Gelişmiş Arama
Ziyaret
8487
Güncellenme Tarihi: 2009/03/27
Soru Özeti
Bebeğin özürlü ve hasta olması yüzünden düşürülmesi caiz midir? Bu durumda kim sorumludur?
Soru
slmunaleykm bebek bekliyorum ve doktorum riskli bir durum olduğunu yapılacak testten sonra bebeğin down sendromlu olup olmayacağının kesinleşeceğini söyledi % 99 kesin bir sonuç. bebeğin özürlü olması durumunda aldırmanın hükmü nedir? ve yapılacak test sonucu bebek düşebilir bu durumda sorumlu kimdir? doktor öneriyor kabul ederseniz test yapılıyor. yalnız müdahale açısından sorumun yanıtını kısa sürede alabilirsem çok mutlu olurum . şimdiden çok teşekkür ederim iyi çalışmalar.
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

Yukarıdaki soruya taklid mercii müctehitlerin özel kalemlerinin verdiği cevap:

Ayetullah Uzma Hamenei:

Cenin ve bebeğin özürlü oluşu ruh üflenmeden önce bile onun düşürülmesi için şer’i bir cevaz vesilesi oluşturmaz.

 Ayetullah Uzma Sistani:

Ruh verilmeden önce bile bebeği düşürmek caiz değildir. Elbette bir bebeğin varlığı annesi için can tehlikesi oluşturduğu teşhisi konulursa ruh verilmeden onu düşürmenin sakıncası yoktur; ancak ruh verildikten sonra - ki bu üç buçuk aylık olduğunda gerçekleşir-  bebeği düşürmek mutlak surette caiz değildir. Bu işten sorumlu olan onu düşürmek işini doğrudan üstlenen kişidir. Elbette baba ve annesi bu işi yapan kimseden diyet (tazminat) almaktan vazgeçebilirler.

Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi:

Bebeği düşürmek haramdır, ancak bebek ilk aşamalarda olur ve henüz tam bir insan şekline girmiş olmazsa ve o bebek kaldığı takdirde özürlü olacağı dindar uzmanlar tarafından belirlenir ve bu durumun onun anne ve babasının büyük sıkıntıya düşüreceğini teşhis ederlerse o bebeği düşürmeleri bu şartlar altında caizdir. İhtiyat gereği diyetini de ödemeleri gerekir.

Ayetullah Uzma Safi Gülpeygani

Sorudaki varsayımda bebeği düşürmek caiz değildir ve bu durumda düşürme işini üstlenen kimse diyetinden sorumlu sayılır. Ruhun bebeğe verilmiş olup olmaması da bu hükmü değiştirmez. Eğer tahlil sonucu çocuğun düşeceğini bilseniz bu tahlili yaptırmanız caiz değildir.

Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani:

Bebeğin down sendorumuna yakalandığı bilindiği takdirde bile düşürmek caiz değildir. Eğer tahlil sonucu bebeğin düşeceği ihtimali itibar edilir derecede ciddi olursa böyle bir tahlili yaptırmak da caiz değildir. Bu işin sorumluluğu da ilk derecede bu tahlili yaptırmaya ön ayak olan baba ve anneye ve ikinci derecede tahlili yapan doktora aittir. Eğer bebek düşürse diyeti bu işi gerçekleştiren kişinin üzerine olur. Elbette baba ve anne diyeti bağışlayabilirler. Ancak baba ve annenin bu düşürmeye izin vermeleri bu diyeti bağışlamak anlamına geleceği de güçlü bir görüştür.

Bkz. 1- Dizin: Ruh verilmeden önce bebeği düşürmenin hükmü soru: 3734 (site: 4544)

2- Dizin: İslam ve cenini düşürmek konusu soru: 4514 (site: 4961)

