Gelişmiş Arama
Ziyaret
9040
Güncellenme Tarihi: 2011/05/21
Soru Özeti
Neden Cevşen-i Kebir duasının seksen beşinci kısmında insanın sudan yaratıldığı buyrulmuştur?
Soru
Neden Cevşen-i Kebir duasının seksen beşinci kısmında insanın sudan yaratıldığı buyrulmuştur?
Kısa Cevap

Evrendeki maddî varlıkların tümü “su” adındaki ortak bir madde taşımaktadır. Bu kategoride evren bahçesinin gülü olan insan da sudan yaratılmıştır. Su insan yaratılışının ilk madde tohumudur. Öte taraftan insan bedeninin %80’nini su teşkil etmektedir. Bu husus hem Kur’an ve rivayetlerde ve hem de modern bilim tarafından ispat edilmiştir. Elbette ilk insanlar yani Adem ve Havva Kur’an’ın açık ifadesiyle topraktan yaratılmıştır.

Ayrıntılı Cevap

İslam açısından insan yüce ve değerli bir varlık olup üstün bir saygınlık taşımaktadır. İnsanın bu ilahi saygınlık ve değeri onun maddî bedeninden kaynaklanmamaktadır. Varlık düzeninde kendi ilahi ruhu esasınca taşıdığı değer ve konumdan kaynaklanmaktadır. İnsan ruh ve cisim diye iki boyut taşımaktadır. Ruhun nitelik ve keyfiyeti belirsiz ve tamamıyla gizlidir. Nitekim Yüce Allah şöyle buyurmuştur: “Sana ruh hakkında soru soruyorlar. De ki: Ruh, Rabbimin bileceği bir şeydir. Size pek az ilim verilmiştir.”[1] Kur’an bu açıklamayla insanın ruhu tanımadaki aczini açıkça beyan etmektedir. Ama insan cisminin ilk maddesi hakkında durum bu şekilde değildir. Yüce Allah Kur’an’da ve masumlar nakledilmiş hadislerde veya aktarılmış dualarda değişik beyanlarla onun ilk maddesini açıkça belirtmişlerdir. Elbette bu konu çok ayrıntılıdır ve tam açıklaması detaylı bir kitap halini alabilir. Biz aşağıda bu uzun konuyu sadece kısaca açıklamakla yetineceğiz.

Kur’an Ve Tüm Varlıkların Yaratılış Maddesi

Evrendeki tüm varlıkların yaratılış maddesinin ne olduğu sorusuna Kur’an her şeyin sudan yaratıldığını açıkça vurgulayarak cevap vermektedir. Nitekim şöyle buyurmaktadır: “Her diri varlığı sudan yarattık.”[2] Ve şöyle buyurmaktadır: “Allah, bütün canlıları sudan yarattı.”[3] Elbette tüm varlıklardan maksat sadece maddî ve hissedilir varlıklardır. Melekler gibi varlıklar bu kapsama girmemektedir.[4] İnsan da evrende yaşayan varlıklardan olması nedeniyle o da sudan yaratılmıştır.

Kur’an Ve insanın Yaratılış Maddesi

İnsan yaratılış bahçesinin gülü olması hasebiyle onun hayat maddesi hakkında özel ayetler zikredilmiştir:

A. İlk İnsanın Yaratılış Maddesi

İlk insanın (Hz. Adem ve Havva) yaratılış maddesi hakkında Kur’an tabirlerinin zahirinde bir takım ihtilaflar mevcuttur ve Kur’an bu hususta tek bir tabir kullanmamıştır. Aşağıda bunlara değineceğiz.

1.Toprak

Kur’an Âdem ve Havva’yı biz yarattık diye buyurmaktadır. “Ey insanlar! Ölümden sonra diriliş konusunda herhangi bir şüphe içindeyseniz (düşünün ki) hiç şüphesiz biz sizi topraktan, sonra az bir sudan (meniden), sonra bir “alaka”dan, sonra da yaratılışı belli belirsiz bir “mudga”dan yarattık ki size (kudretimizi) apaçık anlatalım.”[5] Bu ayet ahiretin mümkün olduğuna işaret ederek “biz sizi (yaratılışın başında) topraktan yaratanlarız” diye istidlalde bulunmaktadır. Her ne kadar bu ayette “siz” tabiri kullanılmış ve “onlar yani Âdem ve Havva” diye buyrulmamışsa da tüm insanların yaratılışı bu iki yüce şahsiyet aracılığıyla gerçekleştiğinden Kur’an’ın bu tabiri doğru olacaktır.[6]

2. Çamur

Yüce Allah insanın çamurdan yaratılmasıyla ilgili olarak şöyle buyurmaktadır: “(Ey Muhammed!) Şimdi sen onlara sor: “Kendilerini yaratmak mı daha zor, yoksa yarattığımız diğer şeyleri yaratmak mı?" Şüphesiz biz onları yapışkan bir çamurdan yarattık.”[7] Aynı şekilde bir başka yerde de şöyle buyurmaktadır: “Sizi bir balçıktan yaratmış olan O'dur.”[8] Bir başka ayette de şöyle buyurmaktadır: “O ki, yarattığı her şeyi güzel yaptı. İnsanı yaratmaya da çamurdan başladı.”[9] Çamurun topraktan olan bir madde olduğu hususuna dikkat çekmek gerekir. İnsanın çamurdan yaratıldığı meselesinden kastedilen, ilk insanlar yani Âdem ve Havva’dır (a.s).[10]

3. Balçık

İnsanın maddi yaratılışının menşei sayılan üçüncü madde balçıktır. “Andolsun, biz insanı kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş bir balçıktan yarattık.”[11] Her ne kadar bu ayette balçıktan yaratılmış özel bir insan zikredilmemişse de diğer ayetlerin yardımıyla bundan ilk insanın kastedildiği aydınlanmaktadır. Nitekim şöyle buyrulmuştur: “Hani Rabbin meleklere demişti: Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan bir beşer yaratacağım."[12] Bundan yaratılışın meleklerin secde etme dönemiyle ilgili olduğu anlaşılmaktadır ve kastedilenin Hz. Adem ve Havva’nın (a.s) yaratılması olduğu da açıktır. Nitekim Allah şeytanın Hz. Adem’e secde etmemesinin nedenini onun kendi dilinden şöyle aktarmıştır: “İblis dedi ki: “Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş balçıktan yarattığın insan için saygı ile eğilemem.”[13] Burada (direkt olarak) topraktan yaratılmış insanların Hz. Âdem ve Havva (a.s) olduğunu açıkça beyan etmektedir.

4. Kuru Çamur

İlk insanın yaratılmasının isnat edildiği dördüncü ve son madde balçıktır. Nitekim Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “Allah, insanı pişmiş çamur gibi bir balçıktan yarattı.”[14] Kastedilenin tüm insanlar olmayıp sadece Hz. Adem ve Havva olduğu açıktır. Bunun tüm insanlara ve insan türüne isnat edilmesi ise diğer insanların onlardan üremeleri sebebiyledir.[15]

Tabirdeki İhtilafın Nedeni Nedir?

Tabirdeki bu ihtilafın nedeni Kur’an değildir. Nitekim Şeyh Tusi bu zahiri ihtilafları açıklamak doğrultusunda Mecmeu’l-Beyan tefsirinde şöyle demektedir: “Adem’in aslı topraktandır; çünkü Kur’an Adem’in topraktan yaratıldığını belirtmektedir. Olan şey belirtilen toprağın çamura dönüştürülmesidir. Aynı şekilde Âdem’in çamurdan yaratıldığı belirtilmiştir. Sonra belirtilen çamur balçık oluncaya dek bekletilmiştir. Nitekim Âdem’in balçıktan yaratıldığı belirtilmiştir. Sonra o balçık kurumaya bırakılmıştır ve “kurumuş balçık” tabiri kullanılmıştır. Bundan dolayı Kur’an’ın bu değişik tabirlerinde bir çelişki bulunmamaktadır; zira Âdem’in yaratılmasındaki değişik merhaleleri beyan etmektedir.”[16]

