Gelişmiş Arama
Ziyaret
6395
Güncellenme Tarihi: 2011/04/16
Soru Özeti
Acaba “aşura gününde insan kedisi için dua yapmamalıdır” şeklindeki iddia doğru mudur?
Soru
Acaba “aşura gününde insan kedisi için dua yapmamalıdır” şeklindeki iddia doğru mudur?
Kısa Cevap

Dua kulun fakirane bir şekilde hak Teâlâ’yla irtibat kurup dünyevi ve uhrevi ihtiyacını gidermek için dilekte bulunmaktır. Her durumda kendine ve başkalarına dua yapmak beğenilmekte ve oldukça fazla fazileti ve sevabı vardır.

Aşura gününde kedin için dua yapmanın hiçbir işkâlı yoktur. Bilakis aşura gününde yapılması tavsiye edilen ameller içerisinde dualar ve “ziyaret-i aşura” okumak vardır. Bu dualar ve ziyaret okumak içinde insanın kendisi için de dua yapması vardır.

Bu günde dünyevi işlere teveccüh etme insanda azalıp sadece gereken miktarda, zaruri şeylerle yetinmek ve bu günü musibet günü bilmek, bu günde hüzünlü olmak ve bu günde ağlamak elbette ki daha uygundur.

Ayrıntılı Cevap

Dua kulun fakirane bir şekilde hak Teâlâ’yla irtibat kurup dünyevi ve uhrevi ihtiyacını gidermek için dilekte bulunmaktır. Aşura gününde kendine dua yapmamak gerekmektedir şeklinde bir şey yoktur. Zira rivayetlerde aşura gününde yapılması tavsiye edilen ameller içerisinde dualar ve “ziyaret-i aşura” okumak da vardır. Bu dualar ve ziyaret okumak içinde insanın kendisi için de dua etmesi de vardır.

Örnek teşkil etmek babından aşura ziyaretinin kendisine dikkat ederseniz, aşura ziyaretinin kendisinde duadan bazı bentler vardır ki kendimiz için Allahtan bazı isteklerde bulunuyoruz. “Allahummec’alni indeke vecihen bi’l-Hüseyn aleyhi’s-selam fid-dünya vel-ahire; Yani Allah’ım! Hüseyin hatırası için beni dünya ve ahrette kendi yanında değerli kıl”. Veya Allahtan aşura duasında şöyle bir istekte bulunuyoruz: “Allahummec-alni fi makami haza mimen tenaluhu minke selavatun ve rahmetun ve meğfiretun, Allahummec-al mahyaye mahya Muhammedin ve ali Muhammed ve memati memate Muhammedin ve al Muhammed; Yani Allah’ım! Beni içinde olduğum bu makamda senden kendilerine selabatin, bereketin ve mağfiretin kavuşmuş olan kimselerden eyle. Allah’ım! Yaşamımı Muhammed ve ali Muhammed’in yaşamı gibi ve ölümümü de Muhammed ve ali Muhammed’in ölümü gibi kıl”. Hakeza aşura gününde tavsiye edilen amellerden bir diğeri de namaz ve çok değerli bir dua imam Cafer Sadıktan (s.a.) nakledilmiştir. Bu duanın birçok kısımlarında imam Allahtan rahmet, meğfiret ve hacetlerinin yerine getirilmesini diliyor.[1]   

Buna binaen aşura gününde kendin için dua yapmanın bir sakıncası yoktur. Ama genel anlamda masumlar (a.s.) başkaları için de dua yapılmasını tavsiye etmişlerdir. Bir mümin sadece kendisi için dua edip başkaları bağlamında gaflete duçar olmamalıdır. Bir rivayette şöyle nakledilmiştir: İmam Cafer sadık (a.s.) şöyle buyuryor: Allahın resulü şöyle buyurdu: “her kim şöyle derse “Allahhummeğ-fir lil-müminine vel- müminat” (Allahım! Mümin erkekleri ve mümin kadınları af et); Allah Adem’in (a.s.) zamanından kıyamet gününe kadar gelen müminlerin sayısınca onun için bir hasena yazar, onun bir günahını da siler ve onun bir derecesini (iman derecesini) de yükseltir”.[2]

Elbette dikkate şayandır ki bize ulaşan bazı rivayetler vardır ki bu günde hüzünlü olmak ve dünyevi işlerden –zaruri ve lazım olandan hariç- el çekmek, en azında bu gündeki dünya için çabası ve uğraşı diğer günlerde göstermiş olduğu çaba ve uğraşa oranla daha az olması tavsiye edilmiştir. Zira beni ümmeye (ümmeye oğulları) bu günü mübarek bir gün saymış ve bu günü kendileri için zafer ve galip gelme günü olarak algılamışlardır. Ama bu zaruri ihtiyaçlarını gidermekten tamamen el çekmek anlamına gelmiyor.

Aşağıdaki rivayet bu günün hüzün günü olarak alınmasını tavsiye eden rivayetlerden birisidir: İmam Rıza (a.s.) şöyle buyurmuş: “Aşura gününde her kim kendi ihtiyaçlarını bırakıp onlar arkasında dolaşmazsa Allah onun dünyevi ve uhrevi ihtiyaçlarını giderecektir. Her kim aşura günü kendisi için musibet ve hüzün günü olarak alırsa Allah’u Teala kıyamet gününü onun için sevinç ve hoşnutluk günü karar kılar. Her kim aşura gününü kendi için bereket ve o günde kendi evi için azık toplama günü olarak karar kılarsa Allah onun azık yapmış olduğu şeyden bereketi alır ve kıyamet gününde de Abdullah b. Ziyat, Ömer b. Sad ile birlikte cehennemin en alt tabakalarında haşir edecektir”.[3]

Ama denildiği gibi dünya hayatı için uğraş ve çabaları terk etmek dua ve yaşamın zaruri şeylerinden el çekmek anlamında gelecek değildir.

