Gelişmiş Arama
Ziyaret
7054
Güncellenme Tarihi: 2012/03/10
Soru Özeti
Kendi dünya hayatında namaz kılmayıp Para verecem benim yerimde namazım kılınsın diyen bir kimse ile namaz kılan bir kimse arasında ne fark vardır? Acaba bu düşüncenin kendisi doğru olabilir mi?
Soru
Kendi dünya hayatında namaz kılmayıp Para verecem benim yerimde namazım kılınsın diyen bir kimse ile namaz kılan bir kimse arasında ne fark vardır? Acaba bu düşüncenin kendisi haddi zatinde doğru olabilir mi?
Kısa Cevap

Bildiğiniz gibi namaz bir tekliftir. Ama teklif olmasının yanı sıra yaşamda maddi ve manevi eser ve bereketlere sahiptir. Servet sahibi olan bir kimsenin varisleri vefatından sonra birisini ecir alarak namazını kıldırarak onun azabını azaltabilmeleri mümkün olabilir ama kesinlikle namazın dünyevi ve manevi eser ve bereketlerinden mahrum kalacaktır. Namaz kılan bir kimse ile namaz kılmayıp ölümünden sonra birisini ecir alarak namazı kıldırılmış olan bir kimsenin arasında var olan bazı farklar şöyledir:

  1. Dünyada gerekli şartlara riayet ederek namaz kılan bir kimse ile dünyadan gittikten sonra onun yerine namazı kılınmış olan bir kimse arasında var olan farklardan birsi şudur: Dünyadan namaz kılan bir kimsenin namazı onu dünyada diğer günahlardan sakındırır. “Namaz, insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah’ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı biliyor”.[1] Elbette kılınan her namaz haiz olduğu kemal şartlarına ve sahip olduğu ibadet ruhuna oranla sahibini hayâsızlıklardan ve kötülüklerden uzaklaştırır. Ama namaz kılmayan bir kimse bu tür maneviyatlardan yoksundur ve günaha ve fesada yönelir. Dünyadaki hayâsızlıklar ve günahların çoğu namazın kılınmamasından kaynaklanmaktadır.
  2. Dünyada yaşayan bir kimse ilahi nimet ve bereketlere muhtaçtır. Dünya hayatında ilahi nimet ve rahmete neden olan nedenlerden birisi namazdır. Dünya hayatında namaz kılmayan bir insan ilahi rahmetten uzak ve mahrum kalır. Elbette böyle bir kimse servet sahibi olan birisi olabilir. Ama onun bu serveti onu Allaha yakınlaştırması gerekirken ona engel olmuş ve onu uzaklaştırmıştır. Zira onun dünyaya dalmasından başka bir düşüncesi yoktur. Onun yaşamında ilahi niyet yoktur. Namaz kılmayan bir kimse için ölümünden sonra namazı kılınması mümkün olsa bile. Tabi eğer onunun namazını yerine getirecek birisi buluna bilinirse. Bu durumda bile sadece onun üzerinde var olan teklif kalkacaktır. Ama hem dünya da ve hem de ahrette ilahi rahmetten, ilahi yakınlıktan ve yüce manevi değerden yoksun kalır.

Namaz kılan kimse ile namaz kılmayan bir kimse arasında var olan farklar hakkın daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki indexlere müracaat ediniz.

  1. “mana ve asar namaz”; suali 13683 (site: 13512).
  2. “illeti vücud-i namaz”, sual: 11395 (site: 11251).
  3. “tariki namaz”; sual 3075 (site: 33130).
  4. “namaz bı niyabet ez peder ve mader”; sual 9072 (site: 9049).  

 


