Gelişmiş Arama
Ziyaret
29430
Güncellenme Tarihi: 2012/02/14
Soru Özeti
Niçin Hz. Muhammed’e Emin diyorlardı?
Soru
Niçin Hz. Muhammed’e Emin diyorlardı?
Kısa Cevap

Emin, hainin karşısında yer alır; yani emanete hıyanet etmeyen ve halkın güvendiği ve itimat ettiği anlamına gelir.

Halk arasında Peygamber (s.a.a)’in gençlik dönemindeki ferdi ve toplumsal ahlaki temelleri Emin ve güvenilir unvanında tanınmasından ötürü ona “Emin” diyorlardı.

İslam Peygamberi (s.a.a)’nin, hem vahiy konusunda Allah-u Teâlâ’nın itimat etmesi hem de halkın emini olması zikre şayandır.

Masumlardan (a.s) elimize ulaşan ziyaretlerde İslam Peygamberi (s.a.a) için “Eminullah” hitabı ve aynı şekilde rivayetlerde de bu unvanda zikredilmesi bu doğrultuda değerlendirilir.

Ayrıntılı Cevap

Emin, hainin zıttı anlamında kullanılır; yani emanete hıyanet etmeyen ve karşı tarafın itminan ve itimat ettiği kimsedir.[1]

Peygamber (s.a.a)’in gençlik döneminin ferdi ve toplumsal ahlaki temellerinin, halk arasında emin ve güvenilir sayılacak kadar ileri düzeye ulaşmasını dikkate alarak, halk Peygambere (s.a.a)’e “Emin” diyordu.

Nakledildiğine göre: Bir kervan Mekke’den Şam’daki Busra pazarına gitti. Orada bir rahip vardı. Rahip: Bu kervanda harem ehlinden birinin olup olmadığını sorunuz, dedi. Evet, öyle birisi var dediklerinde: Ahmet b. Abdülmuttalib zuhur etmedi mi? Çünkü onun bu aylarda zuhur etmesi gerekiyor! O, Allah’ın son peygamberidir ve Mekke’den çıkıp Medine’ye hicret edecek, dedi. Ravi şöyle diyor: Mekke’ye döndüğümüz zaman: Yeni bir haber var mı diye sorduğumuzda: Peygamberlik iddiasında bulunan Muhammedü’l Emin (s.a.a)’in haberi var, dediler.[2]

İslam Peygamberi (s.a.a)’nin hem Allah-u Teâlâ’nın emini hem de halkın emini olması sebebiyle Kur’an ve rivayetlerde onun “Emin” unvanıyla tanıtılması zikre şayandır. Başka bir ifadeye peygamberlerin tamamı “Emini Vahiy”dirler.

Allah-u Teâlâ, Kur’an’da Hz. Lut (a.s)’un diliyle kavmine şöyle arz ettiğini buyurur: “Rabbimin vahyettikklerini size tebliğ ediyorum. Ben sizin için güvenilir bir nasihatçıyım.”[3]

Aynı şekilde Kur’an’ı Kerim, Hz. Nuh, Salih, Lut ve Şuayb’in dilinden kavimlerine şöyle dediklerini nakletmektedir: “Şüphesiz ben sizin için gönderilmiş güvenilir bir peygamberim!”[4]

Masumlardan (a.s) bize ulaşan ziyaretlerde İslam Peygamberi (s.a.a)’ne “Eminullah” şeklinde hitap edilmiştir.

Bu ziyaretlerden birisinde Peygamber Ekrem (s.a.a)’e şöyle arz ederiz: “Esselamu ala Resulillah salallahu ala Muhammedin Eminillah, Allah resulihi ve azaimi emrihi…”[5]

Rivayetlerde defalarca işaret edilen bu noktaya bir örnekle değineceğiz:

Abdullah b. Cündep diyor ki: Hz. Rıza (a.s) benim için şöyle yazdı: “…Hz. Muhammed, halk arasında Allah’ın eminiydi, onun dünyadan ayrılmasından sonra biz Ehl-i Beyt, onun varisiyiz, o halde biz yeryüzünde Allah’ın eminleriyiz…”[6]

 



[1] Mehyar, Rıza, Ferhengi Ebcedi Arabî-Farisi, s. 4.

[2] Ravendi, Kutbu’d Din, el-Haraîc ve’l-Ceraîh, Kum: Müesseseyi İmam Mehdi (a.c.f) 1409 h. k, c. 1, s. 125-126.

[3] A’raf, 9.

[4] Şuara, 107.125.143.162 ve 178.

[5] İbni Kevleviye’i Kumi, Kamilü’z Ziyarat, Murtezaviye’i Necef-i Eşrem Yayınevi 1356 h. k, s. 201.

