Gelişmiş Arama
Ziyaret
12868
Güncellenme Tarihi: 2012/01/18
Soru Özeti
Kan akıntısının bitmesinden müddetlerce sonra gusül alıyordum, ama kahve renkli sızıntılar bir sonraki güne kadar var olmaktaydı. Yeni duyduğuma göre bu lekeler de aybaşı sayılmaktadır; benim bu durumda yükümlülüğüm nedir?
Soru
Merhaba. Kan akıntısının bitmesinden müddetlerce sonra gusül alıyordum, ama kahve renkli sızıntılar bir sonraki güne kadar var olmaktaydı. Ben bilmiyordum. Yeni öğrendiğime göre, kan akıntısından sonraki bu lekeler aybaşı hali sayılmaktadır. Etrafımda olanlardan sorduğumda, bu az sızıntıların aybaşı hali sayılmadığını bana söylüyorlardı. Benim yükümlülüğüm nedir? Bütün bu yıllardaki ameller yanlış mıdır? Aybaşı hali taşıyan bir insana haram olan ve yaptığım amellerin durumu ne olacaktır? Ben ne yapmalıyım? Bana kılavuzluk etmenizi rica ediyorum. Teşekkürler.
Kısa Cevap

Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (ömrü uzun olsun) Bürosu:

Genel olarak eğer kan değilse, aybaşı hali sayılmaz. Eğer kan olursa hatta sarı lekeler şeklinde olur ve on günü geçmezse, o lekelerin tümü aybaşı hali sayılır. Bu varsayımda bilgisizlik ve geçmiş amellerin caiz olduğuna dair inanç taşımanız nedeniyle, bir harama mürtekip olmamışsınız. Ama gusülsüz kıldığınız namazları kaza etmeniz gerekir. Elbette kâmil olarak temizlendikten sonra, cenabet guslü almış olmanız durumunda durum değişir ve aybaşı guslü almanız gereken zaman ile cenabet guslü aldığınız zaman arasında kalan miktarı kaza ediniz.[1] 

Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu:

Aylık adetlerden önce çıkan sıvıların kan olduğu doğrulanmayıncaya kadar bir hükmü yoktur ve aylık âdetinizin sonunda yaptığınız kontrolde pamuk üzerinde sarılık görürseniz, bu aylık âdetin sürdüğü manasına gelir. –On gün geçmeden- kan dışında başka sızıntılar görürseniz, bunun aylık adet ile bir ilişkisi yoktur ve rengi sarılığa kaçsa da temiz olduğuna hükmedilir.

Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu:

Eğer hükümleri öğrenmede kusur etmemişseniz, sakıncasızdır ve bundan sonra daha fazla dikkat gösterin. Eğer üzerinden on gün geçerse ve önceki aylardaki miktarıyla kan görülürse aylık adet sayılır ve kalanı istihaze hükmü taşır. Eğer on günü aşmazsa, onun tümü aybaşı hali sayılır.

Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin cevabı şöyledir:

Eğer namaz veya necasetten temizlenmenin şart olduğu bir ameli gusülsüz yapmışsanız ve o amelin kazası varsa, onu kaza etmelisiniz. Elbette o zamanda meseleyi bilmediğiniz için ve anlaşıldığı kadarıyla bilgisizliğiniz kusurdan kaynaklanması nedeniyle, bir günaha mürtekip olmamışsınız. Temizlenmeden önce aybaşı halindeyken kıldığınız namazlar geçersizdir ve kazası yoktur.



