Gelişmiş Arama
Ziyaret
12476
Güncellenme Tarihi: 2009/12/18
Soru Özeti
Hz. Peygamberin (s.a.a) bakışında selam vermenin önemi nedir?
Soru
Neden Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) ilk önce selam verirdi?
Kısa Cevap

İnsan toplumsal bir varlık olup kendi türlerinin ilişkisine, dostluğuna ve sevgisine ihtiyaç duyar. Selam vermek iki insan arasındaki sağlıklı ilişkinin ilk merhalesini oluşturur ve dostluk, samimiyet, sevgi, tevazu, hayır duası ve karşı tarafa güven vermek gibi değişik mesajlar içerir. Selam sözcüğü çok güzel ve manalı bir kavram olup bu kelimeyle muhatabımız için hayır ister ve esenlik dileriz. Bununla birlikte muhataba bizim tarafımızdan kendisine hiçbir zarar gelmeyeceğine dair güven veririz. Hz Peygamberden (s.a.a) nakledilen hadislerde selam vermek dostluk ve sevgiyi artıran bir etken olarak değerlendirilmiştir.[1] Bu esas uyarınca İslam’da selam vermeye çok önem verilmiş ve selam vermek Allah tarafından büyük bir ödülle ödüllendirilen müstehap bir fiil olarak addedilmiştir. İmam Hüseyin (a.s) şöyle buyurmuştur: Selam vermenin yetmiş sevabı vardır, bunun altmış dokuz bölümü selam verene ve bir bölümü de selamı alana aittir. Zira selam vermek müstehaptır, lakin onun cevabını vermek farzdır.[2] Aynı şekilde şöyle buyurmuştur: “Cimri, selam vermekten kaçınan kimsedir.”[3] Bundan dolayı hadislerde Hz Peygamberin (s.a.a) her zaman başkalarından önce davranmasının ve hiçbir zaman selam vermede hiç kimsenin onun önüne geçemediğinin bildirilmesi acayip bir husus değildir; zira Hz Peygamber (s.a.a) İslam’ın ve bu ilahi dinin hükümlerinin hakkaniyetine tamamıyla ve olağanüstü bir şekilde iman etmişti ve Allah’ın buyrukları karşısında mutlak itaat sergilerdi. Öte taraftan kendisi Müslümanların örnek ve numunesiydi.[4] Hz Peygamber (s.a.a) söylediği her şeyle bizzat kendisi amel ederdi ve İslam toplumunun faydalanması için kendi ameliyle özenle İslam buyruklarına halkı riayet etmeye çağırırdı. İşte bu buyruklar sayesinde Müslümanlar arasında dostluk ve sevgi gelişti.

 


[1] Müstederkü’l Vesail, c. 8, s. 454, "قَالَ ع طَلَاقَةُ الْوَجْهِ بِالْبِشْرِ وَ الْعَطِيَّةِ وَ فِعْلُ الْبِرِّ وَ بَذْلُ التَّحِيَّةِ دَاعٍ إِلَى مَحَبَّةِ الْبَرِيَّةِ".

[2] Tuhefu’l Ukul, Tercüme Caferi, s. 229.

[3] a.g.e, s. 229.

[4] Ahzap Suresi, 21. ayet: "لَقَدْ كانَ لَكُمْ في‏ رَسُولِ اللَّهِ أُسْوَةٌ حَسَنَةٌ لِمَنْ كانَ يَرْجُوا اللَّهَ وَ الْيَوْمَ الْآخِرَ وَ ذَكَرَ اللَّهَ كَثيراً".

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Peygamber Efendimizin, Ebu Bekir Ömer ve Osman’la akrabalık kurması ve İmamların Çocuklarına onların İsimlerini koymaları onlardan razı olduklarına delalet etmez mi?
    62733 Eski Kelam İlmi 2011/08/16
     Her evliliğin gerçekleşmesinde çeşitli nedenler olabilir ve evlilik iki ailenin bakış açısı, fikri yapısı veya inanç yapısının müşterek olduğu ve bir fikri ayrılık olmadığı anlamına gelmez. Buna ek olarak mümkündür iki insanın belli bir zaman diliminde birçok konuda ortak ve uyumlu noktaları olsun ve bir müddet ...
  • İslam Peygamber’inin mektuplarını padişahlara kim ulaştırmaktaydı?
    2727 Tarih 2020/01/20
  • Ahbariler ve Usuliler kimlerdir?
    18481 Tarih Felsefesi 2012/05/03
    Ahbarilik, hadis ashabına denir ve Şiilikte onlar Ahbarî olarak adlandırılır. Bu grup içtihadı geçersiz bilmekte ve sadece habere (rivayetler ve hadisler) uymaktadır. Ahbariler karşısında olan Usuliler ise birçok İslam fakihinin içinde bulunduğu ve Usulî olarak adlandırılan gruba denir. Bu grup, İslam’ın şer’i hükümlerini belirlemede Kur’an, sünnet, akıl ...
  • Acaba İslam Peygamberi şehit mı oldu?
    17303 تاريخ بزرگان 2011/09/28
    Şia ve Ehlisünnet’in Rivayi ve tarihsel kaynaklarında Peygamber’in (s.a.a.), zehirlendiğinden dolayı şehit olduğunu teyit eden birçok delil var olmakta. Ama şu noktaya da dikkat etmek gerekir ki eğer şehitliği kuranın tarif ettiği; yani Allah ve Allah resulü yolunda öldürülmek şekilinde tarif edersek açıktır ...
  • İbadetlerimiz “kendimiz içindir” den maksat nedir? Bu mesele "İbadet Allah için olmalıdır" ilkesiyle bağdaşlaştırılabilinir mi?
    11339 İslam Felsefesi 2009/06/17
    Allah'u Teâlâ, hikmet sahibi olup anlam ve hedefsiz her hangi bir şeyi emretmediği kesin olduğu için, biz insanları, yerine getirmekle mükellef kılıdığı ibadetlerin esersiz olmayıp bazı faydalara haiz oldukları kesindir. Diğer taraftan Allah'u Teâlâ, zati itibariyle zengin ve bu ibadetlere ihtiyacı olmadığı hasabiyle, bu ibadetlerin faydası Allah'ın ...
  • Dini teklifi yerine getirmede kız ve erkek arasındaki fark nedir? Bu farkın delili nedir?
    7181 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/09/09
    Dini teklifin yerine getirilmesinde kız ve erkek arasında yaş yönünden fark vardır ve fıkıhta “Teklif Şartları” denilen teklifin alt yapısını oluşturan şartlar; buluğ, akıl, güç ve ihtiyardan ibarettir. Teklif, baş ağrısı ve meşakkat değil, fikri olgunluğun göstergesi, kız ve erkeğin kemali ve onların seçkinlik ve ...
  • Sigara tiryakisi olan kimse hem oruç tutup hem de sigara içebilir mi?
    8186 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/28
    Taklit merciilerinin bu konuda ki görüşleri şöyledir:Farz ihtiyat gereği oruçlu kimse sigara, tütün vb. gibi şeylerin dumanını boğazına kaçırmamalıdır.[1] Ayetullah Hamanaei: Farz ihtiyat gereği oruçluyken sigara içmek caiz değildir.
  • Lezzet kısımları nelerdir? Üstün lezzete nasıl ulaşılabilir?
    6701 Pratik Ahlak 2011/04/12
    İnsan lezzet ve dertsiz değildir. Bazı hususlardan lezzet almakta ve bazı hususlardan da rahatsız olmaktadır. Bu hususları tanzim etmede ahlakın önemli bir payı vardır. Ahlakî konular sayesinde gerçek lezzet ve dert, gerçek dışı olandan ayırt edilmekte ve böylece insan gerçek lezzete yönelebilmekte ve gerçek olmayandan ...
  • Ulu’l Emr ayeti kimin hakkında nazil oldu?
    13333 Eski Kelam İlmi 2011/04/13
    Şii müfessirlerinin hepsi Ulu’l Emr’den maksadın, İslam toplumunun maddi ve manevi yaşamının tüm boyutlarındaki önderliğinin, Allah ve Peygamberi (s.a.a) tarafından kendilerine verilen masum imamlar olduğu ve Onlardan başka kimsenin buna ortak olmadığı konusunda ihtilafları yoktur. Ancak Masum İmamların kendileri birilerini bir göreve atar ve bir makam verirlerse belli ...
  • Niçin İslami düşünceyi açıklamak için her yönlü kamil bir sistematik teoriye ihtiyaç vardır?
    6849 Yeni Kelam İlmi 2007/08/23
    Şimdiye kadar din bilginleri, evrensel ve belli dönemlere ait unsurları içeren İslami öğretiler karşısında tikelci bir yöntem kullanmışlardır. Böyle bir yöntem ve yaklaşım İslami araştırmaların sistematik bir yapıya sahip olmasını önlemiştir. İslami düşünceyi oluşturan öğeler birbirleriyle aralarında bir düzene tabii tutulmadan bir araya toplanmıştır. Bu bir araya ...

En Çok Okunanlar