Gelişmiş Arama
Ziyaret
10841
Güncellenme Tarihi: 2011/09/27
Soru Özeti
Nahiye-i mukaddese ziyareti Şia'da muteber kabul edilir mi? Bunu teyit eden delil ve akide nedir?
Soru
Nahiye-i mukaddese ziyareti Şia'da muteber kabul edilir mi? Bunu teyit eden delil ve akide nedir?
Kısa Cevap

Nahiye-i Mukaddese ziyareti mutlak ziyaretnameler türündendir. Yani onu her zaman (Aşura günü ve diğer günlerde) ve her yerde okuyarak Hz. Hüseyin (a.s)'ı ziyaret etmek mümkündür.

Bu ziyaret peygamberlere, din önderlerine ve pak İmamlara selam ile başlar, sonra Hz. Hüseyin ve onun vefalı yaranlarına selamlamakla devam eder, daha sonra Hz. Hüseyin'in yaşayış ve sireti, Hz. Mehdi'nin ona karşı duyduğu muhabbet, Hz. Hüseyin'in kıyamını gerektiren şartlar, Kerbela sahneleri, İmam'ın şehadet öyküsü ve bütün yaratıkların onun yasına bürünmesi gibi konuları işlemekle devam eder. Sonra Ehl-i Beyt İmamlarına tevessül ve Yüce Allah'a yakarışla son bulur.

Meşhur olan Nahiye-i Mukaddese ziyaretinin sahih ve muteber bir senedi vardır. Bu ziyaret duası Hz. Mehdi'den tevki' şeklinde bu İmam'ın özel vekillerinden birine ve Ehl-i Beyt'in hadislerini aktaran raviler aracılığıyla Şeyh Mufid'e ve Seyyid Murteza'ya ulaşmıştır. Sonra İbn-i Meşhedi'ye ve ondan da Seyyid b. Tavus'a, Allame Meclisi'ye ve diğerlerine ulaşmıştır.

Bu ziyaret duasında Hz. İmam Mehdi, kendi ceddi olan Hz. Hüseyin'i ziyaret etmiştir. Muhteva ve metin açısından Şia'nın inançlarıyla mutabıktır ve diğer ziyaret dualarıyla da uyum içindedir.

Ayrıntılı Cevap

Hz. Mehdi (a.s)'ın bazı sözleri mektup (tevki) şeklinde elimize ulaşmıştır. Bunlara Hz. Mehdi'nin tevkileri denir. Bu mektuplar bazı büyük şahsiyetlere veya özel naiplere yazılmıştır. Bu tevkilerden bazıları İmam'ın beyan buyurduğu dualar veya ziyaretnamelerdir. Bu cümleden Al-i Yasin ziyaretnamesi veya İftitah duasını da sayabiliriz.

İşte bu tevkilerden biri de Ziyaret-i Nahiye-i Mukaddese diye bilenen ziyaret duasıdır.

Nahiye-i Mukaddese ziyaret duası her yerde okunan genel ziyaretnameler türündendir. Yani bu zeyretnameyi okuyarak Hz. İmam Hüseyin'i Aşura günü ve diğer günler ziyaret etmek mümkündür.

Bu ziyaretname peygamberlere, evliyaya ve Pak İmamlara selam ile başlar. Sonra Hz. İmam Hüseyin'in özellikleri ve kıyam öncesi yaşayış tarzı, Hz. Mehdi'nin ona özel muhabbeti, İmam'ın kıyamına ortam hazırlayan şartlar, Kerbela'da cerayan eden olaylar, İmam'ın şehit düşmesi, karşılaştığı musibetler, yerde ve gökte var olan bütün varlıkların onun yasında hüzne bürünmeleri gibi konuları işlemekle devam eder ve sonunda Ehl-i Beyt İmamlarına tevessül ederek ve Yüce Allah'a yakarak son bulmaktadır.

Seyyid b. Tavus bu ziyereti Mısbahu'z-zair kitabında Şia'nın büyük düşünürlerinden nakletmektedir. Onun dua ve ziyaretnameler hakkındaki eserleri büyük bir öneme sahiptir.

Ondan önce bu ziyereti El-Meşhedi el-Mezaru'l-Kebir[1] kitabında nakletmiştir Seyyid Razi b. Tavus, Mısbahu'z-Zair kitabında ve Seyyid Abdu'l-Kerim b. Tavus Ferhetu'l-Garra kitabında bir çok ziyertnemeleri İbnu'l-Meşhedi'den nakletmişlerdir.

Bu eser Biharu'l-Envar'ın kaynaklarındandır ve El-Mezar, El-Mezaru'l-Kebir, El-Mezaru'l-Kadim ve Mezar-u İbni'l-Meşhedi isimleriyle tanımıştır ve Allame Meclisi bu kitap hakkında şöyle diyor: "Bu kitap ziyaretnameler hakkında büyük bir eserdir ve senetler bölümünden kitabın muteber bir eser olduğu anlaşılmaktadır."

İbnu'l-Meşhedi'nin bizzat kendisi kitabının mukaddimesinde şöyle diyor: Bu kitapta zikredilen ziyaretnamelerin tümünü güvenilir ravilerden aktardım.[2]

Muhaddis Nuri de şöyle yazıyor: "Onun kitabının mukaddimesinden anlaşılıyor ki kitabında aktardığı ziyaretnamelerin tümü bazen açıkça İmamlara istinat etmese bile Ehl-i Beyt'en nakledilmiştir.[3]

İbnu'l-Meşhedi olarak tanınan Muhammed b. Cafer b. Ali b. Cafer b. el-Meşhedi Şia'nın Hicri Kameri altıncı asırda yaşayan güvenilir büyük fakih ve muhaddislerindendir. Allame Meclisi ve Muhaddis Nuri, Şeyh Abbas Kummi[4], Şeyh Hurr-i Amili[5], Şehid-i Evvel[6], Seeyid Muhsin Amili[7] ve Aga Buzurg Tehrani[8] gibi şahsiyetler onun güvenirliğini tasdik etmişlerdir.

