Please Wait
41973
Birçok millet ve kavim, hatta günümüz modern dünyasında bile insanlar birbirlerini tanımak ve irtibat kurmak amacıyla çeşitli alametler kullanırlar. Seyyidler, tarihi olaylar, mezhepsel, toplumsal vb. nedenlerden dolayı özel bazı şiar ve alametlere sahiptirler. Dini açıdan seyyidlerin siyah sarık giymeleri cedleri Resul-i Ekrem’in (s.a.a) siyah sarık giymesinden kaynaklanmaktadır. Resulullah’ın (s.a.a) siyah sarık giydiğini gösteren birçok rivayet vardır. Aynı şekilde Peygamberin (s.a.a) özellikle beyaz olmak üzere diğer renklerde sarık kullandığı da rivayet edilmiştir.
Birçok millet ve kavim, hatta günümüz modern dünyasında bile insanlar birbirlerini tanımak ve irtibat kurmak amacıyla çeşitli alametler kullanırlar. Beluçların ve Kürtlerin kendilerine özgü elbiseleri, hak ehlinin bıyık bırakması, İran’daki Mevlevilerin sarık giyip uzun sakal bırakmaları ve özel elbiseleri, Arapların kendilerine ait elbiseleri ve Hindistan’daki Sih’lerin sarık giyip, bıyık bırakmaları gibi.
Seyyidler, tarihi olaylar, mezhepsel, toplumsal vs. nedenlerden dolayı özel bazı şiar ve alametlere sahiptirler. Dini açıdan seyyidlerin siyah sarık giymeleri cedleri Resul-i Ekrem’in (s.a.a) siyah sarık giymesinden kaynaklanmaktadır. Resulullah’ın (s.a.a) siyah sarık giydiğini gösteren birçok rivayet vardır. Ehl-i Sünnet’in büyük alimlerinden Şemsuddin Zehebi Peygamberimizin sarığının siyah olması hususunda Sihah-ı Sitte ve diğer kaynaklardan beş tane rivayet getirmiştir.[1] Sözün uzamaması için aşağıda onlardan ikisine yer veriyoruz:[2]
1- Cabir b. Abdullah diyor ki: ‘Peygamber, Mekke’yi fethettiğinde başında siyah sarık olduğu halde şehire girdi.’[3]
2- Cafer b. Amr b. Haris, babasının şöyle dediğini nakleder: Peygamberi (s.a.a) minberdeyken başında bir tarafını omuzlarının arasına atmış olduğu halde siyah sarıkla gördüm.[4]
Yine siyah sarık giymek Araplarda bir gelenek idi. Hz. Ali b. Ebu Talib, Abdurrahman b. Afv, Said b. Muesyyib, Ömer, Muaviye, Ebu Musa Eş’ari, Muhamed b. Hanefiyye vs. kimseler siyah sarık giyerlerdi.
Abbasilerin şiarının siyah sarık olması ve Müslümanların mecburiyetten dolayı siyah renkli sarık giymelerinden ötürü, Masum İmamlar (a.s) buna karşı çıkıyor ve takiyyenin gerektirdiği durumların dışında siyah renk giymiyorlardı. Bir rivayette Davud Rıkki şöyle diyor: ‘Şiiler, siyah giyinme hakkında İmam Sadık’tan (a.s) sorup dururlardı. Birgün Onun, siyah cübbe, siyah başlık, siyah pamuklu astarla sarılmış siyah ayakkabı giydiği halde oturduğunu gördüm. İmam bana şöyle buyurdu: Kalbini temiz tut, istediğini giyin.’ Şeyh Saduk bunu şöyle açıklıyor: İmam (a.s) bu işi takiyye ve mecburluktan yapıyordu. Çünkü düşmanlar Onu siyah giymenin caiz olmadığını söylemekle itham ediyorlardı.[5]
İbn-i Anbe şöyle yazar: ‘Seyyid Razi, taliplerin içinde siyah alameti kullanan ilk kişiydi.’[6]
Bundan, Seyyid Razi’den önce seyyidlerin siyah rengi şiar ve alamet olarak kullanmadıkları, bu işin öncülüğünü Seyyid Razi’nin yaptığı çıkar.
Seyyidler ve Benî Haşim siyah rengi bir alamet olarak Seyyid Razi’den sonra zamanla kullanmaya başladılar. Seyyid Razi, H.K. 359-406 yılları arasında yaşadığına göre seyyidlerin siyah alametleri kullanması hicri 4. yüzyılın başına denk gelmektedir. Seyyid Razi’den önce seyyidler siyah renk kullanmazlardı. Bunun nedenlerinden biri siyah rengi kendilerine şiar edinen Benî Abbas’a karşı mücadele vermek içindi. Bu yüzden siyah elbise giyinmenin keraheti hususunda rivayetler gelmiştir.
Yine Peygamberin (s.a) çeşitli renklerde sarık kullandığı nakledilmiştir. Onlardan biri, beyaz renkli ve ‘Bulut’ adındaki sarıktı.[7] Sadr-ı İslam’da Hz. Ali b. Hüseyin (a.s), Salim b. Abdullah, Said b. Cübeyr, Harice b. Yezid vs. gibilerinin sarıkları beyaz idi.
İmam Rıza’nın (a.s) döneminde Şiilerin şiarı yeşil elbise olup, yeşil sarık giymek onların arasında yaygındı.[8]
Bazılarına göre Safevi şahları, İmam Hüseyin’in mazlumiyetinin varisleri olan seyyidlerin devamlı olarak Onun (a.s) musibetinin matemini tutsunlar diye siyah sarığı seyyidlerin alameti yaptılar.[9] Ancak bu görüş, İran halkının kültürüyle uyuşmamaktadır; zira halk matemlerde siyah sarık değil, siyah elbise giyer.
[1] -Zehebi, Şemsuddin, Siyer-u A’lami’n-Nubela, 1/372, Beyrut baskısı.
[2] -http://www.porsojoo.com/ ’dan alıntı yapılmıştır.
[3] -Zehebi, Şemsuddin, a.g.e; Sire-i İbn-i Kesir, 4/708
[4] -Babun Ma Yuzkeru Min Asari’n Nebiy (s.a.a) (Zehebi, Şemsuddin, a.g.e; Sire-i İbn-i Kesir, 4/708)
[5] -Vesail-uş Şia, c.4, Bab:19, H.5469.
[6] -Umdetu’t-Talib; Ayetullah Hoi, Mu’cem-u Ricali’l Hadis, c.16, s.20.
[7] -Emini Necefi, Abdulhüseyin Ahmed, el-Ğadir Fi’l Kitabi ve’l-Sunneti ve’l-Edeb, c.3, s.290-293, 3. Baskı, Beyrut, Daru’l-Kitabi’l-Arabi, H.K.1387
[8] -http://www.ichodoc.ir/p-a/CHANGED/157/HTML/157 8.htm
[9] -Fakihi, Ali Asgar, Tarihi-i Mezhebi-i Kum, s.115.