Gelişmiş Arama
Ziyaret
9186
Güncellenme Tarihi: 2012/03/12
Soru Özeti
Ubey b. Kab’ın şahsiyeti nasıl idi?
Soru
Ubey b. Kab’ın şahsiyeti nasıl idi? Ehli Beyt (a.s) onun hakkında ve kendisinden nakledilen rivayetler konusunda ne gibi bir görüş taşımaktaydı?
Kısa Cevap

Ubey b. Kab, Hz. Peygamberin en meşhur sahabelerinden biridir, Şia ve Ehli Sünnet’i içeren tüm Müslümanların yanında saygıya sahiptir. Şii kaynaklarında ondan sınırlı sayıda rivayet nakledilmiştir. Rical bilginleri, onu Allah Resulü’nün sahabelerinden ve vahiy kâtiplerinden saymışlardır. Kendisinden nakledilen rivayetler göz önünde bulundurulduğunda, onun Ehli Beyte (a.s) ve özellikle de İmam Ali’ye (a.s) yönelik sevgi ve muhabbeti kavranabilir.

Ayrıntılı Cevap

Ubey b. Kab, Hz. Peygamberin en meşhur sahabelerinden, Kur’an karilerinden ve kıraat ilmi uzmanlarından biridir.[1] Kendisi Şia ve Ehli Sünnet’i içeren tüm Müslümanlar nezdinde saygıya sahiptir.[2] Rical bilginleri, onu Allah Resulü’nün sahabelerinden ve vahiy kâtiplerinden saymışlardır.[3] Kendisinden nakledilen rivayetler göz önünde bulundurulduğunda, onun Ehli Beyte (a.s) ve özellikle de İmam Ali’ye (a.s) yönelik sevgi ve muhabbeti kavranabilir. Şii kaynaklarında kendisinden kalan rivayetlerinden birisi, İslam Peygamberinin halifesiyle ilgili hadiseler bağlamındadır. O, örnek bir katiyet ve kararlılıkla Ğadir Hum hadisesi ve hilafet hakkında Hz. Peygamberin hadislerini halka nakletmiş ve onlarla hilafeti gasp edenlere karşı mücadele etmiştir. Tabersi “İhticac” kitabında Ubey b. Kab’ın mücadelesini detaylıca nakletmiştir ve biz kısa olması için sadece onun bazı bölümlerine işaret ediyoruz: “Ebubekir’in Ramazan ayının birinci Cuma günündeki hutbesinin ardından Ubey b. Kab ayağı kalkmış ve şöyle konuşmuştur: Ey Allah’ın hoşnutluğunu göz önünde bulunduran ve Kur’an’da ilahi övgüye mazhar olan Muhacirler ve ey iman şehrinde sakin olan ve bu yüzden Allah’ın Kur’an’da övdüğü siz Ensar, unuttunuz mu yoksa kendinizi unutkanlığa mı vuruyorsunuz, ahdinizi mi bozdunuz yoksa dininizi mi değiştirdiniz, alçaklığı mı seçtiniz yoksa aciz mi oldunuz?! Allah Resulü’nün (s.a.a) (Ğadir günü) aramızda ayağa kalkıp Ali’yi karşımıza koyarak “ben kimin velisi isem Ali onun velisidir ve ben kimin nebisi isem Ali onun reisidir” diye buyurduğunu unuttunuz mu?! Allah Resulü’nün ona şöyle buyurduğunu hatırlamıyor musunuz: “Ey Ali senin benim yanımdaki konumun Harun’un Musa’nın yanındaki konumudur, sadece benden sonra hiçbir peygamber gelmeyecektir. Benden sonra ümmetin sana itaat etmesi, tıpkı onların ben hayattayken bana itaat etmesi gibi farzdır .” Hz. Peygamberin “her ne zaman sizin aranızda olmadıysam ve Ali’yi size halife kıldıysam, kendim gibi bir ferdi size atamışımdır” diye buyurduğunu unuttunuz mu? Hz. Peygamberin vefat etmeden önce bizi Fatıma’nın evinde topladığını ve şöyle buyurduğunu unuttunuz mu: Yüce Allah Musa’ya ehlinden bir kardeş seç, onu nebi karar kıl ve onun ailesini evlat edin ta ki onları her afetten koruyayım ve her şek ve şüpheden temizleyeyim diye vahyetti. Musa, Harun’u kardeşliğe seçti ve onun evlatlarını kendisinden sonra İsrailoğullarının önderleri karar kıldı. Şimdi de Yüce Allah sen de Ali’yi kardeşliğe seç ve onun evlatlarını kendi evlatların say (ümmetin imamları kıl) ki ben onları tıpkı Harun’un evlatları gibi temizledim ve bil ki ben nübüvveti senin ile sona erdirdim ve senden sonra hiçbir peygamber gelmeyecektir diye vahyetti”, işte o evlatlar hidayet bulmuş imamlardır. Allah’a yemin olsun ki siz Peygamberin vefatından sonra onun ahdine vefa göstermediniz ve onun itreti hakkında ihtilafa düştünüz ve diğerleri de bu meselede kendi görüş ve düşüncelerine başvurdu.”[4] Bütün bu hususlar Ubey b. Kab’ın velayete bağlılığını ve Hz. Peygamberin (s.a.a) İmam Ali (a.s) hakkındaki buyruğuna bağlı olduğunu ve de bu hususu yaydığını göstermektedir. Ubey b. Kab, Hz. Peygamberin vefatından birkaç yıl sonra dünyadan göçmüştür. Kendisinin vefatı hakkında ihtilaf vardır; bir grup onun Osman döneminde vefat ettiğini belirtmektedir. Ama İbn. Hacer’in “el-Esabe” kitabında öne sürdüğü görüşe göre, kendisi Ömer’in hilafeti döneminde ve Hicri 22 yılında vefat etmiştir.[5] Son olarak Şii kaynaklarında Ubey b. Kab’dan pek rivayet bulunmadığını ve bu yüzden kendisinin rivayetleri hakkında Ehli Beytin (a.s) bir görüşüne rastlanmadığını hatırlatırız.

