Gelişmiş Arama
Ziyaret
22623
Güncellenme Tarihi: 2011/10/22
Soru Özeti
Mecusiler Kimlerdir?
Soru
Mecusiler Kimlerdir?
Kısa Cevap

Arap dilinde Zerdüşt dinine mensup olanlar için kullanılan “Mecusi” kavramı, Yunancaya girdikten sonra “magus” şeklini alın kadim Farsçadaki “meguş” veya “megu” kavramından alıntılanmıştır. (İngilizcedeki magic kavramı bu kavramdan alıntılanmıştır). Bu kavram Arap diline girdikten sonra “Mecusi” şekline bürünmüştür. Mecusilerin dini olan Zerdüşt dini, kutsal kitaplar (Tevrat ve İncil) ile irtibatlıdır. Kutsal kitapta bu addan söz edilmemiştir, ama Tevrat’ın sekiz sayfasında İran sultanlarından söz edilmiştir.

Ayrıntılı Cevap

Zerdüşt gelmeden ve Medlerin padişahlarından önce, İran’ın Arya ırkına mensup olmayan yerlileri “Mağan dini” denilen bir dine bağlıydılar. “Meğ” (meguş) kelimesi eski İran dilinde hizmetçi anlamındaydı.[1] Arap dilinde Mevguş’a Mecusi denmekte ve Zerdüşt dininin takipçileri için kullanılmaktadır. Ama gerçekte “Mecusi” Zerdüşt’ün taraftarlarına denmemektedir. Bugün Mecusi’nin Zerdüşt’ten önce yaşayan Medlerin takipçilerine söylendiği ispatlanmıştır. Avesta’da “Mecusi” kavramı Zerdüşt karşıtları için kullanılmıştır. Ama Arap toprakları ve Şam bölgelerinde Med ehli “Mevguş” olarak meşhur olduklarından Zerdüşt’ün takipçilerine de “Mecusi” denmiştir.[2] Kur’an-ı Mecid’te Mecusi kavramı sadece bir defa zikredilmiş[3] ve müşrikler karşısında ve semavî dinleri betimlemede kullanılması nedeniyle, onların din, kitap ve peygamber sahibi oldukları anlaşılmaktadır. Bazı rivayetlerimiz de bu konuyu teyit etmektedir. Bir gün Eşas b. Kays, İmam Ali’den (a.s) şöyle sorar: Mecusilerden nasıl vergi alıyorsunuz (çünkü sadece ehli kitaptan cizye almak caizdir), zira onların semavî kitabı yoktur? İmam cevap olarak şöyle buyurdu: Sandığın gibi değildir! Onların semavî kitabı vardı ve Allah kendileri için bir elçi göndermişti…”[4] Bugün Zerdüşt’ün takipçilerine Mecusi dendiği noktasında bir kuşku yoktur[5] yahut en azından Zerdüşt’ün takipçileri onların büyük bir kısmını teşkil etmektedir. Lakin Zerdüşt’ün tarihi açık değildir. Zerdüşt takipçileri “Mecusi”, “Gebr” ve “Parsi” adlarıyla anılmaktadırlar.[6] Meşhur olan teoriye göre, Zerdüşt (Zerdüşt dininin peygamberi), M.Ö. 660 yılında dünyaya gelmiş ve M.Ö. 630 yılında (otuz yaşındayken) peygamberliğe seçilmiştir. Onun M.Ö. 583 yılında yetmiş yedi yaşında Belh (Afganistan) ateş mabedinde Turanlıların eliyle öldürüldüğü söylenmektedir. Mecusilerin dini olan Zerdüşt dini, kutsal kitaplar (Tevrat ve İncil) ile irtibatlıdır. Kutsal kitapta bu addan söz edilmemiştir, ama Tevrat’ın sekiz sayfasında İran sultanlarından söz edilmiştir. İncillerin birinci kitabında (Matta İncili) şöyle okumaktayız: Yeni doğmuş İsa’nın görmeye gelen ilk şahıslar, kendilerine “Meğ” denilen Doğu tarafındaki birkaç bilgeydi.[7] Zerdüşt dinine mensup Yahuva, Kuroş’u kendi “Mesih”i olarak anmaktadır.[8] Geçen birkaç yüzyıllık dönem boyunca, dünyadaki Zerdüşt dini mensupları, dünyadaki tüm dinlere nazaran bir miras haline bürünmüş bu dini korumuşlardır. Gerçekte bugün Zerdüşt dini mensupları, sayı olarak çok azdır ve dünyadaki teşkilatlı ve diri on bir din arasında en küçük dinsel topluluğu oluşturmaktadır.[9] Bugün onların yaklaşık yüz elli bin bireyi Hindistan’da ve yaklaşık elli bin bireyi de (İran’ın) Yezd, Kirman ve Tahran kentlerinde yaşamaktadır.[10] 

Zerdüşt Mensuplarının Kitabı

Avesta, Zerdüşt mensuplarının kitabı olup esas, temel ve metin anlamındadır. Bu kitap, kadim İran’a ait olan ve Pehlevî ve Sanskrit dillerinde de kökeni bulunan Avesta yazısı ve diliyle yazılmıştır. Zerdüşt mensupları, Avesta’ya ek olarak “Zend Avesta” adlı bir tefsire ve Pehlevî dilinde olan başka kutsal kitaplara da sahiptirler.[11]     

Zerdüşt mensuplarının inançları hakkında 184. Soruya (site: 2504) müracaat ediniz.  



[1] Tevfiki, Hüseyin, Aşinayi Ba Edyan-ı Bozorg, s. 56, Neşr-i Semt, Tahran, 1386.

[2] Şeyh Mufid, Muhammed b. Muhammed, Tashihü’l-İtikadat, s. 134, paveraki.

[3] Hac, 17 "إِنَّ الَّذِینَ آمَنُوا وَ الَّذِینَ هادُوا وَ الصَّابِئِینَ وَ النَّصارى‏ وَ الْمَجُوسَ وَ الَّذِینَ أَشْرَکُوا إِنَّ اللَّهَ یَفْصِلُ بَیْنَهُمْ یَوْمَ الْقِیامَةِ إِنَّ اللَّهَ عَلى‏ کُلِّ شَیْ‏ءٍ شَهِیدٌ"

[4] Arusi Cuveyzi, Abd-ı Ali b. Cuma, Tefsir-i Nuru’l-Sakaleyn, c. 3, s. 457, İsmailiyan, Kum, 1415.

[5] Mekarim, Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 14, s. 44, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, 1374.

[6] Aşinayi Ba edyan-ı Bozorg, s. 57.

[7] Rabert Hum, Edyan-ı Zinde-i Cihan, tercüme-i Abdurrahim Gevahi, s. 268, Defter-i Neşr-i Ferheng-i İslamî, 1369.

[8] Kitab-ı Eşiyay-i Nebi, bab-ı çehlû pencom, ayet. 1, be nakl az kitab-ı Edyan-ı Zinde-i Cihan.

[9] Edyan-ı Zinde-i Cihan, s. 269.

[10] Aşinayi Ba Edyan-ı Bozorg, s. 62.

