İmam Humeyni hazretleri bu konuyla alakalı şöyle buyurmuşlardır: Eğer kişi kasti bir katl ile itham edilir ve kendisi de buna itiraf eder, daha sonra başka birisi gelip aynı maktulun kasti katili kendisi olduğunu itiraf eder ve daha sonra önceki itirafçı kendi itirafından vazgeçerse bunlardan hiçbirisine kısas hükmü uygulanmaz. Onlardan diyette alınmaz. Bu maktulun diyeti beytülmalden verilecektir. Zira onun hadi öldürmek idi ancak kendi itirafından vazgeçti ve inkâr etti. Bu nedenle ondan öldürme hadi sakıt oluveriyor. [1]
Ancak bazı fıkıhçılar bu fetva noktasında münakaşa etmiş ve şöyle demişlerdir: Bu durum Müslüman olan bir kimsenin hakkının yok edilmesine neden oluyor. Zira iki kişi bir kişiyi öldürme noktasında itiraf etmek için anlaşmış olmaları olanaklı ve bu anlaşma neticesinde hem kısası hem diyeti sakıt etmiş olurlar. Bunun yanı sıra bu fetvanın dayandırıldığı hadis zayıftır. [2]
Meselenin önemliliği ve fırsatçı kimselerin özellikle günümüz dünyasında tevafuk etmelerinin ihtimali söz konusu olduğunu dikkate aldığımızda bu meselenin hükmü konusunda sadece ilmihal kitaplarında mevcut olan fetvalarla iktifa etmek doğru değil, bilakis İslami mahkemelere irca edilmesi gerekir.