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Lütfen Hz. Yusuf kıssasındaki önemli noktaları açıklar mısınız?
    45081 Masumların Siresi 2010/11/08
    Kur’an’daki en güzel kıssa olarak nitelendirilen Hz. Yusuf (a.s) kıssası ders, ibret ve şahsi, ahlakî, içtimai ve ailevî erdemleri içermektedir. Bu erdemlerden bazıları şunlardır: 1. İnsanları Allah’a doğru çağırma yolunda Peygamberlerin ifa ettikleri rolü ve çektikleri sıkıntıyı tanımak
  • Mü’minun Suresinin 101. Ayeti ile Saffat surenin 27 ve 50. ayetleri arasında var olan çelişkiyi nasıl bertaraf ediyorsunuz?
    8956 Tefsir 2012/06/10
    Genel anlamda kuranı kerim ayetleri arasında ve özel anlamda soruda zikredilen ayetler arasında çelişki ve tezat bulunmamaktadır. Zira “o günde hiç kimse başka bir kimseden sual etmez ve yârdim dilemez” şeklindeki ayetler, dirilmenin ilk merhalesine işaret etmektedir. Bu da o günün çok dehşetli bir gün ve o ...
  • Hz. Abbas su getirirken hangi şiiri okudu?
    15574 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2011/12/20
    Eskiden savaşçılar savaşlarda kendi safındakilere moral vermek, düşmanların da moralini bozmak için şiarlar verir, kahramanlık şiirleri okurlardı. İmam Hüseyin (a.s) ve ashabı da aşura günü anlamlı ve etkili şiarlar verir, kahramanlık şiirleri okurlardı. İmamın (a.s) değerli kardeşi Hz. Ebulfazl Abbas da aşura gününde güzel ve eşsiz şiirler ...
  • 'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela' sözü bir hadis midir? Hadis ise senet ve itibarı ne ölçüdedir?
    11651 Masumların Siresi 2009/02/22
    Hadis kitaplarında 'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela' sözünün Masumlara (a.s) ait olduğuna dair bir delile rastlamadık. Ancak bu söz Kerbela olayı hedef ve maksadını ifade etmek yönünden güzel bir anlamı ifade eden anlamlı mesajlar içeren bir sözdür. Zira İmam Mehdi (a.s) zuhur edip zalimlerin kökünü ...
  • Bir insan Cuma gecesi veya günü ölürse, her zaman için kabir baskısından güvende olur, diye söylenen söz doğru mudur?
    10870 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Hafta içinde Cuma gecesi ve gününün özel bir üstünlük ve değeri vardır ve bunlardan birisi şudur: Eğer mümin bir insan bu vakitte dünyadan göçerse, onun bereket ve değeriyle kabir ve berzah âlemindeki bazı sorun ve hadiseler ondan uzak kılınır. Peygamber-i Ekrem’den (s.a.a) şöyle rivayet edilmiştir: Cuma, günlerin efendisidir ve ...
  • Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
    6922 Eski Kelam İlmi 2012/05/27
    Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ...
  • Evrendeki boylamsal silsileyi açıklar mısınız?
    7155 İslam Felsefesi 2010/09/22
    Meşa, İşrak ve Aşkın Hikmet ekolü taraftarı dâhil tüm ilahî bilgeler “bir kaidesi” esasınca şöyle demektedir: Yüce Allah yalın ve birdir. Hakeza bir cihete sahiptir. Bu nedenle yaratılış evreni ve birçok sonucun bir ve yalın olan ilahî zattan sadır olması muhaldir. Bundan dolayı bilgeler akıllar ...
  • İmam Hüseyin’in (a.s) kıyamında şehitlerden kaç tanesi Allah Resulü’nün (s.a.a) ashabındandı?
    7876 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2012/08/26
    Son Aşura araştırmacıları arasında ve yaptıkları tahkikat sonucu, İmam Hüseyin’in (a.s) yarenleri arasında beş kişinin Peygamber’in (s.a.a) ashabından olduğu ve Aşura kıyamında şahadete eriştikleri meşhurdur. Bu beş kişi şunlardır: Enes b. Haris, Hani b. Urve, Müslim b. Evsece, Habip ibni Mezahir ve Abdullah b. Yektar ...
  • Pak ve tertemiz olan ehlibeyt İmamlarının (a.s.) kabirleri hangi şehirlerdedir?
    13840 تاريخ بزرگان 2011/09/21
    Pak ve tertemiz olan ehlibeyt İmamlarının (a.s.) kabirleri aşağıdaki Şehir ve Ülkelerdedir:1-  İmam Ali’nin (a.s.) mübarek kabri Irak’ın Necef şehrinde.
  • Niçin bir erkeğin şahitliği iki kadının şahitliği ile eşittir?
    21658 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2009/07/04
    Yüce Allah tarafında insanlar için belirlenen kanunlar yaratılış âlemi, evrenin gerçekleri ve insanın yaratılışı ile uyum içindedir. Kadının yaratılışı erkeğin yaratılış ve yapısı ile farklı olduğu için Bu iki varlığın görev ve hükümleri de farklıdır. Bu görevlerden biri mahkemede şahitlik yapmaktır Bu görev hislerin etkisinde kalınmadan ve ...

En Çok Okunanlar