Gelişmiş Arama
Ziyaret
28752
Güncellenme Tarihi: 2012/05/16
Soru Özeti
Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) hastayken Ebubekir’i cemaat imamı yapmış mıdır?
Soru
Hz. Peygamber (s.a.a) hastayken Ebubekir’in cemaat imamı tayin edilme hadisesi doğru mudur?
Kısa Cevap

Ehlisünnet kaynaklarında bu hususta bir takım rivayetler nakledilmiştir. Bunları kabul etme durumunda birçok problem ve ipham meydana gelecektir. Dolayısıyla böyle bir şey kabul edilemez. Cemaat imamlığı için bir veya birkaç defa tayin olmanın doğru olduğu varsayılsa bile, bu Hz. Peygamber’in (s.a.a) halifesi olmak için liyakat taşımanın delili sayılmaz; zira Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) halka namazda imam olabilecek başka bireylerin liyakat ve değerine de işaret etmiştir. Lakin hiç kimse bu bireyleri imamet ve hilafete layık görmemiştir.

Ayrıntılı Cevap

Ehlisünnet kaynaklarında Hz. Peygamber’in (s.a.a) hastalandığı sırada bir gün namaz için Ebubekir’i görevlendirdiği nakledilmiştir. Ehlisünnet bu hususu Ebubekir için bir üstünlük ve hilafet konusu için kendisinin liyakatinin bir delili saymıştır. Lakin bu hadise hiçbiri kabul edilemeyecek değişik şekillerde nakledilmiştir. Müslim, kendi sahihinde Ayşe’den şöyle aktarmaktadır: “Allah Resulü (s.a.a) benim evime geldiğinde şöyle buyurdu: Ebubekir’in halka namaz kıldırmasını söyleyiniz. Ben, ey Allah Resulü (s.a.a) Ebubekir ince kalpli bir insandır ve ne zaman Kur’an okursa ağlamasını tutamaz, keşke Ebubekir dışında başka birini emretseydiniz diye söyledim. Ben bu sözü iki veya üç defa tekrar ettim ve Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: Halka Ebubekir namaz kıldırmalıdır, sizler Yusuf’un yoldaşlarısınız.”[1] Bir başka hadiste Ayşe şöyle demektedir: “Allah Resulü (s.a.a) hastalandığı (vefatına yol açan hastalık), vakit Bilal namaz vaktini bildirmek için geldi. Allah Resulü (s.a.a) halka Ebubekir’in namaz kıldırmasını buyurdu. Hatta sizler Yusuf’un yoldaşlarısınız diye buyurdu. Sonra Ebubekir’e bildirdik ve o halka namaz kıldırdı. Allah Resulü (s.a.a) rahatladı ve iki şahsa dayanarak dışarıya çıktı… Ebubekir, Allah Resulünün (s.a.a) varlığını hissedince geriye gelmek istedi, ama Allah Resulü (s.a.a) kendi yerinde kalması için ona işaret etti. Sonra geldi, Ebubekir’in yanında oturdu, Ebubekir Peygamber’e (s.a.a) tabi oldu ve halk da Ebubekir’e tabi oldu.”[2]Taberi, Allah Resulü’nün (s.a.a) şöyle buyurduğunu söylemektedir: “Namaz vakti geldi mi? Bir şahıs evet dedi. Allah Resulü (s.a.a) Ebubekir’e halka namaz kıldırmasını söyleyiniz dedi. Ayşe şöyle dedi: Ebubekir ince kalpli bir şahıstır, Ömer’e emrediniz. Hz. Peygamber (s.a.a) Ömer’e deyiniz diye buyurdu. Ömer, ben Ebubekir olduğu müddetçe onun önüne geçmem dedi. Bunun üzerine Ebubekir öne çıktı ve Allah Resulü (s.a.a) kendi ateşinin derecesinin düştüğünü hissedince evden dışarıya çıktı. Ebubekir, Hz. Peygamber’in (s.a.a) hareket ettiğini duyunca kendini geriye çekti. Allah Resulü (s.a.a) onun gömleğini çekti ve onun yerine geçti. Allah Resulü (s.a.a) oturdu (namazı oturarak kıldı) ve Ebubekir’in kıldığı yerden namazı kıldırdı.”[3] Bu nakillerde belirtilen hususlar çok düşündürücü ve sual yaratıcıdır. Bu nedenle bu nakillere tam güvenmek olanaksızdır. Sorulardan bazıları şunlardan ibarettir:

1. Eğer Peygamber (s.a.a) halka namaz kıldırması için Ebubekir’e emirde bulunmuştuysa, neden yürümeye güç yetirememesi rağmen mescide gelmekte ve namaz kılmaktadır?

2. Hz. Peygamber’in (s.a.a) mescide gelmesi Ebubekir’i teyit etmek için midir? Eğer böyleyse, neden onu kenara itmekte, gömleğini çekmekte, onun yerine geçmekte ve namaz kılmaktadır?

3. Eğer Ebubekir Hz. Peygamber’e (s.a.a) uymuşsa, nitekim rivayet bunu söylemektedir, o halde onun imametinin bir anlamı yoktur. Bundan dolayı bir şahıs belirli bir zaman ve namazda hem imam ve hem cemaat bireyi olabilir mi?

4. Ebubekir’in Hz. Peygamber’in (s.a.a) yerine kıldığı bu namaz hangi namaz idi? (Sabah, öğle ve akşam) Bu imamet nerede yapılmıştır? Neden Ehlisünnet hadisçileri kendi kitaplarında bu hadiseyi çelişkili bir şekilde nakletmişlerdir?

5. Eğer bu namaz Ebubekir’in hilafette öncelikli olduğuna delil teşkil ediyorsa, neden Muhacirler, Ensar ve hatta Ebubekir’in kendisi Sakife’de buna istinatta bulunmamıştır?

6. Eğer Ebubekir’in Allah Resulü (s.a.a) yerine namaz kılması onun hilafeti hak etmesine neden olmuşsa, neden Abdurrahman b. Avf hilafete layık olmasın? Çünkü Ehlisünnet hadisçileri Abdurrahman b. Avf hakkında Hz. Peygamber’in (s.a.a) dilinden hadis nakletmişlerdir ve sizin büyük şahsiyetlerinizden hiçbiri bu hadis hususunda bir şüphede bulunmamıştır: Hz. Peygamber (s.a.a) onun hakkında şöyle buyurmuştur: “Onun arkasında namaz kılınız.”[4]

7. Bu namazın gerçek olduğu varsayılsa bile, Hz. Peygamber’in (s.a.a) Müminleri Önderi (a.s) hakkında buyurmuş olduğu bütün açık nasların yerini alabilir mi? Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ey Ali senin bana yakınlığın Harun’un Musa’ya yakınlığı gibidir.”[5] Ve…

8. Bu konunun gerçek olduğu varsayılsa bile, Hz. Peygamber (s.a.a) hasta yatarken Ebubekir’in kendi yerine mescitte imam olmasını belirtirken nasıl hezeyan söylememektedir de lakin benden sonra dalalete ve sapkınlığa düşmemeniz için bir şey yazmam için kalem ve kâğıt getirin diye emrettiğinde Ömer’in deyişiyle hezeyan söylemektedir?![6]

Eğer Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) hezeyan söylüyor ise, neden Ebubekir’in namazı hakkında kendisinin sözü ölçü alınmaktadır?! Eğer hezeyan söylemiyorsa, neden Ömer Allah Resulüne (s.a.a) hezeyan söylemeyi isnat etmektedir?!

9. Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şehadet halindeyken sahabelerin Usame’nin ordusuna katılmasını emretmiş ve şöyle buyurmuştur: “Usame’nin ordusuna katılın[7], ona uymayana Allah lanet etsin.”[8] Tüm tarihçilerin görüşü esasınca Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şehadete erene dek Usame savaştan dönmemiş idi. Bu gerçek göz önünde bulundurulduğunda acaba Ebubekir Usame’nin ordusuna katıldı mı yoksa katılmadı mı? Eğer katılmadıysa, Hz. Peygamber’in (s.a.a) emrine itaatsizlik etmiştir.[9]Eğer katılmışsa, bu durumda Medine’de bulunmamış ve dolayısıyla Hz. Peygamber’in (s.a.a) yerine namaz kılmamıştır.[10] Böyle bir çelişki var iken siz Ebubekir’in Hz. Peygamber-i Ekrem’in (s.a.a) yerine namaz kıldığını nasıl söylersiniz?

10. Neden Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) eşlerini kınamaktadır ve onları Hz. Yusuf’u (a.s) saptırmak isteyen kadınlara benzetmektedir? Ayşe böyle bir kınamayı hak edecek ne yapmış idi?! Bütün bu cevapsız sorular var iken böyle rivayetlerin doğruluk ve delaleti kabul edilemez. Bütün bu meseleler, bu konu ve rivayetlerin nasıl olduğu hususunda bizi düşünmeye sevk etmeye yeterli değil midir?[11]

 


[1] Sahih-i Müslim, Kitabu’s-Salat, c. 1, s. 313; Sahih-i Buhari, Kitabu’l-Ezan, c. 1, s. 87; Müsned-i Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 229; Müsned-i EbiAvane, c. 2, s. 114; ve…

[2] Sahih-i Buhari, Kitabu’s-Salat, c. 1, s. 85 ve 92; Sahih-i Müslim, c. 1, s. 85 ve 92; Müsned-i Ahmed b. Hanbel, c. 6, s. 210; Sünen-i Nesai, c. 3, s. 99 ve 100 ve… 

[3] Tarihi Taberi, c. 2, s. 230, Beyrut.

[4]Megazi, Vagıdi, c. 3, s. 1012; Tehzibu’l-Kemal, c. 14, s. 122.

[5] a.g.e.

[6] Ömer b. Hattab, Hz. Peygamberin (s.a.a) vasiyet etmesini engellemek için şöyle dedi: “Bırakın bu şahsı (Hz. Peygamber (s.a.a)); zira o hezeyan söylemektedir. Allah’ın kitabı bize yeterlidir.” Şia alimlerinin icmasına ek olarak, büyük Ehlisünnet alimleri de değişik tabir ve sözler ile bunu nakletmiştir.

A. Sahih Buhari, Kitabu’l-İlm, Babı Kitabetu’l-İlm, c. 1, s. 39, c. 2, s. 118 – c. 4, babı govlu’l-merid ez kitabı el-Merza, s. 5 – c. 6, babı maradu’n-Nebi ve vefatihi, s. 11 – c. 4, Kitabu’l-Cihad, babı cevaizu’l-Vefd, s. 85.

B. Sahih-i Müslim, c. 6, Kitabu’l-Vasiyye babı terku’l-vasiyye, s. 76.

C. Şerhi Nehcu’l-Belağa, İbn. Ebi’l-HadidMutezili, c. 2, s. 536 ve c. 2, s. 217.

D. Kamiliİbn. Esir, c. 2, s. 217.

[7] Tarihi Medine’yi Demeşk, İbn. Asakir, c. 2, s. 57 ve c. 8, s. 60; Mucemu’l-Kebir, Taberani, c. 3, s. 130; Kenzu’lUmmal, c. 10, s. 576; ve…

[8] el-Milel ve’n-Nihel, Şehristani, c. 1, s. 23; Tarih-i Halife-i İbn. Hayat, s. 63-64; Şerhi Nehcu’l-Belağa, İbn. Ebi’l-Hadid, c. 6, s. 52, ve…

[9] Buna ek olarak, eğer Ebubekir’in Usame’nin ordusuna katılmadığını söylersek, Hz. Peygamber-i Ekrem’in lanetine muhatap olacaktır; zira sekizinci dipnotta belirtilen bazı nakillere göre Allah Resulü (s.a.a) Usame’nin ordusuna katılmaktan kaçınanlara lanet etmiştir.

[10] Ehlisünnete mensup tarihçilerin çoğu Ebubekir’in Usame’nin ordusunda olduğunu belirtmiştir:

Tabakatu’l-Kübra, İbn. Sa’d, c. 4, s. 46 ve 136; Tehzibiİbn. Asakir, c. 2, s. 391 ve c. 3, s. 215; Kenzu’l-Ummal, c. 5, s. 312; Tarihu’l-Hamis, c. 2, s. 172; Tarihi Yakubi, c. 2, s. 93;  Şerhi Nehcu’l-Belağa, İbn. Ebi’l-Hadid, c. 1, s. 53 ve c. 2, s. 21; ve… 

