Gelişmiş Arama
Ziyaret
27301
Güncellenme Tarihi: 2010/07/17
Soru Özeti
Bize karşı kötü davranışta bulunan akrabalarımızla sıla-i rahimimiz (ilişkilerimiz) nasıl olmalıdır?
Soru
Bendeniz 7 yaşındayken babamı kaybettim. O zamandan beri amca ve halamdan asla iyilik görmedim. Onlar ailemize babam hayattayken bile her türlü zulümü yapıyorlardı; hatta sihire bile başvurmuşlardı. Yaklaşık on yıldır amca ve halamla (amcamla komşu olmamıza rağmen bir selam vermek haddinde bile olsa) hiçbir şekilde görüşmüyoruz. Ben amcama selam verdiğimde o selamın cevabını vermiyor. Bildiğim kadarıyla iki kişi üç gün küsülü kalsa (akraba olmasalarda) yaptıkları ibadetleri kabul olmaz. Bu durumda benim görevim nedir? (Ben, hiç olmazsa amcamın çocuklarıyla bir selamla da olsa ilişkim olsun diye çok çaba harcadım.) Sorum biraz uzun olduğu için kusura bakmayın.
Kısa Cevap

Sıla-i rahim, soy akrabalığı olan yakınlarla ihsan ve lütufta bulunarak bağ kurmak demek olup herkesin yerine getirmesi gereken şer’i bir vazifedir. Sıla-i rahim yapmanın ömrün uzaması, güzel ahlaklı olmak, rızkın çoğalması gibi bir çok faydası vardır.

Sıla-i rahimi bütün akrabalara (kadın, erkek, takvalı, takvasız, Müslüman, kafir, adil, zalim) yapmak gereklidir. Hz. Ali’nin (a.s) şöyle buyurduğu rivayet edilir: ‘Akrabalarınızla görüşün, onlar sizinle ilişkilerini kesselerde.’

Ancak sıla-i rahimin şartlara ve kişilere göre değişen dereceleri vardır; eğer insanın dünyasına ve dinine zarar verecek derecede olsa bu durumda zarar görmeyecek şekilde ilişkinin şekli değiştirilmeli ve azaltılmalıdır. Örneğin sıla-i rahim, zalim ve günahkar birine karşı marufu emir ve münkerden sakındırmakla beraber olmalı, onların amellerini onaylamak şeklinde olmamalıdır. Yine kendisini görmekten hoşlanmayan kişilerinde dolaylı yollardan durumlarını öğrenmeli ve yardımını yapmalıdır. Özetle çeşitli şekillerde onlara iyilikte bulunulmalıdır.

Ayrıntılı Cevap

Sıla-i Rahimin Lügat ve Fıkhi Manası

Rahim, lügatte ve örfte yakınlar ve akrabalar manasına gelmektedir.[1] Fıkıhta ise bazı fakihlere göre lügat manasınadır; yani nedensel değilde soy akrabalığı olan herkesi, kadın olsun, erkek olsun, mirasçı olsun ya da olmasın, mahrem olsun veya namahrem olsun, Müslüman olsun, kafir olsun, anne tarafından, baba tarafından veya her iki taraftan olsun bütün akraba ve yakınları kapsamaktadır. Ancak insanın akrabalarından olduğu zannedilmesin diye soy akrabalığı çok uzak olanlardan olmamalıdır. Yoksa ona kalırsa bütün insanlar birbirleriyle akraba sayılırlar. Bunuda belirlemenin yolu örftür.[2] Bazı alimlerse miras katlarında olan herkesi rahim olarak kabul etmiş, evlatların tümü hatta amca, dayı, hala ve teyze çocuklarının dahi sıla-i rahim olduğunu söylemişlerdir.[3]

Sıla lügatte, ihsan ve hediye demektir.[4] Istılahta ise sevgi ve iyilik yaparak bağ kurmak manasına gelmektedir. Uzaklaşmak ve bağı koparmak onun karşıt manasıdır. Dolayısyla sıla-i rahim yakınlarla ilgilenmek, ihsanda bulunmak, durumlarını öğrenmek vb. şeyler olup rahimle bağı koparmanın karşısında yer alır.

 

Faydaları:

Masum İmamların (a.s) sözlerinde sıla-i rahimin dünya ve ahiret için bir çok faydası zikredimiştir. Aşağıda onlardan yalnızca ikisini getiriyoruz:

İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Sıla-i rahim amelleri temizler, malları çoğaltır, belaları defeder, hesabı kolaylaştırır ve eceli geciktirir.’[5]

İmam Sadık (a.s) buyuruyor: Sıal-i rahim, ahlâkı güzelleştirir, insanı cömert eder, ruhu ve gönlü güzelleştirir, rızkı çoğaltır ve eceli geciktirir.’[6]

Bu öylesine güzel ve kolay, bir o kadarda yapıcı, faydalı ve Allah’ın razı olduğu bir amel ki, bazen onun hatırına ilahi takdir değişmekte, ona karşılık olarak Allah, insanın ömrünü uzatmaktadır. Ama ilişkileri kesmek, akrabalardan uzaklaşmak Allah katında kötü, nefret edilen ve çirkin bir şey olup, ömrün kısalmasınada neden olmaktadır.

Şu çarpıcı hadise dikkat edin:

İmam Sadık (a.s) buyuruyor: ‘Sıla-i rahimden başka ömrü uzatacak bir şeyimiz yoktur. Öyleki bir insanın ölümüne üç yıldan fazla bir şey kalmaz ama o sıla-i rahim ederse Allah onun ömrünü otuz yıl uzatır ve otuz üç yıla çıkar. Bir insanında ömrü otuz üç yıl ise akrabalarla ilişkiyi kesmesinden dolayı ömrü azalır ve üç yılda eceli gelir...’[7]

Sıla-i Rahimin Sınırı:

Bu güzel toplumsal davranış sadece temiz ve takvalı akrabalara özgü değildir; günahkarlara, hatta kafirlere karşı bile yapılması gereken ahlaki bir vazifedir. Salih insanların sıla-i rahim yapmaları çoğu zaman hak yoldan çıkanları etkiler ve onları hak yola çeker. Bu tutum kötü akrabalarda etki etmezse dahi onlarla ilişkiyi korumak zorundayız.

Rivayet edilir ki, Şiilerden biri İmam Sadık’tan (a.s) ‘Bazı akrabalarım, benim düşüncemin dışında bir düşünceye sahipler. Onların benim üzerinde bir hakları var mı?’ diye sorar. İmam (a.s) ona şöyle cevap verdi: ‘Evet (vardır); akrabalık hakkını hiç bir şey koparamaz. Eğer seninle aynı düşünce ve inanca sahiplerse üzerinde iki hakları vardır: Biri akrabalık hakkı, diğeri İslam ve Müslümanlık hakkı.’[8]

Yakınları insanı üzsede, yinede onlarla bağlarını koparma hakkı yoktur. Bir hadiste şöyle gelmiştir: Birisi, Resullullah’ın (s.a.a) huzuruna varıp şöyle arzetti: ‘Ya Resulallah! Benim akrabalarım var; ben onlarla ilişki kurup bağımı korurken onlar bana eziyet ediyorlar. Artık onları terketmeye karar verdim.’ Resulullah (s.a.a) ‘O zaman Allah’da seni terkedecek’ diye buyurdu. Adam ‘Peki ne yapayım?’ diye sordu. Resulullah (s.a.a) şöyle buyurdu: ‘Seni mahrum edene sen ver, seninle bağını koparanla sen bağını koru, sana zulmedeni sen affet; böyle yaparsan Allah’da seni destekleyecektir.’[9]

Hz.Ali’nin (a.s) şöyle buyurduğu rivayet edilir: ‘Akrabalarınız sizinle ilişkisini koparsada siz onlarla ilişkinizi koruyun ve görüşün.’[10]

Bazı akrabalarımızla ilişki kurmamız, evlerine gidip gelmemiz onların rahatsız olmasına veya bize hakarete sebep olsa da sıla-i rahim görevini üzerimizden kaldırmaz. Böyle durumlarda başka yöntemlere baş vurulmalıdır. Örneğin, yılda bir kerede olsa telefonla arayıp sormak, dolaylı yollardanda olsa onlarla ilgilenmek, başkalarından onların durumunu öğrenmek, dolaylı olarak maddi yardımlarda bulunmak, başkalarına karşı sözlü olarak onları savunmak gibi. Kısacası akrabalar yabancılar gibi değildir. Bütün kırıcı tutumlarına rağmen her fırsatta onlarla ilişki kurmaya çalıştığımızı göstermeye çalışalım.[11]

Evet, sıal-i rahim din ve dünyamıza zarar verecekse, zarar vermeyecek şekilde değişiklik yapmalıyız.

 

İlişki Nasıl Olmalıdır?

Sevgi ve iyiliğin ne şekilde olacağına dair ölçü şüphesiz örftür; zira bunlar insanların örf ve adetleri, uzaklık ve yakınlıklılarına göre farklılık göstermektedir.[12] İlişkinin nasıl olacağı insanın ihtiyacınada bağlıdır. Kiminin ihtiyacı maddi olurken, kimininde maddi olmayan başka yardımlara ihtiyacı olabilir. Örneğin yaşlı bir kadın veya erkeğin ilgiye ihtiyacı olurken, bir başkasını akıl danışmaya ihtiyacı olur; bazılarınınsa bunların hiç birine ihtiyacı olmaz, sadece bir hal hatır sormak yeterlidir.

Kısacası sıla-i rahimin insanın gücüne, örf ve adetlere, kişilerin ihtiyacına ve tutumlarına göre değişebilen dereceleri vardır. Mümkün olduğu ölçüde dinin bu buyruğuna amel etmek gerekir.


[1] - el-Müncid

[2] - Ayetullah Fazıl Lenkerani’nin (r.a) Cami-ul Measil (c.1, s.494) adlı eserinden faydalanılmıştır (balagh.net sitesi).

[3] - Ayetullah Tebrizi (r.a) ve Ayetullah Hoi (r.a) gibi, (Sırat-un Necat, c.1, s.433).

[4] - el-Müncid, es-Sıla (الصلة) maddesi

[5] - Usul-u Kafi, c.2, s.150

[6] - a.g.e. s.150-151

[7] - a.g.e. s.152

[8] - Mizan-ul Hikme, c.4, s.83

[9] - Bihar-ul Envar, c.71, s.100

[10] - a.g.e. s.92

[11] - Ayetullah Tebrizi (r.a) ve Ayetullah Hoi’nin (r.a) Sırat-un Necat (c.3, s.294) adlı eserinden faydalanılmıştır.

[12] - Merhum Kereki, Ataib-ul Kerim Fi Beyanı Silet-ur Rahim, s.30 (hawzah.net sitesinden alınmıştır).

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar