Gelişmiş Arama
Ziyaret
30595
Güncellenme Tarihi: 2012/05/16
Soru Özeti
Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) hastayken Ebubekir’i cemaat imamı yapmış mıdır?
Soru
Hz. Peygamber (s.a.a) hastayken Ebubekir’in cemaat imamı tayin edilme hadisesi doğru mudur?
Kısa Cevap

Ehlisünnet kaynaklarında bu hususta bir takım rivayetler nakledilmiştir. Bunları kabul etme durumunda birçok problem ve ipham meydana gelecektir. Dolayısıyla böyle bir şey kabul edilemez. Cemaat imamlığı için bir veya birkaç defa tayin olmanın doğru olduğu varsayılsa bile, bu Hz. Peygamber’in (s.a.a) halifesi olmak için liyakat taşımanın delili sayılmaz; zira Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) halka namazda imam olabilecek başka bireylerin liyakat ve değerine de işaret etmiştir. Lakin hiç kimse bu bireyleri imamet ve hilafete layık görmemiştir.

Ayrıntılı Cevap

Ehlisünnet kaynaklarında Hz. Peygamber’in (s.a.a) hastalandığı sırada bir gün namaz için Ebubekir’i görevlendirdiği nakledilmiştir. Ehlisünnet bu hususu Ebubekir için bir üstünlük ve hilafet konusu için kendisinin liyakatinin bir delili saymıştır. Lakin bu hadise hiçbiri kabul edilemeyecek değişik şekillerde nakledilmiştir. Müslim, kendi sahihinde Ayşe’den şöyle aktarmaktadır: “Allah Resulü (s.a.a) benim evime geldiğinde şöyle buyurdu: Ebubekir’in halka namaz kıldırmasını söyleyiniz. Ben, ey Allah Resulü (s.a.a) Ebubekir ince kalpli bir insandır ve ne zaman Kur’an okursa ağlamasını tutamaz, keşke Ebubekir dışında başka birini emretseydiniz diye söyledim. Ben bu sözü iki veya üç defa tekrar ettim ve Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: Halka Ebubekir namaz kıldırmalıdır, sizler Yusuf’un yoldaşlarısınız.”[1] Bir başka hadiste Ayşe şöyle demektedir: “Allah Resulü (s.a.a) hastalandığı (vefatına yol açan hastalık), vakit Bilal namaz vaktini bildirmek için geldi. Allah Resulü (s.a.a) halka Ebubekir’in namaz kıldırmasını buyurdu. Hatta sizler Yusuf’un yoldaşlarısınız diye buyurdu. Sonra Ebubekir’e bildirdik ve o halka namaz kıldırdı. Allah Resulü (s.a.a) rahatladı ve iki şahsa dayanarak dışarıya çıktı… Ebubekir, Allah Resulünün (s.a.a) varlığını hissedince geriye gelmek istedi, ama Allah Resulü (s.a.a) kendi yerinde kalması için ona işaret etti. Sonra geldi, Ebubekir’in yanında oturdu, Ebubekir Peygamber’e (s.a.a) tabi oldu ve halk da Ebubekir’e tabi oldu.”[2]Taberi, Allah Resulü’nün (s.a.a) şöyle buyurduğunu söylemektedir: “Namaz vakti geldi mi? Bir şahıs evet dedi. Allah Resulü (s.a.a) Ebubekir’e halka namaz kıldırmasını söyleyiniz dedi. Ayşe şöyle dedi: Ebubekir ince kalpli bir şahıstır, Ömer’e emrediniz. Hz. Peygamber (s.a.a) Ömer’e deyiniz diye buyurdu. Ömer, ben Ebubekir olduğu müddetçe onun önüne geçmem dedi. Bunun üzerine Ebubekir öne çıktı ve Allah Resulü (s.a.a) kendi ateşinin derecesinin düştüğünü hissedince evden dışarıya çıktı. Ebubekir, Hz. Peygamber’in (s.a.a) hareket ettiğini duyunca kendini geriye çekti. Allah Resulü (s.a.a) onun gömleğini çekti ve onun yerine geçti. Allah Resulü (s.a.a) oturdu (namazı oturarak kıldı) ve Ebubekir’in kıldığı yerden namazı kıldırdı.”[3] Bu nakillerde belirtilen hususlar çok düşündürücü ve sual yaratıcıdır. Bu nedenle bu nakillere tam güvenmek olanaksızdır. Sorulardan bazıları şunlardan ibarettir:

1. Eğer Peygamber (s.a.a) halka namaz kıldırması için Ebubekir’e emirde bulunmuştuysa, neden yürümeye güç yetirememesi rağmen mescide gelmekte ve namaz kılmaktadır?

