Gelişmiş Arama
Ziyaret
9375
Güncellenme Tarihi: 2011/08/17
Soru Özeti
İslam’ın intihar hakkındaki hükmü nedir?
Soru
İslam’ın intihar hakkındaki hükmü nedir? Aşkta yenilmemin üzerinden uzun bir müddet geçmesinden sonra gerçekten hayatı sürdürmek için bir istek taşımamaktayım. Hiç kimseye bir zarar vermeden, sessiz ve sedasızca ve tabii bir ölüm sahnesi yaratarak (ailenin haysiyetini korumak için) bu dünyadan göçülemez mi?
Kısa Cevap

Kesinlikle her insanın hayatında dünyayı gözünde karanlık ve boş kılan rahatsızlıklar ve yenilgiler meydana gelmektedir. Bu durumda insanlar iki türlüdür: Bir grup bu sorunlar yumağından başı dik çıkmakta, tüm zorluklara göğüs germekte ve Allah’a tevekkül ederek yeniden yapılanmaya başlamaktadır. Bunun karşısında yer alan diğer grup ise eğilmekte, inzivaya çekilmekte veya bundan daha kötü olan intihara teşebbüs etmektedir. İnsan İslam’ın mantığına aşina olması durumunda ölümün son yol olmadığını, aksine sonsuz bir yolun başlangıcı olduğunu bilecektir. O halde intihar insana hiçbir yardımda bulunmaz. Artı, dünyada hiçbir sorun insanın değerli canını karşılığında verecek kadar değerli değildir. İslam’ın bakışında her şeyin ve insanın sahibi Allah’tır. Evrende ve insanda tasarruf hakkına sahip olan O’dur. O’nun izin verdiği şey caiz ve O’nun izin vermediği şey de caiz değildir. Bu hususlardan biri de insan öldürmektir. Bu konuda intihar ile bir başkasını öldürmek arasında hiçbir fark yoktur. Çünkü bu iş kendinden veya bir başkasından hayat hakkını almaktır. Yüce Allah insanı bu işten sakındırmış ve şöyle buyurmuştur: “Kim, bir insanı, bir can karşılığı veya yeryüzünde bir bozgunculuk çıkarmak karşılığı olmaksızın öldürürse, o sanki bütün insanları öldürmüştür.”[1] Bir ferdin ölüm ve hayatı her ne kadar toplumun ölüm ve hayatına eşit değilse bile ona benzer. Bu yüzden Allah’ın izni olmadığı yerde bunu yapmak haram ve büyük günahtır. İnsanın intihar ederken kestiği nefesin bir başkasının veya kendisinin olması arasında bir fark yoktur. İmam bakır (a.s) şöyle buyuruyor: “Mümin her belaya müptela olur ve her tür ölüm ile ölür ama intihar etmez.”[2] İmam Sadık (a.s) intiharın akıbeti hakkında şöyle buyuruyor: Her kim intihar ederse sürekli cehennem ateşinde kalır … .”[3] Bu rivayetler İslam’ın bu olguya karşı takınmış olduğu tavrın ne kadar sert olduğunu gösteren diğer numunelerdir. O halde asla intihara bir çözüm olarak bakmayınız. Diğer insanlar bu fiili anlamasa ve bu çok tabii gösterilse bile gerçekte ve Allah nezdinde hiçbir şey gizli kalmaz. Eğer doğru yolda yürürseniz kısa bir müddet sonra tüm bakışların odağı ve ailenizin övünç kaynağı olacağınızdan emin olun.

Birkaç Tavsiye:

1. Değişik yollar ile imanınızı geliştirmeye ve güçlendirmeye çalışın.

2. Sevinçli, iyimser ve ümitli bireyler ile oturun ve onların ruh halinden ilham alın.

3. Negatif eğilimlilikten özenle kaçının ve negatif düşünceleri kendinizden uzak tutun.

4. Bu konuyla irtibatlı danışmanlık gruplarıyla ilişki içinde olun.



[1] Maide, 32.

[2] Kuleyni, Muhammed b. Yakub, Kafi, c. 2, s. 254, çap-ı çarom, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, 1365 h.ş.

[3] a.g.e., c. 7, s. 45.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar