Bazı ilimlerin Kur’anla irtibatı öyle bir şekildedir ki onlar olmaksızın Kur’an ayetlerini tefsir ve tahlil etmek imkansızdır. Sarf ilmi, nahiv ilmi, meani, beyan lügat vb. ilimler gibi. Dolayısıyla müfessir olan bir kimse Kur’anın daha iyi anlaşılması için etkili olan ilimlerde uzman olmalıdır. Kur’anı kerimde “am-has, mutlak-mukayet, nasih-mensuh” ...
Tövbe insanın alçaklık ve ilahi azaptan kurtulması için bir yoldur. Tövbe günahtan geri dönme ve Allah’ın dergâhına yönelme manasındadır. Allah insanı günahları sebebiyle meyus etmez ve içten, halis ve doğru bir tövbeye çağırır ve de tövbesinin kabul edileceği vaadini de verir. Tövbe etmek sade bir iş değildir ve günah ...
"Fasallana" lügatte bir şeyi bölümlere ayırmaya ve düzenlemeye denir. Buna göre A'raf suresinin 52. ayetinde yer alan "Fassalna" cümlesinden maksadın Kur'an'ın tedrici olarak indirilişidir. Kur'an toplu halde Kadir gecesinde nazil olduktan sonra tedrici olarak tekrar indirilmiştir.Ama tefsir, Kur'an ayetlerinin manalarını açıklamak ve ayetlerden maksadı belirlemek anlamındadır. Buna göre ayetlerin ...
Namazda yolcu bir kimsenin mukim olan (yolcu olmayan) kimseye tabi olması (iktida etmesi) ve tersine mukim olan bir kimsenin yolcu olan bir kimseye tabi olması mekruhtur. Elbette dikkat edilmelidir ki buradaki mekruhtan maksat, mukim olan bir kimsenin mukim olan bir kimseye veya yolcu olan bir kimsenin yolcu ...
İmam Zaman’ın (a.f) zuhurunda ortaya çıkacak önemli meselelerden biri maddi ve manevi ilimlerin gelişmesidir. Gerek sorudaki rivayette, gerekse başka rivayetlerde o dönemde ilim en yüksek seviyesine çıkacağı belirtilmiştir.Dikkat etmek gerekir ki bu rivayet ve diğer rivayetler bütün insanların 27 harfi hemen öğreneceklerini söylemiyorlar. ...
Ehl-i Beyt imamları her türlü hata ve günahtan masum olduklarına göre onların tüm davranışlarının doğruluğuna inanmamız gerekir. Sadece bu davranışların hikmetini anlamak bizlere onlara uymaya ve onları örnek kılmaya yardımcı olur. Diğer yandan Ehl-i Beyt imamlarının gidişat ve tavırlarını tahlil etmekle onların ne ...
Namahrem bir kadının eline dokunmak ve onunla tokalaşmak haramdır. İnsanın baldızı kendisine namahrem olduğundan onunla tokalaşmak caiz değildir. Ama kaynana ile tokalaşmak cinsel zevk kasti bulunmuyorsa sakıncasızdır.[1]
Dehr Suresi’nin üçüncü ayeti esasınca Allah hidayet yolunu tüm insanlara göstermiş ve onlar da, kendi iradeleriyle ya Ona şükretmişler ya da Onu inkâr etmişlerdir. Buna göre ayrımcılık, söz konusu bile değildir. Evet, her kim birinci guruptan olursa Allah, onun hidayette daha üstün mertebelere ulaşması için ortamı hazırlar ...
Eğer bir kimse Müminlerin Önderinin bağımsız olarak Hz. Âdem’i (a.s) yarattığına inanırsa, bu inanç Kur’an-ı Kerim’in aksi doğrultusundadır ve Rabbe şirk koşmak sayılır. Hz Âdem’in(a.s) Müminlerin Önderinin (a.s) maddi cismi tarafından yaratılması da mevcut gerçekler ile bağdaşmamaktadır; zira bu maddi cisim Hz. Âdem’den (a.s) sonra dünyaya gelmiş ...
İstimna (mastürbasyon) diye bilinen kendini tatmin etme büyük günahlardandır ve haramdır[i] ve ağır bir cezası vardır.İstimna ve kendini tatmin etmenin en güzel yolları pratik risalelerde şartları açıklanan evliliktir (daimi ve ya geçici). ...
Beddua dini öğretilerde olan bir şeydir. Örneğin Kur’an buyuruyor: ‘Kırılsın Ebu Lehebin elleri sakat olsun...’ Bir hadiste ‘Mazlumun bedduasından korkun! Çünkü onun bedduası göğe çıkar.’ diye buyurulmaktadır. Bu konuda ayet ve hadis çoktur. Ancak nasıl ki duanın kabul olma şartları varsa ve herkesin her duası kabul olmuyorsa, ...
Duanın zamanı için yapılan tavsiyelerden biri yağmurun yağdığı zamandır. Ayet ve rivayetler bunun genel nedeninin, yağmurun Allah’ın rahmetinin göstergesi olduğunu söylemekteler. Allah’ın rahmeti şu anda açıldığına göre duanın isticabetine daha fazla ümit bağlanılabilir. ...
Yara ve kırığı bağladığınız (bandaj) ve yara ve benzeri şeylerin üzerine sürdüğünüz şey cebire olarak adlandırılır. Bununla alınan abdest ve gusle cebire abdest ve guslü denir. Taklit mercileri cebire abdesti hakkında şöyle demektedir: Eğer yara veya çıban veyahut kırık eldeyse, onun üzeri açıksa ve üzerine su dökmek zararlıysa, onun ...
Misbah-ı Kef’ami adlı kitapta ölenleri rüyada görmek için yapılması gerekenler konusunda şunlar yazılıdır: ‘Masum İmamların bazı ashabının kitaplarında şöyle yazdıklarını gördüm: İnsan Peygamberlerden (a.s) veya Masum İmamlardan (a.s) birini, annesini, babasını veya herhangi birini rüyasında görmek istiyorsa Şems, Leyl, Kadir, Kafirun, İhlas, Felak ve Nas ...
Bu iki namazın sessiz kılınmasının asıl delili Allah Resulünün (s.a.a) sünnetidir. Zira Resulullah (s.a.a) namazlarını bu şekilde kılmıştır. Allah Teala’da Onu (s.a.a) bizlere bir örnek tayin etmiştir. Peygamberimiz (s.a.a) ‘Ben nasıl namaz kılıyorsam öyle namaz kılın’ diye buyurduğundan bizde namazlarımızı Onun (s.a.a) gibi kılıyoruz. Bu konu için başka delillerde ...
Bazı hakikat ve gerçekleri anlamada insan aklı ve bilgisi yetersizdir. Nazar en azından bugüne kadar insan aklı ve bilgisinin ispat edemediği ve aynı şekilde onu reddetmeye dönük bir kanıt bulamadığı bir fenomendir. Kur’an ve rivayetleri içeren dinî metinlere müracaat ederek nazarı ispat eden deliller bulmak mümkündür. İnsan ...
Şeyh Müfid, İrşad adlı eserinde Hz. Ali’nin (a.s) erkek ve kız olmak üzere on yedi çocuğunun olduğunu yazmıştır. O şöyle diyor: ‘Bir kısım Şii alimler diyorlar ki, Fatıma, Peygamberin (s.a.a) vefatından sonra Peygamberin Muhsin adını verdiği çocuğuna düşük yaptı. Onlara göre İmamın (a.s) on sekiz evladı vardı.’
Zebur Hazreti Davut’un (a.s.) kitabıdır. Allame Tabatabai “Andolsun, Zikir'den (Tevrat'tan) sonra Zebûr'da da, "Yere muhakkak benim iyi kullarım varis olacaktır" diye yazmıştık”[1] ayeti kerimenin tefsirinde şöyle diyor: zahiren Zebur’dan maksat Hazreti Davut’a verilen kitaptır. Zira kur’an’nın başka bir yerinde Allah Teala şöyle buyuruyor: “Davut’a ...