Gelişmiş Arama
Ziyaret
12993
Güncellenme Tarihi: 2011/04/12
Soru Özeti
Nasıl kötü düşünceleri kendimsen uzaklaştırabilir ve Allah ile irtibatımı daha iyi yapabilirim?
Soru
Allah ile irtibatımın bir müddettir zayıflamış olduğunu hissediyorum. Elbette bunun zihnime devamlı gelen düşüncelerden kaynaklandığını sanıyorum. Kendimi ne kadar kurtarmaya çalışıyorsam da bir faydası olmuyor. Bazı zamanlar ölmeyi ve bu durumdan kurtulmayı istiyorum. Ne yapmalıyım?
Kısa Cevap

İrtibat her zaman iki yönlüdür. Allah ile irtibatımızın bazen kesilmesi ve zayıflaması bizim yönümüzden kaynaklanmaktadır. Ama O her zaman ve her yerde bizimledir. Yüce Allah şöyle buyuruyor: Nerede olursanız Allah sizinledir.[1] O halde Allah ile irtibatımız zayıflamış ise kusur ve noksanlığı kendimizde aramalıyız. Bir şey ile ünsiyet kurmanın yolunun onunla çok irtibat kurmak olduğu söylenmiştir. Bu konu psikolojik açıdan kesin ve inkâr edilmez bir husustur. Dolayısıyla bizi Allah’tan uzak kılan nedenleri araştırmalıyız. Bu nedenler bazen gurur, kıskançlık, istiğna ve yeri insan zihin ve düşüncesi olan diğer günahlardır. Bunlar ruhumuzun düşünce ve fikir kısmını sekteye uğratmaktadır. Bazen de insan uzuv ve organlarıyla gerçekleştirilen ve bizim ile Allah arasında perde oluşturan azalara ait günahlarıdır. Söylediğiniz gibi Allah’tan bu uzak kalışınızın bu düşüncelerden kaynaklanmış olduğu uzak bir ihtimal değildir. Çünkü insanın yaptığı her davranışın arkasında bir düşünce ve fikir yatmaktadır. Başka bir ifadeyle ilim amelin mukaddimesidir. Gönül evi kapısı önünde durulmalı ve her düşünce ve fikre girme izni verilmemelidir. Her ne kadar bu iş biraz zor olsa da çok tatlı neticeleri vardır. Bazen zihne gelen düşünceler şeytan tarafındandır. Onları edebildiğince çabuk kendimizden uzaklaştırmak gerekir; çünkü insanı çabucak amele yönlendirmektedir. Yüce Allah şöyle buyuruyor: Kuşkusuz şeytanlar ve dostları vesvese verirler…”[2] O halde şeytanî düşüncelerin önünü almak gerekir. “İnsanı Allah’tan uzaklaştıran ve gaflete neden olan en büyük ve en önemli etkenlerden birisi istenmeyen bu düşüncelerdir.”[3] Bazen ilahi olmayan bu düşünceler namaz gibi en güzel ibadet hallerinde bile kalp huzuru bırakmayacak kadar insana tesir etmektedir. Bu düşüncelerin büyüyüp çoğalmasının önü baştan alınmalıdır. “Hatıralar, bir dizi sözler, duyulanlar, oturumlara katılmak ve bazı dergileri okumak vb. tedricen zihinde resimleşmekte ve çoğalıp biriktiğinde de şevke zemin hazırlamaktadır. Neticede bu düşünce ve fikirler bizim nefsanî melekelerimiz olmakta, bundan sonra kolay bir şekilde zihne gelmekte, diri ve canlı tutulmakta ve sürekli insanı Allah’tan gafil kılmaktadır. Bu nedenden ötürü maddî düşünen insanlar sürekli maddî zevk verici hususları düşünmektedirler.[4] Söylenenler bir ölçüye dek gerçeğin tahlilinden ibaretti, ama sorunun çözümünün ne olduğuna bakmak gerekir. Belirtildiği gibi bu tür düşüncelerin zihne girmesinin önünün alınması ve diğer kısmının da defedilmesi için çabalanması gerekmektedir. Kur’an’ın verdiği çözüm kendimizi ve Allah’ı anmayı kontrol etmemizdir; insan oturumları, okudukları, duydukları yedikleri ve giydiklerine dikkat etmelidir. Bu hususlara dikkat edildiği zaman tedricen Allah’ı anmak insan kalp ve nefsinde yer edinir ve güzel hatıralar zihninde canlanır. Bu yüzden Kur’an gafleti yok etmek ve hakka yakınlaşmak için Allah’ı zikretmeyi bize öğretmektedir.[5] Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Ey iman edenler Allah’ı çok anın.”[6] Kalpte birisinin zikri çoğalırsa insan ona ilgi duyar ve bu ilgi melekeye dönüşür; öyle ki insan her halde namaz ve Allah’ı anma halinde olur. Şair ne güzel söylemiş: He zaman namazda olanlara ne mutlu. O halde Allah’ı anmayla, rahatsız edici düşüncelerin sızma kanallarını kontrol etmeyle ve onlara teveccüh etmemekle kalp sayfasının ilahi düşünceler ile temizlenme zemini meydana gelir ve insan zihin ve kalbinde güzel ilahi düşüncelerin canlanması icat edilir.



