Gelişmiş Arama
Ziyaret
25622
Güncellenme Tarihi: 2011/02/26
Soru Özeti
Rüya görmenin hedefi nedir? Niçin Allah-u Teâlâ rüyayı yarattı?
Soru
Rüya görmenin hedefi nedir? Niçin Allah-u Teâlâ rüyayı yarattı?
Kısa Cevap

İlahi nişanelerden[i] ve gayb âlemine açılan kapılardan birisi olan rüya, insanın ruh ve cisimsel yaratılışında doğal bir özellik olarak kararlaştırılmıştır.

 


[i] -“Geceleyin uyumanız ve gündüzün O’nun lütfundan istemeniz de O’nun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda işiten ve toplum için ibretler vardır.”Rum, 23.

 

Ayrıntılı Cevap

Rüya görmek ilahi nişanelerden ve gayb âlemine açılan kapılardan birisidir.

Bir bakışla uyku ve rüya görmek, insanın dış âlemden iç âleme geçişi halinden ibaret olup insanın kendini tanımasında en önemli alt yapılardan birisidir.

İnsanın gördüğü rüya, onun iç âlemini sorgulamasından ibarettir, dolayısıyla iyi ve müjdeleyici rüyalar nasıl ferdin iç âleminin niteliğinden haber veriyorsa, sürekli kâbus gören kimselerin gördüğü şeylerde, onların iyi bir manevi durumlarının olmadığının göstergesi olup bu kimselerin yaşamlarını değiştirmeleri gerekir.

Buna binaen insanın uyuması ve rüya görmesinin en önemli hikmetlerinden bir tanesi, insanın farkında olmadığı zamirini tanıması ve ona yönelmesidir.

Hikmet ehli kimselere göre rüya görmek, ilahi bir hediye olup insan bu yolla kolaylıkla iç âleme ve âlemin içine kısa bir gezinti yapmaya kadirdir. Eğer fıtri bir hakikat unvanında rüya diye bir şey olmasaydı, nebi ve velilerin ahiret ve gayb âlemi hakkındaki söylemlerini sıradan insanlar anlamakta zorluk çekeceklerdi. O halde geniş bir alana yayılan dereceleri kapsayan rüyanın tecrübe edilmesiyle, çok aşağı bir seviyede olsa bile tevhidi hakikatlerin ve gaybi maariflerin birçoğu derk edilebilir.

Rüya ve ölüm tecrübesi arasındaki benzerliğe örnek olarak işaret edilebilir. Kur’an ayeti gereğince uyku (menam) ölümün kısa bir tecrübesi ve uhrevi yolculuktur:

Allah, (ölen) insanların ruhlarını öldüklerinde, ölmeyenlerinkini de uykularında alır. Ölümüne hükmettiklerinin ruhlarını tutar, diğerlerini belli bir süreye (ömürlerinin sonuna) kadar bırakır. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır”.[1]

Bu ayet-i şerife gereğince Allah-u Teâlâ – ister uyku âlemi olsun isterse gerçek ölüm hali olsun – ruhu (nefsi) kabz (teveffi) eder ve farklılık sadece ölüm için belirlenmiş eceldedir. Uyku halinde ise ruh, (nefis) tekrar cisme gönderilir. Aynı şekilde bu ayet, tekeffür ve derin düşünce ehlinin, uyku ve rüya gerçeğini düşünmesiyle birçok gaybi hakikatlere ve ilahi hikmetlere ulaşabileceğine işaret etmektedir.

Dolayısıyla rüya görmek, ölüm gibi insanın ruh ve cismi yaratılışında kararlaştırılmış doğa bir özelliktir ve bu böyle bir bakış açısıyla, hem uyku hem de ölüm daha iyi bir hayatın tecrübesi olup kesinlikle yokluğa yakınlaşmak anlamında değildir. Uyku ve ölüm, somut duyuların ve cismin gevşeyip kendini bırakması eşliğindedir (elbette ölümün tecrübesiyle ruh, tamamen bedenin maddi unsuruyla alakasını keser), ancak bu, yalnızca bilincin daha üst düzeye girmesi anlamındadır.

Rüya-ı Sadıka

Rüya görmenin ilahi hikmetlerinden birsi, insanın batini hidayetiyle alakalıdır. Bu bakış açısıyla rüya, ilahi hidayeti derk etmenin alt yapısı sayılır.

Rüyanın çeşitli mertebe ve kısımlarının olduğunu ve bunlardan birisi olan sadık veya salih rüya olarak tabir edilen rüyanın ilahi boyutlar taşıdığını biliyoruz. Kur’a ve rivayetlerde de rüyanın bu türü teyit ve tekit edilmiştir:

İbni Abbas İslam Peygamberi’nden (s.a.a) şöyle naklediyor:

“Dikkat ediniz ki, Müslüman ferdin gördüğü salih rüyası veya başkalarının bu fert hakkında gördüğü rüyanın dışında nübüvvet müjdelerinden geriye bir şey kalmamıştır.”[2]

Başka bir rivayette şöyle buyurur:

“Rüya-ı Sadık’a, nübüvvetin yetmiş cüzünden birisidir.”[3]

Aynı şekilde Dünya hayatında da onlar için müjde vardır[4] ayetinin tefsirinde Allah Resulü’nün (s.a.a) şöyle buyurduğu nakledilmiştir:

“Bu ayette, müminin müjdelenme vasıtası olan sadık rüya kastedilmiştir ve bu rüya, nübüvvetin altmış dört cüzünden birisidir; kim böyle bir rüya görürse, kendisini seven bir arkadaşına anlatsın. Ama bir kimse, salih olmayan (kötü rüya) bir rüya görürse, onun gam ve hüznüne yol açan bu rüya, şeytan tarafındandır; o halde bu kimse, üç defa sol tarafına üflesin (bu düşünceyi kendinden uzaklaştırsın) ve rüyasını kimseye anlatmasın.”[5]

 


[1] -Zümer, 42.

[2] -Meclisi, Biharu’l Envar, Beyrut 1404, k, Müessesetü’l Vefa, c. 58, s. 192.

[3] -Şeyh Saduk, El-Fakih, Kum 1413 k, İntişarati Camiayi Müderrisin, c. 2, s. 585.

[4] -Yuns, 64.

[5] -Meclisi, “Biharu’l Envar”, Beyrut 1404 k, Müessesetü’l Vefa, c. 58, s. 191.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kabirleri ziyaret etmek belirli bir dönemde geçici olarak yasak idi, hangi yılda bu caiz kılındı?
    22055 زیارت قبور و بنای مراقد 2012/05/16
    İslam’ın başlangıcında kısa bir süreliğine men edilmiş ve yasaklanmış olan hususlardan biri de kabirleri ziyaret etmek idi. Bu yasaklamanın değişik delilleri vardır. İslam toplumunun nicel ve nitel olarak gelişip büyümesiyle bu hususa değinmek için uygun bir atmosfer oluştu. Bunun için Hz Peygamber (s.a.a) bir müddet sonra kabirleri ...
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27822 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • İnsanın kendi zihninde küfür etmesi günah mıdır?
    62670 Teorik Ahlak 2019/09/29
    İnsanın işlediği günahlar bazen zihin dünyamızın dışında dış alemde gerçekleşir. Örneğin: yalan, gıybet, iftira,... bazen ise zihin dünyamızda ve kalbimizde vuku bulur. Örneğin: insanın hakkı gizlemesi, şirk, riya,... insanın iç dünyasında işlediği günahların dışa vuran sonuçları ve etkileri olsada bu etkiler ve sonuçlar günahın kendisi değildir.
  • Eğer birisi oruçluyken eşiyle oynaşır ve bedeni gevşer ama meni gelmez ise görevi nedir? Eğer meni gelirse görevi nedir?
    9933 Cünüpte Şüphe Etmek 2018/12/08
    Meni bedeninizden dışarı çıkmadığı sürece cenabet olmazsınız ve gusül size farz olmaz. Taklit Mercilerin bu konuda fetvaları şöyle: “Eğer meni mecrasından hareket eder ama dışarı çıkmaz ise veya insan dışarı çıkıp çıkmadığından şüphe duyarsa gusül almak vacip olmaz.”[1] Buna göre cenabet olmadığı için orucu ...
  • Hz. Ali’nin (a.s) kaç tane çocuğu vardı? Çocukların ve annelerinin isimleri nedir?
    128911 Masumların Siresi 2011/04/13
    Şeyh Müfid, İrşad adlı eserinde Hz. Ali’nin (a.s) erkek ve kız olmak üzere on yedi çocuğunun olduğunu yazmıştır. O şöyle diyor: ‘Bir kısım Şii alimler diyorlar ki, Fatıma, Peygamberin (s.a.a) vefatından sonra Peygamberin Muhsin adını verdiği çocuğuna düşük yaptı. Onlara göre İmamın (a.s) on sekiz evladı vardı.’
  • Hz. Mehdi'den gelen tevki'lerin doğru olduğuna nasıl güvenebiliriz?
    7512 Ricalu’l-Hadis (Ravilerin İncelenmesi) 2011/07/26
    Masumlardan bize ulaşan hadisler sözlü ve yazılı olarak iki kısma ayrılır. Masum İmam'ın yazılı olarak sorulara verdiği cevaba tevki' denir. Buna göre tevki'ler yazılı hadisler sınıfına girer. Bu hadislerin Hz. Mehdi'den geldiğini bilmek için izlenen yol diğer hadislerin doğruluğunu belirlemekle ayınıdır. Aslında rical ve diraye ilimleri hadis ve rivayet kaynaklarında ...
  • Kur’an insanları humus ve zekât vermeleri ve farzlarını yerine getirmeleri için neden efsanevi canlılardan korkutmaktadır?
    7310 Eski Kelam İlmi 2010/07/05
    1.     Kur’an-ı Kerim’de insanların efsanevi varlıklardan korkmaları gerektiğine yahut Kur’an’ın onları korkuttuğuna dair bir örnek bile mevcut değildir.2.     Bazı rivayetlerde bazı günahların cezaları (Kur’an ehli olup şarap içenler gibi) hakkında bin ...
  • Kuran’ı anlamakta aklın hata yapmayacağını nasıl iddia edebiliriz?
    3841 Tefsir 2019/12/03
    Eğer insan temelsiz ön kabuller olmadan, ruhsal açıdan selim bir kalple ve insaf üzere Kuran ayetlerini aklıyla tahlil, analiz ederse ve  gerekli tefekkürü yaparsa Kuran’ı anlamakta hataya duçar olmaz.  Elbette Kuran’da bulunan bazı müteşabih ayetlerde gerekli birikime sahip olmayan veyahut hasta ruhlu şahıslar bilinçli veya bilinçsiz bir ...
  • Baba gaipte veya hapiste olsa, anne, baba tarafından dedenin yerine çocuğuna bakabilir mi?
    6764 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/13
    Hz. Ayetullah-ul Uzma Hamanei’nin bürosunun cevabı: Baba ölürse İslami kanunlara göre çocuğun bakımı ve korunması buluğa kadar anneye aittir. Ama baba kaybolursa çocuğun korunma hakkı kaybolmasa da bu durumda annenin de çocuğa bakmasına bir engel yoktur. Hz. Ayetullah-ul ...
  • İtret kelimesinin manası nedir? Ehlibeyt’in bakışında Sakaleyn hadisindeki manası nedir?
    23484 اهل بیت و ذوی القربی 2014/05/18
    İtret sözlükte yakın akrabalar ve zürriyet anlamına gelir. Ama Şia’nın bakışında rivayetlere binaen Allah Resulü'nün (s.a.a) Sakaleyn hadisindeki itretten kastettiği, müminlerin önderi Hz. Ali (a.s), Hz. Fatıma Zehra (s.a), İmam Hasan (a.s), İmam Hüseyin (a.s) ve İmam Hüseyin’in (a.s) zürriyetinden biri diğerinin ardınca gelen ve en sonuncusu ...

En Çok Okunanlar