Gelişmiş Arama
Ziyaret
18698
Güncellenme Tarihi: 2011/02/04
Soru Özeti
İslami Şiarların anlamı nedir? İslami şiarlar Kur’an’a göre nasıldır?
Soru
İslami Şiarların anlamı nedir? İslami şiarlar Kur’an’a göre nasıldır?
Kısa Cevap

İslami şiarlar Allah tarafından ibadet yerleri kılınmış ve insanlara Allah’ı hatırlatacak yerler ve nişanelerdir. Örneğin; Kur’an’da zikredilmiş Safa ve Merve ibadet için tayin edilmiş iki yerdir ki hac merasiminde bu iki yerde Allah yâd ediliyor. Bunun yanı sıra İslami şiarlar için bir çok reel örnek (mısdak) zikredilmiştir; kişilerin Müslüman olduğuna delalet eden alamet ve nişaneler konumunda olan namaz, hac, oruç, zekat, kamet ve ... bunların bir kısmıdır.

Ayrıntılı Cevap

Her şeyden önce “şiar” kavramının anlamı bilinmelidir. Zir bu kavramın anlamı bilindikten sonra reel örneklerinin hangisi olduğunu teşhis etmek de onun sayesinde mümkün olabilir.

Şiar Arapça bir kelime olup müfredi “şe’ire” cemi de “şe’air”dir. “Şe’ire” kelimesi alamet ve nişane anlamında kollanılmış.[1]  

Bu kelime ıstılah ve kavram olarak ibadet için tayin edilmiş yer anlamındadır.[2] Kur’an’ı kerimde zikredilmiş Safa ve Merve, ibadet için tayin edilmiş iki yerdir ve hac merasiminde bu iki yerde Allah yâd ediliyor.[3]

Kur’an’ı Kerimde Şiarlar Kavramı:

Arapça da “şe’ire” kelimesinin cemi olarak gelmiş olan “şe’a’ir” ibaresi kur’an’ı kerimde açık bir şekilde beyan edilmiştir. Allah’u Teâlâ birçok ayette İslam dinin şiarları için bazı reel örneklerini beyan etmekle birlikte Müslümanlardan ilahi şiarları büyük ve değerli saymaları hakkında düstur vermiştir. Bu şiarlara değer verip onlara riayet eden müminlerin kalben takvalı olduğuna delalet ettiğine delalet eden nişane şeklinde olduğunu bildirmiştir.[4]

Elbette yukarıda söylendiği gibi İslam’ın şiarları Kur’an’da açık bir şekilde beyan edilenlerle sınırlı değildir. Bilakis ibadet için tayin edilmiş her yer ve Allah’ı hatırlatan her nişane İslami şiarlardan sayılır. Ama bunların içinde, örneğin; hac gibi bazıları has bir değere ve niteliğe sahiptirler. Hac İslam’ın en önemli şiarlarındandır.[5]  Kur’an’ı kerimin bazı yerlerinde açık bir şekilde buna değinilmiştir:

  1. Şüphesiz Safa ile Merve, Allah’ın (dininin) nişanelerindendir”.[6]
  2. Kurbanlık büyük baş hayvanları da sizin için Allah’ın dininin nişanelerinden kıldık”.[7]

Buna binaen İslami şiarlar ve kur’an’ın tabiriyle “şeairu’l-lah” ibadet için alametler ve yerlerdir. Allah onları ibadet için tayin etmiş ve onlar Allah’ı insana hatırlatırlar; kişilerin Müslüman olduğuna delalet eden alamet ve nişaneler konumunda olan namaz hac, oruç, zekat, kamet ve ...[8] gibi. Sapıklığa düşmekten güvencede kalsınlar diye Müslümanlar bu şiarlar mihverde bir araya geliyorlardir.[9]

 


[1] KARŞİ, Seyit Aliekber, “Kamus-i Kur’an”, baskı, 6, Tahran: Darul-Kütubil İslamiye, 1412, c 4, s. 42; İsmail b. Ubad, “el-Muhitu fi el-Luga” Baskı 1, Beyrut: Neşri Alemi’l-Kitap, c. 1, s. 281; CEVHERİ, İsmail b. Hummad, “es-Sihah-Tacu’l-Luga ve Sihahu’l-Arabiye”, baskı, 1, Beyrut: Darul İlm Lilmelayin, c. 2, s. 698.

