İsmi Kuran’ı Kerim’de on defa geçmiş olan bir peygamberdir Şuayip (a.s).[1] Arap toplumuna gönderilmiş ve Arapça konuşan bir peygamberdi.[2] Hz. Hud ve Hz. Salih (a.s)’dan sonra dünyaya gelmiştir. Hz. Musa (a.s)’in annesiyle aynı asrın insanıydı. Doğum tarihi ile ilgili tarihsel bir veri bulunamamıştır.
Hz. İsmail (a.s)’ın evlatlarından olan ‘Medyen’in[3] torunlarından biriydi Hz. Şuayip. Peygamber olarak gönderildiği toplumda ‘Medyen’in soyundan olup Medyen’de yaşamaktaydılar.[4]
Medyen halkının peygamberi olan Hz. Şuayip (a.s) halkıyla fasih ve belagat dolu bir dille kibar ve nazik bir şekilde konuştuğu için ‘Enbiya’nın hatibi’[5] olarak meşhur olmuştur. Gösterdiği bütün çaba ve verdiği nasihatlere rağmen halkından çok az bir kısmı iman getirmiştir. Maalesef geriye kalanlar inkar ettiler hatta bazıları Allah’a şirk koşarak ‘eyke’ ağacına ibadet ettiler. Buna binaen bu insanlara ‘Eyke Halkı’ da denir ve bununlar meşhur olmuşlardır. İnkar ve şirkleri sonucu Allah Teala onlara şiddetli sıcaklar ve depremler göndererek azap etmiştir. Hz. Şuayip (a.s) ve ona inanlar bu azaptan kurtulmuşlardır.[6]
Hz. Şuayip (a.s)’ın vefatı ve defin yeri hakkında tarihçiler arasında görüş farklılıkları bulunmaktadır.
- Musa (a.s) nebi Şuayip (a.s)’in kızıyla evlendiğinde Hz. Şuayip (a.s) medyen’den ayrılıp Mekke’ye gitmişti. 140 yaşında iken burada vefat etmiş ve Mescid-i Haram da Hacerü’l-esved’in etrafında defnedilmiştir.[7]
- Şuayip (a.s) Filistin’de ‘tabariye’ ve ‘aka’ arasında ‘tayyin’ adında bir köyde defnedilmiştir. Kızı ‘safura’nında mezarı buradadır.[8]
- Şuayip (a.s) ‘Mişa ibn. Huzkil’ adında zalim bir padişah tarafından öldürülmüştür.[9]
Hz. Şuayip (a.s) ve yaşadığı topluma inen azap hakkında daha fazla bilgi için Araf suresinin 85/93’üncü ayetlerine, Hucurat suresinin 78/79’uncu ayetlerine ve Şuara suresinin 176-191’inci ayetlerine ve bu ayetlerin tefsirlerine müracaat edebilirsiniz.
[1] Araf: 85/88/90/92; Hud: 84/87/91/94; Şuara: 177 ve Ankebut: 36.
[2] Zergili, Hayru’d-din, El-ellam, 3.c, 165.s, dar’ul-ilmi lil-melayin, Beyrut, 8.bk, 1989.m.
[3] ‘Medyen’ hicaz bölgesinde bulunan bir yerin adıdır. Hz. İsmail (a.s)’ın ‘medyen’ adındaki bir evladı bu bölgeye yerleştiği için buraya ‘Medyen’ denilmektedir; Deynuri, Ahmet bin. Davut, El-Ahbar’ut-Tuval, 9.s, menşurat er-rezi, Kum, 1368.ş.
[4] El-Ahbar’ut-Tuval, 9.s
[5] İbni Kesir, İsmail bin. Ömer, El-Bidaye’tu ve en-Nihaye, 1.c, 185.s, dar’ul-fikr, Beyrut, 1407.h.
[6] El-ellam, 3.c, 166.s; El-Bidaye’tu ve en-Nihaye, 1.c, 184-185.s
[7] İbni Covzi, Abdurrahman bin Ali, el-muntezem, 1.c, 326.s, dar’ul-kitab’ul-ilmiye, Beyrut, 1.bk, 1412.h.
[8] El-ellam, 3.c, 165-166.s; el-muntezem, 16.c, 209.s
[9] Mesudi, Ali bin Huseyin, muruc’uz-zeheb, 1.c, 73.s, dar’ul-hicre, 2.bk, 1409.h.