Gelişmiş Arama
Ziyaret
55569
Güncellenme Tarihi: 2012/04/19
Soru Özeti
Kehf suresinin Muhtevası ve okumasının fazileti nedir?
Soru
Kehf suresinin Muhtevası ve okumasının fazileti nedir?
Kısa Cevap

Kehf suresi kuranı kerimin diğer sureleri gibi faziletlere ve birçok nitelik ve özelliklere haizdir. Bu yücelik ve faziletler peygamberden (s.a.a.) ve İmamlardan (a.s.) nakledilen birçok rivayetlerde beyan edilmiştir. Peygamberden (s.a.a.) nakledilen bir rivayette şöyle denilmektedir: Bu sure nazil olduğunda yetmiş bin melek onunla birlikte imiştir. Her kim Kehsf suresini Cuma günü okursa bir sonraki cumaya kadar Allah onun günahlarını af eder şeklinde olan rivayet bu konuda olan rivayetlerden bir başka örnektir. Başka bir rivayet şöyle buyurmaktadır: Her kim her Cuma akşamı kehf suresini okursa dünya aleminden şehit olarak gidecek ve şehitlerle haşır olunacaktır.

Bu surenin içermiş olduğu öğreti ve konular şunlardır: Hamd ve sena ile başlıyor ve tevhit, iman ve salıh amel ile bitiyor. Bu surenin birçok ayeti mebde ve mead konuları açıklıyor ve cennetteki nimetleri müjdeliyor ve cehennemdeki azaptan da korkutuyor. Bu surenin cazip konulardan bir diğeri de, bu surede yer alan üç kıssanın var olmasıdır. Bu kıssalarda birisi; Ashabi kehf kıssası, ikincisi; Musa (a.s.) ve Hıdır (a.s.) kıssası, üçüncüsü; Zülkarneyn destanıdır.

Ayrıntılı Cevap

Soru soran okuyucumuzun sorusu surenin fazileti, konumu ve surenin muhtevasıyla alakalı olduğunu dikkate alarak cevabını iki bölümde sunacağız.

  1. Kehf Suresinin Konumu ve Haiz Olduğu Nitelikler:

Kehf suresi kuranı kerimin diğer sureleri gibi birçok faziletlere ve birçok nitelik ve özelliklere haizdir. Bu yücelik ve faziletler peygamberden (s.a.a.) ve İmamlardan (a.s.) nakledilen birçok rivayetlerde beyan edilmiştir. Bu konum da surenin içermiş olduğu öğretilerin ve konuların önemliliğinden kaynaklandığı da açıktır. Bu kısacık makalede masumların (s.a.) bu surenin değeri, konumu ve kıraat edilmesinin değeri hakkında var olan rivayetlerden bazılarına örnek teşkil etsin diye işaret edeceğiz.

  1. Peygamber (s.a.a.) kendi yaranlarına şöyle buyuruyor: “Nazil olduğunda kendisiyle birlikte yetmiş bin melek nazil olan, yüceliği gökyüzünü ve yeryüzünü dolduracak kadar değerinde olan sureyi size tanıtmamı istiyor musunuz”? Onlar cevaben evet ya Resulüllah dediler: Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: “Bu özelliklere haiz olan sure kehf suresidir.  Her kim bu sureyi Cuma günülerinde okursa bir sonraki cumaya kadar Allah onun günahlarını af eder”.[1]
  2. Başak bir hadiste peygamberden şöyle nakledilmiştir: “Her kim bu sürenin başından on ayet ezberlerse (hifz ederse) deccal ona dilini uzatamaz. Ve her kim surenin tümünü okursa cennete girecektir”.[2]
  3. İmam sadıktan (a.s.) da şöyle nakledilmiştir: “Her kim her Cuma akşamı kehf suresini okursa dünyadan şehit olarak gidecek ve şehitler saffında yer alacaktır”.[3],[4]
  1. Kehf Suresinin Muhtavası Hakkında:

Bu surenin içermiş olduğu öğreti ve konular şunlardır: Hamd ve sena ile başlıyor, tevhit, iman ve salıh amel ile bitiyor. Biz burada bu surenin içermiş olduğu konuları başlıklar şeklinde açıklamaya çalışacağız.

  1. Bu surenin içeriği diğer mekki sureler gibi çoğunlukla mebde, mead konularını beyan eder, cennetin nimetlerini müjdeler ve cehennemin azabından korkutur.
  2. Bu sure o zor günde Müslümanların karşı karşıya kalmış oldukları için teselli vermek için çok önemli bir konuya işaret ediyor. O konuda şudur: Az bir grup sayı bakımından ne kadar az oluyor ise olsun zahiri olarak güçlü ve sayı bakımından ne kadar çok oluyor olsun olanlara karşı teslim olmamalıdır. Belki Ashabi Kehf gibi küçük bir grup gibi kendi hesaplarını fasit ve şirke bulaşmış olan çevrelerden ayırmaları ve onların zıddına kıyam etmeleri gerekmektedir. Eğer güçleri var ise onlara karşı mübareze etmeleri gerekir. Ama eğer güçleri yok ise hicret etmelidirler.
  3.     Hakeza bu surenin hikaye etmiş olduğu kıssalardan bir diğeri servet bakımından tamamen bir diğerinden farklı ve zıt olan iki kişinin destanıdır. Onlardan birisi çok servet sahibi ama imansız diğeri ise fakir ama imanlıydı. Ama fakir olan bu kişi kesinlikle servetli olan kişiye karşı kendi imanından el çekmedi ve izzetin elden vermedi. Gücü yettiği kadar ona nasihat etti ve onu irşat etmeye çalıştı. Sonuç itibariyle de ondan beri olduğunu ilan etti ve neticede kendisi galip geldi.
  4. Bu surenin bir diğer kısmı ise hazreti Musa ve hazreti Hıdır kısasıyla alakalıdır. (Elbette Hıdırın ismi gelmemeiştir). Musan’ın zahiri olarak tiksindirici olan işlere karşı takındığı tavra işaret ediyor. Onun zahiren tiksindirici ama batını dolu maslahat olan işlere karşı sabırsız ve direnişi gösteremedi. Ama hazreti Hıdırın vermiş olduğu açıklamalardan sonra konuların derinliğini anladı ve rahatsızlıklarından pişman oldu ve karasızlığını kenara itti.
  5. Bu surenin başka bir bölümü Zülkarnen olayını anlatıyor: Onun evrenin doğusunu ve batısını dolaştığını anlatıyor. Bu yolculukta farklı kültürlere sahip olan farklı kavimlerle karşılaştığını beyan ediyor. Sonuç itibariyle bir grup insanların yardımıyla “yecüc” ve “mecücün” hilelerine karşı koydu ve geçitlerini demirlerle bir sedd çekerek tıkadı onların başka yerlere nüfuz etmelerini önledi.
  6. Bu surenin calip ve kayda değer bir diğer noktası da bu surede üç kıssanın yer almış olmasıdır: Birisi; Ashabi kehf, ikincisi; Hz. Musa (a.s.) ve Hz. Hıdır’ın (a.s.) kıssası, Üçüncüsü; Zülkarneyn destanıdır.

Dikkate şayandır ki kuranı kerimde zikredilen diğer kıssalar kuranın birkaç yerinde tekrar edilmiş niteliğine sahiptir ama bunun aksine bu üç kıssa ise kuranın başka surelerinde zikredilmemiştir.

Elbette sadece Enbiya suresinin 96. Ayetinde Yecüc ve Mecüc meselesine Zülkarney’nin ismi zikredilmeden işaret edilmiştir. İşte bu özellik bu sureyi diğer surelerden ayıran bir özelliktir.[5]

 


[1] Arusi Huveyzi, Abdu Ali b. Cuma, “tefsir-i nurus – sakaleyn”, Kum: intş. İsmailiyan, 1415, kameri, c. 3, s. 241.

[2] A.g.e.

[3] Hur Amuli, “vesailu’ş-Şia”, Kum: muesesei Alulbeyt (a.s.), 1409, kameri, c. 7, s. 410.  

[4] Konuyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki adreslere müracaat ediniz: “nemaye: sevabi kıraat surehayı kuran, 872 (sayt: 1021” ve  “tefsir-i nurus – sakaleyn”, Kum: intş. İsmailiyan, 1415, kameri, c. 3, s. 241- 242.

[5] Kehf suresinin içermiş olduğu öğretileri hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki adreslere müracaat ediniz: Mekarım Şirazi, Nasır, “tefsiri Nümune”, Tahran: darul kütübil islamiye, 1374, şemsi, c. 12, s. 336  - 338; “Tefsir-u Nurus – Sakeyleyn”, c. 3, s. 241 – 242; Taberisi, “mecmeul – beyan”, Tahran: nasır husru, 1372, şemsi, c. 6, s. 690 – 691.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kuranı kerimde ayetlerin ve konuların tekrarlanması kuran ayetlerinin insicamsızlığına delil değil midir?
    12632 Fasahat & Balaghat 2015/05/04
    Kuranda zikir edilen kıssalardan güdülen hedef, insanların rüştü ve tekâmülüdür. Hedef insanların can ve ruhlarında aydınlığı ve nurlandırmayı icat etmektir. Dik kafalı nefisleri kontrol ve zalimliğe, zulme ve inhirafa karşı koymaktır. Kurandaki konuların dağınıklığının delili kuranın, asaleti muhtevaya ve ibret verici konulara vermesi, insanı ve toplumu yapılandırmaya ...
  • Senetleri sahih olan Mütevatir-i Lafzi, Mütevatir-i Manevi ve Mütevatir-i İcmali hadis çeşitlerinin kuralı nedir?
    15900 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/03/03
    Şii alimleri, bir haberin her tabakasında ki senet silsilesinde ravilerin sayısı ilime neden olacak ve rivayetin Masum’un (a.s) söylediğine yakin haddine ulaştıracak habere mütevatir hadis demekteler. Her tabakada yerine göre kişilerin sayısını farklı saymış ve ravilerin sayısı hakkında belli bir sayı belirtmemişlerdir. Onlara göre ölçü sözün Masumdan çıktığını ...
  • Dini mektep ve nizamlarla dini olmayanların arasında ne gibi ayrıcalıklar vardır?
    7258 Teorik Ahlak 2012/05/12
    İlk önce şunu hatırlatmamız gerekmektedir ki; İslam dini ve tahrif olmamış diğer semavi dinler arasındaki asli benzerlik, yeryüzünde tevhidin istikrarı ve Allah’a ibadet etme ve insanların kulluktan uzaklaştırma ve Allah’tan başkasına ibadet etmektir; Nitekim Kur’an’-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: “Andolsun biz, her ümmete, “Allah’a kulluk edin, tâğûttan kaçının” ...
  • Acaba Mütalaada başarılı olmak ve daha iyi öğrenmek için Kur’an-ı Kerimden bir ayet veya bir dua var mıdır?
    11238 Pratik Ahlak 2010/01/16
    Mütalaa etmek, bir şey üzerinde onu anlamak ve öğrenmek için yoğunlaşmak ve düşünmektir. Bu yüzden bu özelliği taşımayan her okuma mütalaa değildir. Bir Mütalaanın faydalı ve verimli olması için diğer işler gibi özel şartların hazırlanmasına ihtiyacı vardır.
  • Şia mezhebinde namazın sırları ve felsefesi nedir?
    10034 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/05/16
    Şüphesiz ilahi hükümlerin tümünün felsefe ve delili vardır, ama ilahi hüküm ve buyrukların tümünün delillerini bulmamız gerekli değildir. Müslümanlar vahiy mesajı karşısında teslim olmalıdır. Bu teslim ve kabul etme psikolojisi insanın kemalidir ve esasen bazı buyruklar teslim ve kulluk ruhunu sınamak içindir. Ama bununla birlikte Kur’an defalarca ...
  • Akika kurbanının şartları ve sünnetleri nelerdir?
    10594 Pratik Ahlak 2019/11/10
    Akika: Yeni doğan çocuğun doğumunun yedinci günü belalardan korunması için bir koyunun veya kurban etmeye salahiyeti olan bir hayvanın kurban edilmesidir.Kurban kesmek yerine para bağışlanması akika yerine geçmez. Münasip olan kız çocuğuna dişi, erkek çocuğuna ise erkek koyunun kurban edilmesidir. Eğer mümkün değilse dişi ...
  • Neden İmam Hüseyin (a.s) Muaviye’nin döneminde kıyam etmedi?
    13678 Masumların Siresi 2010/04/07
    İmam Hüseyin’in (a.s) Muaviye’nin döneminde kıyam etmemesinin sebebi hakkında şunları söyleyebiliriz:1- İmam (a.s) kardeşi ve imamı olan İmam Hasan’ın (a.s) hayatı döneminde Muaviye’yle yaptığı anlaşmaya gösterdiği saygı ve Muaviye’nin de böyle bir anlaşmaya göstermelik olarak yaptığı saygıdan dolayı.2- ...
  • Tabiatı doğru bir şekilde kullanmanın yolu nedir?
    6333 Pratik Ahlak 2012/02/04
    İslam, başka mektepler gibi insanın ihtiyaçlarına tek bir açıdan bakmamış, tek maddi yönüne veya tek manevi yönüne odaklanmamış, aksine orta yolu tutmuştur. İlahi nimetleri doğru bir şekilde kullanmak, maneviyatla ve ahiretle çelişmediği gibi insanın saadet yolunda ilerlemesini de sağlar. ...
  • Bütün peygamberlerin kitabı var mıydı? Vardıysa Hz. Nuh’un kitabının adı nedir?
    29340 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    Kur’an-ı Kerim’de ve hadislerde Hz. Nuh’un kitabının olduğuna dair bir şey gelmemiştir. Ama ‘Andolsun ki biz, peygamberlerimizi, apaçık delillerle gönderdik ve insanlar adaleti ayakta tutsunlar diye onlarla beraber kitap ve terazi de indirdik...’ ayetinden bütün peygamberlerin kitap sahibi olduğu anlaşılsa da bazı rivayetlerde bu ayet değişik şekillerde ...
  • Farz namazların kazaları yerine sünnet namazları kılınabilir mi?
    7489 Kaza Namazı Ve Kiralık Namaz 2012/10/01
    İmam Humeyni (r.a) benzeri bir soruya yanıtta şöyle buyurmuştur: Geçmiş farz namazların kazası farzdır ve sünnet namazlarını kılmayla bir çelişki arz etmez. Lakin sünnet namazı, farz namazın kazasının yerini almaz.[1] Bundan dolayı her ne kadar sünnet namazları birçok fazilete sahip olsa da sizin kaza ...

En Çok Okunanlar