2. Hz. Peygamber’in (s.a.a) mescide gelmesi Ebubekir’i teyit etmek için midir? Eğer böyleyse, neden onu kenara itmekte, gömleğini çekmekte, onun yerine geçmekte ve namaz kılmaktadır?

3. Eğer Ebubekir Hz. Peygamber’e (s.a.a) uymuşsa, nitekim rivayet bunu söylemektedir, o halde onun imametinin bir anlamı yoktur. Bundan dolayı bir şahıs belirli bir zaman ve namazda hem imam ve hem cemaat bireyi olabilir mi?

4. Ebubekir’in Hz. Peygamber’in (s.a.a) yerine kıldığı bu namaz hangi namaz idi? (Sabah, öğle ve akşam) Bu imamet nerede yapılmıştır? Neden Ehlisünnet hadisçileri kendi kitaplarında bu hadiseyi çelişkili bir şekilde nakletmişlerdir?

5. Eğer bu namaz Ebubekir’in hilafette öncelikli olduğuna delil teşkil ediyorsa, neden Muhacirler, Ensar ve hatta Ebubekir’in kendisi Sakife’de buna istinatta bulunmamıştır?

6. Eğer Ebubekir’in Allah Resulü (s.a.a) yerine namaz kılması onun hilafeti hak etmesine neden olmuşsa, neden Abdurrahman b. Avf hilafete layık olmasın? Çünkü Ehlisünnet hadisçileri Abdurrahman b. Avf hakkında Hz. Peygamber’in (s.a.a) dilinden hadis nakletmişlerdir ve sizin büyük şahsiyetlerinizden hiçbiri bu hadis hususunda bir şüphede bulunmamıştır: Hz. Peygamber (s.a.a) onun hakkında şöyle buyurmuştur: “Onun arkasında namaz kılınız.”[4]

7. Bu namazın gerçek olduğu varsayılsa bile, Hz. Peygamber’in (s.a.a) Müminleri Önderi (a.s) hakkında buyurmuş olduğu bütün açık nasların yerini alabilir mi? Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ey Ali senin bana yakınlığın Harun’un Musa’ya yakınlığı gibidir.”[5] Ve…

8. Bu konunun gerçek olduğu varsayılsa bile, Hz. Peygamber (s.a.a) hasta yatarken Ebubekir’in kendi yerine mescitte imam olmasını belirtirken nasıl hezeyan söylememektedir de lakin benden sonra dalalete ve sapkınlığa düşmemeniz için bir şey yazmam için kalem ve kâğıt getirin diye emrettiğinde Ömer’in deyişiyle hezeyan söylemektedir?![6]

Eğer Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) hezeyan söylüyor ise, neden Ebubekir’in namazı hakkında kendisinin sözü ölçü alınmaktadır?! Eğer hezeyan söylemiyorsa, neden Ömer Allah Resulüne (s.a.a) hezeyan söylemeyi isnat etmektedir?!

9. Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şehadet halindeyken sahabelerin Usame’nin ordusuna katılmasını emretmiş ve şöyle buyurmuştur: “Usame’nin ordusuna katılın[7], ona uymayana Allah lanet etsin.”[8] Tüm tarihçilerin görüşü esasınca Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şehadete erene dek Usame savaştan dönmemiş idi. Bu gerçek göz önünde bulundurulduğunda acaba Ebubekir Usame’nin ordusuna katıldı mı yoksa katılmadı mı? Eğer katılmadıysa, Hz. Peygamber’in (s.a.a) emrine itaatsizlik etmiştir.[9]Eğer katılmışsa, bu durumda Medine’de bulunmamış ve dolayısıyla Hz. Peygamber’in (s.a.a) yerine namaz kılmamıştır.[10] Böyle bir çelişki var iken siz Ebubekir’in Hz. Peygamber-i Ekrem’in (s.a.a) yerine namaz kıldığını nasıl söylersiniz?

