Gelişmiş Arama
Ziyaret
5689
Güncellenme Tarihi: 2010/09/06
Soru Özeti
İslam hükümlerini sormak uzmanlık gerektirir mi?
Soru
Bazı zamanlar âlimlerden soru soruyoruz. Sorunun cevabını bilmediğimiz veya özel bir konu hakkında soru sorduğumuz için rahatsızlık duyduklarını bize yansıtıyorlar. Onlar Farsça ve Arapça bilmediğimiz ve uzmanlık derslerine katılmadığımız için hadisleri okumaya ve tahlil etmeye hakkımız olmadığını ve sadece uzman sıfatıyla kendilerinin yanına gelebileceğimizi söylemekteler. Bu adilce midir? İslam ve Allah hiç kimseye apaçık doğruları bilme ve düşünme gücü vermemiş midir? Bu tür âlimler insanları (dostça ve karşılıklı anlaşmayla) İslam’a doğru yönlendirmemekte ve İslam’dan uzaklaştırmaktadırlar.
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

İslam hüküm ve ilimlerini bilme ve öğrenmenin derinlik açısından değişik düzey ve mertebeleri vardır.

A) Yüzeysel bilgi ve genel bilgilenme: Amelî, ahlakî ve inançsal hüküm, adap ve buyrukları öğrenmek gibi.

B) Delilli Bilme: Ahlakî, İnançsal ve amelî fıkhî delilleri öğrenmek gibi.

C) Amelî, ahlakî ve inançsal hükümlerin felsefe ve hikmetini bilmek.

İlk merhale (yüzeysel bilgi ve genel bilgilenme) düzeyinde öğrenmek ve sormak her bireyin görevidir. Buna cevap vermek de âlimlere farzdır. Ama ikinci ve üçüncü merhaleler düzeyinde öğrenmek gerekli ilmî ve teknik maharetleri kazanmadan ve lazım olan araçları hazırlamadan iyi bir netice vermez ve bazılarının nezdinde vakit telef etmek olarak telaki edilebilir. Tıpkı uzmanlık isteyen tıbbî meseleler hakkında bilgisi olmayan bireylerin bir doktoru herhangi bir hastalığın uzmanlık isteyen delillerini açıklamaya mecbur kılma girişimleri gibi. Böyle bir durumda doğal olarak soru sorulan doktor ve soru soran bireyin vaktinin telef olmasından başka bir netice hâsıl olmayacaktır. Fıkıh ve içtihat ilimlerindeki gerekli maharetlerin ne olduğunu öğrenmek için şu soruların yanıtlarına müracaat ediniz: 1077. Soru (Site: 1235), İndeks: Fetva Vermenin Temelleri ve Delilleri; 66. Soru (Site: 307), İndeks: Kur’an ve İçtihat; 7791. Soru (Site: 7897) , İndeks: Bazı Müçtehitlerin Bir takım Müşterek Konulardaki İhtilafları.

Din âlimleri her zaman kitap yazıp basarak ve soru ve cevap oturumları düzenleyerek vb. muhatapların bilgi düzeyini yükseltmeye ve belirtilen alanda İslamî ahlak ve güler yüzle soruları yanıtlamaya çalışmışlardır. Bu iddiamızın delil ve tanığı ikinci ve üçüncü merhale düzeyini de kapsayan soruları yanıtlamak için değerli din âlimleri tarafından internet eksenli değişik sitelerin faaliyete geçirilmesidir.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Allah’ın yeryüzü ve gökyüzündeki kudret nişaneleri nelerdir?
    15244 Eski Kelam İlmi 2010/08/22
    Gökyüzü, yeryüzü, onlarda yer alan ve evrende olan her şey tümüyle Allah’ın kudret nişaneleridir. Bu nişaneler hiç kimsenin tümünü saymaya güç yetiremeyeceği kadar çoktur. Kur’an-ı Kerim defalarca inanları bu ayetleri görmeye davet etmiştir. Galaksiler, sistemler ve onlarda bulunan gezegen ve enteresan oluşumlar, çarpışmalar, ...
  • Müslüman olmayan birisinin kesmiş olduğu hayvandan yararlanıla bilinir mi?
    10175 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/05/13
    Ehl-i Beyt mektebinin fakihlerine göre, İslamî usullere göre kesilmemiş olan hayvanların etleri mundar (leş) hükmündedir. Bu hayvanların etleri haramdır ve yenmesi de caiz değildir. ...
  • Necis bir yerde yatmak bedeni necis eder mi?
    22414 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/19
    Eğer temiz bir şey necis bir şeye değerse ve onların her ikisi veya sadece biri ıslaklığını diğerine sirayet ettirecek şekilde ıslak olursa, temiz şey necis olur. Eğer ıslaklık diğer şeye ulaşmayacak kadar az olursa, temiz olan şey necis olmaz.[1]
  • Günümüz dünyasında kanaatın ölçüsü nedir? Orta halli ve kanaata dayalı bir yaşam nasıl olmalıdır?
    11225 Eski Kelam İlmi 2012/04/15
    Değerli okuycumuz, Yazdığınız şeyler dini öğretilerde maddi ve geçim konularında bir tür tezat ve ikilemin olduğu yönünde olduğundan bize hatırlatma olması, sizin de şüphelerinizin giderilmesi için aşağıda İslamın fakirlik ve zenginlik meselesindeki görüşünü özetle ele alacağız. 1- Bildiğiniz üzere İslam tam ve kapsamlı ...
  • Gaybet döneminde ilahi velayet makamı kime aittir?
    10120 Eski Kelam İlmi 2010/04/07
    Gaybet ve Huzur döneminde ilahi teşrii velayet Masum İmam (a.s) tarafından uygulanır. Bu da ya doğrudan masumun kendisi tarafından ya da İmam tarafından belirlenen fakihler tarafından gerçekleşir. Çünkü Allah’ın itaati bize gerekli olduğundan Allah’ın velisinin itaati de Allah’ın itaati sayıldığından o da bize farzdır. Masum İmam’ın ister gaybet ...
  • İlahi yaşam nasıl bir yaşamdır? Şu andaki yaşamla bir tezaddı var mı?
    8082 Pratik Ahlak 2012/01/05
    Kur’an’a baksak ve ‘’Neden yaratıldık? sorusunu ona sorsak şu cevabı verecektir: ‘Ben, cinleri ve insanları, sadece bana kulluk etsinler diye yarattım.’ İbadet nedir? İbadet yani Allah’a kulluk etmektir. Yani yaptığımız bütün işler, hatta yemek içmek gibi günlük ve çok normal işlerimiz bile ilahi ve ibadi ...
  • Kur'an-i Kerim "Açık kitap nazil ettik. Bu ayetteki açık kelimesinden maksat nedir?
    9466 Tefsir 2011/07/23
    Açık (mübin) Kur'an'ın bir sıfatıdır. Kur'an'ı bu şekilde vasıflandırmakla onu halka daha fazla tanıtmayı hedef almaktadır. Onun diğer semavi olan ve olmayan kitaplara olan üstünlüğünü açıklıyor. Çünkü hiçbir kitabın emir ve programları Kur'an gibi açık değildir.Kur'an'da sürekli çeşitli ayetlerde bu Kur'an'ı nazil ettiğini açıklaması hidayet nimetini insanlara hatırlatmak içindir.
  • Kehf suresinin Muhtevası ve okumasının fazileti nedir?
    55601 Tefsir 2012/04/19
    Kehf suresi kuranı kerimin diğer sureleri gibi faziletlere ve birçok nitelik ve özelliklere haizdir. Bu yücelik ve faziletler peygamberden (s.a.a.) ve İmamlardan (a.s.) nakledilen birçok rivayetlerde beyan edilmiştir. Peygamberden (s.a.a.) nakledilen bir rivayette şöyle denilmektedir: Bu sure nazil olduğunda yetmiş bin melek onunla birlikte imiştir. Her kim ...
  • Ehlisünnetten olan bir bayanın Şia bir kimseyle evlenmesinin hükmü nasıl ve onlardan doğan çocuklar kime aittir?
    8853 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/30
    Değerli taklidi merciler şöyle buyurmaktadırlar: Sünni olan bir bayanın Şia olan bir kimseyle evlenmesinin işkâlı yok.[1]Nikâh akdinin nerede kıyılması hususunda her hangi bir ayrıcalık söz konusu değildir. Bazı yerlerin bazı nedenlerden ötürü ...
  • İmam Ali (a.s) zamanında kimler humus toplamakla görevliydi?
    10908 تاريخ بزرگان 2011/11/13
    Müslümanların tamamı, humusun ilahi farzlardan bir tanesi olduğuna inanmış ve bunu herkesin zorunlu olarak kabul etmeleri gerektiğini söylemişlerdir. Bu hükmün, Bedir savaşından sonra bir kanun haline gelerek sürekli uygulanmıştır. Hz. Ali (a.s)’de bu ilahi farzın uygulanmasında Peygamber (s.a.a)’in yanında yer alıp Peygamberle (s.a.a) gerekli işbirliği içinde olan ve Peygamber (s.a.a)’in ...

En Çok Okunanlar