Gelişmiş Arama
Ziyaret
7518
Güncellenme Tarihi: 2012/04/03
Soru Özeti
Peygamberin (s.a.a) üvey kızının Habbar b. Esved tarafından korkutulması olayı ve Resul-i Ekrem’in (s.a.a) onun katline hüküm vermesi doğru mudur?
Soru
Resulullah’ın (s.a.a) Zeynep adlı bir üvey kızının olduğu ve birgün onun olduğu kervana saldırıda bulunulduğu, onu korkuttukları ve çocuğunu düşük yapmasına sebep oldukları için Peygamberin’de (s.a.a) Habbar b. el-Esved’in nerede görülse öldürülme emrini verdiği hakkındaki rivayet doğru mudur? Doğru ise lütfen rivayetin kaynağını da zikreder misiniz?
Kısa Cevap

v

Sözünü ettiğiniz rivayet kaynaklarda şöyle gelmiştir: Habbar b. Esved’in de içinde bulunduğu bir grup müşrik, Mekke’den Medine’ye hicret eden Resulullah’ın (s.a.a) üvey kızı Zeynep’e eziyet etmek için onun peşinden gitmişti. Zeynep’e ilk ulaşan kişi Habbar b. Esved’di. O, Zeynep’in kecavesine mızrak fırlattı. Zeynep bu saldırıdan korktu ve hamile olduğu için çocuğunu düşürdü. Bunun üzerine Peygamber (s.a.a) Habbar b. el-Esved’in nerede görülse öldürülmesi emrini verdi.[1]

Habbar b. Esved’in öldürülüp öldürülmediği konusunda tarihçiler şöyle yazarlar: Habbar b. Esved sonradan Müslüman oldu ve affedildi.[2]

Bu rivayet güvenilir kaynaklarda gelmiştir. Ancak bu gibi rivayetlerde dikkat edilmesi gereken şey bazıları böyle olayları naklederek, İslam’ın hükümlerine ve Resulullah’a (s.a.a) eksiklik getirmeyi amaçlamaktadırlar. Bu yüzden bilinmesi gerekir ki, Allah Resulü (s.a.a) herkes için rahmet olsa da,[3] toplumsal ve halkın hakları konularında -bu olayda görüldüğü gibi- emniyeti sağlamak ve suçlulara engel olmak için cezalar ön görmüştür. Bu şekilde halk, İslam toplumunda güven içinde yaşayacak, halkın haklarına tecavüz edenlerede ibret olacaktır.

Unutmayalım ki bu mesele yalnızca İslam’a özgü değildir. Bütün toplumlarda savunmasız olan sivillere ve halka silahlı saldırıda bulunma, korku ve dehşete düşürme suç olup, bunu yapanlar cezalandırılırlar. İster yöneticilerin yakınlarından olsun, ister normal kimselerden savunmasız halkın haklarını korumak devletin görevidir. İslam Peygamber’inin (s.a.a) bu meselede Habbar b. Esved’e karşı tepkisini bu bağlamda değerlendirmek gerekir.

 


[1] -İbn-i Abdulbir, Ebu Amr Yusuf b. Abdullah b. Muhammed, el-İstiab Fi-Marifeti’l-Ashab, Tahkik: el-Becavi, Ali Muhammed, c.4, s.1536, Daru’l-Ciyel, Beyrut, 1. Baskı, 1412/1992; İbn-i Esir el-Cezri, Ebu’l-Hasan Ali b. Muhammed, Usdu’l-Gabe Fi-Marifeti’s-Sahabe, c.4, s.608, Daru’l-Fikr, Beyrut, 1409/1989; et-Temimi es-Sem’ani Ebu Said Abdulkerim b. Muhammed b. Mansur, el-Ensab, Tahkik: el-Muallimi el-Yemani, Abdurrahman b. Yahya, c.10, s.535, Meclis-i Dairetu’l-Maarifi’l-Osmaniyye, Haydar Abad, 1. Baskı, 1382/1962; ez-Zehebi, Şemsuddin Muhammed b. Ahmed, Tarihu’l-İslam ve Vefiyyatu’l-Meşahir ve’l-A’lam, Tahkik: Tedmiri, Ömer Abdusselam, c.3, s.102, Daru’l-Kitabi’l-Arabi, Beyrut, 2. Baskı, 1413/1993; Taberi, Ebu Cafer Muhammed b. Cerir, Tarihu’l-Ümem ve’l-Müluk (Tarih-i Taberi), Tahkik: İbrahim, Muhammed Ebu’l-Fazl, c.11, s.594-595, Daru’t-Teras, Beyrut, 2. Baskı, 1387/1967; el-Beyhaki, Ebu Bekr Ahmed b. el-Hüseyin, Delailu’n-Nübüve ve Marifet-u Ahval-i Sahibu’s-Şeriat, Tahkik: Kal’aci, Abdu’lmu’ti, c.3, s.156, Daru’l-Kutubi’l-İlmiyye, Beyrut, 1. Baskı, 1405/1985.     

[2] -Bel’ami, Tarihname-i Taberi, Tahkik: Ruşen, Muhammed, c.5, s.1499, c.1-2, Suruş, Tahran, 2. Baskı, HŞ. 1378, c.3,4,5, Elborz, 3. Baskı, HŞ.1373.

[3] -‘Allah Teala, Muhammedi yarattıklarına gönderdi, alemlere rahmet olsun diye.’ (Kuleyni, Kafi, c.1, s.527, c.3, s.422, Daru’l-Kütübi’l-İslamiyye, Tahran, HŞ.1365; Şeyh Tusi, et-Tehzib, c.4, s.305, Daru’l-Kutubi’l-İslamiyye, Tahran, HŞ.1365.)

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Fikhi açıdan had cezasının uygulanması niçin yargıcın sorumluluğundadır?
    8235 بیشتر بدانیم 2012/09/09
    Beşeri toplumların örfünde suçluların cezalandırılması, hükümetin sorumluluğundadır ve devlet dışında biri, bunu uygulayamaz. Bu ilke, İslam fıkhı tarafından da teyit edilmiştir. Müslüman fakihler hadlerin uygulamasını İmam’ın (a.s) var olduğu dönemde, Masum İmam’ın (a.s) ve onun tarafından atanan kimseler tarafından uygulanacağına inanırlar. Ancak gaybet döneminde, haddin uygulanması, gerekli ...
  • Afganistan ve Pakistan ülkelerindeki aktif fırka ve mezhepler nelerdir?
    26401 تاريخ کلام 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Baba veya annenin cinsiyetinin değişimi, çocuklara yönelik sahip oldukları vilayet ve reisliklerine ne gibi bir tesir bırakıyor?
    5673 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/11/21
    Aile ilişkilerinde vilayet, iktidar sahibi olma anlamındadır. Bu iktidarı kanunu vazeden yasacı, çocuğun mali işlerini idare etmek ve bazen de çocuğun (ya çocukluk dönemiyle bitişik olarak sefih veya deli kimselerin) terbiyesini üstlenmek için baba ve dedeye (baba baba) veriyor. Bazen baba veya dede (baba baba) ...
  • mütedeyin ve dindar olan insanlar ne gibi sıfatlara haiz olmaları lazım?
    8003 Teorik Ahlak 2011/03/01
    Allahu teala kuranı kerimde ve masumler (a.s.) kendi değerli sözlerinde mümin ve dindar olan bir kimsenin hususiyetlerini ve imanlı olan şahısların özelliklerini beyan etmişlerdir. Allah Teala tarafından farz kılınmış vacipleri[1] yerine getirmek ve haram kılınmış
  • Siffin ve Nehrivan savaşlarının vuku bulmalarının amilleri nedenlerdi?
    8691 تاريخ کلام 2012/04/07
    Muaviye Hz. Ali’nin (a.s.) Osman'ın öldürülmesine neden olan eyleme katıldığını bahane ederek Hz. Ali'ye biat etmekten kaçınıp ona karşı baş kaldırması, Siffin savaşını çıkartan en önemli nedendir. Müminlerin Emiri Hz. Ali, kamil surette zaferi kazanma eşiğine geldiği sırada, savaş Amr b. As'ın kurduğu hileyle sonuçlandı. Hakemeyn olayı ...
  • Musa Mubarka’nın yaşamı hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
    5933 تاريخ بزرگان 2010/12/28
    Ebu Cafer Musa Mubarka’, İmam Muhammed Cevad b. Ali Rıza b. Musa b. Cafer’in (a.s) oğludur. O, h.k. 296 yılının rebiü’s sani’ ayında vefat etmiştir.[1]Umdet-ut Talib kitabında onun hakkında şöyle yazılıdır: O, İmam ...
  • Neden biz Şiiler Hamd suresinden sonra “elhamdülillahi rabbi’l-âlemin diye söylemekteyiz?
    8180 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/23
    Bizim ile Ehli Sünnet arasında bir takım şekilsel ihtilaflar mevcuttur. Ehli Sünnet mensuplarının el bağlayarak namaz kılması, onların abdest alma şekli ve bunun Şia ile farklılığı, fıkıh konularındaki bazı şekilsel ihtilaf noktaları olarak adlandırılabilir. Bu ihtilafların nedeni, bu sitedeki diğer sorularda detaylıca işlenen daha genel konulara dönmektedir. (1523, 248 ...
  • Hayız olan kadının Kur’an okuması Ramazan ayında da mekruh mudur?
    5058 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/08
    Hayız olan kadının Kur’an okumasının kerahet taşıması konusunda Ramazan ayı ile diğer aylar arasında bir fark yoktur. İmam Humeyni (r.a) bu hususta şöyle buyurmuştur: “Kur’an okumak, beraberinde taşımak ve onu bedenin bir yerinden etrafa taşımak hayız olan için mekruhtur.”[1] ...
  • Deccal ortaya çıktığı zaman, Osman’ı sevenlerin hepsi Deccalın safında yer alacağı doğru mudur?
    7838 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Sünni ve Şii rivayet kitaplarını incelediğimizde söz konusu rivayetin sadece Mizan-ul İtidal’de Zeyd b. Veheb’den rivayet edildiği görülmüştür. Hadis şöyledir: ‘Deccal geldiği zaman onun taraftarlarının hepsi Osman’ı sevenler olacaktır.’ Zeyd b. Veheb her ne kadar Ehl-i Sünnetin rical alimlerinin çoğu tarafından güvenilir kabul edilmişse de, bazıları söz ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    15792 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “

En Çok Okunanlar