Gelişmiş Arama
Ziyaret
21669
Güncellenme Tarihi: 2011/01/01
Soru Özeti
Şeytan cennetten kovulduktan sonra, tekrar nasıl cennete girebildi?
Soru
Şeytan, Âdem’e secde etmediği zaman Allah onun cennetten çıkardı. Şeytan cennetten kovulduktan sonra, tekrar nasıl cennete girip Âdem ve Havva’yı kandırabildi?
Kısa Cevap

Kısaca, şeytanın insanla irtibatında ve vesvese vermesinde fiziksel varlığa ihtiyaç duymadığını biliyoruz. Bu esas gereğince şeytanın cennete girmeden vesvese amelini yerine getirmesi imkânı vardır, ancak her halükarda soru için faraziyeleri söz konusu ettikten sonra soruyu cevaplandıracağız.

1. Hz. Âdem ve Havva’nın içinde oldukları cennet, Allah-u Teâlâ’nın, salih kimseler ve iyi ameller işleyenlere vaat ettiği cennetin aynısıdır.

Bazı müfessirler, Âdem ve Havva’nın cennetinin, takva sahibi insanlara vaat edilen ebedi cennet olduğuna inanırlar.

2. Hz. Âdem ve Havva’nın içinde bulundukları cennet, Allah-u Teâlâ’nın, onlar için nazarda tuttuğu dünyevi bahçelerden bir bahçe idi.

3. Bazı müfessirler, Âdem’in yaşadığı cennetin, ebedi bir cennet değil, semavi bahçelerden birisi olduğuna inanırlar.

Birinci faraziye esasına göre şeytanın kalbe girme yolu şehvet, gazap ve vehim yetisi vasıtasıyla olmuştur. Şehvet gücü, şeytan için bir vesile oldu ki bu şehvet yetisi vesilesiyle kalbe dönük yol bulabilmiş oldu.

Ancak ikinci ve üçüncü faraziye esasına göre: Asıl itibariyle Âdem ve Havva’nın içinde bulundukları yer, vaat edilmiş olan cennet değildi ta “şeytan tekrar nasıl cennete girebildi” sorusu söz konusu olabilmiş olsun

Ayrıntılı Cevap

İlk etapta bilinmesi gerekir ki, beşer ilminin ilerlediği günümüzde, bir yerde fiziksel varlık olmaksızın ses, görüntü ve hatta üç boyutlu görüntüyle, başkalarıyla irtibat kurulabilmesi gücüne ulaşıldı.

Bu noktayı dikkate alarak ve Kur’an’ı Kerim’in açık ifadesiyle şeytanın kovulması ardından insanlarla irtibatının devem etmesi iznini Yaratıcıdan aldığı[1] hakikatini de göz önünde bulundurduğumuzda bu sorunun belli bir yere kadar halledildiği anlaşılıyor. Ancak bunun yanında bu soru hakkında pek çok bahisler yapıldığı ve akabinde çeşitli görüşler söz konusu olmuş ve bu doğrultuda farklı beyanlar ortaya atılmıştır:

1. Hz. Âdem ve Havva’nın içinde oldukları cennet, Allah-u Teâlâ’nın salih kulları ve iyi ameller işleyen kimseler içi vaat ettiği cennetin aynısıdır.

Bazı müfessirler, Âdem ve Havva’nın cennetinin, takva sahibi insanlara vaat edilen ebedi cennet olduğuna inanırlar, zira “El-Cenne”[2] kelimesindeki “Elif” ve “Lam” harfleri, “Elif” ve “Lam”ı ahdidir ve ebedi cennete işaret eder. Aynı şekilde inin anlamında olan “İhbitu”[3] cümlesi de, yukarıdan aşağı inmeye delalet eder.[4]

2. Hz. Âdem ve Havva’nın içinde bulundukları cennet, vaat edilmiş cennet değil, Allah-u Teâlâ’nın onlar için nazarda tutuğu dünyevi bağlardan bir bağdı.

Âdem’in (a.s) içinde yaşadığı cennetin, vaat edilmiş cennet olmaması gerekir, zira:

  1. Vaat edilmiş cennet, amel öncesi verilen bir yer değil, bilakis kemal yolunda veya tabiri caizse “Kavs-i Suudi” (yükseliş oku) mesirinde işlenen amellerin ve kazanılan melekelerin bir ürünüdür.
  2. Vaat edilmiş cennete giren, dışarı çıkartılmaz.
  3. Vaat edilmiş cennet, şeytanın vesvese yeri olmaması hasebiyle Âdem’in (a.s) cenneti, ebedi kıyamet âleminin cennetinden başka bir şeydir ve şayet bu cennetten, yeryüzünde havası ve suyu güzel bağlık bölgelerden birisi olması kastedilmiştir.[5]

3. Bazı müfessirler, Âdem’in yaşadığı cennetin, ebedi bir cennet değil, semavi bağlardan birisi olduğuna inanırlar, zira vaat edilmiş cennette, teklif yoktur ve oraya giren kimse, çıkartılmayacak; orada ebedi olarak kalacaktır.[6]

Şimdi birinci faraziye esasınca Âdem’in cennetinin vaat edilmiş cennet olduğunu kabul edersek, şeytanın oraya nasıl girdiğini inceleyelim:

  1. Şeytanın, Âdemoğlunun kalbine nasıl girdiğine bakmamız gerekir; bedenin giriş yerlerinden birisiyle mi? Acaba şeytanın cisim olduğu ve kalbe girdiğini düşüne bilir miyiz? Bu konuda melekler nasıl akıl gücü aracılığıyla giriyorsa, şeytanın da kalbe şehvet, gazap ve vehim gücü aracılığıyla girdiğini söylememiz gerekir. Âdem ve Havva, men edilmiş ağaca meylettiklerinde, şehvet gücü şeytanın aracı oldu ve bu araç vesilesiyle kalbe yol buldu. O halde ne cennetin içine girdi, ne bedenin giriş yerlerinden birisi aracılığıyla kalbe girdi ve ne de cisimsel bir surette Âdem’in karşısına çıktı.[7]
  2. Şeytan cennetin içine girmedi, bilakis dışarıdan gizli aldatmayla onları kandırdı.[8]

İkinci ve üçüncü faraziyeye gelince: Asıl itibariyle Âdem ve Havva’nın içinde bulundukları yer, “Şeytan tekrar nasıl cennete girdi? sorusunu gerekli kılacak, vaat edilmiş cennet değildi.[9]

Dolayısıyla soruda söz konusu edilen cennetin, vaat edilmiş ebedi cennet olduğunu kabul etmemiz durumunda sorun ortaya çıkar, ancak ikinci ve üçüncü görüş esasına göre böyle bir durum söz konusu değildir. Aksine bu olay, başka bir cennette gerçekleşti ve bu sebeple, onların ikisi de o cennetten dışarı çıkartıldılar.[10]

Daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki indekslere müracaat ediniz:

1. Hz. Âdem’in Cenneti, 5053 (Site: 5440).

2. Âdem’in Cennetten İnmesinin Anlamı, 7255 (Site: tr7394).

 


[1] A’raf, 13-18.

[2] Ey Âdemoğulları! Avret yerlerini kendilerine açmak için, elbiselerini soyarak ana babanızı cennetten çıkardığı gibi, şeytan sizi de saptırmasın. Çünkü o ve kabilesi, onları göremeyeceğiniz yerden sizi görürler. Şüphesiz biz, şeytanları, iman etmeyenlerin dostları kılmışızdır.”A’raf, 27.

[3] Derken, şeytan ayaklarını oradan kaydırdı. Onları içinde bulundukları konumdan çıkardı. Bunun üzerine biz de, “Birbirinize düşman olarak inin. Sizin için yeryüzünde belli bir süre barınak ve yararlanma vardır” dedik. Bakara, 36.

[4] Daver Penah, Ebu’l Fazl, Envaru’l İrfan fi Tefsiri’l Kur’an, Tahran 1375 ş, Naşiri İntişaraati Sadr, c. 1, s. 456.

[5] -a.g.e., s. 432.

[6] -a.g.e., s. 456.

[7] -Tayyib, Seyit Abdülhüseyin, Etyabu’l Beyan fi Tefsiri’l Kur’an, Tahran 1378, Naşir: İntişaraati İslami, İkinci baskı, c. 9, s. 111-112.

[8] -Envaru’l İrfan fi Tefsiri’l Kur’an, Musevi Hamedani, Seyit Muhammed Bakır, Kum 1374 ş, Defteri İntişaraati İslami Cameayi Müderrisini Havzayi İlmiye, Beşinci baskı, c. 1, s. 456.

[9] -a.g.e.

[10] -Tabatabai, Muhammed Hüseyin, El-Mizan fi Tefsiri’l Kur’an, Musevi Hamedani, Seyit Muhammed Bakır, Kum 1374 ş, Defteri İntişaraati İslami Cameayi Müderrisini Havzeyi İlmiye, Beşinci baskı, c. 1, s. 202.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Haram yoluyla meydana gelmiş cenabetin teri temiz midir?
    12134 Fıkıh 2011/10/30
    Ayetullah Mekarim Şirazi’nin görüşüne göre haram yoluyla meydana gelen cenabetin teri temizdir. Lakin namaz için elbiseyi değiştirmek gerekir. Ama guslün ardından (müstehap ihtiyat gereği) tüm beden bir defa yıkanmalıdır. Mastürbasyondan hâsıl olan cenabetin eserleri ile uyurken hâsıl olan cenabetin eseri arasında fark vardır; çünkü mastürbasyon haram ve günahtır, ama ...
  • Yabancı ülkelerden (Müslüman olmayan ülkelerden) ithal edilen deriler necis midir?
    7448 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/06
    Mobilya üzerindeki yabancı sözcüklerin yazılı oluşu her zaman onu üreten ülkenin gayri Müslim bir ülke olduğuna delil olmaz. Bu konuda vesveseci olmamak gerekir.  Vesveseci olmak bir nevi ruhi hastalıktır ondan kendini korumalısın.Ama sorduğunuz meselenin hükmü kısaca şöyledir:Hayvan deriden yapılmış ...
  • Kur’an’ın nazil olan son ayeti hangisidir ve vahyin çoğalmasının imkanı var mıydı?
    47414 Tefsir 2010/10/12
    Peygamberimize (s.a.a) nazil olan son ayetler hakkında çeşitli rivayetler vardır. Bütün rivayetleri göz önüne aldığımızda diyebiliriz ki, Peygamber’e (s.a.a) Mekke’nin fethinde ya da o yıl içinde nazil olan son tam sure ‘Nasr’ suresidir. Başlangıç ayetleri yönünden nazil olan son sure, hicretin 9. ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    8927 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Eğer bir kimse temiz ve necis olan iki şey arasındaki ıslaklığın birbirine ulaşmasından şüphe ederse temiz olan şey necis olur mu?
    7496 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Eğer bir şeyin temiz olduğunu kesin bilirseniz, ona necaset intikal ettiğini ve necis olduğunu kesin olarak bilmediğiniz sürece o şey temizdir.[1] Daha fazla bilgi için Bkz:808.
  • İmam Seccad’ın ahlaki yaşam tarzını açıklar mısınız?
    12617 Masumların Siresi 2010/12/22
    Dördüncü önder; Hak tarafından seçilen kâmil bir insan olup ahlak, ibadet ve ilim başta olmak üzere tüm alanlarda yetkinliğin zirvesine ulaşmıştı. Kendisi Kur’an ve Allah Resulü’nün (s.a.a) tecessüm etmiş ve aynî örneğiydi. İnsani değerlerin ve ahlaki faziletlerin unutulmaya yüz tuttuğu Emevilerin karanlık egemenlik döneminde o ulu imam ışıldayan ve ...
  • Masum imamlar evla olanı terk etmiş midir?
    6753 Eski Kelam İlmi 2012/10/09
    Masumların dua ve bağışlanma talepleri günahlardan kaynaklanmaz; zira Şiilerin inancına göre onlar günahlardan korunmuşlardır. Bu dualar birçok yerde salt öğretici ve tebliğ boyutlu olamaz, bilakis gerçeklik yönleri daha güçlüdür. Yukarıdaki iki konudan elde edilen netice, onların bağışlanma taleplerinin bizim için günah olmayan, lakin o büyük şahsiyetler için ...
  • Erkek karısını dışarıda çalışmaya mecbur edebilir mi?
    12116 Pratik Ahlak 2011/01/17
    Aile düzeninde masrafların karşılanması erkeğin vazifesi olup, erkek bu konuda karısını çalışmaya zorlayamaz. Ama kadın kocasının rızasını kazanmak için yapacağı her işin karşılığında çok sevap alır, ancak yapacağı iş dini kural ve ölçülerle çelişmemelidir. ...
  • İmam Cevad (a.s)'ın (İmam Muhammed Taki) kaç tane erkek çocuğu vardı?
    8800 تاريخ بزرگان 2011/08/30
     İmam Muhammed Taki'den sadece iki erkek çocuk İmam Ali Naki ve Musa Mubarka isimlerinde kalmıştır. Diğer erkek çocuklarının olduğu rivayet edilmiş olsa da ensap hakkındaki kaynaklarında da sadece bu iki erkek çocuk hakkında ittifak vardır. Bu konudaki ihtilafın sebebi nesep hakkındaki ilk kaynaklardaki var olan ihtilaf ya da diğer çocuklarından ...
  • Ramazan ve Kurban bayramları arasında evlenmenin hükmü nedir?
    7103 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/04/07
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar