Gelişmiş Arama
Ziyaret
10513
Güncellenme Tarihi: 2012/02/18
Soru Özeti
Eşim daha önce Hindu idi ve benim için Müslüman oldu. Ama bu görünüşte kaldı ve kendisi hiçbir şerî meseleye riayet etmemektedir. İşini yalan ile elde etti. Nasıl davranmam gerektiğini bana bildirir misiniz? Boşanmak caiz midir?
Soru
Eşim daha önce Hindu idi ve benim için Müslüman oldu. Ama bu görünüşte kaldı ve kendisi hiçbir şerî meseleye riayet etmemektedir. İşini yalan ile elde etti. Nasıl davranmam gerektiğini bana bildirir misiniz? Boşanmak caiz midir?
Kısa Cevap

Cevap olarak söylemeliyiz ki siz maalesef evliliğin başında hataya mürtekip olmuşsunuz. Gerekli araştırmayı yapmaksızın inanç ve düşüncelerini pek bilmediğiniz birisiyle ortak yaşama başlamışsınız. Ama sizin henüz dininize ve onun buyruklarına riayet etmeye hassas olmanız ve kalbî imanınızdan kaynaklanan kaygılarınızı dile getirmeniz övülmeye layıktır. Probleminiz ile ilgili olarak şöyle söylemeliyiz: İslam sadece iki şahadet ile tahakkuk eder ve eğer bir şahıs şerî meselelere riayet etmiyorsa, günahkâr ve kusurlu sayılmasına ve gerçekte hakiki Müslüman olmamasına rağmen, onun sadece namaz, oruç ve diğer şerî farzları yerine getirmemesi kendisinin Müslümanlıktan çıkmasına, kâfir ve necis olmasına neden olmaz. Kendisinin mürtet oluşu ispatlanamayana dek, diğer Müslümanların hükmünü taşır.[1] Bu esasla, Müslüman bayanlar ile evlenmek gibi İslam hükümleri onun için icra edilebilir ve bu doğrultuda boşanmak da onun inisiyatifindedir. Siz yasal olarak belirttiğiniz delillerden hareketle eşinizden ayrılma iznini elde edemezsiniz; çünkü bir taraftan o henüz şerî kanunlara göre Müslüman sayılmaktadır ve öte taraftan da kendisinin işini yalan vesilesiyle elde etmesini evliliği iptal etme gerekçesi ve sebebi sayamazsınız. Eşiniz karşısında sizin gösterebileceğiniz tavır, ilkönce onu yatıştırarak ve kendisine nasihat ederek davranış ve hareketlerini İslam ölçüler ve buyruklarına göre düzenlemesi yönünde çalışmalısınız. Eğer çabanız sonuçsuz kalırsa ve zor bir ilahi imtihana tabi tutulacak olursanız, çabanızı kendi dininizi ve evlatlarınızı korumaya matuf kılmalı ve en zor şartlarda bile mümin kalınabileceğini bilmelisiniz; zira imansız ve zalim kocaları bulunmasına rağmen Kur’an-ı Kerim tarafından örnek hanım ve tüm insanlar için numune olarak tanıtılacak kadar bir iman derecesine ulaşan (Firavun’un eşi gibi) kadınlar var olmuştur.[2] Neticede eğer kocanız resmen mürtetliğini ilan etmişse veya sürdüremeyeceğiniz ölçüde hayatı size zor kılmışsa, yargı mercileri kanalıyla boşanma girişiminde bulunabilirsiniz. Elbette şerî kanunlar esasınca eşin mürtet oluşu ispatlandığı an evlilik geçersiz olur ve boşanmaya gerek kalmaz. İmam Humeyni’nin (r.a) Tevzihü’l-Mesail’inde şöyle yer almaktadır: “Eğer Müslüman olmayan bir baba ve anneden dünyaya gelmiş ve Müslüman olmuş bir erkek, hanımıyla yakınlık kurmadan önce mürtet olursa, akdi geçersiz olur ve yakınlık kurduktan sonra mürtet olur ise, hanımı boşanma hükümlerinde belirtildiği kadar iddet tutmalıdır. O halde iddet bitmeden önce kocası Müslüman olursa, akit geçerlidir. Aksi takdirde geçersizdir.”[3] Elbette tekrar vurguluyoruz ki sadece şerî hükümleri yerine getirmemek ve onları inkâr etmekle bir şahsı mürtet saymak mümkün değildir. Elbette söz konusu hükümleri inkâr etmek, Allah ve Peygamberi (s.a.a) inkâr etmeye neden olursa, mürtet olur.”[4] Zorluk ve sıkıntı durumunda da şerî mercie müracaat etmeli ve boşanma talebinde bulunmalısınız.   



[1] Hamaney, Seyid Ali, Ecübetü’l-İstiftaat, s. 62.

[2] Tahrim, 11.

[3] İmam Humeyni, Tevzihü’l-Mesail, m. 2450.

[4] İmam Humeyni, Tevzihü’l-Mesail, m. 2447.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İmam evlatlarının adına yapılmış türbelere inanmanın ölçüsü nedir?
    6813 Eski Kelam İlmi 2009/07/04
    İmam evlatlarından maksat Ehl-i Beyt İmamlarının soyundan gelen zatların türbeleridir. Bir çok hadiste Resulullah’ın soyuna saygı göstermenin gerekli olduğu vurgulanmış ve bu iş için büyük bir sevap ve mükafat vaat edilmiştir.Resulullah’ın soyuna saygı göstermenin bir örneği de onların mezarlarına saygı göstermek, oraları ziyaret ...
  • Şia'nın Mehdi Muntezer hakkında görüşü nedir?
    10145 Eski Kelam İlmi 2008/02/18
    Bu soru çok genel olduğu için, cevapta bu konuyu birkaç yönden ele alıp; İmam Mehdi (ac)'in hayatını, Kur'an ve rivayetlerdeki bilgileri ve son olarak 12. İmamın zuhurunun alametlerini kısaca inceleyeceğiz.On ikinci imamın ismi İslam peygamberinin ismiyle (m h m d) aynıdır ...
  • Neden yeni Müslüman olmuş birisi geçmiş namaz ve oruçlarını kaza etmesi gerekmezken doğuştan Müslüman olan birisi eda etmediği namaz ve oruçlarını kaza etmesi gerekmektedir?
    2736 Kaza Namazı Ve Kiralık Namaz 2020/01/19
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12734 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • “Vebtelül yetama hatta iza beleğun nikahe” şeklinde olan ayetin anlamı nedir?
    7622 Tefsir 2012/05/12
    Allah u Teâlâ bu ayeti kerimede yetimlerden sorumlu olan kimselere düstur veriyor ki yetimlerin mallarına karşı dikkatli olmalarını istiyor. Yani onların sermayesini korusunlar, sorumlulukları döneminde buluğ ve rüşt çağına erinceye kadar onları denemeye tabi tutsunlar. Sorumlular, sorumluluklarının altında olan yetimlerin buluğ ve rüşt çağına erdiklerini fark ettiklerinde ...
  • Oruç insan üzerinde ne gibi eğitici eserler bırakır?
    6967 Pratik Ahlak 2012/05/12
    Oruç, nefsin tehzip (ruhi temizlik) ve tezkiyesi için bir çeşit alıştırma ve insanın kendi nefsine tasallutunun tahakkuku için uygun bir yöntem ve nefsanî heveslerle mücadeledir. Oruç, ferdi ve içtimai iki boyutta olmak üzere, insanın bedensel boyutta bıraktığı eserlerin yanı sıra insanın ruhi boyutunda da eğitici ...
  • Haksız yere yemin eden kimsenin akıbeti ne olur?
    12187 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/13
    Haksız yere yemin etmenin akıbetinden maksat iki şey olabilir:1- Şer’i ve fıkhi hüküm manasında akıbet.2- Getirdiği sonuçlar manasındaki akıbet. Bu etki dünya veya ahiret etkileri olabilir. Sorudan galiba bu ikinci mana kastedilmektedir.1- Şer’i HükümŞer’i Hüküme göre ...
  • Nur suresinin iniş sebebi nedir?
    30901 Tefsir 2012/05/27
    Nur suresinin bir iniş sebebi yoktur; ama 6 ila 9, 11 ila 16 ve 30 ila 31. ayetlerinin iniş sebebi vardır ve aşağıda bunlara işaret edilecektir: Nur suresinin 6 ila 9. ayetlerinin iniş sebebi: Bu ayetlerin iniş sebebi hakkında İbn. Abbas’tan nakledildiğine göre ...
  • Neden biz Şiiler Hamd suresinden sonra “elhamdülillahi rabbi’l-âlemin diye söylemekteyiz?
    8855 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/23
    Bizim ile Ehli Sünnet arasında bir takım şekilsel ihtilaflar mevcuttur. Ehli Sünnet mensuplarının el bağlayarak namaz kılması, onların abdest alma şekli ve bunun Şia ile farklılığı, fıkıh konularındaki bazı şekilsel ihtilaf noktaları olarak adlandırılabilir. Bu ihtilafların nedeni, bu sitedeki diğer sorularda detaylıca işlenen daha genel konulara dönmektedir. (1523, 248 ...
  • Aşırılık nedir ve ondan nasıl uzak kalınabilir?
    17415 Eski Kelam İlmi 2011/03/01
    “Ğuluv” (aşırılık) sözlükte fazlalık ve uzamak anlamındadır; başka bir ifadeyle had ve ölçüyü aşmaktır veya daha iyi bir tabirle her şeydeki ölçü ve konumdan çıkmak ve öteye geçmek aşırılıktır. Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de aşırılığa şöyle işaret etmektedir: “Ey Kitap ehli! Hakkın dışına çıkarak dininizde aşırı gitmeyin.” ...

En Çok Okunanlar