Gelişmiş Arama
Ziyaret
5652
Güncellenme Tarihi: 2011/10/22
Soru Özeti
Apolet almak için kendi şehirleri dışında başka bir şehre giden askerlerin namaz ve oruç durumları nasıldır?
Soru
Askerî eğitim görüp apolet almak için kendi şehirleri dışında başka bir şehre giden asker ve diğer bireyler, gittikleri yeri kendi mahalleri olarak mı saymalıdır (bunun için maaş da almaktadırlar), genel olarak onların namaz ve oruç durumları nasıldır? Vatan hükmü taşır mı?
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

Bu soruyu yanıtını almak için (daha önce) büyük mercilerin bürolarından alınan iki fetvaya dikkat ediniz:

1. Soru: Zati âlilerinin (Ayetullah Hamaney) bir şehirde bir yıldan çok kalan kimseler ve askerlik hizmetini yapmak için bir şehirde bir veya iki yıl kalan askerlerin namaz ve orucu hakkındaki görüşü nedir? Namazlarının kamil ve oruçlarının doğru olması için her yolculuktan sonra on gün kalma niyeti mi taşımalıdırlar? Eğer on günden az kalma niyeti taşırlarsa, onların namaz ve orucunun hükmü nedir?

Cevap: Eğer en az her on günde bir işleri için iş yerlerine yolculuk yapıyorlarsa, birinci yolculuk dışında namazları kamil ve oruçları da sahihtir. Ama birinci yolculukta diğer yolcuların hükmünü taşırlar; yani on gün kalma niyeti etmedikleri sürece onların namazı seferidir ve oruç tutmaları da doğru değildir. [1]  

2. Soru: Tahsil, askerlik ve iş için haftada bir veya birkaç gün kırk beş kilometre mesafesinde yolculuk yapan ilköğretim öğrencileri, üniversite öğrencileri, öğretmenler ve askerlerin namaz ve oruçlarının hükmü nedir?

Hz. Ayetullah Hamaney:

Sorudaki farzda ilköğretim öğrencileri, üniversite öğrencileri ve askerler eğitim döneminde yolcu hükmünü taşır. Eğitim için değil de iş için yolculuk yapan öğretmen, memur ve askerlerin birinci yolculuk dışında kalan namazları kamil ve oruçları da doğrudur.

Hz. Ayetullah Behçet:

İlmihalin 1066. meselesini mülahaza ederek namazları kâmildir ve oruç da tutmalıdırlar.

Hz. Ayetullah Safi Gülpaygani:

Namazlarını kamil kılmalı ve oruçlarını tutmalıdırlar. Ayrıntılar için Tevzihü’l-Mesail’e müracaat ediniz.

Hz. Ayetullah Tebrizi:

Sorudaki farzda mezkûr yolculukta öğretmen ve memurların namazı kâmil ve oruçları da sahihtir. Bu yolculuğu tahsil için yapan ilköğretim ve üniversite öğrencileri ise namazlarında seferi ve kâmil olmayı birleştirmelidirler, oruç tutmaları durumunda da bu caizdir ve kazası yoktur. Eğitim döneminde olan askerlerin hükmü de ilköğretim ve üniversite öğrencilerinin hükmünü taşır ve kendilerine hizmet mahallinde bir iş verilirse ve her hafta gider ve gelirlerse, onların hükmü öğretmen ve memurların hükmü olur.

Hz. Ayetullah Fazıl Lenkerani:

Soru farzında namaz seferidir ve oruç tutmak doğru değildir. (Camiu’l-Mesail, 1/137)

Hz. Ayetullah Sistani:

Eğer tümüyle bir yıl içinde ardı ardınca altı ay boyunca ayda on gün yolculuk yaparlarsa, namazları tüm yolculuklarda kâmildir ve ayda sekiz gün yolculuk yaparlarsa, farz ihtiyat gereği hem seferi ve hem de tam kılmalıdırlar.

Hz. Ayetullah Mekarim Şirazi:

Her hafta en az üç gün yolculukta olurlarsa, onların namaz ve oruçları kâmildir. [2]  

Daha fazla bilgi edinmek için 3041. (site: 3291) (Birinci Vatanda Namaz Ve Orucun Hükmü), 444. (site: 474) (İkinci Vatan), 1092. (site: 1147), (Çok Yolculuk Yapanın Namaz Hükmü), 9513. (site: 9493) (Yolcunun Namazı) sorularına müracaat ediniz.



[1] Tevzihü’l-Mesail, (el-Mahşi lil-İmami’l-Humeyni), c. 1, s. 735.

[2] Aşağıdaki adrese müracaat ediniz:

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Evrendeki şerlerin arazî olarak Allah’a isnat edilmesinin nedeni nedir?
    6725 İslam Felsefesi 2011/11/21
    Şer olarak anılan şeyler soyutlar âleminde mevut değildir ve bu konu madde âlemiyle ilişkilidir. Hayır ve şerrin manasının tahlilinde şöyle denmiştir: Hayır, her şeyin kendi doğası hasebince talep ettiği, sevdiği ve birkaç husus arasında tereddüt ettiğinde onların en iyisini seçtiği şeydir. Şer ise hayrın karşısındadır. Eşya hayır ve şer ...
  • Eğer ben fakirsem zekât beni de kapsar mı? Ben zekât parasını fakir bir dostuma verebilir miyim? Zekâtı Müslüman olmayan bir ferde verebilir miyim?
    6298 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/27
    Fakir sözlükte omurilik kemiği kırılmış kimseye denir. Miskin (çaresiz) de fakir manasına gelir, ancak miskinin gerçekte durumu fakirden daha kötüdür.[1] Şer’i ıstılahta da fakir bir yıllık giderini karşılayamayan kimseye denir. Bir arsası olan veya yıllık giderini temin edebilecek bir sermayesi olan kimse fakir sayılmaz.
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6421 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Allah’ın fertlere evlat verme ve vermemedeki hikmeti nedir?
    66566 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Yüce Allah âlim ve hikmet sahibidir. İlahi sünnet her işin sebepler kanalıyla gerçekleşmesini gerektirir. İlahi sünnetlerden bir tanesi de kendine has nedenler aracılığıyla neslin üremesidir. Tarih boyunca evlendikten sonra veya genel olarak veyahut uzun bir müddet süresince evlat sahibi olmayan birçok insan vardır. Bu fertler arasında ömründe hiçbir günaha ...
  • İsm-i A’zam’ı kim bilmekteydi?
    6428 Teorik İrfan 2011/06/20
    İsm-i A’zam salt bir sözcüğü bilmek ve söylemekten ibaret değildir. Onun sözcük ötesi bir hakikati vardır. İsm-i A’zam kendini yetiştirme, nefis tezkiyesi, ibadet ve ilahi yardımlar ile bireylerde beliriverir ve bu halin etkisiyle Yüce Allah böyle bir kudret ve ilahi makamı kendilerine verir. Birçok ayet ve rivayette İsm-i A’zam’a ...
  • Niçin Kabil Habil’i Öldürdü?
    39690 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2009/08/20
    Kur’an ayetlerinden anlaşıldığı kadarıyla Habil’in kardeşi Kabil tarafından öldürülmesinin sebebi Kabil’in ruhuna kök salmış ve onun varlığına egemen olmuş haset (kıskançlık) vasfıdır. İşte bu kötü sıfata sahip oluşu onu kardeşini haksız yere öldürmeye sevk etmiştir. ...
  • Acaba Allah’ın kalbimizde yer edindiğini söyleyebilir miyiz?
    7881 Eski Kelam İlmi 2012/04/04
    Allah hem göklerde ve hem de yerdedir, arşa da yerleşmiştir ve ayrıca kalbimizde de yer edinmiştir. Diğer bir tabirle; Allah’ın bir zaman veya mekâna ihtiyacı olmamasına rağmen her yerde ve her zamanda Onun varlığı hissedilebilir. Aynı zamanda bu söylenenlerin hiçbiri boş ve manasız değil aksine biraz dikkatle ...
  • Hasan Musenna kimdir ve Kerbela vakıasında bulunmuş mudur?
    5287 امام حسن مجتبی ع 2019/06/15
    Hasan Musenna Hasan bin. Hasan olup İmam Hasan (a.s)’ın ikinci oğludur. Annesinin ismi ‘Hole’ olup Menzur Fezariye’nin kızıydı.[1] Hasan bin. Hasan Hasan Musenna olarak meşhur olmuştur. Saygın, takvalı ve faziletli bir şahsiyettir. Kendileri Emir’el-Müminin Ali (a.s) hayır kurumunun kurucusudur. Hasan Musenna Abdulmelik bin Mervan’nın ...
  • Kimler bir insanın mahremleridir; örneğin amcam benim çocuklarıma mahrem sayılır mı?
    8592 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Mahremiyet üç yolla oluşur: nesep, evlilik ve süt verme. Nesep yönünden insana mahrem olan şahıslar şunlardan ibarettir: Anne, baba ve büyükleri(büyük baba, ana anne gibi) Evlat ve küçükleri(torun, netice gibi) Erkek kardeş, kız kardeş ve küçükleri(yeğenler gibi) Amca, hala ve büyükleri(amca ve halanın anne ve babası gibi) Dayı, teyze ve büyükleri(dayı ...
  • Kadın eşinin cinsel birleşme isteği karşısında kaçınabilir mi?
    88207 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/07/21
    Peygamber Ekrem (s.a.a) ve onun pak Ehlibeyti’nin (a.s) rivayetlerinde cinsel birleşmeyle alakalı kadın ve erkeğin bir birlerini gözetmeleri gerektiği konusu belirtilmiştir. Cinsel birleşmede olduğu gibi karşılıklı bu gözetme çok yönlüdür. Bu rivayetlerde erkeğe şöyle buyrulur: Erkeğin dinginlikle, oynaşarak ve yavaş yavaş cinsel birleşme amelini yerine getirmesi müstehaptır.

En Çok Okunanlar