B. Sonraki İnsanların Yaratılış Maddesi

Kur’an Hz. Âdem ve Hz. Havva (a.s) sonrası insanların yaratılışı hakkında da şöyle buyurmaktadır: O, insanı sudan yaratandır.”[17] Bir başka ayette de şöyle buyurmaktadır: “O ki, yarattığı her şeyi güzel yaptı. İnsanı yaratmaya da çamurdan başladı.”[18] Bir başka yerde şöyle buyurmaktadır: “Biz sizi bayağı bir sudan (meniden) yaratmadık mı?”[19] Başka bir yerde de bu meseleye işaret etmekte ve şöyle buyurmaktadır: “Öyleyse insan neden yaratıldığına bir baksın. Fışkırıp çıkan bir sudan yaratıldı. Bu su, bel ile kaburga kemikleri arasından çıkar.”[20] O halde Kur’an kendi ayetleriyle açıkça şu hususları beyan etmektedir: Evvela, tüm maddî varlıklar sudan yaratılmıştır. İkincisi, ilk insanlar toprak ve çamurdan ve diğer insanlar ise meni suyundan yaratılmıştır. Ama bu sudan kastedilenin ne olduğu hususuna bahsin devamında değineceğiz.

İnsanın Hayatî Maddesi Sayılan Suyun Kastedilmesi

Kur’an’ın insanın yaratılış menşei olarak tanıttığı sudan kastedilenin üç şey olması muhtemeldir. Birincisi, oksijen ve hidrojenden teşkil olmuş normal sudur. İkincisi, insan meni ve spermasıdır. Üçüncüsü, her ikisinin kastedilmesidir; çünkü tüm insan bedeninin %80’nini su teşkil etmektedir ve o da meni suyuyla meydana gelmiştir.[21]

Rivayetlerde İnsanın Yaratılma Maddesi

Meni Suyu

Daha önce değinilen Furkan suresinin 54. ayetiyle ilgili rivayetlerde belirtildiği gibi bu ayette kastedilen su menidir.[22] “Ey insanı sudan yaratan” cümlesi değerli Cevşen-i Kebir duasının 84. cümlesinin bir kısmıdır ve gerçekte Furkan suresinin 54. ayetinin bir kısmından alıntılanmıştır. O halde bu ayet ve daha önce belirtilen benzeri ayetlerle ilgili yapılan tefsirlere göre ve birkaç satır öncesi beyan edilen mevcut rivayetlerin teyidiyle bu duada belirtilen suyun meni suyu olduğu açıklığa kavuşmaktadır.

Değerli Cevşen-i Kebir Duası Hakkında Kısa Bir Açıklama

İmam Zeynülabidin yüce babası İmam Hüseyin’den ve onun da Resul-i Ekrem’den naklettiğine göre bu duayı Hz. Cebrail (a.s) Peygambere (s.a.a) getirmiştir. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) savaşların birinde mübarek bedenini acıtan çok ağır bir zırh ve askerî elbise giymişti. Hz. Cebrail nazil oldu ve şöyle buyurdu: Ey Muhammed Rabbin sana selam söylüyor ve bu zırhı bedeninden çıkarmanı ve de senin ve ümmetin için güven olan bu duayı okumanı istiyor.”[23]

Netice:

Değerli Cevşen-i Kebir duasında zikredilen cümle gerçekte Furkan suresinin 54. ayetinden alınmıştır ve diğer Kur’an ayetleri, rivayetler ve bugünkü bilimle tamamıyla bağdaşmaktadır. İnsanın yaratılışındaki ilk madde diye tanıtılan sudan kastedilen, meni suyudur.

