Gelişmiş Arama
Ziyaret
8149
Güncellenme Tarihi: 2012/05/02
Soru Özeti
Kimler bir insanın mahremleridir; örneğin amcam benim çocuklarıma mahrem sayılır mı?
Soru
Kimler bir insanın mahremleridir; örneğin amcam benim çocuklarıma mahrem sayılır mı?
Kısa Cevap

 

Mahremiyet üç yolla oluşur: nesep, evlilik ve süt verme.

Nesep yönünden insana mahrem olan şahıslar şunlardan ibarettir:

  1. Anne, baba ve büyükleri(büyük baba, ana anne gibi)
  2. Evlat ve küçükleri(torun, netice gibi)
  3. Erkek kardeş, kız kardeş ve küçükleri(yeğenler gibi)
  4. Amca, hala ve büyükleri(amca ve halanın anne ve babası gibi)
  5. Dayı, teyze ve büyükleri(dayı ve teyzenin anne ve babası gibi)

Süt verme yönünden insana mahrem olan şahıslar şunlardan ibarettir:

Nesep yönünden insana mahrem olan şahıslardır(sütannenin, anne, baba evlat, erkek kardeş, kız kardeş, amca, hala, dayı, teyzesi ve süt verilen çocuğun annesi, babası, eşi, kızı ve oğlu).

Evlilik yönünden insana mahrem olan şahıslar şunlardan ibarettir:

  1. Eşin annesi ve büyükleri(eşin anneannesi gibi)
  2. Eşin kızı ve küçükleri( kızı ve torunu gibi)
  3. Üvey anne ve büyükleri( annesi gibi)
  4. Çocuğun eşi yani gelin ve küçükleri (gelinin torunu ve neticesi)[1]

Buna göre nesep yönünden mahremlerin dördüncü grubunda yer alan amcanız sizin çocuklarınıza mahremdir.

 


[1] Tozih ul mesail merace, m. 2384-2389, m.2472 ve 2464, mahrem ve namahrem risalesi, muctehidi tehrani, Ahmet, s.10.

 

 