[2] TABERİSİ, Fazl b. Hasan, “Mecmeu’l-Beyan fi Tefsiri’l-Kur’an”, Baskı, 1, Tahran: İntişarat-i Ferahani,1374, Şemsi, c. 2, s. 130. 

[3] TABATABAİ Allame Muhammed Hüseyin, “el-Mizan fi Tefsiril-Kur’an”, Farsça Mütercim: MUSEVİ HEMEDANİ, Seyit Muhammed Bakır, baskı, 5, Kum: Defter-i İntişarat-i İslami Camatu Mudderisin Hevze’i İlmiye’i Kum, 1374, Şemsi, c. 2, s. 580; TABERİSİ, Fazl b. Hasan, “Mecmeu’l-Beyan fi Tefsiri’l-Kur’an”, Baskı, 1, Tahran: İntişarat-i Ferahani,1374, Şemsi, c. 2, s. 130

[4]Zalike ve mey yüazzim şeairallahi fe inneha min takvel kulub” (Hac, 32).” Vel büdne cealnaha leküm min şeairillahi leküm fiha hayrun fezkürüsmellahi aleyha savaf fe iza vecebet cünubüha fe külu minha ve at'imül kania vel mu'terr kezalike sehharnaha leküm lealleküm teşkürun”, (Hac, 36).

[5] AMİLİ, (Şehit Sani), Zeynuddin b. Ali, “Ravdetu’l-Behiye fi Şerhi’l-Lümati’d-Dımışkiıye el-Muhaşi-Sultanu’l-Ulema”, Baskı, 1, Defter-i İntişarat-i Defter-i Teblgat-i İslami Havze-i İlmiye-i Kum, c. 1 s. 217.

[6] Bakara, 158.

[7] Hac, 36.

[8]Ravdetu’l-Behiye fi Şerhi’l-Lümati’d-Dımışkiıye”, c. 1, s. 217.

