Gelişmiş Arama
Ziyaret
5746
Güncellenme Tarihi: 2011/02/08
Soru Özeti
imam-ı zamanın (a.f.) bizden razı olduğunu nasıl anlayabiliyoruz?
Soru
imam-ı zamanın (a.f.) bizden razı olduğunu nasıl anlayabiliyoruz?
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

İmam-ı zamanın (a.f.) Şiaları ve Müminler, kendilerini imamın huzurunda his ettiğine ve yerine getirdikleri amelleri o hazretin huzurunda gerçekleştirdiklerine inanmaktadırlar. O hazretin mübarek gönlünü kıracaklarından veya o hazretin özel inayetinden mahrum kalacaklarından korkuyorlar. Dolayısıyla tekâmül ve yücelme yolunda o hazretin has inayetini celp etmek için çok çalışmalı ve dikkatli olmalılar. Olmasın (Allah kurusun) kendi elleriyle işleyecekleri ameller ve davranışlarla o hazretin gönlünü kırsınlar.

Zamanın imamı (a.f.) rauf, Mihriban ve bütün insanlar, belki de bütün varlıklar için kalbı sızlıyor. Zira imamların (a.s.) hedef ve programları, peygamberlerin hedefi ve onların programlarının aynısıdır. Kuranı kerim peygamberler hakkında şöyle buyurmaktadır: "Andolsun, size kendi içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, mü’minlere karşı da çok şefkatli ve merhametlidir".[1]     Yani size eziyet veren kendisi için ağır geliyor ve müminlere karşı çok şefkat ve onlara karşı çok merhametlidir.

Zamanın imamının (a.f.) sahip olduğu bu merhameti dikkate aldığımızda onun bizden zor ve ağır olan şeyleri beklemediğini ve bize karşı her hangi bir surununun olmadığını anlamayktayız. O hazretin kalbini bizden razı edecek tek bir şey vardır. Oda şudur: vacip ve farz kılınmış olan amelleri yerine getirmek ve haram kılınmış olan şeyleri de terk etmektir. Buna binaen Allahın düsturlarına amel eder Allah tarafından boynuna vazife olarak karar kılınmış olan teklifleri doğru bir şekilde yerine getiren bir kimseden kesinlikle zamanın imamı (a.f.) razı olmuş ve olacaktır. Konuyla ilgili şöyle nakil edilmektedir; "adamın birisi iman Sadık'a (a.s.) hitaben şeyle dedi: mertlik ve yiğitlik nededir? ey Allah resulünün oğlu! İmam Sadık (a.s.) cevaben şöyle buyurdu: "Allah'ın, seni haram kıldığı şeyleri yerine getirmekle meşgul olmadığını ve emr ettiği şeyleri bırakıp onlardan uzak kalmadığını görsün". (ella yerake haysu nehake ve la efkudeke min hasu emerek).[2]

İmam Cafer'in oğlu imam Musa (a.s.) kendi çocuklarına yapmış olduğu tavsiyelerde şöyle denilmektedir: ey oğlum! Allah'ın seni haram kıldığı günahlarla meşgul olduğunu ve emr ettiği itaatle meşgul olmadığını gördüğünden sakın…!"[3]

Ama kendi vazifesini ve üzerlerinde farz kılınmış; namaz, oruç, örtünme, kazancının beşte birisi (humusu), zekatı verme ve benzer vacipleri, yerine getirmeyen kimselerden imamın (a.f.) razı olamayacağı kesindir. Bu kimseler ziyarete gitseler, imam Hüseyin (a.s.) için yas tutsalar, cemkeran (Kum eyaletinde bir mıntıkanın ismidir.) camisini (Ayetullah Burucerdinin kabul gördüğü, bir iddiaya göre imam Mehdinin (a.f.) tavsiyesi üzerine yapılmış bir cami) ziyaret etme gibi müstahap türünden olan faaliyetlere faal bir şekilde iştirak etse bile imam kendisinden razı olmuyor.

Buna binaen bu makalede özetle söylenmesi mümkün olan şey şudur: zamanın imamı olan Hz. Mehdi'nin (a.f.) hoşnutluğu Allahın hoşnutluğundadır. Allah'ı hoşnut eden her şey zamanın imamı olan Hz. Mehdiyi de hoşnut eder. Allah'ı hoşnut eden şeyler ise pratikte Allahın düsturlarını hayatında uygulamaktır. Yani Allahın farz kıldığı amelleri yerine getirip hayatında tatbik ve Allahın haram kıldığı amellerden de sakınmaktır. Çünkü imamın kendisi de mukaddes İslam dininin getirmiş olduğu şeriat ve ahkâma karşı sorumlu ve dini değerleri korumakla yükümlüdür.

Konuyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için bkz. İndex: "nasıl Allahın kendisini sevdiği bir kul olabiliyoruz?" 261. sorunun cevabı.



[1] Tevbe 128.

[2]  "Fıkhu'r-rıza", s. 358.

[3] "men la yahduru'l-fakih" c. 4, s. 409.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Gayri Müslüman Olan bir kimse bize “esselamu Aleykum” şeklinde Selam verse bizim ona karşı cevabımız nasıl olmalıdır?
    9463 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/07
    Dini öğretilerde çok dikkate alınmış ve kendisine çok tekit edilmiş olan konulardan birisi Müminlerin birbirine selam vermeleridir. Bu düsturdan istisna edilen bazı konular ve yerler var olmaktadır. Onlardan bir tanesi gayri Müslüman olan kimselere selam vermektir. Fıkıh kitaplarında Müslüman olmayanlara selam vermek mekruhtur denilmektedir: Kâfirlerin vermiş olduğu ...
  • Kur’an’da ‘Leyl’ (gece) kelimesi neden hep ‘Nehar’ (gündüz) kelimesinden önce gelmiştir?
    11620 Tefsir 2012/04/04
    Kur’an’da ‘gece’ kelimesinin ‘gündüz’ kelimesinden önce gelmesi konusunda müfessirlerin öne sürdüğü görüşlerin önemlileri şunlardır: 1- Bazılarına göre gecenin gündüzden önce gelmesinin nedeni Hak Teala’nın geceyi gündüzden önce yaratmasından dolayıdır.[1] 2- Bazılarına göre ‘gece’ kelimesinden sonra ve ‘gündüz’ kelimesinden önce gelen ...
  • Savunma hedeflerinin gerçekleşmesinde kadın ve kızların rolü nedir?
    7246 زن و حکومت اسلامی 2012/06/14
    Düşman karşısında savunma yapmak insan ve tüm diri varlıkların fıtri ve zati bir özelliğidir. İslam’ın hayat bahşedici mektebi de bunu değerli ve kutsal bir husus olarak değerlendirmiş ve takipçilerini buna çağırmıştır. Hatta savunma ve öncüllerini Müslümanlara farz kılmıştır. Bu, özel bir grubu özgü değildir. Kadın ve erkek ...
  • İslam’la Hıristiyanlık arasındaki Allah’ın oğlunun olması ve olmaması meselesindeki tezat ve zıtlık nasıl giderilebilir?
    8501 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Müslümanlar, Tevhid suresi gereğince Allah-u Teala’nın kimseyi doğurmadığına ve kimseden doğmadığına inanmaktalar. Bu inanç bütün tevhidi dinlerde vardır. Hz. İsa’nın (a.s) dinide bu kaidenin dışında değildir; zira bütün semavi dinler akıl ve fıtrat üzerine kuruludur. Allah-u Teala’nın varlık aleminin yaratıcısı ve hiçbir şeye muhtaç olmadığı konusu akıl ...
  • Sami kavimlerinden olmayıp Avrupa, Hindistan vs. kavimlerden de peygamber gelmiş midir?
    17280 Eski Kelam İlmi 2010/01/02
    İnsan sorumlu bir varlıktır. Bu sorumlulukların hangi sorumluluklar olduğunun bilinmesi için Allah tarafından peygamberlerin gönderilmesi gerekir. Yoksa sorumluluğun manası olmaz.  Kur'an-ı Kerim, çeşitli ayetlerde nerede ...
  • Ben bir miktar çeyizimi kendi maaşımla hazırlayabilir miyim? Kocam, buna muhaliftir ve tüm çeyizi ailen hazırlamalıdır ve ben razı değilim demektedir! Ben onun görüşünün aksine davranabilir miyim?
    6029 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in Bürosu (ömrü uzun olsun):Maaşınızın tasarruf hakkı kendi elinizdedir ve eşinizin rızası şart değildir.Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin Bürosu (ömrü uzun olsun):Maaş size aittir ve her türlü tasarruf sizin için caizdir.Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin Bürosu (ömrü uzun olsun):Herkesin kendi malında tasarruf ...
  • Garanık efsanesi nedir?
    11106 Tefsir 2011/04/11
    Garanık efsanesi, Kur'an ve Peygamber'in (s.a.a) mevkisini düşürmek için çalışan düşmanlar tarafından uydurulan bir efsanedir. Onlar şöyle demişlerdir: Peygamber (s.a.a) Mekke'de en-Necm suresini okurken müşriklerin putlarının isimlerinin anıldığı ayete yani: "أَ فَرَءَیْتُمُ اللَّاتَ وَ الْعُزَّى‏ وَ مَنَوةَ الثَّالِثَةَ الْأُخْرَى"
  • İslam’ın telepati hakkındaki görüşü nedir?
    77921 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/03/15
    Telepati deyimi Yunanca bir deyim olup,uzaklık anlamında tele ve duygu anlamında patus sözcüklerinden oluşmuştur. Telepati kendi duygu organlarından yararlanmadan esrarengiz bir şekilde başkalarının hislerini bilmesi veya duymasını ifade eder. Telepati yanlıları şöyle diyorlar: Normal insanlar için bile yüzlerce kilometre uzakta bulunan dost ve akrabalarının ölümü zamanında tevehhüm ...
  • Tekvini velayet nedir? Tekvini velayet ile Masum İmamlar arasındaki irtibat nedir?
    5763 ولایت، برترین عبادت 2019/02/20
    “Velayet” kelimesi arapça bir kavram olup kök anlam olarak sözlükte “birbirini takip etmek,bir şey diğerinin ardı sıra gelmek ,aralarında mesafe olmaksızın bir şeye yakın olmak” anlamındadır. Bu bağlamda sevgi, bağlılık, yardım, nusret, uyum, egemenlik, rehberlik ve sorumlu anlamlarında kullanılmıştır. “Tekvini velayet” ise varlık alemindeki mahlukat üzerinde egemenlik ...
  • Cebrail sadece vahiy esnasında mı Peygamber-i Ekrem’e nazil oluyordu yoksa sürekli Peygamberin yanında mıydı?
    9267 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Cebrail Peygamber-i Ekrem’e sadece vahiy indirme esnasında gelmekteydi; çünkü rivayetlerde mesela Peygamber-i Ekrem (s.a.a) filan işle meşgulken Cebrail kendisine nazil oldu diye ifade edilen birçok örnek mevcuttur. Bu, Cebrail’in her zaman Peygamberle birlikte olmadığını yansıtıyor. Eğer Cebrail sürekli Peygamberin yanında olsaydı, artık nüzulün bir anlamı kalmazdı; zira nüzul mertebenin ...

En Çok Okunanlar