[11] Az bir tasarruf ile Faruk Azam Ali’den iktibas edilmiştir.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Eğer Ehlibeyt (a.s) «خُزّان العلم» ilmin madeni iseler neden kumeyl duasını Hz. Hızır İmam Ali (a.s)’a öğretmiştir?
    6102 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2019/04/07
    Kumeyl duası Şeyh Tusi’nin “Misbah’ul-Muteheccid”[1] ve Seyit ibn. Tavus’un “İkbal’ul-Emal” adlı eserlerinde nakledilmiştir. Seyit ibn. Tavus bu duayı eserinde naklederken şöyle açıklama yapmaktadır: Şeyh Tusi’nin naklettiği rivayetten başka bir rivayette gördüm ki Kumeyl ibn. Ziyad Neğei diyor ki: Basra mescidinde İmam Ali (a.s)’ın yanında ...
  • Şia neden abdeste ayaların yıkanmasını terk ederek farzı terk ediyor?
    20362 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Her fırka ve gurubun kendisini fırka-i Naciye (kurtuluşa eren fırka) bilmeleri gayet doğaldır ama biz, sizin aksinize kendi teklifimize boyun eğdiğimizi, farzı yerine getirdiğimizi ve Ehl-i Sünnet kardeşlerimizin farzdan uzaklaştıklarını kabul ediyoruz ve bu iddiamızın delillerini Kur'an ve rivayetlerle ortaya koyacağız. Şia; ...
  • Mehdiliği tehdit eden şeyler nelerdir?
    7147 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Mehdiliği tehdit eden hususlar çoktur. Biz burada sadece üç önemli şeye işaret edeceğiz: 1. Eğer en üstün kanunlar ehil olmayan uygulayıcıları eline düşerse veya eğer en pahalı şeyler ehil olmayan insanların elinde bulunursa, ne kanundan ve ne de belirtilen değerli şeyden bir sonuç alınamaz. Mehdilik ...
  • Müslümanlar neden biribirleriyle musafaha ederler?
    9443 Pratik Ahlak 2011/07/14
    Müfaala kipinden olup iki kişi arasında gerçekleşen musafaha, el vermek manasına gelmektedir. Birisi ‘Safehtuhu’ derse bu ‘Elimin içi onun elinin içine değdi’ anlamına gelir. Musafahatun, birbirine el vermek, ellerin içini biribirine değdirmek, demektir. Selam vermek ve tokalaşmak güzel davranışın örneğidir. İslam Peygamberi (s.a.a) ve Masum ...
  • Niçin bazıları ölülerin kabirlerini yarıp araştırma yapıyorlar? Acaba bu iş haram mıdır?
    5503 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/04/09
    Büyük taklit mercilerinin bu soruya cevapları şöyledir: Müminin kabrinin açılması haramdır. Ama aşağıda zikredilen konularda kabrin açılmasının sakıncası yoktur: 1. Cenaze gasbi yere defnedilmiş olursa ve yerin sahibi, cenazenin orada kalmasına razı olmazsa. 2. Cenazeyle birlikte defnedilen kefen veya başka bir ...
  • Alkol kullanmaktan nasıl uzak kalınabilir ve bundan tövbe etmenin yolu nedir?
    22117 Teorik Ahlak 2011/10/23
    Her günahtan tövbe etmenin dayanağı, şahsın gerçekten kabul ettiği inanç ve değerlerdir. Eğer insan Allah’a ve diriliş gününe iman ederse, diğer bir dünyada amellerinin neticesini göreceğini bilirse ve kendisini gafletten kurtarmak gerektiğine kanaat getirirse, rahatlıkla günahlardan el çekebilir. Eğer insan haram işlerin kendisini nasıl bir bedbahtlığa ve ...
  • Türkiye bankalarında yatan paramla devlete ait borç bonosu satın alıp karından yararlanabilir miyim?
    5422 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Orası İslam ülkesi olması nedeniyle onlardan kar almak sakıncalıdır. Elbette orada şubesi olan İslamî olmayan bankalar veya gerçekten katılım bonosu olması müstesnadır.  Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:
  • Namazda âmin söylemenin yasaklanmasının felsefesi nedir?
    9495 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/16
    Ehlibeyt rivayetleri esasınca namazda âmin sözünü söylemek caiz değildir ve bunu söylemek namazın geçersiz olmasına neden olur. Artı, caiz olmaması delile ihtiyaç duymaz; yani namaz ibadetsel bir fiil olduğundan ve insanın kendi tarafından namaza bir şey eklenemeyeceğinden, eğer şeriat tarafından bir şeyin caiz oluşu ispatlanmazsa, bunun kendi ...
  • Bahaîlerin düşüncelerinin yanlış oluşu, necis olmalarının nedeni ve onların inançlarını saflıkla kabul edenlerin durumu hakkında açıklamada bulununuz.
    11426 Eski Kelam İlmi 2008/02/17
    Bab adıyla tanınan Alimuhammed, ilk olarak 1847 yıllarında çok farklı inanç ve kurallar ortaya çıkarmaya başlamıştır. Sonraları onun düşüncelerini kabul eden ve daha da genişleterek Bahaîliği kuran Mirza Hüseyinali Baha'dır. Bu şahıs kitaplarında; kendisinin ve Alimuhammed Bab'ın gelmesiyle İslam dinin geçerliliğini yitirdiğini, İslami hükümlerin yürürlükten kalktığını ve Hz. Muhammed'in risaletinin ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7033 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar