Gelişmiş Arama
Ziyaret
14912
Güncellenme Tarihi: 2012/02/18
Soru Özeti
Al-i İmran suresinin 144. ayeti Resul-i Ekrem’in (s.a.a) şehid olduğunu gösterir mi?
Soru
‘Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce nice peygamberler geldi geçti. Ölürse, yahut öldürülürse topuklarınızın üzerinde gerisin geriye mi döneceksiniz? Topuklarının üzerinde dönen kimse Allah'a hiçbir suretle zarar vermez ve Allah şükredenlerin karşılığını yakında verecektir.’ ayeti (Al-i İmran/144) Resul-i Ekrem’in (s.a.a) şehid olduğunu gösterir mi?
Kısa Cevap

Sorudaki ayetin nüzul sebebinde, Uhud savaşında Müslümanların içinde Peygamberin öldüğünün söylentisi yayıldığı görülmektedir. Birçok Müslüman savaş meydanından kaçmış, bazıları da Peygamberin ölümüyle İslam dininden çıkıp putperestlerin reislerinden güvence dilemek düşüncesindeydiler. Bu arada ayet nazil olarak savaştan kaçan Müslümanları dinlerinde sabit olmadıkları için kınamış, Peygamber yaşasa veya ölse veyahut öldürülse bile dininlerinden dönememeleri gerektiğini vurgulamıştır.

Öyleyse ayette geçen ‘Öldürülse’ kelimesi yalnızca bir faraziye olup, Peygamber öldürülse bile Müslümanlardan dinlerinden dönmemelerini, görevlerini ihmal etmemelerini istemektedir. Dolayısıyla ayette Peygamberin (s.a.a) şehadetine dair herhangi bir delil yoktur.

Ayrıntılı Cevap

Resul-i Ekrem’in (s.a.a) rıhlet veya şehadeti, üzerinde tartışılan ve araştırma yapılan meselelerden olup, tarih ve hadis kitaplarından O’nun (s.a.a) şehadeti için delliller getirilmiştir.[1]

Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce nice peygamberler geldi geçti. Ölürse, yahut öldürülürse topuklarınızın üzerinde (İslamı bırakıp küfür ve cahiliyete) gerisin geriye mi döneceksiniz? Topuklarının üzerinde dönen kimse Allah'a hiçbir suretle zarar vermez ve Allah şükredenlerin karşılığını yakında verecektir.[2] ayetinin Resul-i Ekrem’in (s.a.a) şehadetine delil olması hususuna gelince, önce onun nüzul sebebine bakmak gerekir. Nüzul sebebi şöyledir:

‘Müslümanlarla putperestler arasındaki savaşın en şiddetli anında birisi ‘Muhammed öldü!’ diye bağırdı. Bu söz söylendiği sırada Amr b. Kamie Harisi adındaki kimse bir taş atarak Peygamberimizin mübarek dişinin kırılmasına, alnı ve alt dudağının parçalanmasına neden oldu. Düşman bu fırsatta yararlanıp Peygamberimizi öldürmek istedi. İslamın bayraktarlığını yapanlardan biri olan Mus’ab b. Ümeyr, saldırıları önlerken şehid oldu. O Peygambere çok benzediği için düşman Peygamberin toprağa düştüğünü zannederek bu haberi yüksek sesle savaş meydanının her tarafına yaydılar.[3]

Haberin yayılması putperestlere moral verirken, Müslümanlarıda büyük bir sarsıntıya uğratmıştı. Müslümanların büyük çoğunluğu şaşkınlığa uğramış ve meydandan hızla kaçmışlardı. Bazıları da Peygamberin ölümüyle İslam dininden çıkıp put perestlerin reislerinden güvence dilemek düşüncesindeydiler. Ama onların içinde Ali (a.s), Ebu Dücane, Talha gibi birkaç sahabe kaçmayarak, fedakarca mücadele veriyor ve diğerlerini de istikamete davet ediyorlardı. Sonunda anlaşıldı ki Resul-i Ekrem (s.a.a) yaşıyor ve bu haber yanlışlıkla veya yalan olarak ortaya atılmıştır. Bu arada ayet nazil oldu ve savaştan kaçan Müslümanları dinlerinde sabit olmadıkları için şiddetle kınıyordu.[4] Söz konusu ayet, İslam dinin şahıslara bağlı olmadığını ve eğer Peygamber savaş meydanında öldürülse bile Müslümanların vazifesinin tereddütsüz olarak mücadeleye devam etmeleri ve dinlerinin üzerinde sabit kalmaları manasını ortaya koymaktadır. Zira Peygamberin ölümü veya şehadetiyle İslam sona ermez. Aksine İslam hak din olup ebede kadar kalacaktır.[5]

Demek ki ayette geçen ‘Öldürülse’ kelimesi yalnızca bir faraziye olup, Peygamber öldürülse bile Müslümanlardan dinlerinden dönmemelerini, görevlerini ihmal etmemelerini istemektedir. Dolayısıyla ayette Peygamberin (s.a.a) şehadetine dair herhangi bir delil yoktur.



[1] -Bkz: Dizin: İslam Peygamberinin (s.a.a) Şehadet ve Rıhleti: Soru:4073 (Site:4348)

[2] -Al-i İmran/144

[3] -Mekarim Şirazi, Nasır, Tefsir-i Nümune, c.3, s.115, Daru’l-Kütübü’l İslamiyye, Tahran, HŞ.1374.

[4] -a.g.e.

[5] -a.g.e. s.116; Fahr u Razi, Ebu Abdullah Muhammed b. Ömer, Mefatihu’l-Ğayb, c.9, s.377, Dar-u İhyai’t-Terasi’l-Arabiyye, Beyrut, HK.1420.

Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8366 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • basiret gözüyle Allah-ı görmek, kalp ile Allah-ı müşahede etmekle aynı mıdır?
    13739 Pratik İrfan 2010/12/18
    Hazreti Ali'nin (a.s.) kelamında söz konusu olan basiret gözü ile Allah-ı müşahede etme meselsi kelam ilmince Allah-ı görme meselesiyle ilgili bir konudur. Bu konuyla ilgili hak ve doğru olan görüşe göre kalbi rüyet ve tecelliden farklı olan gözsel rüyet hak Teâlâ hakkında imkânsızdır. Ama Allah ile buluşmak ...
  • Ahlâkla ahlâk ilminin farkı nedir?
    10642 Teorik Ahlak 2012/02/04
    Ahlâk kelimesi, Hulk kelimesinin çoğulu olup -ister iyi olsun ister kötü- huy, yapı, karakter ve alışkanlık demektir. Ahlâk ilminin alim ve filozofları, ahlâk için çeşitli tarifler yapmışlardır. Bütün bu tariflerden yola çıkarak ahlâkı şöyle tarif edebiliriz: ‘Ahlâk, insan nefsindeki keyfiyet olup, insanın ona ...
  • Allah, taklit üzere Müslüman olmayı kabul eder mi?
    7867 Eski Kelam İlmi 2009/08/25
    Ahirette inancımız hakkında sorulan soruya “Atalarımızı taklit edip onları körü körüne takip ettik” demekten başka bir cevabımız yoksa bu cevap geçerli olmaz. Çünkü böyle bir durum insanın fıtrat ve yaratışına da aykırıdır. İnanç, ilim ve yakin üzerine olmalıdır. Elbette bu ilim ve yakini insan bir bilenin ...
  • Sol elin işaret parmağına yüzük takmanın hükmü nedir?
    7937 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/18
    Altından olan süs eşyalarını takmak ve altın yüzük kullanmak sadece erkekler için haramdır ve onunla kılınan namaz geçersizdir.[1] Ama kadınların altın yüzük takmasının veya erkeklerin altın olmayan yüzük kullanmasının hiçbir sakıncası yoktur. Bir bayan altın veya altın olmayan bir ...
  • Vaizlerin Sultanı Şirazi kimdir?
    3630 تاريخ بزرگان 2019/06/22
    Yirminci yüzyılın tanınmış meşhur Alim şahsiyetlerinden biriside Vaizlerin Sultanı Merhum Seyit Muhammet Şirazi (1314/1391.k) dir. Minberde, vaiz vermede, hitabette vede münazarada üstad ve yetenekli bir şahsiyettir. ‘Peşaver geçeleri’ adlı eser kendisinin ehlisünnet ulemasından bazı alimlerle peşaver şehrinde yapmış olduğu münazaraların metinleştirilmiş şeklidir. O dönemden günümüze bu eser ...
  • İnsan utangaçlıktan nasıl kurtulabilir?
    58986 Pratik Ahlak 2010/12/05
    Utangaçlığın olumsuz ve istenmeyen sonuçları olup, insanın yaşamda başarılı olmasına engel olmaktadır. İnsan, bu ruhsal özelliktende diğer kötü özellikler gibi kurtulabilir ve onun tedavisi mümkündür. Çocukları sohbetlere katmak ve onları topluma girmeye teşvik etmek çocukların bu hastalığa yakalanmasını önleyen çözümlerdendir.Telkinde bulunmak, kendine ...
  • Başkasının bostanından izinsiz meyve ve bitki toplamanın hükmü nedir?
    14909 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
    Söz konusu sorunun cevabında ilk önce fakihlerin bu konu hakkında görüşlerini genel olarak açıkladıktan sonra Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tehrani nin görüşünü takdim edeceğiz.  Fakihlerin genel görüşleri:Bir başkasının malından faydalanmak her şekilde olursa olsun mutlaka bu tasarruf o malın sahibinin izni ile olmalıdır. Yalnızca ...
  • İslamla Hıristiyanlığın maneviyatları arasındaki farklılıklar nedir?
    10208 Yeni Kelam İlmi 2010/07/17
    Her dinin maneviyatının değer ve itibarı, o dinin kendisinin değer ve itibarıyla direkt olarak ilgilidir. Hıristiyanların kendi itiraflarına görede onların dini akla yatkın olmayan öğretilerle doludur. Dolayısıyla bu gibi kaynaklardan gelen menaviyatta doğal olarak bir sürü yanlışlıklarla dolu olacaktır. İslamın maneviyatıyla Hıristiyanlığın maneviyatı arasındaki temel fark işte buradadır; ...
  • Bismillahirrahamanirrahim’in Kuran ayetlerinden olup olmadığı hakkındaki görşler nelerdir? olAraf suresinin Genel anlamı ve okumasının fazileti nedir?
    6004 Tefsir 2012/04/07
    Bismillahirrahamanirrahim’in Kuran suresinin ayeti olup olmadığı bağlamında Müslümanlar arasında ihtilaf var olmaktadır. İmamiye (Şia),[1] şafi’iye,[2] Mekke ve Küfe karileri ve fakihleri[3] anlayışında hamd ve diğer surelerdeki bismillah surelerin bir ayeti saılmaktadır. Ama Medine, Basra ve Şam fakihleri ve ...

En Çok Okunanlar