Gelişmiş Arama
Ziyaret
7747
Güncellenme Tarihi: 2012/03/12
Soru Özeti
Doktor ve hasta arasındaki karşılıklı haklar İslam şeriatı esasınca açıklanabilir mi?
Soru
Yüce Allah her ilişkide iki taraf için bir takım haklar belirlemiştir. Bu varsayımdan hareketle doktor ve hasta arasında İslam şeriatı esasınca ne gibi karşılıklı haklar düşünülebilir?
Kısa Cevap

Bir açıdan ilahi hükümler iki kısma ayrılır. A. İmzasal hükümler; B. Tesise dayalı hükümler. İmzasal hükümler, İslam’dan önce geçmişi olan, ama İslam’ın bir takım ıslahatlar yaparak imzaladığı hükümlerdir. Birçok muamelat türü bu kabildendir. Tesise dayalı hükümler ise daha önce bir geçmişi olmayan, İslam’ın ibdası olan hükümlerdir; birçok ibadet bu türdendir. İnsanlar arasındaki karşılıklı haklar da sadece İslam’a özgü değildir, aksine tüm ilahi dinlerde ve hatta ilahi olmayan dinler arasında da mevcuttur. İnsanlar doğal olarak medeni ve sosyal olmaları hasebiyle, sosyal düzenin korunması için kanunların tedvin edilmesi, insanlar için bir takım hakların konulması ve bunlara uymak için tüm bireylerin sorumluluk taşıması gerekir. Bu iki taraflı haklar denilen şeydir. Doktor ve hasta arasındaki karşılıklı haklar hakkında da doktor ve hastanın her birinin diğerine yönelik aşağıdakine benzer haklar taşıdığını belirtmek gerekir:

1. Hasta doktora güvenmeli ve doktor da hastasına karşı emin olmalıdır; yani eğer bir hasta gizli olan ve hasta için sır sayılan bir hastalık veya kusur taşıyorsa, bunu başkalarına duyurmamalıdır.

2. Eğer hasta namahrem ise, bakmada ve dokunmada şerî hadlere riayet etmelidir.

3. Doktor hastalıkları tam ve kâmil anlama ve teşhis etmede çaba ve eforunun tümünü kullanmalı ve olasılık ve ihtimalle hastalarını tedavi etmemelidir.

4. İlaçları ihtiyaç ve zaruret ölçüsünde hastaya vermelidir…[1]

5. Doktor iş ve uzmanlığına ekonomik açıdan bakmamalı ve insanî misyon cihetinde hareket etmelidir. Hasta da bunun karşısında doktorun emek ücretine özen göstermelidir.

6. Hasta doktorun tavsiyelerine kulak vermeli, sıhhat ve tedavide ihtiyaç duyulan şeyleri kullanmalıdır.

Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.

 


[1] Meclisi, Biharü’l-Envar, c. 75, s. 235, Müessesetü’l-Vefa Beyrut, - Lübnan, 1404 h.k, Ali’nin (a.s) şöyle buyurduğu nakledilmiştir: Her bölge ehli dünya ve ahiret işlerinde üç şeye ihtiyaç duymaktan müstağni değildir. Eğer onları kaybederlerse ahmaktırlar. Bunlar takvalı fakih ve bilgin, halkın itaat ettiği hayırsever emir ve güvenilir basiretli doktordur.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Acaba Allah kadınla namahremidir ki namaz kıldıklarında tesettürlü olmaları gerekiyor?
    10028 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2009/11/10
    Allah’ın, her durumda her şeyden, haberi vardır; Onun için gizliliğin manası yoktur. Kullarına da namahrem değildir. Ama insan, ibadet ederken Allah’ın huzuruna çıkıp Onunla konuştuğu için bu halde en uygun elbisesini Onun huzurunda giymelidir. Kadının en uygun elbisesi ...
  • Allah’ın bazı kullarını unutacağı sözünden maksat nedir?
    17558 Tefsir 2010/05/04
    Allah-u Teala Kur’an’ın dört yerinde kullarını unutmayı kendisine nispet vermiştir. Nitekim bir ayette şöyle buyuruyor: ‘Onlar, nasıl bugüne kavuşacaklarını unutup bilebile ayetlerimizi inkâr ettilerse biz de bugün onları unuturuz.’ Bu ve benzeri ayetler ahirette (hatta bu dünyada) Allah’ın bazı kimseleri unutacağı konusunu teyit etmektedirler. Bu ...
  • Zamanın imamının (a.c) yaşadığı yer neresidir?
    8150 Eski Kelam İlmi 2011/03/01
    Bu alanda üç kısım rivayet ile karşı karşıyayız:Birinci kısım rivayetler, onun yaşam mekânı olarak özel bir yeri belirtmemektedir. Elbette bu kısma ait bazı rivayetler onun yerinin çöl ve dağlar olduğunu bildirmektedir. İkinci kısım rivayetler halk arasında tanınmayacak şekilde yaşadığını dile getirmektedir. Üçüncü kısım ...
  • İşlem emlakçılarının aldıkları ücretin şerî hükmü nedir?
    5313 Yeni Kelam İlmi 2010/07/05
    Kaidelergereği, bu gibi durumlarda tarafların mutabık olması durumunda bir sorun yoktur. İslam Cumhuriyeti düzeninin kanunlarına aykırı
  • İmamla halifenin farkı nedir?
    10595 Eski Kelam İlmi 2010/03/07
    İbn-i Haldun gibi bazı Ehl-i Sünnet âlimlerine göre İmamla halife arasında fark yoktur. Onlara göre her ikisi de dinin korunması ve dünya siyasetinde şeriat sahibinden taraf naip olmak demektir.  
  • Filozof ve mütekellimlerin perspektifinden dirilişin niteliği ve ispat delilleri nedir?
    7785 Eski Kelam İlmi 2011/11/21
    Diriliş insanın öldükten sonra kalkmasıdır. İnsan yeniden dirilmekte ve yeni bir hayatta amellerinin hesabı görülmektedir. Bu inanç genel itibariyle ve detaylarından sarf-ı nazar etmeyle tüm mütekellim ve ilahi filozofların üzerinde ittifak ettiği bir görüştür ve her Müslüman Kur’an’a göre ona inanmaktadır. Ama onun niteliği bağlamında İslam’da dirilişin cismanî olduğuna ...
  • İmam Hüseyin’in (a.s) kıyamında şehitlerden kaç tanesi Allah Resulü’nün (s.a.a) ashabındandı?
    7231 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2012/08/26
    Son Aşura araştırmacıları arasında ve yaptıkları tahkikat sonucu, İmam Hüseyin’in (a.s) yarenleri arasında beş kişinin Peygamber’in (s.a.a) ashabından olduğu ve Aşura kıyamında şahadete eriştikleri meşhurdur. Bu beş kişi şunlardır: Enes b. Haris, Hani b. Urve, Müslim b. Evsece, Habip ibni Mezahir ve Abdullah b. Yektar ...
  • Birçok kılınmamış namazım var. Ama ne kadar olduğunu bilmiyorum, vazifem nedir?
    11564 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/23
    Bu mesele ilmihallerde şöyle yer almaktadır: Sayılı namaz kazası olan, bunun sayısını bilmeyen[1] ve mesela dört tane miydi yoksa beş tane miydi diye bir bilgisi olmayan bir şahsın en az miktarı kılması yeterlidir.[2] Aynı şekilde eğer onların miktarını ...
  • Ehl-i beyt’i neden birkaç kişide sınırlıyorsunuz?
    6807 Eski Kelam İlmi 2008/02/18
    Ehl-i Beyt’in on dört masumlarda sınırlandırılması, beşeri bir sınırlandırma değildir. Tathir ayetinden ve Peygamber (s.a.a.)’den gelen rivayetlerden anlaşılan bir sınırlamadır.Bu iddianın ispatlanması için birçok rivayet delil olarak getirilebilir.1) Kuran-ı Kerim, Peygamber (s.a.a)’e Arapça olarak indirilen ilahi bir kelamdır. Allah’ın ...
  • Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?
    9763 Pratik Ahlak 2012/01/18
    Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun ...

En Çok Okunanlar