Konuyla alakalı daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki indeksleri mütalaa ediniz.

. «شرايط استجابت حتمى دعا»؛ سؤال 1843 (سایت: 2184).

 


[1] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharul-Envar”, Beyrut: Müesesetül Vefa, 1404, kameri, c. 97, s. 303-307; Şeyh TUSİ, “Misbahul-Müçtehit”, Beyrut: Müesesetu fıkhuş-Şia, 1411, kameri, s. 782-787.

[2] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharul-Envar”, Beyrut: Müesesetül Vefa, 1404, kameri, c. 90, s. 391.

[3] Şeyh HUR AMULİ, “Vesailuş-Şia”, Kum: Müesesei Alulbeyt (a.s.), 1409, kameri, c. 14, s. 504.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hafızayı takviye etmenin yolları nelerdir?
    8761 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/04
    Peygamber efendimiz ve masum İmamlardan bizlere ulaşan rivayetlerin bir kısmı bazı bitkilerin özellikleri, ilaçlar ve yiyecekler hakkındadır. Birçok rivayette hafızayı takviye etmenin yolları ve hangi yiyecekler ve ilaçların kullanılması gerektiği açıklanmıştır. Zikri geçen rivayette İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Her kim biraz halis safranı, ayak otu ve ...
  • İnsan kıyamette bu dünyada sevdiği ve ilgi duyduğu insanlarla mı haşır olacak?
    3207 Hadis 2020/01/20
  • Hz. Fatıma Zehra (a.s) nerede toprağa verildi?
    47421 تاريخ کلام 2011/10/23
    Fatıma Zehra (a.s), İslam Peygamberinin (s.a.a) elçiliğe seçilmesinden sonra[1] ve hicretten sekiz yıl önce (peygamberliğin beşinci yılında) Mekke’de doğmuş[2] ve dokuz yaşındayken İmam Ali (a.s) ile evlenmiştir.[3] Peygamberden (s.a.a) sonra Hz. Fatıma’ya (a.s) zulüm ...
  • İslamın beşer medeniyetinin ilerlemesindeki rolü nedir?
    10791 Fıkıh Tarihi 2012/02/15
    Medeniyet her milletin yücelişi ve ilerlediğinin göstergesidir. İslami ülkelerdeki medeniyetin icat edilişinin geçmişi şu anlamdadır: Müslümanlar fikir, düşünce, servet, sermaye ve hakeza kudret üretmiş olmalarıdır. Eğer böyle bir durum olmamış olsaydı hiç bir medeniyet şekillenmezdi.Medeniyet şu anlamdadır: Şehirleşmeyi, düzen ve kanunu, ...
  • Hac ve umre giderlerini hayırlı işlerde kullanmak hac ve umrenin sevabını taşır mı?
    14834 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/06/14
    Tüm ömür boyunca bir defalığına Allah’ın evini ziyaret etmek gerekli şartları taşıyan herkese farzdır ve bu farzdan yüz çevirmek diğer farzlarda olduğu gibi hiçbir bahaneyle caiz değildir. Ama müstehap hac ve umre gibi müstehap amellerin tümüyle ilgili olarak genel bir kaide vardır ve bu kaide esasınca içinde ...
  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8975 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • Namazda kırattan sonra rükû’a gitmeden önce azıcık beklemek gerekiyor mu? Rükû’a bitişik kıyamın hükmü nedir?
    11569 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Namazda kırattan sonra biraz bekleme ve rüku’a bitişik kıyamın hükmü konusunda büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: Ayetullah Uzma Hamanei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Cevap 1: Durmak vacip değildir ve tekbirin söylenmesi de farz değil, müstehaptır. Cevap 2: Rükün olan ...
  • Hz. Ali’ye (a.s.) göre vacip nedir? Vacipten daha vacip nedir? Zor nedir? Daha zor nedir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Yakın nedir? Yakından daha yakın olan nedir?
    13965 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Allame Meclisi’nin “Biharu’l Envar” adlı kitabında da naklettiği bir rivayette: Şahsın birisi Hz Ali’den (a.s) şu sorularına cevap vermesini istedi; vacip nedir? Vacipten daha vacip hangisidir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Zor olan hangisidir? Zordan daha zor olan nedir? Yakın nedir? Yakından daha ...
  • Güvercin oynatmanın İslamdaki hükmü nedir?
    10378 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    Bu işin kendiliğinden şer’i bir sakıncası yoktur, ancak genel olarak başkalarını ve komşuları rahatsız ve eziyet edecekse ve bazı bölgelerede bunu yapan ciddiye alınmayacaksa sakıncalı olduğu söylenebilir. Bütün bunları göz önüne alan büyük taklit merciileri şöyle fetva vermişlerdir:Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu:
  • Anne rızası olmadan Müslüman olmayan bir kızla evlenmenin hükmü nedir?
    9048 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/09/22
    İslam dini insanların bozulması ve yozlaşmasını önlemek ve ahlakî yozlaşmalardan kaynaklanan problemlerden birey ve toplumu korumak ve aynı şekilde aile müessesesini güçlendirmek için evlenmeyi çok tavsiye etmiştir. Elbette gencin hayatı ve geleceği için karar alabileceği bir erginlik ve rüşt yaşına ermesi de İslam dini tarafından önemsenen ...

En Çok Okunanlar