Gelişmiş Arama
Ziyaret
5112
Güncellenme Tarihi: 2010/11/08
Soru Özeti
bazı vacip ve müstahaplara önem verilmesi namazın yerine geçebilir mi?
Soru
acaba fakirlere, hastalara, camilerin yapılmasına vb. gibi yerlere yardım etmek namazın kılınmamasını telafi ediliyor mu?
Kısa Cevap

Cevaba geçmeden önce bir noktayı açıklamamız lazım, oda şudur: İslami hüküm ve yasalarda, her ne kadar maslahat ve mefsede konusunu göz önünde tutulmuş ise de, insanın aklı bu hükümlerin tüm fayda ve zararlarını tek başına derk edebilmesi olanaksızdır. Bu bağlamda kesinlikle Allahın vahyine ve masumların sözlerine tabi olması gerekir. Bu nedenle sorduğunuz yukarıdaki sorunun[1] cevabı noktasında ayet ve rivayetlere bakıp ayet ve rivayetlerin söylediği neyse onu ancak yapabiliriz. Onun ötesine gitmek doğru olmadığı gibi sorumluluk getiriyor. Yapılan araştırma neticesinde şunu diyebiliyoruz: fıkıhta tahyiri; yani insan iki amel karşısında seçenek sahibi kılınmış, ikisinden her hangi birisini seçip yerine getirebiliyor şeklinde bazı vacipler var olmaktadır. Örneğin orucun kefareti bağlamında altmış gün oruç tutmak ile altmış fakirin karnını doyurmak veya bir müd (yaklaşık 750 gr.) değerinde yiyecek vermek arasında muhayyer ve onlardan her hangi birisini seçip yerine getirebiliyor.[2] Ama farz olan namazlar hakkında böyle bir durum söz konusu değildir. Yani hiçbir şey namazın yerini dolduramıyor. Hatta diğer iyi amellerin kabul görülmesi, namazın kabul olunmasına bağlayan rivayetler var olmaktadır. Aşağıdaki rivayet gibi ki, şöyle buyuruyor: namaz kabul görülürse diğer ameller de kabul görülecek, namaz kabul görülmese diğer amellerde kabul görülmeyecektir.[3]  

Her halükarda başka amellerin namaza alternatif olabileceği noktasında kurandan veya rivayetten her hangi bir delil olmadığı halde sanılarımıza dayanarak amel edemeyiz. Aksi takdirde Allah katında hüccetsiz kalırız. Farklı hastalıklara sahip olan bir kimse, doktora müracaat etmiş, doktor her hastalığı için has bir ilaç uygun görmüş. Hasta olan kimse has hastalığı ( örneğin kalp hastalığı) için uygun görülmüş ilacı değil, başka bir hastalığı (örneğin diyabet hastalığı) için uygun görülmüş ilacı defalarca içemeyeceği gibi, nafileleri yerine getirmek (müstahap olan şeylerle meşgul olmak) bahanesiyle temel ve çok önemli olan namaz gibi farz olan ilahi emirden gafil kalıp başka bir şeyi onun yerine koyamayız.

Ama kazaya kalmış müstahap bazı namazlar; örneğin kazaya kalmış gece namazı gibi, sadaka vererek telafi edilmesi mümkündür.[4]    



[1]  Acaba fakirlere, hastalara, camilerin yapılmasına vb. gibi yerlere yardım etmek namazın kılınmamasını telafi ediliyor mu?

[2] Tevziu'l-Meseil-i Meraci, c. 2, s. 928.

[3] Muhadis-i Nuri, Müstedrekü'l-Vesail, c. 3, s. 25.

[4] Günlük namazlara bağlı nafile (sünnet) namazları (geşmiş ise) kaza olarak yerine getirilmesine tekit edilmiş nafilelerden sayılmakta ve şöyle rivayet edilmektedir: "dünyayla meşgul olup nafileyi terk eden kimse, Allah Resulünün sünnetini hafife almış, önemsememiş ve zayi etmiş bir kimse olarak Allahın huzuruna varır. (Tümünü) kaza edemiyorsa her iki rekât yerine bir müd (yaklaşık 750 gram) kefaret versin. İki rekât için bir müd veremiyorsa dört rekât için bir müd versin, dört rekât için veremiyorsa, gece namazı için bir müd, gündüz nafileleri için de bir müd, bunu da veremiyorsa (en azında) günlük nafileleri için bir müd verisin. Elbette (bilinmelidir ki,) kaza etmek sadaka vermekten daha faziletlidir. (er-revdetu'l-Behiyye fi Şerhi'l-Luma'i-d-Dimişkiye, (eski çap), c. 2, s. 109).    

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Ayetullah Hamanei’nin görüşüne göre kadının makyaj (kaş aldırmak, göze sürme çekmek gibi işleri) yaparak dışarı çıkması caiz midir? Makyaj az olursa hükmü nedir?
    12412 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/12
    1, 2- Caiz değildir, makyaj malzemelerinin arasında fark yoktur.3- Halkın nazarında süslenmiş sayılırsa caiz değildir.[1][1]Ayetullah Hamenei'
  • Kur’an kıraatinin batini adabından kasıt nedir?
    7751 Kur’anî İlimler 2012/05/12
    Kur’an’ın İslam Peygamberinin ebedi mucizesi ve yüce Allah’ın kelamı olması itibari ile, İslam’ın başından beri Müslümanlar arasında özel bir saygı ve değere sahiptir. Müslümanlar, Kur’an ayetlerine teveccühle ve Peygamber Efendimizin (s.a.a) tavsiye ve hadisleri doğrultusunda, hatta bu semavi kitabın kıraatinde bile şu ana kadar eşi görülmemiş bir ...
  • Niçin Ali (a.s)’ye “Ebu Turab” künyesi verildi ve bu künye kim tarafından kendisine verildi?
    13506 تاريخ بزرگان 2012/04/09
    İmam Ali (a.s)’nin pek çok mübarek isim, lakap ve künyesi vardır ve bunlar hadis kitaplarında gelmiştir. İmam Ali (a.s)’nin künyelerinden bir tanesi “Ebu Turab (Toprak Babası)” dır ve Peygamber Ekrem (s.a.a), mescitte Hz. Ali (a.s)’nin abasını topraklı olarak görmüş ve Hz. Ali (a.s) için bu künyeyi seçmiştir.
  • Yüzüğü sağ ele takmak mutlaka gerekli mi?
    50719 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/20
    Peygamber (s.a.a) ve Ehl-i Beyt İmamları(a.s)’nın sünnetlerinden biri ele yüzük takmaktır. Rivayetlerde yüzüğün çeşidi ve üzerindeki nakış hakkında da çeşitli bilgiler verilmiştir. Bir de yüzüğün sağ ele takılması tavsiye edilmiştir. Ancak İslam’daki yüzük takmak ile ilgili hükümlerin hepsi müstehap türündendir ve farz değildir. Sadece erkeklerin ...
  • Fetvanın dayanak ve kaynakları nelerdir?
    8551 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2010/04/07
    İçtihat zorluklara tahammül, çaba ya da kudret ve güç demektir. Fıkhi terim olarak ise kaynak ve delillerden şer’i hükümleri çıkarmak için azami ilmi çabayı sarf etmek anlamındadır.Şii fıkhında fetvanın temeli içtihat kaynakları olarak bilinen Kur’an, sünnet, akıl ve icmadır. Ancak bu kaynaklardan, faydalanma ...
  • Şeyh Tusi’nin siyasî düşüncesinin devletsel boyutları nelerdir?
    5761 Düzenler 2010/09/22
    Şeyh Tusi’nin devlet hakkındaki siyasî düşüncesinin değişik boyutları vardır:1- İslam Devletin Hedefleri: Şeyh Tusi İslam devleinin nihai hedeflerinin şunlar olduğuna inanmaktadır:1-1- Toplumda düzen ve emniyetin sağlanması. Bunların olmaması durumunda kaos hakim olacaktır.
  • Zifaf gecesinin adabı nasıldır?
    22708 Pratik Ahlak 2011/07/18
    Zifaf gecesi gelinle güveyin (damat) şer’i yolla karı koca olama akdini yaptıktan sonra birlikte kalacakları ilk gecedir. Bu gece her fert için kendi hayatında çok önemli ve çok mübarek bir gecedir. Bu nedenle İslami kaynaklarda bu gece için birçok adap zikredilmiştir. Mübarek oluşuna kaynaklık yapan evlilik hakkında ...
  • Acaba Rüşvet Yemek Haram mıdır?
    10642 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/07/21
    Rüşvet etimolojik olarak “r-ş-v” kökünden gelme ve Arapça bir kelimedir. Kelimede bulunan “r” harfı feth (e), dam (u) ve kesr (i) (yani reşeve, rüşeve ve rişeve) olmak üzere üç şekilde kullanılmıştır. Bu kelime müfrettir ve onun cemi “reşa” veya “rişa” şeklindedir. Farsçada mozd (el emeği)
  • Ehlisünnet kardeşlerin hilafetin konumunu siyasal ve imametin konumunu ise dinsel bildikleri ve hidayet imamlarının imameti ile bir sorunları olmadığı hususuna nasıl cevap verilmelidir?
    6169 Eski Kelam İlmi 2012/06/16
    Her ne kadar Ehlisünnet siyasal rehberlik için Ebu Bekir ve diğer halifelere başvurmuşlarsa da ve onlardan bir grup İmam Ali’yi (a.s) ilmi ve manevi rehberliğe layık görmüşseler de Şia açısından imamet ve hilafet arasında bir ayrışmaya gitmek doğru bir düşünce olamaz. Şia, imameti özel bir kavram sayar ...
  • Sol elin işaret parmağına yüzük takmanın hükmü nedir?
    7601 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/18
    Altından olan süs eşyalarını takmak ve altın yüzük kullanmak sadece erkekler için haramdır ve onunla kılınan namaz geçersizdir.[1] Ama kadınların altın yüzük takmasının veya erkeklerin altın olmayan yüzük kullanmasının hiçbir sakıncası yoktur. Bir bayan altın veya altın olmayan bir ...

En Çok Okunanlar