 


[1] İbn. Abdülbir, el-İstiab Fi Marifeti’l-Ashab, c. 1, s. 65, Daru’l-celil, Beyrut, 1412 k.

[2] Örneğin Ehli Sünnet kaynaklarında nakledildiği üzere ikinci halife ona “Müslümanların efendisi” lakabını vermiştir; bkz: İbn. Esir, Esedü’l-Ğaye, c. 1, s. 61, Daru’l-Fikir, Beyrut, 1409 k.

[3] Allame Hilli, Kitab-ı Rical, s. 22, Daru’z-Zahair, Kum, 1411 k.

[4] Tabersi, Fazl b. Hasan, İhticac, tercüme-i Mazenderani, c. 1, s. 254 – 260, İntişarat-ı İslamiye, tahran, 1381 ş.

[5] Askalani, İbn. Hacer, el-Esabe, c. 1, s. 181, Daru’l-Kütübi’l-İlmiye, Beyrut, 1415 k.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hangi bakışlar haram ve günah sayılıyor?
    19004 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/20
    Allahu Teala kuranı kerimde namahreme bakmak hakkında şöyle buyurmaktadır: “kul lil müminine yeguddu min ebsarihim yani Müminlere deki; namahreme bakmaktan gözlerini sakınsınlar[1] Ve kul lil mü'minati yağdudne min ebsarihinne” yani “Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar”[2]İmam ...
  • Neden özellikle bir mercii taklit etmek gerekmektedir? Bu mesele hadisler aracılığıyla nasıl ispat edilmektedir?
    9874 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/04/11
    Eğer müçtehitlerden her birinin fıkhın bir kısmında diğerlerinden daha bilgili olduğu veya onlar ile eşit bulunduğundan eminseniz birkaç şahsı taklit etmenin bir engeli yoktur. ...
  • Abdest alırken ve zorunlu bir durum yokken bir başka şahıs elimize su dökerse, bu bir sakınca ifade eder mi?
    36267 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/04
    Abdestin bir takım şartları vardır ve onlardan her birine riayet etmeme durumunda abdest geçersizdir. Abdestin şartlarından birisi, bizzat insanın yüzünü ve ellerini yıkması ve de baş ve ayaklarını mesh etmesidir. Eğer bir başkası insana abdest aldıracak olursa veya yüz ve ellere su ulaştırmada ve baş ve ayakları ...
  • Ahlâkla ahlâk ilminin farkı nedir?
    10932 Teorik Ahlak 2012/02/04
    Ahlâk kelimesi, Hulk kelimesinin çoğulu olup -ister iyi olsun ister kötü- huy, yapı, karakter ve alışkanlık demektir. Ahlâk ilminin alim ve filozofları, ahlâk için çeşitli tarifler yapmışlardır. Bütün bu tariflerden yola çıkarak ahlâkı şöyle tarif edebiliriz: ‘Ahlâk, insan nefsindeki keyfiyet olup, insanın ona ...
  • İbn-i Meysem Bahrani’nin kişiliği ve yaşamı hakkında bilgi verebilir misiniz?
    8002 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2013/04/23
    HK. 697-699’da vefat eden ve İbn-i Meysem diye meşhur olan Kemaleddin Meysem b. Ali b. Meysem Bahrani, 7. yüzyılın başlarında Bahreyn’de dünyaya gelmiştir. İlim ve fakihliğin beşiğinde, köklü ve meşhur bir ailede yetişmiştir. İlim tahsiline kendi ülkesinde başladı. Sonra daha yüksek tahsil için Bağdat’a gitti. İbn-i Meysem ...
  • Fahişe bir bayanla geçici nikâh yapılabiliniyor mu?
    7545 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/05/04
    Fahişe bayanlarla geçici veya daimi evlilik haram değildir. Ama farklı delillerden ötürü böyleli bir evlilikten sakınmanız hem dininiz için ve hem de dünyanız için daha hayırlıdır. ...
  • Başkasının bostanından izinsiz meyve ve bitki toplamanın hükmü nedir?
    15931 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
    Söz konusu sorunun cevabında ilk önce fakihlerin bu konu hakkında görüşlerini genel olarak açıkladıktan sonra Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tehrani nin görüşünü takdim edeceğiz.  Fakihlerin genel görüşleri:Bir başkasının malından faydalanmak her şekilde olursa olsun mutlaka bu tasarruf o malın sahibinin izni ile olmalıdır. Yalnızca ...
  • Resul-i Ekrem’e (s.a.a) ve İslamî kutsallara hakaret edilmesinin fıkhî hükmü ve buna karşı koymanın yolu nedir?
    11560 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberine hakaret eden ve bu çirkin davranışıyla milyonlarca insanı üzen kimse idama müstahaktır. İslam düşmanları Müslümanlar arasında tefrika yaratmak, İslam’ın yayılmasının önünü almak ve yolları üzerinde din adındaki engeli kaldırmak gibi utanç verici hedeflerine ulaşmak için İslamî kutsallara hakaret etmeye ve sövmeye yönelmişlerdir. Vahdeti korumak, kendi İslamî ...
  • Lütfen Hz. Yusuf kıssasındaki önemli noktaları açıklar mısınız?
    45726 Masumların Siresi 2010/11/08
    Kur’an’daki en güzel kıssa olarak nitelendirilen Hz. Yusuf (a.s) kıssası ders, ibret ve şahsi, ahlakî, içtimai ve ailevî erdemleri içermektedir. Bu erdemlerden bazıları şunlardır: 1. İnsanları Allah’a doğru çağırma yolunda Peygamberlerin ifa ettikleri rolü ve çektikleri sıkıntıyı tanımak
  • Ayetullah Hamenei’nin Amerika Müslümanlarına mesajı (öğüt ve nasihati) nedir?
    5932 Eski Kelam İlmi 2009/08/20
    Ayetullah Hamenei’nin kaleminin bu soruya cevabı: “Selamu’n Aleykum,Ayetullah Hamenei’nin genele hitap eden konuşma ve mesajlarında yer alan açıklamalarının dışında özel bir mesajları yoktu. (Bu konuşma ve mesajların metni Ayetullah Hamenei’nin ...

En Çok Okunanlar