Gelişmiş Arama
Ziyaret
6445
Güncellenme Tarihi: 2010/07/22
Soru Özeti
Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
Soru
Allah cenneti neden bu kadar maddi konular ile nitelemiş ve manevi boyut ve Allah’ın kullarından razı olmasına çok az değinmiştir?
Kısa Cevap

Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ötürü daha yüksek bir derecede bulunan cennetin manevi makam ve kavramlarını idrak etmekten yoksundurlar. 

Ayrıntılı Cevap

Kur’an-ı Kerim bazen cennet ve cehennemi maddi özellikler ile ve bazen de ruhani ve manevi özellikler ile nitelemiştir. Bazen cennet bahçeleri, zevk veren gölgelikler, yemek ve alımlı tabaklar, temiz şaraplar, görkemli elbise ve süsler ve güzel eşlerden söz etmiş ve bazen de ilahi Rıdvan ve deruni sevinçten söz etmiştir. Ruhani cennet derece ve makam açısından maddi cennet ve maddi nimetlerden çok üstündür. Nitekim Tevbe suresi maddi nimetlerin özelliklerini belirttikten sonra hemen ardından şöyle buyurmaktadır: “و رضوانٌ مِن اللهِ اکبر” ; yani Rabbin rıza ve memnuniyeti belirtilen nimetlerden daha üstündür.[1] Ama ruhani cennetin bazı dereceleri tüm müminlere değil, sadece bazı müminlere özgüdür. Nitekim Kur’an şöyle buyurmaktadır: Onlardan her biri Naîm cennetine sokulacağını mı umuyor? Hayır, (ne mümkün)! Şüphesiz biz onları kendilerinin de bildikleri şeyden (meniden) yarattık.[2] Cennetliklerin yerlerini ve cennet nimetlerinin farklılığı temel alınarak Kur’an’da cennet dört isimle zikredilmiştir: Adn cenneti, Firdevs cenneti, Naim cenneti ve Ma’va cenneti. Bir rivayette İmam Sadık’tan (a.s) şöyle nakledilmiştir: “Kur’an’da belirtilmiş cennetler Adn cenneti, Firdevs cenneti, Naim cenneti ve Ma’va cennetinden ibarettir.”[3] Kur’an-ı Kerim’de cennet hem maddi nimetler ve hem de ruhani nimetler ile nitelendirilmiştir. Ama çoğu yerde maddi özellikler ile nitelenmesinin sebebi, insanların zihninin daha çok maddi konular ve dünyevi hususlara alışkın olmasıdır. Neticede birçok insan için manevi ve ruhani özellikler yoluyla cenneti tasavvur etmek ve tanımak çok zor ve hatta imkânsızdır.  İnsanların çoğu daha yüksek bir derecede yer alan manevi cennetin makam ve kavramlarını idrak etme gücünden yoksundur. Kur’an bu hususta şöyle buyuruyor: Hiç kimse, yapmakta olduklarına karşılık olarak, onlar için saklanan göz aydınlıklarını bilemez.[4] Aynı şekilde nebevi bir hadiste şöyle buyrulmaktadır: “Allah şöyle buyurmuştur: Ben kullarım için ne bir gözün gördüğü, ne bir kulağın duyduğu ve ne de bir insanın kalbine yansıyan şeyler hazırlamışımdır…”[5] Bu yüzden, cennetin ruhani nimetlerini tasavvur etmek çok zor olduğundan, Yüce Allah herkesin anlaması için herkesin anlayabileceği ve idrak edebileceği maddi nimetleri beyan etmekten istifade etmiş, manevi ve ruhani nimet ve zevklere çok kısa bir şekilde özet olarak işaret etmiştir. 


[1] Tevbe Suresi, 72. ayet.

[2] Mea’ric Suresi, 38 ve 39. ayet: "أَ يَطْمَعُ كُلُّ امْرِئٍ مِنْهُمْ أَنْ يُدْخَلَ جَنَّةَ نَعيمٍ، كَلا".

[3] Kuleyni, Muhammed bin Yakup, El- Kafi, c: 8, s: 100, Neşri İslamiye, Tahran, 1362.

[4] Secde Suresi, 17. ayet: "فَلا تَعْلَمُ نَفْسٌ ما أُخْفِيَ لَهُمْ مِنْ قُرَّةِ أَعْيُنٍ".

[5] Allame Meclisi, Muhammed Taki, Biharu’l Envar, c: 8, s: 92, Müessesetü El- Vefa, Beyrut, 1404.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Kafi’deki sahih hadislerin sayısı, ondaki hadislerin beşte biri kadar mıdır?
    10598 Ricalu’l-Hadis (Ravilerin İncelenmesi) 2010/12/29
    Muteber hadislerin sayısını söyleyen bu grup alimler konuya Rical ilmi ıstılahları açısından baktıklarından, fıkhi ve istidlali konulara sınırlama getirmek gibi bir amaçları yoktur. Çünkü onlara ve günümüzdeki araştırmacılarına göre hadisin itibarının ölçüsü, bir tek ravinin güvenilir olması değildir. Ölçü daha geniştir ve rivayete güven doğuracak her şey ölçü ...
  • Bir odada bir kız ile yalnız kalmak sakıncalı mıdır?
    10179 Pratik Ahlak 2012/03/11
    Dinsel öğreti ve tavsiyelerde günahtan korunmak ve sakınmak için insana yasaklanan hususlardan birisisi, namahrem ile yalnız başına kalmaktır. İblis’in Hz. Musa’ya vasiyetinde şöyle okumaktayız: Ey Musa! Yabancı kadın ile yalnız kalma; zira her kim böyle yaparsa, yarenlerim değil, bizzat ben onun yareni olurum.[1] Aynı ...
  • Allah’ın şeytana kıyamete kadar mühlet vermesi sebebiyle şeytan ezeli ve ebedi olmada Allah gibimidir?
    17800 Eski Kelam İlmi 2012/04/04
    Ebedi olmak gelecekte yok olmamak anlamındadır. Şeytansa Allah’ın yarattığı bir yaratık ve her mahlûk yaratanın idaresinde olduğu için kendini Allah’ın işlerinde ihtiyari olarak ortak göremez, o da bütün varlığını diğer yaratılmışlar gibi Allah’a borçludur. Allah’ın şeytana mühlet vermesi ise kıyamete kadar değildir “malum” vakte kadardır. Eğer “malum” ...
  • İnsan nasıl Allah’ın mahbubu (sevimli kulu) olur?
    24744 Pratik Ahlak 2010/06/30
     Allah’la dostluk iki şekilde mümkün olur: 1- Kulların Allah’la dost olması 2- Allah’ın kullarıyla dost olması. Soruda geçen işte bu ikinci kısmıdır, yani kulların Allah tarafından sevilmeleri.Elbette evrende olan her şey Allah’ın yaratığı ve eseri olduğu için, Allah tarafından ...
  • İslam dini tüketüm için hangi olguyu sunmaktadır?
    2996 اسراف و تبذیر 2019/10/09
  • İnsanlardaki güzellik, çirkinlik, hidayet, sapma, rızık vs. şeylerdeki farklılıkların felsefesi nedir?
    13000 Tefsir 2010/01/27
    Adalet şu manalara gelmiştir: Bir bütünün parçalarının yerli yerinde olması, bireylerin haklarını gözetmek, hakkı hak sahibine vermek, varlık feyizi verirken hakka riayet etmek ve son olarak da bazen adalet kavramı eşitlik ve her türlü ayrımcılığı reddetmek anlamında kullanılır.
  • Şans ne anlama gelmektedir? Şans diye bir şey var mıdır?
    32843 Eski Kelam İlmi 2008/11/02
    Halk arasında bazen kullanılan, baht, uğur ve şans sözcükleri, daha çok edebiyat ve şiirlerde bulunmaktadır. Bu sözcük iki manaya gelebilir:1. Bir şeyin nedensiz meydana gelmesi: Bu mana; felsefî açıdan reddedilmiştir ve her şeyin kendine göre ayrı bir nedeni ve sebebi olduğu ...
  • Allah’tan Başkasından yardım dilemek tevhit ile uyuşur mu?
    8381 Tefsir 2010/08/22
    Allah’tan başkasından yardım dilemek eğer ilahî büyük şahsiyet ve velilerin direkt olarak isteği yerine getirdikleri ve isteği getirmede Allah’a ihtiyaç duymadıkları inancıyla gerçekleşirse, bu şirk olup tevhit karşıtıdır ve caiz değildir. Ama bu büyük şahsiyetlerin Allah’ın izni ve Allah’ın kendilerine bahşettiği güç ile istekleri yerine getirdiklerine ...
  • Spor hareketleri müzikle yapılırsa sakıncası olur mu? Bu hareketler dans hükmüne girer mi?
    13066 Pratik Ahlak 2010/10/12
    Dans ve müzik birbirinden ayrı iki konu olup her birinin kendine özgü hükümleri vardır. Yani haram dansla haram müzik bir arada olursa insan iki haram iş yapmış olur.Fakihlerin çoğu, oynak ve fesat amaçlı eğlence ortamlarına uygun müziklerin haram olduklarını ...
  • İslam’ın Tebliğ Yöntemi Nasıldı?
    11709 Masumların Siresi 2011/08/17
    Tebliğ mesaj iletmek anlamındadır. Tüm ilahî peygamberlerin ve özellikle de yüce İslam Peygamberinin misyonu insanları karanlıklardan nura yöneltmek olduğundan, İslam’da tebliğ Allah’ın mesajını kullarına ulaştıran bir vesile olarak çok önemlidir. İslam’da tebliğ yöntemleri sözlü, yazılı ve amelî olarak üç kısma ayrılabilir. Bu her üç kısmın da değişik türleri vardır. ...

En Çok Okunanlar