[1] Açıklama: Aybaşı kanından sonraki sızıntıların (eğer on günü aşmamışsa) aylık adetlerden sayılması varsayımına göre, alınan ilk cenabet guslü aybaşı guslü için de yeterlidir ve aybaşı guslü ile sonraki aybaşı guslü arasındaki ibadet amellerini kaza etmenize gerek yoktur.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Ramazan bayramı namazını bayram gününde kılmak farz mıdır?
    6019 Ramazan Ve Kurban Bayramı Namazı 2014/05/20
    1. Ramazan ve Kurban bayramları namazı imamın varlığında farzdır ve cemaat ile kılınmalıdır. Bizim zamanımızda ise masum imamın gıyapta olması nedeniyle müstehaptır ve farz ihtiyat gereği cemaatle kılınmamalıdır.[1] Ama ümit kastiyle kılınmasında bir sakınca yoktur ve veliyy-i fakih veya onun tarafından atanmış biri cemaat ...
  • Cırlak sıçanının idrar ve dışkısı necis midir?
    8849 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/03
    Bütün büyük taklit mercilerinin görüşüne göre insan ve kanı fırlar nitelikte olup damarı kesildiğinde fışkıran eti haram her hayvanın idrar ve dışkısı necistir. Ama sivrisinek ve sinek gibi eti olmayan küçük hayvanların dışkısı temizdir.[1] Bundan dolayı cırlak sıçanı eti ...
  • Hangi ayet ve rivayetler halkın kadrini bilmeyi ve onlara teşekkür etmeyi gerekli görmektedir?
    8361 Tefsir 2011/12/18
    Nimet veren kimseye teşekkür etmek ve onun kadrini bilmek ve de hayırsevere şükranda bulunmak, çok erdemli ve beğenilen bir iştir; öyle ki Kur’an-ı Mecid “şakir”[1] (karşılık veren) ve “şükür”’ü[2] Allah’ın isimleri ...
  • Neden Yahudiler Yahudi olarak adlandırılmaktadır?
    9356 Eski Kelam İlmi 2012/03/11
    Yahudilerin Yahudi olarak adlandırılmasının nedeni hakkında ihtilaf vardır. Bazıları Yahud’un hidayete ermiş olduğu manasına geldiğini ve bunun nedenin de Musa’nın (a.s) kavminin buzağı tapmaktan tövbe etmesi olduğunu belirtmiştir.[1] Bazıları da bu kavme Yahudi söylenmesinin nedeni hakkında şöyle demiştir: Hz. Yakub’un dördüncü oğlunun adı “Yahuza” ...
  • Doğru alışverişin şartları nelerdir?
    6098 Alış-Veriş 2012/06/14
    Bu soru çok geneldir; zira alışveriş kavramı fıkıh ve örfte değişik manalara sahiptir: Genel anlamıyla alışveriş/muamele, özel anlamıyla muamele ve özel ve genel arasında bulunan orta manasındaki muamele bu kabildendir. Genel anlamıyla muamele, yakınlık kastinin muteber olmadığı ve elbise ve bedeni temizlemek, alıveriş, nikâh ve boşanmak gibi ...
  • Kendi dünya hayatında namaz kılmayıp Para verecem benim yerimde namazım kılınsın diyen bir kimse ile namaz kılan bir kimse arasında ne fark vardır? Acaba bu düşüncenin kendisi doğru olabilir mi?
    5963 Teorik Ahlak 2012/03/10
    Bildiğiniz gibi namaz bir tekliftir. Ama teklif olmasının yanı sıra yaşamda maddi ve manevi eser ve bereketlere sahiptir. Servet sahibi olan bir kimsenin varisleri vefatından sonra birisini ecir alarak namazını kıldırarak onun azabını azaltabilmeleri mümkün olabilir ama kesinlikle namazın dünyevi ve manevi eser ve bereketlerinden mahrum kalacaktır. ...
  • Kadın evladına süt vermeden dolayı kocasından ücret talep edebilir mi?
    5254 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/04
    Şu noktaya dikkat etmek zorunludur: İslam’da fıkhî hükümler ve ahlakî usuller birbirini tamamlar ve aralarında hiçbir ayrılık ve uyuşmazlık bulunmaz.[1] Bundan dolayı fertlerin hakkı sıfatıyla bazı hükümler ispatlanmış olsa da ve yükümlü bu haktan fıkhî bir hüküm sıfatıyla istifade edebilse de, dinsel öğretilerde ahlakî ...
  • İmam Humeyni'nin siyasi düşüncesi hangi alanları kapsamına alır?
    8436 Politika Felsefesi 2011/04/11
    İmam Humeyni'nin siyasi düşüncesi onun temel görüşlerinden bir parça sayılır ve çeşitli alanlardaki düşünceleri ile ilişki içindedir. Çok yönlü bir şahsiyet olan İmam Humeyni'den irfan, fıkıh, felsefe, kelam ve siyaset alanlarında bir çok eser kalmıştır. O İslami düşünceye dayalı bir düzenin kurucusu ve lideri olduğu ...
  • “Farz” ve “vacip” hangi manaya gelmektedir? Bu iki kelime arasındaki fark nedir?
    9159 مبانی فقهی و اصولی 2014/01/21
    Farz ve vacip eğer değişik durumlarda ve özellikle ayrı (birlikte değil) bir şekilde kullanılırsa, kesinlik ve belirleme anlamına gelir[1] ve ıstılahtaki manası ise mütealliklerinin zorunlu olmasıdır. Ama bu iki kelime arasında bir farkın olduğu bazı lügat kitaplarında zikredilmiştir. Farz ve vacip arasındaki fark, farzın ...
  • Kur’an’ın nüzulu hangi yılda tamamlandı?
    14597 Kur’anî İlimler 2011/04/28
    Peygambere nazil olan son ayet ve son sure hakkındaki rivayetler farklıdır. Bazı rivayetlerde Peygambere (s.a.a) nazil olan son surenin Nasr suresi olduğunu söylenirken bazılarında da Beraet suresinin son sure olduğunu söylenmektedir. Yine bazı rivayetlerde Bakara suresinin 281. ayetinin son ayet olduğunu söylenirken bazılarında da ‘Bugün dininizi size ikmale ...

En Çok Okunanlar