevk ve şehvetin tahrik olmasına neden olursa ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    8418 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Eşin eliyle kocasına mastürbasyon yapmasının hükmü nedir?
    33685 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2018/12/08
    Eş vasıtasıyla yapılan mastürbasyon şerri açıdan helal ve sakıncasızdır.[1] Buna binaen sorulan soru haram olan mastürbasyondan değildir. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani ’nin vermiş olduğu cevap: Herhangi bir sakıncası yoktur. Soru cevap linki Daha fazla bilgi için aşağıdaki adreslere müracaat edin: İnsanın ...
  • Tabari tarihi güvenilebilinen bir tarih olabilir mi?
    11001 تاريخ بزرگان 2011/12/07
    1-   Tarihi ya rivayi bir kaynağın itibarı o kaynakta bulunan tüm konuların yüzde yüz doğru ve kesin ve teyit edilmiş anlamında değildir. Taberi tarihi de bu kaideden müstesna değildir. Bunun yanı sıra yukarıdaki haber Şia kaynaklarının ...
  • Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) hastayken Ebubekir’i cemaat imamı yapmış mıdır?
    27979 تاريخ بزرگان 2012/10/24
    Ehlisünnet kaynaklarında bu hususta bir takım rivayetler nakledilmiştir. Bunları kabul etme durumunda birçok problem ve ipham meydana gelecektir. Dolayısıyla böyle bir şey kabul edilemez. Cemaat imamlığı için bir veya birkaç defa tayin olmanın doğru olduğu varsayılsa bile, bu Hz. Peygamber’in (s.a.a) halifesi olmak için liyakat taşımanın delili ...
  • Adet günlerinde var olan düzensizliği dikkate alarak benim namaz ve orucumun hükmü nedir?
    12484 2012/03/10
    Eğer doğumlardan sonra âdetiniz adediye (adeti belli olan kimsenin) bir kimsenin adeti gibi altı güne dönmüş ise altı günü hayız ve geride kalan diğer günleri istihaza sayarsınız. Ama eğer âdetin değişmemiş âdetiniz adediye şeklinde yedi gün baki kalmış ise yedi gün hayız diğer günlerini istihaza olarak karar ...
  • Selamun Aleyküm. “Emmen Yucibu’l-Muztar” duası nerede zikredilmiştir?
    27108 Pratik Ahlak 2012/08/12
    “Emmen yucibu el-muztarre iza duahu ve yekşifu’s-su” cümlesi Kur’an’da Neml suresinin 62. ayetinde zikredilmiştir: Yahut kendisine dua ettiği zaman zorda kalmışa cevap veren ve başa gelen kötülüğü kaldıran, sizi yeryüzünün halifeleri kılan mı? Allah ile birlikte başka ilâh mı var!? Ne kadar az düşünüyorsunuz! Her ne kadar yüce ...
  • Meni sıvısı kemiğin imik sıvısının üretimi ve bedenin diğer işleri için faydalıdır. Böyleyken evlenirsem bu sıvı heder olmaz mı ve bunu korumam gerekmez mi?
    26194 Pratik Ahlak 2010/09/22
    Yanıtın açıklığa kavuşması için ilkönce mastürbasyon günahının bazı manevî ve cismanî zararlarını hatırlatıyoruz:1- Manevî Zararlar1-1- Mastürbasyon günahı insanın Allah’tan uzaklaşmasına neden olur; öyle ki diriliş gününde Yüce Allah bu günahı işleyenlere ne bakacak ve ne de ...
  • İslam, cinsel ilişki için yer ve zamanı belirlemiş midir?
    111211 Pratik Ahlak 2011/11/21
    İslam, insan yaşamının bütün yönlerine bu cümleden cinsel ilişki konusunda adaplar koymuştur. Bu adapların bireyin ve toplumun sağlığında, kadın ve erkeğin ruh ve bedeninde, çocuk sahibi olmada ve çocuğun yaşamasında, sevginin artmasında vs. şeylerde etkileri vardır. Rivayetlerde ilişkinin mutlaka yatakta olması konusunda herhangi bir şey gelmemişse de ...
  • Bir ferdin saçın dökülmesi gibi, peruk kullanması gereken durumlarda abdest, gusül ve namaz kılma durularında ne yapması gerekir?
    12349 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/26
    Yukarıda sorulan sorunun fıkhî cevabını talep ettiğiniz için taklit mercilerin bürolarından bu konu hakkında yönelttiğimiz soruya şu şekilde cevap verilmiştir: Hz. Ayetullah El-Uzma Hamanei’nin Bürosu: Yapma saç eğer deriye tutturma (yapıştırma) şeklinde olursa gusül için çıkarılması gerekir. Ama deriye dikilmiş ise ve ...

En Çok Okunanlar