Gelişmiş Arama
Ziyaret
24340
Güncellenme Tarihi: 2011/03/01
Soru Özeti
İslam’ın Kehf suresinin son ayetlerini okumaya yönelik ısrarının nedeni nedir?
Soru
Uyku saatinde yastığına hangi saatte uyanmak istediğini söylersen uyanırsın, diye söylemekteler. Böyleyken İslam’ın Kehf suresinin son ayetlerini okumaya yönelik ısrarının nedeni nedir?
Kısa Cevap

Hadislerde belirli bir vakitte uyanmak için Kehf suresinin son iki ayetinin okunması tavsiye edilmiştir.[1] Kehf suresini okumaya yönelik İslam’ın ısrarının nedeni nedir diye sorduğunuz sorunun yanıtı bağlamında ise şöyle söylemek gerekir: Buyruklardaki ısrar ve tekit ya farz hüküm ya da müstehap hüküm şeklinde belirtilmiştir. Oysaki bu tavsiyenin müstehap oluşu bile yeteri kadar belli değildir; öyle ki birçok Kur’an müfessiri hiç bu meseleye girmemiştir. Diğer bir grup ise belirtilen surenin faziletlerini beyan ederken sadece bunu zikretmekle yetinmiştir. Uyku saatinde yastığına hangi saatte uyanmak istediğini söylersen uyanırsın, diye söylediğiniz söze gelince; bu sözün doğru olduğunu varsaysak bile şu noktaya dikkat etmeniz iyi olurdu: Bir şeyin ispatı dışındakilerin reddini mi gerektirir?! Başka bir ifadeyle, eğer İslam Kehf suresinin son ayetleri belirli bir vakitte kalkmak için etkilidir diye buyurmuşsa, bu başka bir şey etkili değildir ve bu etkide bulunmaz anlamına gelmez. Binaenaleyh bu hususta başka etkenler de etkili olabilir. Artı, insan bu yol ve vesileden istifade ederek Allah’a teveccüh etmekte, Kur’an okumakta ve bunun kendisinin de birçok etkisi bulunmaktadır. Çok açık olduğu üzere eğer uykudan uyanmanın iki farklı yolu varsa, Allah ile ünsiyet kuran ve O’na teveccüh eden yol öncelikli olur. Son olarak şu noktaya dikkat etmek faydasız değildir: Hadislerde muhtelif sure ve ayetlerin okunması bağlamında gösterilen önem ve belirtilen etkiler düşünmeksizin ve amel etmeksizin sadece okuyarak olağanüstü bir şekilde bu etkilerin ortaya çıkacağı anlamında değildir. Mesela manalarını hiç anlamaksızın Beraat ve Enfal surelerinin lafızlarını okuyan kimse yabancı nifaktan uzaklaşacak ve gerçek Şiilerin saffında yer alacaktır! Bunlar gerçekte surenin muhtevası ve onun birey ve toplum terbiyesindeki yapıcı etkisine işarettir. Elbette manasını anlamaksızın ve amel etmeye koyulmaksızın bu mümkün değildir. Dolayısıyla ancak muhtevalarını anlamak ve hayatta uygulamak şartıyla okunmaları olağanüstü bir etki yaratır. Kur’an ve nurani ayetlerine bir efsun gibi bakanlar gerçekte bu terbiye edici ve insan yetiştirici kitabın ruhuna yabancıdırlar.[2] 



[1] İbn. Abbas’tan nakledildiği üzere bir şahıs Allah Resulü’ne şöyle der: “Ben gecenin belirli bir saatinde kalkmak istiyorum ama uyku bana galebe çalıyor. Allah Resulü de şöyle buyurur: Gecenin hangi saatinde kalkmak istiyorsan uyumaya başladığında şunu oku: “De ki: Rabbimin sözlerini yazmak için denizler mürekkep olsa ve bir o kadar da ilave etsek (denizlere deniz katsak); Rabbimin sözleri tükenmeden önce denizler tükenirdi. De ki: “Ben de ancak sizin gibi bir insanım. (Ne var ki) bana, ‘Sizin ilâh’ınız ancak bir tek ilâhtır” diye vahyolunuyor. Kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa yararlı bir iş yapsın ve Rabbine ibadette kimseyi ortak koşmasın.” Kehf, 109-110. Tefsir-i Ruhu’l-Beyan, c. 5, s. 316; el-Camiu’l-Ahkamu’l-Kur’an, c. 11, s. 72.  