Bu ziyaretname'yi Şeyh Abbas Kummi Mefatihu'l-Cinan kitabında getirmemiştir. Çünkü bütün ziyaret dualarını bu kitapta nakletmek gibi bir düşüncesi yoktu. Ancak Nefesu'l-Mehmum kitabında onun bir bölümünü aktarmıştır. Ve açıklandığı üzere o İbnu'l-Meşhedi'yi güvenilir bir kimse olarak tanıtmış ve övmüştür.

Sonuç şu ki Hz. Mehdi'nin kendi ceddi Hz. İmam Hüseyin'i ziyaret ettiği Nahiye-i Mukaddese ziyaret duası senet ve metin yönünden Şia ulemasının teyit ettiği bir metin sayılır.



[1] "bnu'l-Meşhedi, El-Mezar, s. 496

[2] El-Mezar, s. 27

[3] Nuri, Hüseyin, Hatimetu'l-Mustedrek, c. 1 s. 360, 1. baskı, Alu'l-Beyt yay. Kum, H. 1415

[4] Kummi, Şeyh Abbas, El-Kuna ve'l-alkap, c. 1 s. 409, Mektebetu's-sadr, Tahran

[5] El-Mezar, Mukaddime, s. 6

[6] ade

[7] Emin, Seyyid Muhsin, A'yanu'ş-Şia, c. 9 s. 202, Daruttaaruf, Beyrut, H. 1403

[8] Tehrani, Ağa Buzurg, c. 20 s. 324, 2. baskı, Daru'l-azva, Beyrut

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cenabet guslü alması gereken biri namaz kılabilmek için guslün yanı sıra abdestte alması gerekir mi?
    26159 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Cenabet guslü yerine getirmiş olan kimse normal şartlarda abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı takdirde (tuvalete çıkma, yellenme gibi…)aldığı cenabet guslü ile namaz kılabilir ve namaz için abdest almaması gerekir. Eğer abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı halde gusülden sonra namaz için abdest alırsa haram olan(yapmaması gereken ) bir ...
  • İmam niçin masum olmalıdır ve imamın masum olduğu nasıl belirlenmelidir?
    13092 Eski Kelam İlmi 2008/06/18
    Şia, Ehl-i Sünnet’in aksine, imamın, da masumiyet konusunda peygamberler (s.a.a.) gibi olduğuna inanmaktadır. Bu yüzden İslam Peygamberi ve diğer ilahi peygamberlerin de masum oldukları gibi, imam da hata ve yanlıştan masum olmalıdır.Ama Ehl-i Sünnet, peygamberden sonraki halifeliği, ilahi değil, toplumsal bir makam olarak görmektedirler onlara göre bu makam halk ...
  • Rehberliğin görüşüne göre “bilerek” namazı bozmanın hükmü nedir?
    30111 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    İradi olarak farz namazı bozmak ve kesmek haramdır ama bir kefareti yoktur. Eğer insan namazını doğru kılıp kılmadığına dair şüphe ederse şüphesine itina etmemeli, namazını doğru kıldığına hükmetmeli ve namazı bozmamalıdır. Ama namazını bozarsa bunun bir kefareti yoktur. Elbette farz namazı iradi olarak bozmak haramdır ama ...
  • Eğer namaz kılan bir insan namaz esnasında mescidin necis olduğunu veya olacağını anlarsa ne yapmalıdır?
    6070 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Tevzihü’l-Mesail’de şöyle belirtilmiştir: “Eğer namaz kılan şahıs namaz esnasında mescidin necis olduğunu anlarsa ve namaz vakti dar ise namazın tümünü kılmalıdır. Eğer vakti varsa ve mescidi temizlemek namazı bozmaya neden olmazsa namaz esnasında temizlemeli ve sonra namaz kılmalıdır. Lakin bu namazı bozacaksa, namazı bozmalı, mescidi temizlemeli ve sonra namaz ...
  • Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
    11752 Tefsir 2009/06/16
    Ümmü'l Mü'minin deyimi ilk olarak Peygamber (s.a.a)'in zamanında Ahzap suresinin 6. ayetinin nazil olmasıyla deyimleşti. Ayet, Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlere göre durumunu ortaya ...
  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    7032 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Eğer Ayşe müminlerin annesiyse ve Kur’an onun temiz olduğunu ilan etmişse, Cemel savaşında İmam Ali’yle (a.s) nasıl savaştı?
    9578 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Sorudaki temizlikten kastedilen temizlik, tathir ayetinin içeriği olan tüm yönleriyle ve mutlak temizlikse, tathir ayeti sadece aziz Peygamber (s.a.a), İmam Ali (a.s), Fatıma (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin ile ilgilidir ve Peygamberin eşlerini kapsamamaktadır. Ama iffet ile çelişen bir ameli yapma ithamından (ifk hadisesi) temizlenmek ise, bu ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    9969 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Hz. Meryem’in makamının yükselmesine neden olan şey nedir?
    15584 Tefsir 2012/06/26
    Kur’an ve hadislerden anlaşılan şu ki; İmran’ın kızı Meryem, mali bakımından iaşesini idare edebilecek bir güce sahip değil ve böyle fakir bir ailede (zira o doğmadan önce babası vefat etmişti) dünyaya gelmiştir. Bu neden dolayı onun sorumluluğunu Hz. Zekeriya (Meryem’in teyzesinin kocası) üstlenmişti. Bu değerli ...
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6741 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...

En Çok Okunanlar