Gelişmiş Arama
Ziyaret
51502
Güncellenme Tarihi: 2012/02/14
Soru Özeti
Hz. Şuayb, Lut, Yusuf, İbrahim ve…gibi peygamberlerin kabri nerededir? Bu peygamberler nasıl vefat etmişlerdir? Bunların her birinin kabir ve türbeleri var mıdır?
Soru
1. Hz. Şuayb, Lut, Yusuf, Yunus, Âdem, Musa, İsrail, İshak, İbrahim, Harun, Davut, Süleyman, İdris, İsa, Yahya, Zekeriya ve Nuh’un kabri nerdedir? 2. Bunlar nasıl vefat etmişlerdir? 3. Acaba bunların her birisinin kabir ve türbeleri var mıdır? Lütfen bu soruları yanıtlayınız.
Kısa Cevap

Tarihçiler arasında, şahsiyet ve büyük kimseler, özellikle ilahi peygamberler olmak üzere – az bir kısmının dışında büyük çoğunluğunun nasıl yaşadıkları, nasıl vefat ettikleri ve nerde yaşayıp defnedildikleri hakkında dakik tarihi bilgiler tarihi kaynaklarda dakik bilgiler bulunmamakta ve rastlanmamaktadır – birçok tarihi mesele ve konular hakkında farklı görüşler var olmaktadır.

Bununla birlik tarih kaynaklarında peygamberlerin yaşantıları – İslam Peygamberi (s.a.a) dışında – hakkında dağınık bir şekilde var olan bilgiler şöyledir: Hz. İbrahim (a.s), işgal edilmiş Filistin’in “El-Halil” şehrinde defnedilmiş olup kabri ve türbesi kubbeli şekliyle mevcuttur. Hz. Nuh (a.s) ve Âdem (a.s), Irak’ta Necef’i Eşref’te İmam Ali (a.s)’nin kabrinin bulunduğu yerde toprağa verilmiştir. Hz. Musa (a.s) ve Harun (a.s) “Tiye” çölünde, Danyal Pegamber (a.s) Huzistan Eyaletine bağlı Şuş şehrinde ve Kaydar Nebide (a.s) Zencan Eyaletinde defnedilmiştir.

Ayrıntılı Cevap

Bu soru konusunda aşağıda zikredilecek birkaç noktaya dikkat edilmesi zorunludur:

1. Temel itibariyle tarihi birçok mesel ve konu; Büyük şahsiyetler; yaşamları, ömürleri, doğum yerleri ve… hakkında tarihçiler arasında görüş ayrılıkları vardır. Özellikle az bir kısmının dışında ilahi peygamberlerin; yaşam tarzları, ölüm ve defin edildikleri yerleri hakkında tarihi kaynaklarda dakik tarihi bilgilere rastlanmaz. Bunun nedeni de şudur: Nebilerin tarihi geçmişleri insanın yaratılış tarihiyle tekabül ediyor. Tarihi olayların ve hakeza diğer meselelerin yazılıp kayıt edilmesinin geçmişi ise, beşerin yer küresinde yaşadığı ömrünün en fazla dörtte birine tekabül ediyor. Bu nedenle tarihte gerçekleşen hadiseler ve olayların tarihe kaynaklık yapan kitaplarda yazılmaması çok tabiidir. Hata eğer yazılmış olsalar bile tarih boyunca birçok nedenlerden dolayı aradan kayıp olup yok olmuş olabilirler. Tarihte gerçekleşen sel, deprem gibi tabii olaylar ve yine gerçekleşen savaşlar, yabancıların tearuzuna uğrayan şehirlerin tarihi eserleri, kültürel faaliyetlerinin saldırgancılar tarafından yok edilip aradan götürülmesi bu nedenlerden bir kaçıdır.

2. Tarihte ilahi mesaj getiren kimseler hakkında var olan bilgiler şunlardır: Allah tarafından peygamberlikle görevlendirilen kimseler toplam olarak yüz yirmi dört bin (124000) kişidir. Bu peygamberler, insanları Allah’a yönlendirip hidayet etmek için Allah tarafından vazifelendirilmişlerdir. Ama bunlardan birçoğunun ismi, tarihi, yaşayıp öldüğü veya şehit edilip nerelere defin edildikleri hakkında doğru ve dakik bir bilgi söz konusu değildir.