[11] Aşinayi Ba Edyan-ı Bozorg, s. 58 ve 59.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kur’an, beşeriyetin bütün sorunlarını halletmiş midir?
    6677 Yeni Kelam İlmi 2011/04/28
    Biz Müslümanlar Kur’an’ın, beşeriyetin her türlü sorununu halledebilen kapsamlı bir kitap olduğuna inanıyoruz. Ama bu sözün manası ‘bütün meseleleri hatta fizik, kimya vs. meseleleri de Kur’an halleder’ demek değildir.Kur’an-ı Kerim bütün insanların hidayet kitabıdır ve bundan da başka bir işi yoktur. Doğal olarak yalnızca bu ...
  • “Abdullah b. Cafer”in kabri Medine’de mi yoksa Dımışk’ta mıdır?
    7525 تاريخ بزرگان 2012/03/10
    Hz. Zeynep (s.a)’in eşi Abdullah b. Cafer’in kabrinin yeri konusunda iki görüş vardır: 1. Medine’de ve Baki mezarlığındadır. 2. Şam’da ve Babu’s Sağir mezarlığındadır. Muteber tarih kaynaklarını ve bu konuda tarihçilerin ortaya koyduğu sözlerini dikkate alarak birinci söz, yani onun kabrinin Baki mezarlığında olması daha ...
  • İnsanların cennet ve cehennemde yaşları ne kadar olacaktır?
    8702 Tefsir 2012/02/22
    İnsanların yaşlarına göre bedende görülen değişiklikler bu dünyaya ait olan konulardandır. Ama ahirette özellikle cennette böyle şeyler söz konusu değildir. Yani öteki dünyada çocuk, orta yaş, yaşlı olmak diye bir şey yoktur. Hatta ahiretin maddi olduğuna inansak bile bugün bizim düşündüğümüz şekliyle yaş meselesi cennetlikler için olmayacaktır. ...
  • Bir kimse, Allah rızası için bir iş yapmaya niyet eder ve niyet ettiği işi yerine getirir getirmez halis niyeti aradan giderse, acaba böyleli bir amelin Allah nezdinde sevabı var mıdır?
    12346 Pratik Ahlak 2011/11/12
    İslam kültüründe amellerin kabul edilmesi için, amelin iyi olmasının (hüsnü fiili) yanında, halisane bir niyetin de (hüsnü faili) olması şart koşulmuştur. Buna izafeten, yalnızca amellerin halisane yapılması yeterli değildir. Amellerin kabulünün bir diğer şartı da, niyetteki ihlâsın devamlılığıdır. Allah-u Teâlâ şöyle buyurur: “Kim kendisiyle birlikte bir iyilik getirirse, ona on ...
  • Kuran’ı Kerim’e göre yöneticiler ve işverenlerin topluma karşı ne görevleri vardır?
    3680 رفتار اجتماعی در حکومت اسلامی 2020/01/20
  • İlahi marifette ilerlemek ve Hz. Mehdi’nin ilgisini kazanmak için ne yapmamız gerekir?
    5990 Pratik Ahlak 2010/06/20
    Size muvaffakiyet diliyoruz, Ehl-i Beyt Mektebiyle onurlanmanız bizi sevindirdi, istediğiniz konular hakkında bilgi edinmeniz için bu sitede önceden cevaplandırılmış bazı soruları cevaplarıyla birlikte size gönderiyoruz.İlgili Sorular:
  • Filistin İsrail’in asıl yeri değil midir?
    11838 tarihi Yerler 2012/08/21
    Yahudiler ve Siyonistler Filistin’in ilk sakinleri değildi. Bilakis onlar bu bölgeye gelmeden uzun bir zaman önce Filistin’de kalanlar vardı. M.Ö. 3500 yılında Sami kavimleri Hicazın merkezinden Filistin gibi bölgelere göç etmiş idi. Kenan Arapları gibi kavimler de Filistin’i kendilerine yurt edinmiş idi. Filistin’i yurt edinen ilk sakinler ...
  • Ehl-i Sünnet ve Şia arasında, Hz. Mehdi (a.f.) hakkında farklılık var mıdır?
    27387 Eski Kelam İlmi 2009/05/17
    Mehdilik inancı ve Hz. Mehdi (a.f.)’nin zuhur edeceği düşüncesi, İslamî inançlardan biri olarak kabul edilir. Bu inancın Peygamber-i Ekrem (s.a.a)’in müjdelemesi sonucu bütün İslamî fırkalar ve mezhepler arasında önemli bir yeri vardır. Ehl-i sünnete göre bu inanç temel inançlar arasında yer almamasına rağmen ama bunun temeli sağlam inançlarda olduğunda da ...
  • Ayakların üstünü mesetme konusunu hadisler ile ispatlayınız?
    8198 بیشتر بدانیم 2012/07/21
    “Vesailu’ş - Ş,a” gibi Şia’nın Muteber Kitaplarında İmamlardan (a.s.) nakledilmiş olan hadislere baktığımızda abdest alınırken başın ön kısmının ve ayakların üstünün Mes edilmesinin vacip olduğunu görürüz. Keza hadislerden istifade ediliyor ki ayaklar Mes edilirken sağ ve sol sırasını dikkate alarak ayakların parmaklarından başlayarak ayaklarda var olan çıkıntıya ...
  • Cansız varlıklar ve bitkiler Allah’ı nasıl tespih ederler?
    11213 بندگی و تسبیح 2012/07/24
    İnsanların âlemdeki varlıklara yönelik ilmi çok az ve naçizdir. Varlıkların yüce Allah’ı nasıl tespih ettikleri meselesi de henüz beşerin niteliğini kavramadığı konulardan biridir. Değişik ayet ve rivayetlerde varlığın tüm cüzlerinin yüce Allah’ı tespih ettiği beyan edilmiştir. Varlığın cüzlerinin tespih şekli hakkında müfessirler arasında iki görüş vardır:

En Çok Okunanlar