Gelişmiş Arama
Ziyaret
16195
Güncellenme Tarihi: 2010/07/28
Soru Özeti
Tathir ayeti Kur’an’ın hangi suresindedir?
Soru
Tathir ayeti Kur’an’ın hangi suresindedir?
Kısa Cevap

 Tathir ayeti olarak bilinen ayet Ahzap suresinin 33. ayetidir. Yüce Allah, bu ayette Ehl-i Beyt olarak bilinen belli kişileri tekvini iradesi ile pak kılacağını beyan etmiştir.

Bu ayetin nüzul sebebi (iniş sebebi) hakkında Ehl-i sünnet ve Şia kaynaklarında yetmişe aşkın hadis nakledilmiştir. Bu hadislerin çokluğu o derecededir ki ayetin anlamı hakkındaki her türlü şüpheyi ortadan kaldırır, özellikle bu hadislerden ayette geçen Ehl-i Beyt kavramından maksadın yalnızca Hz. Peygamber, Hz. Fatıma, Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin olduğu anlaşılır. Tathir ayeti peygamberin hanımlarıyla ilgili ayetlerin arasında yer almış olmasına rağmen ancak hadislerden ve diğer bir takım karinelerden anlaşılacağı üzere bu ayetteki hüküm kadınları içermez. Ayetlerde konuların bu şekilde iç içe olması ve özel dizilişi başka hükümlerde uygulanan bir yöntemdir. Nitekim Maide suresinin 3. ayeti hakkında da müfessirlerin de belirttiği üzere bir takım sebeplerden dolayı aynı durum söz konusudur.

Ayrıntılı Cevap

Kur’an’ın bazı ayetleri taşıdıkları özelliklerden dolayı özel bir adla anılmaktalar. Bu cümleden olmak üzere Ahzap suresinin 33. ayetini sayabiliriz, bu ayet, tathir ayeti olarak anılır. Bu da söz konusu ayette Allah’ın, Ehl-i Beyt’i tekvini iradesiyle temiz ve pak kılacağını açıkladığı içindir.

Bu ayetin nüzul sebebi hakkında Şia ve Ehl-i sünnet kaynaklarında birçok hadis nakledilmiştir. Peygamber’in eşi Umm-i Seleme şöyle der: “Bu ayet benim evimde nazıl oldu. O gün benim evimde Fatıma, Ali, Hasan ve Hüseyin bulunuyorlardı, Peygamber ayetin inmesi üzerine onları bir abanın altına alarak şöyle dedi Allah, işte bunlar benim EHl-i Beytim’dir bunları her türlü pislikten uzak eyle ve pak kıl.[1]

Burada tathir ayetiyle ilgili bazı konulara kısaca değinmekte yarar var:

1- Arapça anlatım kurallarına bakılırsa bu ayette iki sınırlama (hasr) ifade edilmiştir, birincisi ilahi iradenin her türlü pisliği gidermek ve pak kılmakta sınırlandırılışı ve ikincisi de bu paklık ve temizliğin Ehl-i Beyt’e sınırlandırılışı. [2]

2- Bu ayette geçen Allah’ın iradesinden maksat tekvini iradedir, teşrii irade değildir. Çünkü insanların hidayet ve pak olmaları hakkındaki teşrii irade yalnız Ehl-i beytle sınırlı değildir.

3- Bu ayette Ehl-i Beyt’tan maksadın kimler olduğuna gelince bazıları maksadın Peygamber’in eşleri olduğu noktasında ısrarlıdırlar. Bunlar ayetin öncesinin ve sonrasının akışını nazara aldığımızda ayetin bu bölümünün de Peygamberin hanımları hakkında indiği anlaşılır, diyorlar.

Şia ve Ehl-i Sünnt’ten birçok müfessirler bu eleştiriye cevap vermişlerdir. Bu cevap tefsir kitaplarında genişçe işlenmiştir. Biz kısaca şöyle diyebiliriz:

 1-  Söz konusu ayette zamir muzakker zamiri (erkek kipi) olarak gelmiştir. Oysa ki Peygamber’in hanımlarıyla ilgili zamir muannes zamiri (kadın kipi) olarak kullanılır.

2- Ayetlerde konuların bu şekilde iç içe gelişi var olan bir durumdur. Örneğin Maide suresinin 3. ayetinde, dinin kamil kılınışını bildiren bölüm, yenilmesi haram olan şeyleri bildiren bölümün içinde yer almıştır.

Tabersi şöyle diyor: “Bu şekilde açıklama yalnız buraya mahsus değildir. Kur’an’da değişik konular bu şekilde iç içe  gelmiştir. Fasih Arapçanın şiir ve nesirlerinde de bunun bir çok örneği bulunmaktadır.[3]

Diğer yandan bu ayetle ilgili olarak Ehl-i Sünnet’te Umm-i Seleme, Aişe, Ebu Said Hudri, İbn-i Abbas, Sevban, Vaile b. Eska’, Abdullah b. Ca’fer, Ali (a.s), Hasan b. Ali (a.s) yoluyla  ve Şia’da da Ali (a.s), İmam Zeynelabidin (a.s), İmam Bakır (a.s) İmam Sadık (a.s) İmam Rıza (a.s) Umm-i Seleme, Ebu Zer, Ebu Leyla, Ebu’l-Esved Dueli, Amr b. Maymun, Sa’d b. Vekkas yoluyla nakledilen yetmiş hadis hep aynı gerçeği ifade eder ve bu hadisler içinde bir hadis bile bu ayetin Peygamber’in hanımları ile ilgili olarak indiğini bildirmemektedir. Hatta Urve ve İkrime gibi bu ayetin peygamber’in hanımları ile ilgili olduğunu iddia eden kimseler de ayetin bu bölümünün kadınlarla ilgili bölümlerle birlikte indiğini söylememişlerdir.[4]

Hakim Nişaburi (Ehl-i Sünnet’in muhaddis önderlerinden) el-Mustadrek alessahihayn adlı eserinde Abdullah b. Ca’fer’den bu ayetin bilinen nüzul sebebi hakkındaki hadis naklettikten sonra şöyle der: Bu hadisin sendi sahihtir. Yine Muslim kendi Sahih’inde ve Beyhaki Sünen-i Kubra’da Taberi, İbn-i Kesir ve Suyuti kendi tefsirlerinde Tirmizi Süneninde ve Tahavi Müşkilu’l-Asar’da Heysemi Mecmu’z-Zevaitte ve Ahmet Hanbel kendi Müsnesinde Umm-i Seleme, Vaile , Ebi Seleme, Aişe ve diğerlerinden bu ayetin nüzul sebebini nakletmişlerdir. Bu nakillere göre Peygamber (s.a.a) Ehl-i Beyt’in kimler olduklarını belirlemiş yani kendisi ile birlikte Ali, Fatıma, Hasan ve Hüseyin’i abanın altına almış ve bunların Ehl-i Beyt olduklarını açıklamıştır.[5] Hatta Tirmizi, Suyuti ve Tahavi şöyle nakletmişlerdir: Umm-i Seleme diyor ki Ehl-i Beyt abanın altına girdikten sonra ben de bunlardan mıyım diye Peygamber’e sordum, Peygamber: “Sen kendi konumdasın seni sonun da hayır olur, (yani sen Ehl-i Beyt’ten değilsin) dedi.    

Diğer bir noktada şu ki ayette rics sözcüğü eliflam’la birlikte gelmiştir. Bu da her türlü ricsin yani kötülük ve pisliğin Ehl-i Beyt’ten uzak kılındığını bildirir ve masumiyeti gerektirir[6] oysa kimse Peygameber’in hanımlarının masum olduklarını iddia etmemiş yani onların her türlü günah ve yanılmadan uzak olduklarını söylememiştir.

İşte bu açıklamalara dayanarak bu ayet Ehl-i Beyt İmamlarının masumluğuna delil sayılır. [7]

Buna göre bu ayette geçen Ehl-i Beyt kelimesinden maksat aba altına alınan beş kişidir ve ayetteki hüküm de onlara mahsustur.

Daha fazla bilgi için bk soru no: 898 Dizin: Ehl-i Beyt.


[1] Tercüme-i Tefsir-i el-Mizan, c. 16, s. 475

[2] Ade s. 462

[3] Tabersi, Mecmeu’l-Beyan, c. 7 s. 560

[4] Ade s. 466

[5] Tathir ayeti iki mektebin kaynaklarında, Seyyit Murtaza Askeri s. 12-20

[6] Tercüme-i Tefsir-i el-Mizan, c. 16, s. 467

[7] Ade

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Lütfen Kadının örtünmesinin sınırları hakkında bir hadis zikredin.
    12816 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2008/06/18
    Nur suresinin 31’inci ayeti ve birçok rivayetlerde örtünmenin sınırları açıklanmıştır. Allah-u Teala, zikredilen ayette şöyle buyurmaktadır: “Mümin kadınlara da söyle: Bakışlarını kontrol etsinler ve mahrem yerlerini korusunlar. Açıkta olanı dışında süslerini açmasınlar.[i] Başörtülerini, yakalarının üzerine salıversinler. Süslerini kocaları, babaları, kocalarının babaları, ...
  • Cennet nimetleri bıktırıcı değilse, cennet ehli bir lezzeti bırakıp başka bir lezzete nasıl yönelebilirler?
    6172 Eski Kelam İlmi 2010/12/05
    Bu sorunun kaynağı galiba dünyanın özellikleriyle ahiret meselelerinin birbirleriyle mukayese edilmesi ve dünyanın özelliklerinin ölçü kabul edilmesidir. Eksiklik, kusur, hastalık, zayıflık ve yokluk bu aleme aittir. Halbuki ayet ve rivayetlere göre ahiret aleminin özellikleri bu dünyanınkiyle muvafık değildir.Bir lezzeti bırakıp (eğer cennette bırakmak varsa) başka ...
  • Kur’an’la iç içe ve ona bağlanmanın yolları nelerdir?
    10430 Pratik Ahlak 2012/01/29
    Tilavet, ilahi niyetle, üzerinde düşünmeyle ve amelle birlikte olursa kendiliğinden Kur’an’ın cezzabiyetini artırır ve insanı ona bağlar. ...
  • "Eck" tarikatı nasıl bir tarikat ve maksadı nedir? Böyleli bir tarikatin hak olması mümkün müdür?
    11353 Teorik İrfan 2011/03/01
    Bu fırkanın ismi Eckankar'dir. Pual Tvyychl 1965 yılında bu fırkanın temelini attı. Onun ortaya attığı öğretilerin kaynağında şek edildi. Ancak  kendisi ortaya attığı öğretilerin kaynağı şühut ve sezgi olduğunu ve "Eck ustadları serisi"nden,  canlı ustd unvanıyla elde ettğini iddia etti. Ana ...
  • İlahi vahiyde lafızların yeri nedir?
    6680 Tefsir 2011/07/14
    Her şeyin lâfzî varlık, yazımsal varlık, zihnî varlık ve dışsal varlığı olmak üzere dört varlık türü vardır. Vahiy de bu dört varlık türüne sahiptir. Örneğin, Kur’an’ın dışsal varlığı hakkında şöyle demekteyiz: Bu lafızlar ile vahiy kanalıyla Peygamber tarafından algılanan bu Kur’an’ın görüngen ve hülasa varlığı sayılan bir aslı ve ...
  • Miktat b. Esved hakkında bilgi sahibi olmak istiyordum, acaba onun biyografisi ve hayatı hakkında bilgi bana göndere bilir misiniz?
    18474 تاريخ بزرگان 2009/01/10
    Miktat, Fil yılının 16'sında dünyaya geldi ve "Miktat b. Esved Keldi" olarak tanındı. Babasının ismi Amr'dır. Miktat, Allah Resulü'ne (s.a.a) iman eden on üçüncü Müslüman ve Müslümanlığını açıklayan ilk yedi kişiden biridir. Dolayısıylasabiqinden kabul edilmektedir. O, iki defa hicret etmiştir bu yüzden "Haceru'l-Hicreteyn" ...
  • Kur’an’da hayat ve ölüm kelimeleri kaç defa geçmiştir?
    12419 Kur’anî İlimler 2010/07/28
     “Hayat” yaşayış anlamındadır ve mevt de onun karşıt anlamıdır. Hayat ve mevt her ikisi de Allah’ın yaratıklarındandır. Kur’an şöyle buyuruyor: “Hanginizin daha iyi davranacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratan O'dur. O, üstündür ve çok bağışlayandır.”[1] ...
  • Yok olmak mümkün mü?
    10856 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2009/08/25
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Kuran’ı Kerim karı kocanın birbirlerine duydukları sevgi hakkında ne buyurmaktadır?
    2616 Tefsir 2020/01/20
  • Akli Burhan ile Fıkhi Kıyas arasındaki fark nedir?
    11401 Düzenler 2012/11/01
    Fakihler nezdinde kıyas ıstılahı, mantık ve felsefedeki “temsil” (analoji) ıstılahıyla aynıdır. ” kıyas ve temsilden maksat birinci şeyin hükmünü ikinci bir şeye, iki şeyde nitelik benzerlik olduğundan dolayı sirayet etmektir. Burhan, mantık ilminde “kıyas” türlerinden bir ıstılahtır ki yakini mukaddimelerden (öncül) oluşur ve verdiği netice ...

En Çok Okunanlar