İlgili başlıklar:

1. Evrenin İlk Maddesi, 272. Soru (Site: 1903).

2. Kur’an Ve İnsanın Yaratılışı, 731. Soru (Site: 911).

3. Kur’an Ve Kutsal Kitap Perspektifinden Evrenin Yaratılış Merhaleleri, 515. Soru (Site: 562).



[1] İsra, 85.

[2] Enbiya, 30.

[3] Nur, 45.

[4] Tabatabai, Seyid Muhammed Hüseyin, el-Mizan, Fi Tefsiri’l-Kur’an, c. 14, s. 279, Defter-i intişarat-ı İslami Camia-i Müderrisin-i Havza-ı İlmiye-i Kum, Kum, çap-ı pencom, 1417 k.

[5] Hac, 5.

[6] Mekarim Şirazi Nasır, Tefsir-i Numune, c. 14, s. 23, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye-Tahran, çap-ı evvel, 1374 ş; Tabatabai, Muhammed Hüseyin, el-Mizan Fi Tefsiri’l-Kur’an, c. 8, s. 21, a.g.e.

[7] Saffat, 11.

[8] Enam, 2.

[9] Secde, 7.

[10] Tabatabai, Muhammed Hüseyin, el-Mizan Fi Tefsiri’l-Kur’an, c. 12, s. 151.

[11] Hicr, 26.

[12] Hicr, 28.

[13] Hicr, 33.

[14] Rahman, 14.

[15] Mekarim Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 5, s. 148, a.g.e.

[16] el-Mizan, c. 12, s. 151, , a.g.e. Tabersi, Fazl b. Hasan’dan nakledilmiştir, Mecmeu’l-Beyan Fi Tefsiri’l-Kur’an, c. 16, s. 517, intişarat-ı Nasır Hosrov-Tahran, çap-ı sevvom, 1372 ş.

[17] Furkan, 54.

[18] Secde, 7 ve 8.

[19] Mürselat, 20.

[20] Tarık, 5, 6 ve 7.

[21] el-Mizan Fi Tefsiri’l-Kur’an, c. 15, s. 229; Tefsir-i Numune, a.g.e, c. 15, s. 126 ve c. 14, s. 508 ve 509.

[22] Allame Meclisi, Biharu’l-Envar, c. 35, s. 360-363, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, Lübnan, 1404 h.k. toplam 6 hadis.

[23] Kumi, Şeyh Abbas, Mifatihü’l-Cenan, s. 86, İntişarat-ı Usve.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Fikhi açıdan had cezasının uygulanması niçin yargıcın sorumluluğundadır?
    9145 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/09/09
    Beşeri toplumların örfünde suçluların cezalandırılması, hükümetin sorumluluğundadır ve devlet dışında biri, bunu uygulayamaz. Bu ilke, İslam fıkhı tarafından da teyit edilmiştir. Müslüman fakihler hadlerin uygulamasını İmam’ın (a.s) var olduğu dönemde, Masum İmam’ın (a.s) ve onun tarafından atanan kimseler tarafından uygulanacağına inanırlar. Ancak gaybet döneminde, haddin uygulanması, gerekli ...
  • Estetik ameliyatlar konusunda İslam’ın görüşü nedir?
    8180 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/05/14
    Ehl-I Beyt Mektebinin büyük Taklit Mercilerinin güzellik amaçlı estetik ameliyatları konusunda ki çeşitli görüşleri aşağıda sıralanmıştır:Ayatullah el-Uzma Hamei’nin yetkili bürosu tarafından yayınlan fetva:Mahrem olmayanın insana dokunmasının ve başka günahı gerektirmediği müddetçe, estetik ameliyeti haddi zatında caizdir.Ayetullah el Uzma Mekarim Şirazi’nin bürosu tarafından yayınlana fetva:Başka bir haramı ...
  • el-Muttali ve el-Mulakkan sıfatlar kemaliye mi yoksa veya cemaliye sıfatlardan mıdırlar?
    7020 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    İster Allah’ın lütfunu, ister kahrını vs. yansıtsın bir sıfatın Allah’ta olduğunu ispat eden bütün sübuti sıfatlar kelam ilminde cemal sıfatları diye bilinmekte ve varlık açısından aralarında herhangi bir fark yoktur. Soruda gelen el-Muttali (Telkin edici) ve el-Mulakkan (Bilen)’da bunlardandır. ...
  • Kadınlar, arka arkaya 31 gün olan orucun keffaretini hayız halinde nasıl yerine getirebilirler?
    6467 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/14
    Arka arkaya tutulması şart olan oruçlarda (keffaret veya adak orucu gibi), hastalık, hayız, nifas vb. özürlerden dolayı mükellef arka arkaya oruç tutamazsa özrü (hastalık, hayız, nifas...) giderildikten sonra orucunu tutmaya hemen devam ederse orucu sahih olur ve yeni baştan oruçları tutmasına gerek yoktur.
  • Bir Avrupalı için, İslam’ı ve Şia’yı nasıl tanıtmak mümkündür?
    8770 Eski Kelam İlmi 2009/08/23
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Mescidin hangi halısının necis olduğunu bilmiyorsak, onu nasıl temizleyebiliriz?
    5845 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/23
    Büyük mercilerin (Allah onları korusun) bürolarının yanıtları şunlardır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (ömrü uzun olsun) Bürosu: Sorulan sorudaki varsayıma göre belirtilen tüm halılar yıkanmalıdır. Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu: Yakin hâsıl olması için tüm halılar yıkanmalıdır. Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu: Eğer ...
  • “Kurban bayramı gecesinde yapılan cima neticesinde şekillenen nütfeden meydana gelecek çocuk altı parmaklı olacaktır” şeklinde olan rivayet ne kadar doğru ve güvenilirdir?
    31876 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Peygamber Efendimiz (cinsel ilişkiye girme bağlamında müstehap ve mekruh konuları içeren uzun bir rivayette) İmam Ali’ye (a.s) şöyle buyurdu: “kurban bayramı gecesinde kendi hanımıyla cinsel ilişkide bulunma. Zira eğer bu gecede yapılan cima neticesinde çocuğun nütfesi şekillenirse ondan dünyaya gelecek çocuk ...
  • Neden Yahudiler Yahudi olarak adlandırılmaktadır?
    10054 Eski Kelam İlmi 2012/03/11
    Yahudilerin Yahudi olarak adlandırılmasının nedeni hakkında ihtilaf vardır. Bazıları Yahud’un hidayete ermiş olduğu manasına geldiğini ve bunun nedenin de Musa’nın (a.s) kavminin buzağı tapmaktan tövbe etmesi olduğunu belirtmiştir.[1] Bazıları da bu kavme Yahudi söylenmesinin nedeni hakkında şöyle demiştir: Hz. Yakub’un dördüncü oğlunun adı “Yahuza” ...
  • İlime hakiki anlamda iştiyak kazanmanın yolu nedir?
    7506 Pratik Ahlak 2011/07/23
    Ayetullah Hadevi Tehrani'nin bu konuyla ilgili görüşü şöyledir:İlime duyulan iştiyak ilahi bir lütuftur. Ancak bu hissi bazı yollardan güçlendirmek mümkündür:1- Sırayı gözeterek ve düzenli bir şekilde ders okuma. Bu tür ders alma insanda öğrenme ve ilime ilgi hissini güçlendirir ...
  • Zamanın imamı (a.s) kimin eliyle şahadete erecektir ve ondan sonraki dönem ne kadar sürecektir?
    8685 Eski Kelam İlmi 2011/05/21
    Zamanın imamının (a.s) ömrünün sonu hakkında iki grup rivayet mevcuttur. Birinci gruptaki rivayetler onun tabii bir ölümle, ikinci gruptaki rivayetler ise şahadet ile ömrünün noktalanacağını bildirmektedir. Ama onun katilinin kim olduğu noktasında elde kabul edilir bir rivayet ve delil mevcut değildir. Aynı şekilde zamanın imamının vefatından kıyamete dek süren ...

En Çok Okunanlar