Sitesi Kod
fa33471
Kod Gizlilik Bildirimi
112146
Soru Özeti
Eğer Ehlibeyt (a.s) «خُزّان العلم» ilmin madeni iseler neden kumeyl duasını Hz. Hızır İmam Ali (a.s)’a öğretmiştir?
Soru
Eğer Ehlibeyt (a.s) «خُزّان العلم» ilmin madeni iseler neden kumeyl duasını Hz. Hızır İmam Ali (a.s)’a öğretmiştir?
Kısa Cevap
Kumeyl duası Şeyh Tusi’nin “Misbah’ul-Muteheccid”[1] ve Seyit ibn. Tavus’un “İkbal’ul-Emal” adlı eserlerinde nakledilmiştir. Seyit ibn. Tavus bu duayı eserinde naklederken şöyle açıklama yapmaktadır: Şeyh Tusi’nin naklettiği rivayetten başka bir rivayette gördüm ki Kumeyl ibn. Ziyad Neğei diyor ki: Basra mescidinde İmam Ali (a.s)’ın yanında oturmuştum. İmam Şaban ayının onbeşinin geçesi amelleriyle ilgili şöyle buyurdu: “Bu gece’de Hızır duasını okuyun.” İnsanlar dağıldıktan sonra gece yarısı İmam Ali (a.s)’ın ardından yola koyuldum. İmam Ali (a.s): “Ne istiyorsun Ey Kumeyl?” dedi. ‘Hızır duasını’ dedim. İmam Ali (a.s) buyurdular: “Otur; bu duayı öğrendikten sonra her Cuma gecesi onu oku. Buna muaffak olmazsan en azından ayda bir defa yada yılda bir defa onu oku... Şimdi bu duayı yaz Ey Kumeyl: “اللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ بِرَحْمَتِكَ الَّتِي...”[2]
Her iki eserde de Hz. Hızır’ın İmam Ali (a.s)’a öğrettiğine dair bir ibaret bulunmamaktadır. Lakin bu duanın Hz. Hızır’a nisbet verilmesi konusu geçmektedir. Bunun yanında İmam Ali (a.s)’dan nakledilmektedir, Bu dua ilahi cevherlerden biriydi ve İmam Ali (a.s) zamanına kadar saklı kalmıştı ve Hazret tarafından insanlara sunuldu ve çok ulvi bir içerik taşımaktadır. Öyleyse Ehlibeyt (a.s) ve İmam Ali (a.s) İlmin madenidirler ve onlar sayesinde Peygamberlerin ve Evliyanın saklı kalmış duaları insanoğluna sunulmuştur. Muhtemelen eğer Ehlibeyt (a.s) tarafından bu duaların örtüsü kaldırılmamış olsaydı bu dualar bizlere saklı kalmaya devam edecekti. Bu durum Ehlibeyt (a.s)’ın ilminin Allah’ın ledunni ilmine bağlı olduğunun nişanesidir. Zira Peygamberlerin ve evliyanın ilimleri. ilahi ilmin feyzinden nasiplenmelerinin sonucudur. İmam Ali (a.s)’ın diğer peygamberlerin ve Evliyanın dualarından haberdar olması onun ilminin beşeri ilmin üstünde bir ilme vakıf olduğunun nişanesidir.
Her iki eserde de Hz. Hızır’ın İmam Ali (a.s)’a öğrettiğine dair bir ibaret bulunmamaktadır. Lakin bu duanın Hz. Hızır’a nisbet verilmesi konusu geçmektedir. Bunun yanında İmam Ali (a.s)’dan nakledilmektedir, Bu dua ilahi cevherlerden biriydi ve İmam Ali (a.s) zamanına kadar saklı kalmıştı ve Hazret tarafından insanlara sunuldu ve çok ulvi bir içerik taşımaktadır. Öyleyse Ehlibeyt (a.s) ve İmam Ali (a.s) İlmin madenidirler ve onlar sayesinde Peygamberlerin ve Evliyanın saklı kalmış duaları insanoğluna sunulmuştur. Muhtemelen eğer Ehlibeyt (a.s) tarafından bu duaların örtüsü kaldırılmamış olsaydı bu dualar bizlere saklı kalmaya devam edecekti. Bu durum Ehlibeyt (a.s)’ın ilminin Allah’ın ledunni ilmine bağlı olduğunun nişanesidir. Zira Peygamberlerin ve evliyanın ilimleri. ilahi ilmin feyzinden nasiplenmelerinin sonucudur. İmam Ali (a.s)’ın diğer peygamberlerin ve Evliyanın dualarından haberdar olması onun ilminin beşeri ilmin üstünde bir ilme vakıf olduğunun nişanesidir.
[1] Şeyh tusi, Muhammet bin. Hasan, Misbah’ul-Muteheccid ve selah’ul-Muteêbbid, 2.c, 844.s, Muesse Fıkh’uş-Şia, beyrut, 1.bk, 1411.k.
[2] Seyit bin. Tavus, Ali bin Musa, el’İkbal bil-Amal’ul-Hesene, muhakkık ve musahhih: Kayyumi isfahani, Cevat, 3.c, 331.s, defter tebliğat islami, kum, 1.bk, 1376.ş.