[1] Hadid, 4.

[2] Enam, 121.

[3] Cevadî Amuli, Abdullah, Merahil-i Ahlak Der Kur’an, s. 30.

[4] a.g.e., s. 32; az bir değişik ile.

[5] Merahil-i Ahlak Der Kur’an, s. 34-35.

[6] Ahzab, 41.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zamanın imamı (a.s) kimin eliyle şahadete erecektir ve ondan sonraki dönem ne kadar sürecektir?
    9095 Eski Kelam İlmi 2011/05/21
    Zamanın imamının (a.s) ömrünün sonu hakkında iki grup rivayet mevcuttur. Birinci gruptaki rivayetler onun tabii bir ölümle, ikinci gruptaki rivayetler ise şahadet ile ömrünün noktalanacağını bildirmektedir. Ama onun katilinin kim olduğu noktasında elde kabul edilir bir rivayet ve delil mevcut değildir. Aynı şekilde zamanın imamının vefatından kıyamete dek süren ...
  • İmamiye Şia’sı ve Ehlisünnetin İbn. Teymiye hakkındaki görüşü nedir?
    8416 شیعه آماج تهمتها 2015/06/29
    İbn. Teymiye, Hicri-Kameri 661 yılında Şam yarım adasında yer alan (bugünkü Türkiye) Harran şehrinde dünyaya geldi ve 67 yıl süren bir yaşamın ardından Hicri-Kameri 728 yılına denk gelen yılda Şam Kalesi hapishanesinde öldü. İbn. Teymiye ilahi sıfatlar, peygamberlere ve velilere tevessül etmek hakkında özel inançlara sahiptir. Onun ...
  • İslam’ın bakışında nazar değmesi ve vesveseyi etkisiz kılmak için dua yazmanın bir meşruiyeti var mıdır?
    14501 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/21
    İslam, fakihler ve mercilerin bakışında hastalık, nazar değmesi ve vesvese gibi sorunları gidermek için muteber ve masumlardan gelen duaları okumak ve yazmak doğru ve onaylanan bir fiildir. Yüce rehberlik makamı dua, dua yazmak ve dualarla kutsanma hakkında sorulan bir soruya cevaben şöyle buyurmuştur: Eğer dualar temiz imamlardan (a.s) nakledilmiş ...
  • Ayat namazı nasıl kılınır?
    11319 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/28
    Konuyu iki bölümde ele alacağız: a) Ayat namazına neden olan şeyler.b) Ayat namazının nasıl kılındığı.a) Ayat namazı şu olaylardan biri vuku bulduğunda farz olur: Güneş tutulması, Ay tutulması (tutulmalar kısmi de olsa), deprem ve halkın genelini korkutan şimşek çakması, ...
  • Bazı Kuran ayetleri, ilahi peygamberlerin masumluğuyla çelişiyor mu?
    18114 Eski Kelam İlmi 2007/11/26
    Yukarıdaki soruya şöyle cevap verilebilir:1. “İsmet” masum olan bir şahısta ruhla özleşmiş ve onu günah, unutkanlık, kötü işler ve hata yapmaktan engelleyen ve koruyan bir sıfattır. Bununla beraber masum olan şahıs mecbur kılınarak iradesi elinden alınmamaktadır.2) Peygamberlerin masum olmalarının sırrı, Allah’a olan aşk, inanç, kâmil bir iman ve ...