Ayrıntılı Cevap

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Acaba İslam Peygamberi şehit mı oldu?
    16678 تاريخ بزرگان 2011/09/28
    Şia ve Ehlisünnet’in Rivayi ve tarihsel kaynaklarında Peygamber’in (s.a.a.), zehirlendiğinden dolayı şehit olduğunu teyit eden birçok delil var olmakta. Ama şu noktaya da dikkat etmek gerekir ki eğer şehitliği kuranın tarif ettiği; yani Allah ve Allah resulü yolunda öldürülmek şekilinde tarif edersek açıktır ...
  • Ben Hanefi mezhebine mensubum. İnternet kanalıyla eş tanıma ve evlilik şerî açıdan caiz midir? Bu tip bir evlilik daimî ve sürekli kalabilir mi?
    11072 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/11/08
    Hanefi mezhebine mensup olmanız nedeniyle Hanefi mezhebi âlim ve fakihleri ile irtibat kurmanız ve yanıtınızı onlardan almanız daha uygundur. Kesinlikle bu hususta onların özel görüşleri olacaktır. Ama İran’daki Şii mezhebine mensup olduğumuzu bilmenize ve bundan haberdar olmanıza rağmen bu soruyu bize yöneltmenizden dolayı biz bu konuyu ...
  • İmam Ca'fer Sadık'tan (s.a) gelen ve zuhur öncesi kıyamları İmamların ve Şia'nın zorluk ve sıkıntıya girmesine sebep olacağını bildiren hadisi İslam İnkılabıyla nasıl bağdaştırabiliriz?
    6807 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/09/20
     Bu sorunun cevabında kısaca şöyle dememiz gerekir: 1- Bu hadisler takiye ortamı veya başka özel şartlardan dolayı silahlı kıyamların bir faydasının olmadığı dönemlerde beyan edilmiştir. Bunun yanı sıra bazı kıyamları da teyit eden hadisler mevcuttur. 2- Söz konusu rivayet silahlı kıyamlar ve inkılaplar hakkındadır. Ama diğer ıslah hareketlerini ...
  • Dini öğreti ve ayinlere üstten bakmayı açıklar mısınız?
    7149 دین 2012/06/23
    Dinsel öğretilere yukarıdan bakmak, amel ve ibadetlerin ilahi rızayı kazanmak için vesile ve araç ve de manevi yetkinlikleri elde etmek için bir merdiven olması anlamına gelir. Birçok ibadetin felsefe ve hikmetinden bu anlam elde edilmektedir. Nitekim dünyanın sınanma yeri ve durak olduğu, kalınacak bir yer olmadığı, araç ...
  • Namazda âmin söylemenin yasaklanmasının felsefesi nedir?
    8484 وضو، اذان و نماز 2012/05/16
    Ehlibeyt rivayetleri esasınca namazda âmin sözünü söylemek caiz değildir ve bunu söylemek namazın geçersiz olmasına neden olur. Artı, caiz olmaması delile ihtiyaç duymaz; yani namaz ibadetsel bir fiil olduğundan ve insanın kendi tarafından namaza bir şey eklenemeyeceğinden, eğer şeriat tarafından bir şeyin caiz oluşu ispatlanmazsa, bunun kendi ...
  • Ast hikmet konusunda insanın sorularını yanıtlarken yanılanların (antik Yunan filozofları) ilk hikmet konusunda da aynı yanılgıya düşmüş olması muhtemel değil midir?
    6421 İslam Felsefesi 2011/09/21
    İlmin değeri matuf olduğu özel hedef ile ölçülür ve bir ilmin değer ölçüsü o ilmin insanın ebedî saadet alanındaki işlevidir. Aklî ilimler tümel ve insan için ebedi olması hasebiyle, insanın aşkın hedeflere ulaşması için daha çok işlevseldir (her ne kadar tecrübî ilimler birçok dünyevî dirlik ortaya çıkarsa da insanın ...
  • Namahrem ile tokalaşmak hakkında İslam’ın görüşü nedir?
    16747 Pratik Ahlak 2012/06/14
    Karşı cinsten biriyle tokalaşmak birçok birey için şehvetin tahrik olmasına neden olmayabilir, ama böyle bir sınırlı irtibat ile tahrik olabilecek fertler de mevcuttur. Hatta birinci grup arasında da kendilerini samimi gösterip meşru olmayan ilişkiler için altyapı hazırlamaya çalışan şahısların olması da muhtemeldir. Bu esas uyarınca toplumsal yaşamda ...
  • İmamları (a.s) ziyaret etme felsefesi nedir?
    8050 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/05/21
    Saygı ve tazim etme eşliğinde herhangi bir şahıs veya şeye yönelik duyulan içsel bir temayül ve eğilime ziyaret denir. İnsanın hakikati ruhu olduğundan ve o da hiçbir zaman fani olmadığından, bir büyük şahsı öldükten sonra ziyaret eden bir insan gerçekte diri bir varlığı ziyaret etmiş, ona eğilim ve temayül ...
  • Cevheri hareketten maksat nedir?
    11063 İslam Felsefesi 2010/12/05
    Hareketten maksat, bir şeyin kuvve (durgunluk) halinden fiil haline geçmesidir. Cevher (öz)’den maksat ise dış alemde varolabilmesi için mevzuya (yapıntı) ihtiyacı olmayan mahiyettir. Oysa arazın (ilinti) dış alemde varolması için mevzuya ihtiyacı vardır. Örneğin beyaz renk, arazdır ve varolabilmesi için dış alemde mutlaka bir mevzuya ihtiyacı vardır. Ama ...
  • Adsız şehitleri şehirlerin içine ve genel yerlere defnetmek saygısızlığa sebep olmuyor mu?
    5547 Eski Kelam İlmi 2011/11/22
    Harem, kapsam manasında olup yer ve zaman kapsamlarını içerir ve onun masumların (a.s) kabrine özgü olduğunun şerî ve örfî bir delili bulunmamaktadır. Bu nedenle, şehitlerin mezarı için bu kavramdan istifade etmenin şerî bir engeli yoktur. Ancak halkın genelinin saygısızlık olarak değerlendiği yerlere şehitlerin defnedilmesi saygısızlık sayılabilir. Bu husus da ...

En Çok Okunanlar