Gelişmiş Arama
Ziyaret
54914
Güncellenme Tarihi: 2012/04/19
Soru Özeti
Kehf suresinin Muhtevası ve okumasının fazileti nedir?
Soru
Kehf suresinin Muhtevası ve okumasının fazileti nedir?
Kısa Cevap

Kehf suresi kuranı kerimin diğer sureleri gibi faziletlere ve birçok nitelik ve özelliklere haizdir. Bu yücelik ve faziletler peygamberden (s.a.a.) ve İmamlardan (a.s.) nakledilen birçok rivayetlerde beyan edilmiştir. Peygamberden (s.a.a.) nakledilen bir rivayette şöyle denilmektedir: Bu sure nazil olduğunda yetmiş bin melek onunla birlikte imiştir. Her kim Kehsf suresini Cuma günü okursa bir sonraki cumaya kadar Allah onun günahlarını af eder şeklinde olan rivayet bu konuda olan rivayetlerden bir başka örnektir. Başka bir rivayet şöyle buyurmaktadır: Her kim her Cuma akşamı kehf suresini okursa dünya aleminden şehit olarak gidecek ve şehitlerle haşır olunacaktır.

Bu surenin içermiş olduğu öğreti ve konular şunlardır: Hamd ve sena ile başlıyor ve tevhit, iman ve salıh amel ile bitiyor. Bu surenin birçok ayeti mebde ve mead konuları açıklıyor ve cennetteki nimetleri müjdeliyor ve cehennemdeki azaptan da korkutuyor. Bu surenin cazip konulardan bir diğeri de, bu surede yer alan üç kıssanın var olmasıdır. Bu kıssalarda birisi; Ashabi kehf kıssası, ikincisi; Musa (a.s.) ve Hıdır (a.s.) kıssası, üçüncüsü; Zülkarneyn destanıdır.

Ayrıntılı Cevap

Soru soran okuyucumuzun sorusu surenin fazileti, konumu ve surenin muhtevasıyla alakalı olduğunu dikkate alarak cevabını iki bölümde sunacağız.

  1. Kehf Suresinin Konumu ve Haiz Olduğu Nitelikler:

Kehf suresi kuranı kerimin diğer sureleri gibi birçok faziletlere ve birçok nitelik ve özelliklere haizdir. Bu yücelik ve faziletler peygamberden (s.a.a.) ve İmamlardan (a.s.) nakledilen birçok rivayetlerde beyan edilmiştir. Bu konum da surenin içermiş olduğu öğretilerin ve konuların önemliliğinden kaynaklandığı da açıktır. Bu kısacık makalede masumların (s.a.) bu surenin değeri, konumu ve kıraat edilmesinin değeri hakkında var olan rivayetlerden bazılarına örnek teşkil etsin diye işaret edeceğiz.

  1. Peygamber (s.a.a.) kendi yaranlarına şöyle buyuruyor: “Nazil olduğunda kendisiyle birlikte yetmiş bin melek nazil olan, yüceliği gökyüzünü ve yeryüzünü dolduracak kadar değerinde olan sureyi size tanıtmamı istiyor musunuz”? Onlar cevaben evet ya Resulüllah dediler: Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: “Bu özelliklere haiz olan sure kehf suresidir.  Her kim bu sureyi Cuma günülerinde okursa bir sonraki cumaya kadar Allah onun günahlarını af eder”.[1]
  2. Başak bir hadiste peygamberden şöyle nakledilmiştir: “Her kim bu sürenin başından on ayet ezberlerse (hifz ederse) deccal ona dilini uzatamaz. Ve her kim surenin tümünü okursa cennete girecektir”.[2]
  3. İmam sadıktan (a.s.) da şöyle nakledilmiştir: “Her kim her Cuma akşamı kehf suresini okursa dünyadan şehit olarak gidecek ve şehitler saffında yer alacaktır”.[3],[4]
  1. Kehf Suresinin Muhtavası Hakkında:

Bu surenin içermiş olduğu öğreti ve konular şunlardır: Hamd ve sena ile başlıyor, tevhit, iman ve salıh amel ile bitiyor. Biz burada bu surenin içermiş olduğu konuları başlıklar şeklinde açıklamaya çalışacağız.

  1. Bu surenin içeriği diğer mekki sureler gibi çoğunlukla mebde, mead konularını beyan eder, cennetin nimetlerini müjdeler ve cehennemin azabından korkutur.
  2. Bu sure o zor günde Müslümanların karşı karşıya kalmış oldukları için teselli vermek için çok önemli bir konuya işaret ediyor. O konuda şudur: Az bir grup sayı bakımından ne kadar az oluyor ise olsun zahiri olarak güçlü ve sayı bakımından ne kadar çok oluyor olsun olanlara karşı teslim olmamalıdır. Belki Ashabi Kehf gibi küçük bir grup gibi kendi hesaplarını fasit ve şirke bulaşmış olan çevrelerden ayırmaları ve onların zıddına kıyam etmeleri gerekmektedir. Eğer güçleri var ise onlara karşı mübareze etmeleri gerekir. Ama eğer güçleri yok ise hicret etmelidirler.
  3.     Hakeza bu surenin hikaye etmiş olduğu kıssalardan bir diğeri servet bakımından tamamen bir diğerinden farklı ve zıt olan iki kişinin destanıdır. Onlardan birisi çok servet sahibi ama imansız diğeri ise fakir ama imanlıydı. Ama fakir olan bu kişi kesinlikle servetli olan kişiye karşı kendi imanından el çekmedi ve izzetin elden vermedi. Gücü yettiği kadar ona nasihat etti ve onu irşat etmeye çalıştı. Sonuç itibariyle de ondan beri olduğunu ilan etti ve neticede kendisi galip geldi.
  4. Bu surenin bir diğer kısmı ise hazreti Musa ve hazreti Hıdır kısasıyla alakalıdır. (Elbette Hıdırın ismi gelmemeiştir). Musan’ın zahiri olarak tiksindirici olan işlere karşı takındığı tavra işaret ediyor. Onun zahiren tiksindirici ama batını dolu maslahat olan işlere karşı sabırsız ve direnişi gösteremedi. Ama hazreti Hıdırın vermiş olduğu açıklamalardan sonra konuların derinliğini anladı ve rahatsızlıklarından pişman oldu ve karasızlığını kenara itti.
  5. Bu surenin başka bir bölümü Zülkarnen olayını anlatıyor: Onun evrenin doğusunu ve batısını dolaştığını anlatıyor. Bu yolculukta farklı kültürlere sahip olan farklı kavimlerle karşılaştığını beyan ediyor. Sonuç itibariyle bir grup insanların yardımıyla “yecüc” ve “mecücün” hilelerine karşı koydu ve geçitlerini demirlerle bir sedd çekerek tıkadı onların başka yerlere nüfuz etmelerini önledi.
  6. Bu surenin calip ve kayda değer bir diğer noktası da bu surede üç kıssanın yer almış olmasıdır: Birisi; Ashabi kehf, ikincisi; Hz. Musa (a.s.) ve Hz. Hıdır’ın (a.s.) kıssası, Üçüncüsü; Zülkarneyn destanıdır.

Dikkate şayandır ki kuranı kerimde zikredilen diğer kıssalar kuranın birkaç yerinde tekrar edilmiş niteliğine sahiptir ama bunun aksine bu üç kıssa ise kuranın başka surelerinde zikredilmemiştir.

Elbette sadece Enbiya suresinin 96. Ayetinde Yecüc ve Mecüc meselesine Zülkarney’nin ismi zikredilmeden işaret edilmiştir. İşte bu özellik bu sureyi diğer surelerden ayıran bir özelliktir.[5]

 


[1] Arusi Huveyzi, Abdu Ali b. Cuma, “tefsir-i nurus – sakaleyn”, Kum: intş. İsmailiyan, 1415, kameri, c. 3, s. 241.

[2] A.g.e.

[3] Hur Amuli, “vesailu’ş-Şia”, Kum: muesesei Alulbeyt (a.s.), 1409, kameri, c. 7, s. 410.  

[4] Konuyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki adreslere müracaat ediniz: “nemaye: sevabi kıraat surehayı kuran, 872 (sayt: 1021” ve  “tefsir-i nurus – sakaleyn”, Kum: intş. İsmailiyan, 1415, kameri, c. 3, s. 241- 242.