10. Neden Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) eşlerini kınamaktadır ve onları Hz. Yusuf’u (a.s) saptırmak isteyen kadınlara benzetmektedir? Ayşe böyle bir kınamayı hak edecek ne yapmış idi?! Bütün bu cevapsız sorular var iken böyle rivayetlerin doğruluk ve delaleti kabul edilemez. Bütün bu meseleler, bu konu ve rivayetlerin nasıl olduğu hususunda bizi düşünmeye sevk etmeye yeterli değil midir?[11]

 


[1] Sahih-i Müslim, Kitabu’s-Salat, c. 1, s. 313; Sahih-i Buhari, Kitabu’l-Ezan, c. 1, s. 87; Müsned-i Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 229; Müsned-i EbiAvane, c. 2, s. 114; ve…

[2] Sahih-i Buhari, Kitabu’s-Salat, c. 1, s. 85 ve 92; Sahih-i Müslim, c. 1, s. 85 ve 92; Müsned-i Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 210; Sünen-i Nesai, c. 3, s. 99 ve 100 ve… 

[3] Tarihi Taberi, c. 2, s. 230, Beyrut.

[4]Megazi, Vagıdi, c. 3, s. 1012; Tehzibu’l-Kemal, c. 14, s. 122.

[5] a.g.e.

[6] Ömer b. Hattab, Hz. Peygamberin (s.a.a) vasiyet etmesini engellemek için şöyle dedi: “Bırakın bu şahsı (Hz. Peygamber (s.a.a)); zira o hezeyan söylemektedir. Allah’ın kitabı bize yeterlidir.” Şia alimlerinin icmasına ek olarak, büyük Ehlisünnet alimleri de değişik tabir ve sözler ile bunu nakletmiştir.

A. Sahih Buhari, Kitabu’l-İlm, Babı Kitabetu’l-İlm, c. 1, s. 39, c. 2, s. 118 – c. 4, babı govlu’l-merid ez kitabı el-Merza, s. 5 – c. 6, babı maradu’n-Nebi ve vefatihi, s. 11 – c. 4, Kitabu’l-Cihad, babı cevaizu’l-Vefd, s. 85.

B. Sahih-i Müslim, c. 6, Kitabu’l-Vasiyye babı terku’l-vasiyye, s. 76.

C. Şerhi Nehcu’l-Belağa, İbn. Ebi’l-HadidMutezili, c. 2, s. 536 ve c. 2, s. 217.

D. Kamiliİbn. Esir, c. 2, s. 217.

[7] Tarihi Medine’yi Demeşk, İbn. Asakir, c. 2, s. 57 ve c. 8, s. 60; Mucemu’l-Kebir, Taberani, c. 3, s. 130; Kenzu’lUmmal, c. 10, s. 576; ve…

[8] el-Milel ve’n-Nihel, Şehristani, c. 1, s. 23; Tarih-i Halife-i İbn. Hayat, s. 63-64; Şerhi Nehcu’l-Belağa, İbn. Ebi’l-Hadid, c. 6, s. 52, ve…

[9] Buna ek olarak, eğer Ebubekir’in Usame’nin ordusuna katılmadığını söylersek, Hz. Peygamber-i Ekrem’in lanetine muhatap olacaktır; zira sekizinci dipnotta belirtilen bazı nakillere göre Allah Resulü (s.a.a) Usame’nin ordusuna katılmaktan kaçınanlara lanet etmiştir.

[10] Ehlisünnete mensup tarihçilerin çoğu Ebubekir’in Usame’nin ordusunda olduğunu belirtmiştir:

Tabakatu’l-Kübra, İbn. Sa’d, c. 4, s. 46 ve 136; Tehzibiİbn. Asakir, c. 2, s. 391 ve c. 3, s. 215; Kenzu’l-Ummal, c. 5, s. 312; Tarihu’l-Hamis, c. 2, s. 172; Tarihi Yakubi, c. 2, s. 93;  Şerhi Nehcu’l-Belağa, İbn. Ebi’l-Hadid, c. 1, s. 53 ve c. 2, s. 21; ve… 

[11] Az bir tasarruf ile Faruk Azam Ali’den iktibas edilmiştir.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hangi ayet tevhidin kısımlarını içermektedir? Tevhidin kısımları nelerdir?
    16882 Eski Kelam İlmi 2011/08/14
     Tevhit konusu, Kuranî ve dinî kavramlar içinde en derin ve geniş konulardandır. Çünkü tevhidin çeşitleri ve mertebeleri vardır. Bu yüzden Kuran’da tevhit konusu birçok sure ve ayette genişçe ve derin olarak işlenmiştir. Kuran’ın bu üslup ve tarzı temel kavramlardadır. Bugün bu üslup, Kuran’ın konusal ...
  • Genetik düzeltmenin hükmü ve bu yöntemle dünyaya gelen çocuğun hükmü nedir?
    7251 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/11
    Genetik düzeltmeler yapmanın birçok çeşidi söz konusudur bu yüzden tabii olarak hükümleri de farklıdır.Ancak genel olarak söylemek gerekir ki genetik düzeltme karı kocanın (eşlerin) sperm ve yumurtalığı üzerinde yapılır ve maksat dünyaya gelecek çocuğun genler ve kalıtımla geçen hastalıklara karşı bağışıklık kazanması olursa ...
  • Niçin bizim mektepte imamlık makamı babadan oğla irsi olarak geçmektedir?
    8827 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    İmamet makamı masum olmak ve bol ilim gibi vasıflara sahip olan kişiye verilir. Bu vasıflara kimin sahip olduğunu yalnız Allah Teala bilir. Bu yüzden imamlar dünyaya gelmeden önce onların isimleri ve özellikleri Allah tarafından Peygambere bildirilmiştir. Ama imamlık veya peygamberlik makamının gereken liyakati taşıdığı için önceki peygamberin soyunda yer ...
  • Acaba İmam Hüseyin(a.s) bir hadisinde, Arap ve Acem arasında fark koymuş ve Acemleri kınamış mıdır?
    9935 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2010/09/04
    Dile getirdiğiniz rivayet Ebu Ebdillah (a.s)'dandır. Yani İmam Sadık (a.s)'tan, İmam Hüseyin (a.s)'den değildir. Şöyle buyurmuşlardır: “Biz Kureyşteniz ve bizim Şialarımız da Araptırlar, acem değil”. Bu rivayetin zahir anlamı dikkate alındığında Arap, acem ve Kureyş'ten maksat bilinen meşhur ırklardır. Ama bu rivayet senet açısından zayıftır. ...
  • Müslüman kadınlar camiasından ilmi havzalarda içtihat derecesine ulaşanlar var mı?
    10122 تاريخ بزرگان 2010/06/08
    İslam’ın ilime önem vermesi ve ilimi kadın erkek herkese farz kılması sonucu bazı kadınlar ilim öğrenimine iştigal edip sonunda içtihat derecesine ulaşmışlardır.Örneğin, H. K. 1403 yılında vefat etmiş olan Bayan Müçtehit Emin ve şimdi kadınların ilmi havzalarının değerli üstatlarından ...
  • Ailenin duyarsılığından dolayı tutumadığım oruçları kaza etmek zorunda mıyım?
    5608 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/14
    Hz. Ayetullahi’l-uzma Sistaninin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Eğer itminanla orucun vacip olmadığına inanarak oruç tutmamışsa (kefaret yoktur ve) kaza yeterlidir.Hz. Ayetullahi’l-uzma Mekarım-i Şirazinin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Namaz ve oruçları tedrici bir şekilde kaza ediniz. Kefaretin ile ilgili (niteliği hakkında) tevzihu’l-mesailimizdeki 1301-1402 numaralı meselelerdeki ...
  • Ağzı temizleyen maddelerin içinde genellikle az miktarda alkol bulunur. Bunun hükmü nedir?
    6519 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/06/12
    Sarhoş edici[1] sıvılardan olup olmadığı belli olmayan alkoller temiz hükmündedirler. Onların karıştırıldığı sıvıların alınıp satılması ve kullanılmasının herhangi bir sakıncası yoktur.[2]
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27338 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • el-Muttali ve el-Mulakkan sıfatlar kemaliye mi yoksa veya cemaliye sıfatlardan mıdırlar?
    7183 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    İster Allah’ın lütfunu, ister kahrını vs. yansıtsın bir sıfatın Allah’ta olduğunu ispat eden bütün sübuti sıfatlar kelam ilminde cemal sıfatları diye bilinmekte ve varlık açısından aralarında herhangi bir fark yoktur. Soruda gelen el-Muttali (Telkin edici) ve el-Mulakkan (Bilen)’da bunlardandır. ...
  • Şia imamlarının Son Peygamber Hz. Muhammed dışında diğer peygamberlerden daha faziletli ve üstün oluşunun sebebi nedir?
    17757 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    Bizim dini öğretilerimizde geldiğine göre Hz. Muhammed dışında hiçbir peygamber, peygamberlik vasfı dışında imamlardan üstün değildir.Yine bazı hadislere göre ism-i azam 73 harften ibarettir ki önceki peygamberler bu harflerin hepsine vakıf değildiler. Örneğin Hz. İbrahim'e yalnız sekiz harf verilmiştir ancak İslam Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.a)'e 72 harf verilmiştir ...

En Çok Okunanlar