3. Bununla birlik tarih kaynaklarında peygamberlerin yaşantıları – İslam Peygamberi (s.a.a) dışında – hakkında dağınık bir şekilde var olan bilgiler şöyledir: Hz. İbrahim (a.s), işgal edilmiş Filistin’in “El-Halil” şehrinde defnedilmiş olup kabri ve türbesi kubbeli şekliyle mevcuttur. Hz. Nuh (a.s) ve Âdem (a.s), Irak’ta Necef’i Eşref’te İmam Ali (a.s)’nin kabrinin bulunduğu yerde toprağa verilmiştir. Hz. Musa (a.s) ve Harun (a.s) “Tiye”[1] çölünde, Danyal Pegamber (a.s) Huzistan Eyaletine bağlı Şuş şehrinde ve Kaydar Nebide (a.s) Zencan Eyaletinde, Haykuk (a.s) Tuyserkan’da, Zülkifl (a.s) Irak’ta kendi ismiyle anılan yerde ve… defnedilmişlerdiir. Söz konusu bu ilahi peygamberlere nispet verilen kabirlerin doğruluğunun ispatlanması için daha fazla araştırma yapılması gerekir.[2]

4. Ayrıca söylememiz gerekir ki: Her Müslüman’ın ilahi peygamberlerle alakalı mükellef olduğu şey, onların peygamberliğine iman etmesidir. Ama peygamberlerin doğum tarihi, nasıl vefat ettikleri, nereye defnedildikleri ve… benzeri konuların bilinmesi zaruri değildir. Bununla birlikte Kur’an’ın buyruğu esasınca, bu cüzi bilgilerin o anlamda bize bir faydası yoktur.[3] Bizim için önemli olan, onların öğretileridir ki bu öğretilerin kâmil ve anlaşılır olanı İslam Peygamberi (s.a.a)’n de mevcuttur. Elbette hepimizin bildiği gibi ilahi peygamberlerin yaşam zorluklarını ve küfür ve şirk önderlerinin karşısında ilahi mesajı hangi zorluklarla halka ulaştırdıklarının bilinmesi kayda değer bir iştir ve onların yaşamları bizim için oldukça öğreticidir. [4]

 



[1] “Tiye” denilen yerin dakik bir şekilde nerede olduğu konusunda Muhaddis ve Müfessirler arasında görüş farklılığı var olmaktadır. Bazları, Beytü’l-Mukaddesin yakınlarında olan “Sina” sahrasının kendisi veya “Eriha” şehridir, Bazıları da Filistin ile Mısır arasıdır, bir başka kesimde de Filistin, İyil ve Urdun arasında olup altı fersah mesahetinde olan bir sahradır diyorlar. (maide süresinin 26. Ayetin zeylinden tefsirlere müracaat ediniz).

[2] İbrahim (a.s), Musa (a.s), Harun (a.s), İsa (a.s), Nuh (a.s) ve Âdem (a.s) peygamber için “Islam Quest” ve “islampedia.ir” sitelerine ve Hayatu’l Kulub, Allame Meclisi; Tarihi enbiya, Seyit Haşim Resuli Mahallati’nin kaleme aldıkları kitaplara ve “el-Ğadir” bilgi ulaştırma merkezine müracaat ediniz.

[3] Kuranı kerim Ashabı Kehf’in kaç kişi olduğuna dair vermiş olduğu bilgi tarzı, bizim bu söylediğimiz sözün teyidi için şahit getirebiliriz. Kuranı kerim şöyle buyumuştur: “(Ey Muhammde!) Bazıları bilmedikleri şey hakkında atıp tutarak: “Onlar üç kişidirler, dördüncüleri köpekleridir” diyecekler. Yine, “Beş kişidir, altıncıları köpekleridir” diyecekler. Şöyle de diyecekler: “Yedi kişidirler, sekizincileri köpekleridir. Deki:”Onların sayılarını Rabbim daha iyi bilir. Zaten onları pek az kimse bilir. O halde, onlar hakkında (Kur’an’daki) apaçık tartışma(yı aktarmak)dan başka tartışmaya girme ve bunlar hakkında onlardan hiçbirine bir şey sorma.” (Kehf, 22.)

[4] “Andolsun ki, onların kıssalarında akıl sahipleri için ibret vardır.” (Yûsuf, 111.)

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kur'an-i Kerim "Açık kitap nazil ettik. Bu ayetteki açık kelimesinden maksat nedir?
    9490 Tefsir 2011/07/23
    Açık (mübin) Kur'an'ın bir sıfatıdır. Kur'an'ı bu şekilde vasıflandırmakla onu halka daha fazla tanıtmayı hedef almaktadır. Onun diğer semavi olan ve olmayan kitaplara olan üstünlüğünü açıklıyor. Çünkü hiçbir kitabın emir ve programları Kur'an gibi açık değildir.Kur'an'da sürekli çeşitli ayetlerde bu Kur'an'ı nazil ettiğini açıklaması hidayet nimetini insanlara hatırlatmak içindir.
  • Hz. Zehra’nın (s.a) şahsiyeti hangi yönlere sahiptir?
    10849 Masumların Siresi 2010/07/06
    Sadece irdeleme ve derin düşünme aracılığıyla engin boyutlarına ulaşmanın mümkün olduğu Hz. Zehra’nın (a.s) yüce şahsiyetinin yönleri çok geniş ve engindir. O yüce şahsiyetin manevî ve ilahî, ilim ve marifet, siyasal ve toplumsal mücadele yönleri hakkında okumak ve araştırmak bize hedefimize ulaşmada yardımcı olacaktır. Kadınların efendisinin muhtelif ...
  • Âlimler ve müçtehitlerin Savefi Şahları hakkında ki genel görüşleri nedir?
    7289 تاريخ بزرگان 2009/04/08
    Her şeyden önce bilmek gerekir ki âlim ve müçtehitler şöyle bir genel kaideye inanırlar: Dini tebliğ edip yaymak için çaba harcamak lazımdır ve onun temellerinin sağlamlaştırmak için hiçbir fedakârlıktan kaçınılmamalıdır. Ancak bu ortak hedefe ulaşmak için metot konusunda görüş ayrılığı olabilir.İmam ...
  • “A’lem, fe’l a’lem”in anlamı nedir?
    8345 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/06
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Ölüm meleği her diri varlığın canını almaktadır mı?
    20487 Eski Kelam İlmi 2011/04/11
    Hadislerin genel ifadesinden anlaşılan şu ki ölüm meleği (Azrail) canları alan ilahi araçların başındadır ve her canlı varlığın canını almaktadır.Ancak önemli olan şunu bilmektir ki, bütün canlıların canını alan Allah'tır. Onun uyguladığı sünnet gereği bu iş belli araçlar vasıtasıyla gerçekleşir. Bu vasıta meleku'l-mevt ...
  • Aerobik egzersizinin hükmü nedir?
    6555 Müzik Eşliğinde Spor Hareketleri 2012/05/15
    Ayetullah el-Uzma Hamanei: Genel olarak günah ortamlarına uygun olan eğlendirici bir müzik olur veya şehveti tahrik eder yahut haram bir işe neden olur veyahut fesada yol açarsa caiz değildir. Ayetullah el-Uzma Sistani: Ritmi eğlence ve oynamaya neden olursa bilerek dinlenmemelidir. Ayetullah el-Uzma Safi ...
  • Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
    7469 بهشت و جهنم 2012/05/27
    Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ...
  • İmam Mehdi (a.s)’ın kısa biyografisini sunabilir misiniz?
    3313 امام مهدی عج 2020/01/20
  • Karz-ul hasene ev kredisi hesabına humus gelir mi?
    7618 Tasarruf Humusu 2011/04/13
    Sorunuz büyük taklit mercilerinin bürolarına gönderildi ve şimdiye kadar elimize geçen cevaplar şunlardır:Hz. Ayetullah el-Uzma Hamanaei: Söz konusu meblağın gelirinizden olan miktarına humus gelir, humus yılı başında onun beşte birini vermelisiniz.  Hz. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi: Humusunu vermemişseniz, geri kalana humus gelir. ...
  • Zengin olan kimselerin sahip oldukları servet kendilerin göstermiş oldukları çabanın karşılığı mıdır yoksa Allah’ın kendilerine vermiş olduğu lütuf müdür?
    11480 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Rızık ve azık veya servet genel anlamda Allah tarafından bağışlanan genel bir lütuftur. Ancak Allah’ın genel anlamda olan bu lütuf ile servet elde etmek için çaba harcamak ve uğraş göstermek arasında her hangi tezat söz konusu değildir. Ama Allah u Teâlâ’nın, iman eden kulları ilişkin has ...

En Çok Okunanlar