[5] Kehf suresinin içermiş olduğu öğretileri hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki adreslere müracaat ediniz: Mekarım Şirazi, Nasır, “tefsiri Nümune”, Tahran: darul kütübil islamiye, 1374, şemsi, c. 12, s. 336  - 338; “Tefsir-u Nurus – Sakeyleyn”, c. 3, s. 241 – 242; Taberisi, “mecmeul – beyan”, Tahran: nasır husru, 1372, şemsi, c. 6, s. 690 – 691.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • geçici nikahın aktı için kullanılan lafızlar nelerdir? Şartları ve Hükümleri nasıldır?
    7192 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/05/03
    Geçici nikâhın aktini okumak için birkaç şart gereklidir: Aktin sıgasını okumak; şöyle ki süreli akitte bayan ve erkek’in rızası tek başına yeterli değildir. Belki bunun yanı sıra akit için okunan has lafızların okunması şarttır. İhtiyati vacip gereğince aktin sıgası sahih Arapça ile ...
  • Yaşayan anne ve babaya yönelik yapılan hayırlar doğru mudur?
    19582 Pratik Ahlak 2011/04/11
    Her insan iyi işler yapıp sevabını başkalarına ve bu cümleden olmak üzere anne ve babasına bağışlayabilir. Böyle bir durumda bu hayırlı amelin sevabı onlara ulaşacak ve buna ek olarak aynı sevabın benzeri veya hatta ondan daha fazlası ameli bağışlayan için de göz önünde bulundurulacaktır. ...
  • Hamd, medh ve şükür’ün farkı nedir?
    12760 Eski Kelam İlmi 2012/02/14
    Lügatte ve Istılahta Hamd, Medh ve Şükür1- Hamd lügatte sena ve övgü manasına gelmektedir.[1] Istılahta ise iradeyle yapılan güzel iş ve sıfata denir.[2] 2- Medh ...
  • Mübarek Ramazan ayının 21’inde yolculuk yapmanın hükmü nedir?
    5215 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/14
    Mübarek ramazan ayında yolculuk yapmanın sakıncası yoktur, ancak oruçtan kaçmak için olursa mekruhtur.[1] insan yolculuktan dolayı tutamadığı orucunu ramazan ayından sonra tutmalıdır. Bu hükümderamazanın ayının 21’i ile diğer ...
  • Domuzun parçaları gibi necasetlerin bazı kısımları Müslüman olmayan kimselere satılabilinir mi?
    5962 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Hz. Ayetullah’el - Uzma Mekarim Şirazi (Allah ömrünü uzun etsin): Eğer bu konu hakkında yakininiz varsa onun alınıp satılması sakıncalıdır. Hz. Ayetullah’el - Uzma Safi Gülpeygani (Allah ömrünü uzun etsin): Soruda gelen konu hakkında bilgim yok ama eğer söz konusu maddeler ...
  • Yasin Suresi’nin altıncı ayetiyle İsra Suresi’nin on beşinci ayeti arasında bir uyuşmazlık mı var?
    10831 Tefsir 2008/08/12
    Bu iki ayet arasında herhangi bir uyuşmazlık söz konusu değildir. Çünkü ikinci ayette (İsra Suresi, on beşinci ayet) bir peygamber göndermedikçe azap olmadığını söylüyor ancak birinci ayette (Yasin Suresi, altıncı ayet) “ataları uyarılmamış” diyor ve herhangi bir azaptan bahsetmiyor. ...
  • Sürmeyle abdest veya gusül alınabilir mi?
    38418 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/14
    Abdest ve gusül alırken bedende, suyun deri ve uzuvlarına ulaşmasına engel olacak herhangi bir şeyin olmaması gerekir. Buna göre sürme, gözün içine çekilirse abdest ve guslün doğruluğuna zarar vermez. Ama gözün etrafına veya kaşlara çekilirse bakılmalıdır, abdest veya gusül uzuvlarına suyun ulaşmasına engel midir, değil midir?
  • Kızla oğlanın doğru bir şekilde (günaha düşmeden) cinsel ilişkiye girmelerinin bir yolu var mı?
    51581 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/11/10
    İslama göre kadın ve erkek birbirlerinin tamamlayıcısıdırlar. Hekim olan Allah bu ikisini sükunet bulsun, duygusal, ruhsal ve cinsel ihtiyaçlarını karşılasınlar diye birbirleri için yaratmıştır. İslam iki tarafında ihtiyaçlarının giderilmesi ve kadınla erkeğin her türlü ilişkisinin belli bir sınır ...
  • Neden Peygamber (s.a.a) Talha ve Zübeyir’e İslam’ın kılıcı lakabını vermiştir?
    11310 تاريخ بزرگان 2011/01/20
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Ayat namazı nasıl kılınır?
    10355 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/28
    Konuyu iki bölümde ele alacağız: a) Ayat namazına neden olan şeyler.b) Ayat namazının nasıl kılındığı.a) Ayat namazı şu olaylardan biri vuku bulduğunda farz olur: Güneş tutulması, Ay tutulması (tutulmalar kısmi de olsa), deprem ve halkın genelini korkutan şimşek çakması, ...

En Çok Okunanlar