Gelişmiş Arama
Ziyaret
4726
Güncellenme Tarihi: 2016/01/17
Soru Özeti
Eşimin ailesinin aile hayatımıza müdahalelerine karşı nasıl tavır almalıyız?
Soru
yaklaşık 17 aydır evlenmiş bulunmaktayım maalesef ilk baştan beri anlaşmazlıklarımız ortaya çıktı. Elbette bunun bütün sebebi eşimin ailesidir. Zira çanlarının istediği gibi nikah öncesi tevafukları hiçe sayarak yersiz bir şekilde her şeye müdahale etmekteler. Haysiyetim kendi ailem yanında sarsılmasın diye bu evliliği sürdürmekteyim. Zira ailem bu evliliğe karşıydı ve nikah sonrası rızayet gösterdiler. Lütfen bu konuda yardımcı olun.
Kısa Cevap
 Evlilik iki insanın hayatlarını birleştirmesinin yanında iki ailenin arasında bağ kurulmasıdır. İşte buna binaen gençlere eş seçiminde mümkün olduğu kadar dikkatli olmaları tavsiye edilmektedir.  Evlilikte riayet edilmesi gereken temel ve asıl kriterlerle çelişmediği sürece ailelerin öngördüğü kriterlere riayet edilmesi de tavsiye edilir. Sizin probleminizle ilgili olarak bazı tavsiyelerimiz olacak, inşallah uygulayabilirsiniz.
  1. Her şeyden önce hoşgörü ve müsamahayı bir tutum olarak kabullenip eşinizin ailesiyle kendi aranızda var olan anlaşmazlıklarda anlayışlı davranıp çözüme ulaşmaya çalışın. Bu mücadeleyi vermeden boşanma fikrinde olmayın. Zira boşanma helal olmakla birlikte Allah Teâlâ’nın gazap ettiği bir seçimdir.[1]  İşte bu yüzden son seçim ve çözüm yolu olarak görülmelidir.
  2. Eşinizle olan ilişkinize hiç değinmediniz. Aranızdaki bağdan sorunlarınızın çözülmesinde istifade edin. Elinizden geldiği kadar konuları açıklayarak ve aydınlatarak kendisinin sizin yanınızda olmasını sağlayın. Elbette bu birliktelik sizin haklı ve hak sözü söylemeniz durumunda etkili olacaktır. Aksi taktirde karşı taraf olmadan hâkim karşısına çıkmış olursunuz. Bahsettiğiniz insanların onu yetiştiren ona en büyük emeği vermiş insanlar olduğunu unutmayın.
  3. Bilmelisiniz genellikle bu tür sorunların kaynağı her iki taraftır. Öyleyse kendi adınıza eşinizin ailesine karşı olan tavır ve davranışlarınızda var olan eksiklikleri ve yanlışları belirlemeye ve düzeltmeye çalışın. Birazda olsa karşı tarafa hak vermek insanın ruhsal huzura kavuşmasında ve diğer insanların onu anlamasında, yanında yer almasında oldukça etkilidir. Unutmayın eşinizin hayatında eskiden olmayan bir boyut ve karakter olarak onların karşısına çıkıyorsunuz. Bunu anlamaları ve kabullenmeleri ve kendi konumlarını tehlikede görmemelerinde sizin tavır ve davranışlarınız etkilidir.
  4. Ailevi anlaşmazlıklarda en iyi çözüm yollarından birisi her iki tarafın büyüklerinin bilgi ve birikimlerinden faydalanmaktır. Kesinlikle kendi ailenize danışın ama konuyu öyle matrah edin ki sizin sözlerinizden pişman olduğunuz hissine kapılmasınlar.
  5. Son olarak hatırlatmayı kendimize bir görev bilmekteyiz ki sorunlarınızın çözümünde Allah Teâlâ’dan yardım istemeyi unutmayın ve aksatmayın. Aile sorunları danışmanına şahsen müracaat edin.
Bu konuda bilgi almak için inceleyebileceğiniz çalışmalar:
Eşinin ve annesinin anlaşmazlıklarında kocanın görevleri, soru: 3769, site: 3965.
Evlatların anne ve babanın anlaşmazlıklarına müdahale yolları, soru: 5031, site:  5398.
 
 

[1] Kuleyni, Muhammet ibn. Yakup, 2.c, 328.s, tahran dar’ul-kutub’ul-isamiye, 4.bk, 1407.kameri.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar