Gelişmiş Arama
Ziyaret
19061
Güncellenme Tarihi: 2009/12/20
Soru Özeti
Yaşı ilerlemiş kimselerin medreselerde ilim tahsil etmeleri nasıl mümkün olabilir?
Soru
Benim gibi şimdiye kadar yanlış bir yolda olan ve Allah-u Teâlâ’nın izniyle doğruyu bulmuş ve yaşının da ilerlemiş olmasına rağmen medresede fıkıh öğrenmek isteyen birisinin ne yapması gerektiğini görevlilerden sormak istiyorum. Acaba bu kimse bu isteğinden vazgeçmeli midir?
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız
Ayrıntılı Cevap

Yüce Allah’ın Adıyla

Anahtar Sözcük: Tahsil, İlim, Dersler, İlahiyat, İleri yaş

Dizin: İleri yaşta dini eğitim tahsil edilmesi

Sorunun özeti: Yaşı ilerlemiş kimselerin medreselerde ilim tahsil etmeleri nasıl mümkün olabilir?

Soru 6941: Benim gibi şimdiye kadar yanlış bir yolda olan ve Allah-u Teâlâ’nın izniyle doğruyu bulmuş ve yaşının da ilerlemiş olmasına rağmen medresede fıkıh öğrenmek isteyen birisinin ne yapması gerektiğini görevlilerden sormak istiyorum. Acaba bu kimse bu isteğinden vazgeçmeli midir?

 

Cevap:

Hiçbir yaş ve zamanda eğitim ve öğretim geç değildir. Balığı ne zaman suda tutarsan tazedir. Peygamber (s.a.a.) bu hususta şöyle buyurmaktadır: “İlim öğrenmek bütün Müslümanlara farzdır. Bilin ki Allah-u Teâlâ ilim öğrenenleri sevmektedir.”[1] Aynı şekilde bir başka rivayette İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmaktadır: “Her durumda ilim öğrenmek farzdır.”[2]

Peygamber (s.a.a.) ve İmam Sadık (a.s)’ın sözleri, yaşın ileri olması ilim öğrenmeye engel olmadığını göstermektedir. Büyük âlimlerimiz son anlarına kadar sürekli ilim tahsiliyle uğraşmışlardır. Ebureyhan-i Biruni’nin vefatından kısa bir süre önce dahi ilim öğrenme ve soru sorma peşinde olduğu nakledilmiştir ve ölüm anında bu soru sormanızın vakti midir, diye sorduklarında şöyle cevap vermiştir: Acaba bu sorunun cevabını bilip de ölmem mi daha iyidir yoksa bilmeden ölmem mi daha iyidir?

Peygamber (s.a.a.) ve İmam Sadık (a.s)’ın sözleri, bütün ilimleri kapsasa da dini ilimlerin ayrı bir yeri ve önemi vardır. Çünkü dini olmayan ilimlerin bazıları mubah, bazıları sünnet ve bazıları da farzdır; ama dini ilimler, bazen ayni (herkesin öğrenmesi farz) ve bazen de kifayi (yeteri sayıda kimsenin öğrenmesi farz) olmak üzere, sürekli farzdır.

Peygamber (s.a.a.), bir gün mescide gittiğinde iki grup insanla karşılaştı. Birinci grubu eğitim ve öğretim ve diğer gurup ise ibadet halinde gördü. Peygamber (s.a.a.) şöyle buyurdu: “Her iki grup da iyilik üzerinedirler, o grup Allah’ı anmakta ve bu grup ise ilim öğrenmekte ve bilmeyenlere öğretmektedirler. Bu ikinci grup daha iyidir; çünkü ben öğretmek için gönderildim.”[3]

Başka bir hadiste Peygamber (s.a.a.) şöyle buyurmaktadır: “Ölüm anı yetiştiğinde İslam dinini ayakta tutmak için dini ilimler peşinde olan bir kimsenin cennette peygamberlerle arasındaki fasıla sadece bir derece olacaktır.”[4]

Bu yüzden hiçbir zaman ilim öğrenmek özellik de dini ilimleri öğrenmek geç değildir.

Ama sizin, yaşın ileri olmasından kastınız medreseye kabul olmada çıkan sorunlar ise şunu kabul etmeliyiz ki bütün eğitim kurumları ve sistemlerinin, imkanları tahsis etmede adaleti gözetmek için kendine özel kanun ve kuralları olması gerekmektedir. Siz medreseye başvurarak kendi sorununuzu söyleyebilirsiniz. Eğer onların şartlarını taşıyorsanız resmi olarak kabul olursunuz[5] ve eğer onların şartlarını taşımıyorsanız gayri resmi olarak da dini ilimleri öğrenebilirsiniz. Şu anda dahi medresede dosyaları olmaksızın ilim tahsil eden, medresenin öğretmen ve imkânlarından faydalanan kimseler vardır.

Tabii ki hayatın geçim sıkıntısı sizi düşündürüyor olabilir; ama bu hususta da, Allah-u Teâlâ’nın ilim ehlinin rızkını garanti ettiğine dair birçok rivayetler vardır. Peygamber (s.a.a.) şöyle buyurmaktadır: “Sabahları ilim peşine giden birisinin üzerine melekler gölge ederler, onun geçimine bereket verilir ve onun rızkından bir şey eksiltilmez.”[6]

Kazanç elde etmek için ilim tahsilinin yanında kısmi işlerle de uğraşılabilir ve resmi olarak kabul olmamak sadece sizi maddi imkânlardan mahrum bırakır.


[1] El-Kâfi, c: 1, s: 30, İlmin Fazileti Bölümü.

[2] Bihar, c:1, s: 171.

[3] Eğitim kuralları, s: 19, (El-Murad Min Siğet-il Murid tecümesi), İhya-i Ulum-id Din Kitabının nakline göre, c: 1, s: 80; Bihar, c. 1, s: 184.

[4] Eğitim kuralları, s: 19, Razi tefsirinin nakline göre, c: 2, s: 180.

[5] Medreselere kabul olma hakkında bilgi edinmek için Camiatu’l-Mustefa’nini veya Havzanın sitelerine başvurabilirsiniz: Havzanın site adresi şöyledir: http://www.hawzahnews.com/ads/modiriyate-hozeh/web/

[6] Bihar, c: 1, s: 184.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yabancı ülkelerde ve İslami olmayan muhitlerde nasıl imanımızı koruyabiliriz?
    3762 Pratik Ahlak 2019/09/23
    İnsani, İslami değerlere sahip çıkmak, dini desturlara amel etmek ve onları ihya etmek dünya hayatındaki saadet ve afiyete direkt etkisi olan unsurlardır. Beşerin hayvani güdülerle kurduğu aşağılık ve rezil hayatı temiz, pak bir yaşama dönüştürmektedir. İfrat ve tefritte kalmadan, hurafelereden uzak saf ve sahih dine gerçekten uyan ...
  • Berzahta veya kıyamette ezan okunacak mı?
    7663 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/03
    1- Berzah aleminde ezan okunması konusunda hadis kaynaklarında herhangi bir şey yoktur. 2- Bir rivayette İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) miraca gittiğinde geçmiş bütün Peygamberler Onun yanına geldiler. Cebrail, Allah’ın emriyle ezan okudu ve kamet getirdi.[1] 3- ...
  • Peygamber Efendimizin (a.s.s) mubarek dişinin kırılmasından sonra Üveysi\'n, kendisi de kendi dişini kırdığı şeklinde söylentiler derde doğru mudur? Üveys Karani\'nin hayatı ve şahsiyeti hakkında bilgi verebilirmisiniz?
    21869 تاريخ بزرگان 2012/05/12
    Künyesi Ebu Amr olan Üveys Bin Amir Muradi Karani, tabiinlerin büyüklerinden olup ünlü zahitlerdendi. Öyleki, ühdü, takvası ve ahlaki faziletleri havas ve avam için emsal olmuştu. Üveys, İslam Peygamber'i (a.s.s) zamanında iman getirmiş Onun ziyaretine muvaffak olmadı. Annesine itiatkar oluşu nediyle Medine'den ...
  • Şer’i yükümlülük için erginliğin şart olmasına binaen, çocukların yaptığı iyi ve kötü işlerin hükmü nedir?
    7318 Eski Kelam İlmi 2012/05/27
    Her ne kadar insanın Allah tarafından belirlenmiş şer’i yükümlülük şartı erginlik yaşına ermek olsa da tüm çocukların bütün çocukluk döneminde tamamen başıboş oldukları ve her işi yapabilecekleri sanısı akla gelmemelidir. İslam fakihleri iyi ve kötüyü anlayabilecek olan çocukları istisna etmişlerdir. Onların fetvasına göre eğer işleri ayırt edebilen ...
  • Yüzüğün kaşını avuç içine döndürmenin (çevirmenin) kaynağı nedir?
    10256 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/11/13
    Bu konuda “Vesailu’ş-Şia” kitabında rivayet zikredilmiştir, rivayet şöyledir:Hz. İmam Rıza (a.s) şöyle buyurur: “Parmağında akik yüzüğüyle sabahlayan ve hiç kimseyle görüşmeden önce yüksüğün kaşını avuç içine döndürerek “Kadir” Suresini sonuna kadar okuyup ardından “ Amentü billahi vahdehu la şerikeleh ve amentü bıserri âli muhammedi ve alaniyyetihim” duasını tilavet eden ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    10067 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6800 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...
  • Mübarek Ramazan ayının 21’inde yolculuk yapmanın hükmü nedir?
    5485 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/14
    Mübarek ramazan ayında yolculuk yapmanın sakıncası yoktur, ancak oruçtan kaçmak için olursa mekruhtur.[1] insan yolculuktan dolayı tutamadığı orucunu ramazan ayından sonra tutmalıdır. Bu hükümderamazanın ayının 21’i ile diğer ...
  • Ahlakla tevekkülün arasında nasıl bir bağlantı vardır?
    9932 Teorik Ahlak 2011/03/03
    İnsanın nefsinde ‘meleke’ haline gelen sıfatlara ahlak denir. Meleke ise, insanın ruhunda nüfuz eden öyle bir sıfattır ki, o sıfata uygun amel ve davranışlar kendiliğinden yapılır. Ahlak, fazilet ve rezalet olmak üzere ikiye ayrılır. Tevekkül ise, ahlaki faziletlerden biri olup kulun Allah’a güvenmesi ve bütün işlerini ona havale ...
  • Kısaca Hz. Nuh (a.s)’ın kıssasını açıklarmısınız?
    9179 نوح 2019/10/21
     Bazı tarihi nakiller ‘Muteşelh’in oğlu ‘Lemek’in Nuh (a.s)’ın babası olduğunu ve ‘Brakil’in kızı ‘Kaynuş’unda annesi olduğunu yazmaktadır.[1]Ayrıca Hz. Nuh (a.s)’ın Hz. Adem (a.s)’ın vefatından 126 yıl sonra doğmuştur. Böylece Hz. Adem (a.s)’ın dünyaya gelmesinden  1056 yıl sonra doğmuş olmaktadır.[2]

En Çok Okunanlar