[6] Kuleyni, Muhammed b. Yakup, Kâfi Tahran: Daru’l Kutübü’l İslamiye 1365 h. k, c. 1, s. 223.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Ehl-i Sünnetteki dört mezheb nasıl ortaya çıktı ve içtihat kapısı nasıl kapandı?
    13426 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    İslam maarifi ve İslam fıkhı, Peygamberimizden (s.a.a) sonra gelişen olaylar ve halifelik meselesinden dolayı biri Ehl-i Beyt’ten alınan fıkıh, diğeride sahabe ve tabiinin verdikleri fetvalardan alınan ve Ehl-i Sünnet diye meşhur olan fıkıh olmak üzere ikiye ayrıldı: İslami fetihlerden sonra yeni meselelerin ortaya ...
  • Hali hazırda Batıya egemen olan felsefe nedir?
    5432 آراء شناسی 2012/08/12
    Eğer “egemen felsefe” tabirini gündemde olan ve ciddi felsefe olarak tanımlar ve “hali hazırı” da “çağdaş” olarak yorumlarsak, çağdaş Batı felsefesinin en önemli iki ekolü pozitivizm ve egzistansiyalizmdir. Eğer “hali hazırı” şimdi olarak (2010) tanımlarsak, Batı felsefesi pozitivizm ve egzistansiyalizmden sonra önemli bir felsefi akıma tanıklık etmemiştir. Yirminci ...
  • Ayet ve rivayetlere göre salih amellerin yok olmasına neden olan ameller hangileridir?
    10338 Pratik Ahlak 2012/02/04
    Ayet ve rivayetlerde, Allah’a iman, şirke düşmemek ve mürted olmamak amellerin kabul olunmasının ilk şartları olduğu, bunlar olmadan hiç bir salih amel kabul edilmeyeceği belirtilmiştir. Namazı terketmek, minnet ederek salih amel yapmak, başa gelen işlere razı olmamak vb. gibi amellerin yok olmasına neden olan şeyler -ayrıntılı cevap ...
  • Niçin evli erkekler eşlerinin izni olmadan geçici evlilik yapabiliyorlar?
    7453 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2009/12/20
    Cinsel istek, en güçlü cismi isteklerden birisidir ve insanın diğer doğal istekleri gibi bu cinsel istek de doğru bir şekilde karşılanmalıdır. Çünkü insanın doğasından kaynaklanan istekleri söndürmek mümkün değildir. Eğer bu istekleri bastırmayı başarsak dahi, bu akıllıca bir iş değildir ve yaratılış ...
  • Muhammed b. Osman Ömri’nin İmam-ı Zaman’ı (a.c) hac mevsiminde gördüğü iddiası doğru mudur?
    5504 Eski Kelam İlmi 2011/07/21
    Her ne kadar böyle bir iddiada bulunan kimseden kabul edilmesi mümkün olmasa da İmam-ı Zaman’ı (a.s) gıyap döneminde görmek esasen kesin ve makbul bir husustur. Hz. Hüccet’in (a.s) ikinci naibi halk ile İmam arasında irtibatı sağlayan vasıta olması nedeniyle, kuşkusuz küçük gıyap döneminde bu görüşme ...
  • İşlem emlakçılarının aldıkları ücretin şerî hükmü nedir?
    4783 Yeni Kelam İlmi 2010/07/05
    Kaidelergereği, bu gibi durumlarda tarafların mutabık olması durumunda bir sorun yoktur. İslam Cumhuriyeti düzeninin kanunlarına aykırı
  • Ölüler için Kur’an okumak doğru mudur?
    8608 Eski Kelam İlmi 2011/08/17
    Ölüler için Kur’an okumanın müstehap oluşu hakkında iki tür delil öne sürülebilir: Birinci türde genel olarak ölü ve göçmüşlerinizi hatırlayın ve kendi iyi işlerinizden onları faydalandırın diye belirten rivayetler mevcuttur. Çok açık olduğu üzere Kur’an okumak da iyi ve beğenilen işlerdendir. Hz. Peygamberden (s.a.a) şöyle nakledilmiştir: Kabirlerde dinlenen ölülerinizi ...
  • Ezandan önce cenabet guslüne başlayan ve ezan sırasında da guslü devam eden kimsenin orucu doğru mudur ve keffaretten muaf mıdır?
    28773 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/04
    Ayetullah el-Uzma Hamanei’nin Bürosu: Bilerek sabah ezanına kadar guslü bekleten kimsenin orucu batıldır, kazanın yanı sıra keffarette vermelidir. Ayetullah el-Uzma Sistani’nin Bürosu: Vakit girmeden gusül aldığına ihtimal verirse sakıncası yoktur. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi’nin Bürosu: Orucunuz doğrudur. Ayetullah el-Uzma Safi Gulpaygani’nin Bürosu: Gusül ...
  • Ben Filipinli bir vatandaşım. İçinde bulunduğum şartlarda ne müçtehide ulaşabilirim ve ne ülkemde seyitlerin var olup olmadığını biliyorum. Bu durumda humusumu kime ödemeliyim?
    5669 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    Konuyla ilişkin taklidi merciilerin defterlerinden alınan cevaplar şöyledir:Hz. Ayetullah Sistaninin (Allah gölgesini devam ettirsin) defteri: Siz şer’i olan bu hakkı (Humusu) kendi malınızdan ayırıp kendi yanınızda koruyun. Ayırdığınız bu malı müçtehidin temsilcisine verebilme imkânı sizin ...
  • Bilgisayar, televizyon ve uydu kanalıyla namahrem şahsa bakmanın hükmü nedir?
    7728 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/30
    Hz. Ayetullah Hamaney bu husustaki bir soruyu yanıtlarken şöyle buyurmuştur: Namahrem kadının görüntüsüne bakmak, namahrem kadının kendisine bakma hükmü taşımaz. Bu nedenle bakmak eğer zevk için değilse, günaha düşme korkusu yoksa ve görüntü bakanın tanıdığı Müslüman bir kadına ait değilse, sakıncasızdır. Farz ihtiyat gereği, televizyondan naklen yayınlanan namahrem kadın ...

En Çok Okunanlar