[9] ŞEKURİ, Ebul Fazl, “Fıkh-i Siysi İslam”, Baskı, 2, Merkez-i İntişarat-i Defter-i Teblgat-i İslami Havze-i İlmiye-i Kum, 1377,  s. 117.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Melekler masumiyetten bir derece taşırlar mı?
    7698 Eski Kelam İlmi 2010/09/22
    Melek ve ferişteler çok mübarek ve zarif varlıklardır. Onlar Kur’an’da beyan edilen birçok güzel özelliğe sahiptir. Bu özelliklerden biri de onların varlıklarında maddî ve hayvanî sıfat ve özelliklerin bulunmayışı ve esasen günah işleme ve isyan etmeye dönük hiçbir meyil ve güç taşımamalarıdır. Bu nedenle onlar her ...
  • Kur’an insanların hidayeti için değil midir?! O halde Kur’an’ı kâfirlerin eline vermemek gerektiği ne içindir?
    6344 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    Bu husustaki büyük taklit mercilerinin görüşlerini açıklamadan önce bir takım noktalara dikkat etmek gerekmektedir: 1. İlmihalde bu konu “necaset hükümleri” başlığı altında yer almaktadır. Bu mesele belirtilmeden önce “Kur’an hat ve kâğıdını necis etmek haramdır”, “eğer Kur’an’ın cildi necis olursa”, “Kur’an’ı necaset üzerine ...
  • Hangi kaynaklarda hüküm ve yaratıkların hikmeti beyan edilmiştir?
    6649 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Esasen her hikmeti bilmek mümkün değildir; zira Yüce Allah bazı maslahatlar uyarınca birçok konuyu insana bildirmemiştir. Beyan edilenler hususlar da çok geniştir ve onların tümünü elde etmek ve bilmek herkes için müyesser değildir. Bu sebeple ve ömür ve fırsatın sınırlı olmasına binaen en faydalı ...
  • Ağlal ne demektir?
    8021 Tefsir 2011/11/12
    “Ğıll”ın çoğulu olan “Ağlal” kelimesi lügatte mahkûmların boynuna, eline takılan demir tasma, kelepçe ve zincir anlamınadır.[1]Kur’nı kerimde Araf suresinin 157. Ayeti olmak üzere dört yerde “ağlal” kelimesi zikredilmiştir: Âraf suresinin 157. Ayetinde şöyle buyrulmaktadır: “Onlar, yanlarındaki Tevrat’ta ve İncil’de yazılı ...
  • Kadın geçici evlilikle zevce olur mu?
    9947 Çok Evlilik 2012/12/23
    Her ne kadar muta nikahı şer’i bir nikah olsa ve bir kadın geçici olarak birinin nikahına girdiğinde ona zevce denilse de nikahın bütün hükümlerini taşıması gerekli değildir. Ve bunu karmaşık bir konu olarak algılayamayız. Şii rivayetlerinde daimi ve geçici evlilik arasındaki farklara açıkca işaret edilmiştir. Daimi nikahta ...
  • İmam Humeyni'nin siyasi düşüncesi hangi alanları kapsamına alır?
    9076 Politika Felsefesi 2011/04/11
    İmam Humeyni'nin siyasi düşüncesi onun temel görüşlerinden bir parça sayılır ve çeşitli alanlardaki düşünceleri ile ilişki içindedir. Çok yönlü bir şahsiyet olan İmam Humeyni'den irfan, fıkıh, felsefe, kelam ve siyaset alanlarında bir çok eser kalmıştır. O İslami düşünceye dayalı bir düzenin kurucusu ve lideri olduğu ...
  • İnsanlar yaratılırken (dünyaya gelip gelmemede) seçme hakları olmuş mudur? Nasıl?
    26452 Eski Kelam İlmi 2012/11/17
    İnsan kendi yaratılışında mecburdur ve dünyaya gelmede hiçbir rolü ve etkisi bulunmaz. Lakin yaratıldıktan sonra özgür ve irade sahibidir. Elbette insanın mutlak şekilde irade sahibi olduğuna inanan Mutezile mütekellimlerinin bakışı ve insanın fiil ve amellerinde bile mecbur olduğuna inanan Eşa’ire mütekellimlerinin bakışının tersine İmamiye Şiiliği insanın yaratıldıktan ...
  • İslam devletinde medeni kurumların yeri nedir?
    7620 Düzenler 2010/12/04
    Toplumda halk kitleleriyle devlet arasındaki kuruluşlara medeni kurumlar denir. Köy ve şehirlerdeki kooperatifler, dernekler, spor kulüpleri ve birlikler (okul-aile birliği gibi) vb. medeni kurumlara örnek teşkil etmektedirler. Medeni kurumların varlığı halkçı düzenlerin temel özelliklerinden biridir. Bir işi ve mesleği olan herkes bu kurumlara üye olabilirler. Medeni kurumlar, toplumsal ...
  • Abdestsiz Allah kelimesine dokunmanın hükmü nedir? (Abdullah anlamında olan) İsrail kelimesine dokunmanın hükmü nedir?
    8328 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/30
    Abdesti olmayan bir kimse Allahın ismine hangi dille yazılıyorsa yazılmış olsun dokunması haramdır. Hakeza ihtiyati vacip gereğince Peygamber (s.a.a.), İmamlar ve hz. Zehra’nın (s.a) ismine abdestsiz dokunmak haramdır.[1] Allah ismi kendisinde var olan Habibullah ve diğer isimler hakkında da ...
  • İmam Hasan (a.s) daha büyük olmasına rağmen neden imamet İmam Hüseyin’in (a.s) evlatlarına intikal etmiştir?
    11670 Eski Kelam İlmi 2010/09/22
    Yanıta ulaşmak için bir takım noktalara dikkat etmek gerekmektedir: 1. İmamet makamına ulaşan bir şahıs masumiyet, ilim, cesaret, cömertlik vb. şart ve özellikler taşımalıdır. Bu şartların kimin karakterinde tahakkuk ettiğinin teşhisi insan için mümkün olmadığından, imamet makamı Allah tarafından atanılan bir ...

En Çok Okunanlar