  • İnsanların mutluluk ve mutsuzluğunu ve neticede cennet ve cehenneme girmes’n’ belirleyen şey yıldız ve felekler midir?
    6936 آسمان و زمین 2012/07/24
    İnsanların cennet ve cehenneme girmelerinde hareket ve davranışlarını en önemli neden sayan birçok ayet ve rivayet mevcuttur. Siz Şii mütekellimlere müracaat ederseniz onların insanların mutluluk ve mutsuzluklarında yıldızların ve feleklerin etken olduğunu söylediklerini göremezsiniz. Bu konuda bir rivayet bulunsa ve senet açısından kabul edilse bile onun zahiri ...
  • Şiilerin arasında Hz. Âdem’in (a.s) müminlerin önderi Ali’nin (a.s) elleriyle yaratıldığına dair bir inanç var mıdır?
    11282 Varie 2012/08/21
    Eğer bir kimse Müminlerin Önderinin bağımsız olarak Hz. Âdem’i (a.s) yarattığına inanırsa, bu inanç Kur’an-ı Kerim’in aksi doğrultusundadır ve Rabbe şirk koşmak sayılır. Hz Âdem’in(a.s) Müminlerin Önderinin (a.s) maddi cismi tarafından yaratılması da mevcut gerçekler ile bağdaşmamaktadır; zira bu maddi cisim Hz. Âdem’den (a.s) sonra dünyaya gelmiş ...
  • İbrahim makamı nedir? Ondan kastedilen nedir?
    47316 Eski Kelam İlmi 2012/02/18
    Mekke’deki belirgin işaretlerden birisi, İbrahim makamıdır; zira orası İbrahim’in (a.s) durduğu bir makamdır. İbrahim makamının tefsir ve manası hakkında bazıları tüm haccın İbrahim makamı olduğu görüşündedir. Bir grup İbrahim makamının “Arafe”, Meş’aru’l-Haram” ve “üçlü cemerat” olduğuna inanmaktadır. Bazıları da tüm Mekke hareminin İbrahim makamı sayıldığı görüşünü taşımaktadır. Ama mevcut ...
  • Başkasının bostanından izinsiz meyve ve bitki toplamanın hükmü nedir?
    17120 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
    Söz konusu sorunun cevabında ilk önce fakihlerin bu konu hakkında görüşlerini genel olarak açıkladıktan sonra Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tehrani nin görüşünü takdim edeceğiz.  Fakihlerin genel görüşleri:Bir başkasının malından faydalanmak her şekilde olursa olsun mutlaka bu tasarruf o malın sahibinin izni ile olmalıdır. Yalnızca ...
  • Modern İnkılabi (pop) müzikleri dinlemenin hükmü nedir?
    10803 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/06/22
    Bu soruyu cevaplandırmak için öncelikle Taklit Mercilerine başvurup sonra çok kısa bir şekilde müziğin haramlığının hikmetini felsefi olarak inceleyeceğiz.Hz Ayetullah El Uzma Seyyid Ali Hamenei:Eğlence toplantılarına uygun her türlü coşturucu/eğlendirici çalgı ve eğlence haramdır.

En Çok Okunanlar