[2] Tefsir-i Numune, Nasır Mekarim Şirazi, c. 11, s. 42, c. 10, s. 267, c. 8, s. 255 ve 325, c. 5, s. 222’den iktibas edilmiştir.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Dinî ilimleri öğrenmenin önemi nedir?
    16370 Pratik Ahlak 2011/05/21
    Öğrenmek bazen amel ve yükümlülüğü yerine getirmek için ve bazen de başkalarını eğitmek ve yetiştirmek içindir. Birinci kısım genel bir sınıflandırmayla iki bölüme ayrılmaktadır: Birinci bölüm tüm Müslümanlar ile ilgili hükümler olup özel bir iş, uzmanlık ve cinsiyetle bağlantılı değildir. İlk etapta tüm yükümlüler ile ilgilidir. Namaz, oruç ve ...
  • Hz Zeyneb’in (s.a) defnedildiği mekân hangi ülkededir?
    34611 تاريخ بزرگان 2012/06/16
    Hz Zeynep’in (s.a) temiz kabrinin mekânı hakkında üç ihtimal mevcuttur[i]: Medine, Şam ve Kahire. Bu üç ihtimalden her birinin taraftarları mevcuttur ve onlar kendi görüşlerini ispatlamak için bir takım deliller getirmişlerdir. Kesin bir şekilde Hz. Zeyneb’in (s.a) kabrinin nerede olduğu belli olmasa bile, bu ...
  • Rivayetler açısından hangi sure Allah Teala’nın hüviyetidir?
    4142 Tefsir 2020/01/20
  • Bizzat varlığı mümkün olan şey ve bizzat yokluğu mümkün olan şey ile bizzat mümkün olan şey arasındaki ilişki nedir?
    11239 İslam Felsefesi 2011/11/22
    Bizzat varlığı mümkün olan şey ve bizzat yokluğu mümkün olan şey, bizzat mümkün olan şeyin ta kendisidir. Başka bir tabirle, bizzat mümkün olan her şey, bizzat yokluğu ve bizzat varlığı mümkün olan şeydir. Yani bizzat varlığı ve yokluğu mümkün olan şeyler, bizzat mümkün olan şey için bir sikkenin iki ...
  • Allahtan korkulması mı lazım yoksa Onu sevmek mi gerekiyor?!
    12178 Pratik Ahlak 2010/12/14
    Allah u Teâlâ'ya yönelik, ümit ile korkunun birlikte ve beraber oluşları, bazı yerlerde ve zamanlarda da mehabetin oluşu hiç de hayret verici bir durum değildir. Zira bu durum yaşamımızın her tarafını kapsamış, ancak biz bu durumdan, bu durumun şiddetli bir şekilde açık olduğundan dolayı gafiliz. Yolda yürümemizin bile (bizdeki) korkunun, ...
  • Hangi imamın başka imamlardan farklı kendine özgü özellikleri vardır?
    7572 Masumların Siresi 2012/03/04
    Dini öğretilerimize göre Masum İmamların varlıkları iki yönlüdür. Biri nurani varlıkları, diğeri maddi varlıklarıdır. Nur varlıkları açısından onların hepsinin nuru birdir. Ama maddi ve cismi varlıkları açısından zaman ve mekan şartlarına göre her birinin kendine has özellikleri vardır. Örneğin İmam Ali cesarette ve hitapta, İmam Hüseyin cihad ve ...
  • Ojeli tırnakla cenabet guslü alınabilir mi?
    10928 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/06/09
    Abdest ve guslün şartlarından biri suyun abdest ve gusül azalarına ulaşmasına engel olacak bir şeyin olmamasıdır.[1] Bu açıdan abdestle gusül arasında bir fark yoktur. Buna göre engel teşkil edecek şeyi gusülden önce gidermek gerekir. Giderildiğine emin olmadan gusül alınırsa o gusül batıldır.
  • İmam Hasan Askeri (a.s)’ın biyografisini anlatır mısınız?
    3176 Sire 2020/01/20
  • Nasıl lezzet şehvetten teşhis edilebilinir?
    10782 Teorik Ahlak 2011/07/18
    Konulardaki helâllik ölçüsü şehvetin reel örneğine (mısdak) karşın lezzetin reel örneğine bağlı değildir. Şehvetin tüm reel örnekleri ve lezzetin tüm reel örnekleri tek bir hükme sahip değildirler. Bilakis bu iki küllinin kapsamına giren tüm reel örnekleri ve fertlerin her birisinin değişik şartlarda ve değişik türlerin iktizasına ...
  • Parfüm kullanmak orucu bozar mı?
    9441 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/21
    Çoğu taklit merciinin görüşüne göre sadece dokuz şey orucu bozar: 1. Yemek ve içmek, 2. Cima (cinsel ilişki), 3. Mastürbasyon, 4. Allah, Peygamber (s.a.a) ve Peygamberin halifesine yalan isnat etmek, 5. Boğaza yoğun toz kaçırmak, 6. Başın tamamını suya sokmak, 7. Sabah namazı ezanına kadar cenabet, hayız ve nifas ...

En Çok Okunanlar