[1] Ankebut, 45.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kabirleri ziyaret etmek belirli bir dönemde geçici olarak yasak idi, hangi yılda bu caiz kılındı?
    22055 زیارت قبور و بنای مراقد 2012/05/16
    İslam’ın başlangıcında kısa bir süreliğine men edilmiş ve yasaklanmış olan hususlardan biri de kabirleri ziyaret etmek idi. Bu yasaklamanın değişik delilleri vardır. İslam toplumunun nicel ve nitel olarak gelişip büyümesiyle bu hususa değinmek için uygun bir atmosfer oluştu. Bunun için Hz Peygamber (s.a.a) bir müddet sonra kabirleri ...
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27822 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • İnsanın kendi zihninde küfür etmesi günah mıdır?
    62670 Teorik Ahlak 2019/09/29
    İnsanın işlediği günahlar bazen zihin dünyamızın dışında dış alemde gerçekleşir. Örneğin: yalan, gıybet, iftira,... bazen ise zihin dünyamızda ve kalbimizde vuku bulur. Örneğin: insanın hakkı gizlemesi, şirk, riya,... insanın iç dünyasında işlediği günahların dışa vuran sonuçları ve etkileri olsada bu etkiler ve sonuçlar günahın kendisi değildir.
  • Eğer birisi oruçluyken eşiyle oynaşır ve bedeni gevşer ama meni gelmez ise görevi nedir? Eğer meni gelirse görevi nedir?
    9933 Cünüpte Şüphe Etmek 2018/12/08
    Meni bedeninizden dışarı çıkmadığı sürece cenabet olmazsınız ve gusül size farz olmaz. Taklit Mercilerin bu konuda fetvaları şöyle: “Eğer meni mecrasından hareket eder ama dışarı çıkmaz ise veya insan dışarı çıkıp çıkmadığından şüphe duyarsa gusül almak vacip olmaz.”[1] Buna göre cenabet olmadığı için orucu ...
  • Hz. Ali’nin (a.s) kaç tane çocuğu vardı? Çocukların ve annelerinin isimleri nedir?
    128911 Masumların Siresi 2011/04/13
    Şeyh Müfid, İrşad adlı eserinde Hz. Ali’nin (a.s) erkek ve kız olmak üzere on yedi çocuğunun olduğunu yazmıştır. O şöyle diyor: ‘Bir kısım Şii alimler diyorlar ki, Fatıma, Peygamberin (s.a.a) vefatından sonra Peygamberin Muhsin adını verdiği çocuğuna düşük yaptı. Onlara göre İmamın (a.s) on sekiz evladı vardı.’
  • Hz. Mehdi'den gelen tevki'lerin doğru olduğuna nasıl güvenebiliriz?
    7512 Ricalu’l-Hadis (Ravilerin İncelenmesi) 2011/07/26
    Masumlardan bize ulaşan hadisler sözlü ve yazılı olarak iki kısma ayrılır. Masum İmam'ın yazılı olarak sorulara verdiği cevaba tevki' denir. Buna göre tevki'ler yazılı hadisler sınıfına girer. Bu hadislerin Hz. Mehdi'den geldiğini bilmek için izlenen yol diğer hadislerin doğruluğunu belirlemekle ayınıdır. Aslında rical ve diraye ilimleri hadis ve rivayet kaynaklarında ...
  • Kur’an insanları humus ve zekât vermeleri ve farzlarını yerine getirmeleri için neden efsanevi canlılardan korkutmaktadır?
    7310 Eski Kelam İlmi 2010/07/05
    1.     Kur’an-ı Kerim’de insanların efsanevi varlıklardan korkmaları gerektiğine yahut Kur’an’ın onları korkuttuğuna dair bir örnek bile mevcut değildir.2.     Bazı rivayetlerde bazı günahların cezaları (Kur’an ehli olup şarap içenler gibi) hakkında bin ...
  • Kuran’ı anlamakta aklın hata yapmayacağını nasıl iddia edebiliriz?
    3841 Tefsir 2019/12/03
    Eğer insan temelsiz ön kabuller olmadan, ruhsal açıdan selim bir kalple ve insaf üzere Kuran ayetlerini aklıyla tahlil, analiz ederse ve  gerekli tefekkürü yaparsa Kuran’ı anlamakta hataya duçar olmaz.  Elbette Kuran’da bulunan bazı müteşabih ayetlerde gerekli birikime sahip olmayan veyahut hasta ruhlu şahıslar bilinçli veya bilinçsiz bir ...
  • Baba gaipte veya hapiste olsa, anne, baba tarafından dedenin yerine çocuğuna bakabilir mi?
    6764 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/13
    Hz. Ayetullah-ul Uzma Hamanei’nin bürosunun cevabı: Baba ölürse İslami kanunlara göre çocuğun bakımı ve korunması buluğa kadar anneye aittir. Ama baba kaybolursa çocuğun korunma hakkı kaybolmasa da bu durumda annenin de çocuğa bakmasına bir engel yoktur. Hz. Ayetullah-ul ...
  • İtret kelimesinin manası nedir? Ehlibeyt’in bakışında Sakaleyn hadisindeki manası nedir?
    23484 اهل بیت و ذوی القربی 2014/05/18
    İtret sözlükte yakın akrabalar ve zürriyet anlamına gelir. Ama Şia’nın bakışında rivayetlere binaen Allah Resulü'nün (s.a.a) Sakaleyn hadisindeki itretten kastettiği, müminlerin önderi Hz. Ali (a.s), Hz. Fatıma Zehra (s.a), İmam Hasan (a.s), İmam Hüseyin (a.s) ve İmam Hüseyin’in (a.s) zürriyetinden biri diğerinin ardınca gelen ve en sonuncusu ...

En Çok Okunanlar