Gelişmiş Arama
Ziyaret
12350
Güncellenme Tarihi: 2009/04/18
Soru Özeti
Hz. Mehdi (a.s.)’nin varlığı ve zuhuru nasıl ispatlanabilir?
Soru
Kuran- ı Kerim sayesinde, Hz. Mehdi (a.s.)’nin varlığı ve zuhuru nasıl ispatlanabilir?
Kısa Cevap

Genel olarak Kuran-ı Kerim ayrıntılarına inmeden konuları ele alır ve bu konuların açıklamasını sünnet üstlenir.

Bu noktayı göz önünde bulundurduğumuzda Hz. Mehdi (a.s.)’nin varlığını ve zuhurunu Kuran- ı Kerim’deki iki kısım ayetten istifade edebiliriz:

1) İlahî bir hüccetin (masum bir önderin) varlığının gerekliliğini açıklayan ayetler. Örneğin Allah-u Teala’nın Peygamber-i Ekrem (s.a.a)’e hitap ederek buyurduğu şu ayet: “Sen ancak bir uyarıcısın ve her toplumun bir rehberi ve hidayetçisi vardır.” Bu ayet, bütün beşeri toplumlarda ilahî önderlerin varlığını ve sürekli olmaları gerektiğini genel olarak açıklamakta ve vurgulamaktadır.

2) Mümin ama zayıf düşürülmüş kimselerin yeryüzünde hâkim olacaklarını müjde veren ayetler. Örneğin Kuran- ı Kerim şöyle buyurur: “Andolsun ki, Tevrat'tan sonra Zebur'da da yazmıştık ki: «Muhakkak yeryüzüne benim iyi kullarım varis olacaktır.»” Kuran- ı Kerim’in diğer ayetlerinde bu vaadi tekrarlamıştır yani Allah-u Teala, salih kulların yönetimi ele alacaklarını ve yeryüzünde emniyeti ve dini yayacaklarını söz vermiştir.

Rivayetler bu ayetleri Hz. Mehdi (a.s.)’nin varlığı ve zuhuruna dair tefsir etmişlerdir.

Ayrıntılı Cevap

Geldiğinde dünyayı adaletle dolduracak olan bir kurtarıcı hakkında, bütün dinler ve mezheplerin görüş birliği olmasının yanı sıra bu kurtarıcının kim olduğu ve özellikleri üzerinde ihtilaf vardır. Şia, bu kurtarıcının İmam Hasan Askeri’nin oğlu olduğuna, şimdi hayatta bulunduğuna ve gaybet dönemini yaşadığına inanmaktadır.[1]

Kuran- ı Kerim fıtrata ve akla uygun gerçeklere dayalı olduğu için, bütün ilmî ve dinî konular hakkında en iyi kaynaktır. Elbette Kuran- ı Kerim çoğunlukla konuları genel olarak açıklamaktadır ve bu konuların ayrıntılı açıklamaları için de Kuran’ın hakikatlerine âlim olan “İlimde derinleşmiş olanlar”[2] ayetine mazhar masum İmamlar (a.s.)’a başvurulmalıdır. Diğer bir tabirle, Kuran ayetlerinin ne demek istediğini açıklama görevi ilahî hüccetlere verilmiştir.[3]

Bu sorunun cevabında sadece, konuyla ilgili bazı ayetlere değineceğiz ve bazen de ayetleri daha iyi anlamak için masumlar İmamlar (a.s)’ın rivayetlerinden istifade edeceğiz. Hz. Mehdi (a.s.)’nin varlığı ve onun zuhuru Kuran- ı Kerim’deki iki kısım ayetten istifade edilebilir:

1) Yeryüzünde ilahî bir hüccetin varlığının gerekli olduğunu açıklayan ayetler:

Kuran-ı Kerim açısından, insanlık tarihi boyunca yeryüzü hiçbir zaman ilahî bir hüccetten yoksun olmamıştır. Allah-u Teala, her ümmeti hidayete erdirmek ve kemale ulaştırmak için uygun bir masum kişiyi görevlendirmiştir. Allah-u Teala bu hususta şöyle buyurmaktadır: “Sen ancak bir uyarıcısın ve her toplumun bir rehberi hadisi vardır.”[4]

Buna göre Allah-u Teala tarafından seçilmiş bir hidayet edicinin bütün insanlık toplumlarında olması gerekmektedir. İmam Sadık (a.s) bu ayetin tefsirinde şöyle buyurmaktadır:

“İnsanları, Allah Resûlü’nün getirdiği şeylere (İslam dinine) hidayet etmesi için her zaman bizim soyumuzdan birisi yeryüzünde bulunmaktadır.”[5]

Bu ayet ve rivayetten genel olarak, her zamanda hidayet edici olarak ilahî bir hüccetin olması gerektiği çok iyi anlaşılmaktadır.

Her zamanda ilahî bir hüccetin olmasının gerekliği üzerine bir diğer delil de, Kuran-ı Kerim’in bir açıklayıcı ve müfessire ihtiyacı olması ve masum imamdan başka hiç kimsenin Kuran-ı Kerim’in muhkem ve müteşabih ayetlerinin bütün özelliklerine ve manalarına vakıf olmamasıdır. Sonuç olarak, aklın kesin hükmüne göre Peygamber (s.a.a)’den sonra masum bir imamın olması gereklidir.[6]

İmam Rıza (a.s) masum bir imamın olmasının gerekliliği hususunda şöyle buyurmaktadır: “Eğer bir göz açıp kapayıncaya kadar dahi yeryüzünde ilahî bir hüccet olmazsa, yeryüzü kendi ehlini yutar.”[7]

Masum imamlar (a.s), varlık âleminin emniyeti, huzuru ve ilahî feyzin vasıtasıdırlar ve Allah-u Teala’nın nimet ve bereketleri onların vesilesiyle insanlara verilmektedir; eğer bir an dahi onlar olmazsa, yeryüzü ehlini yutar.[8]

Ama bu dönemde bu masum imamın kim olduğu hususu peygamber’in hadisleri sayesinde açıklık kazanır. Mütevatir olan hadisler bu şahsın İmam Hasan Askeri (a.s)’nin oğlu olduğunu açıklamaktadır.[9]

 

2) Salih ve mümin kulların yeryüzünde yönetimin başına geçeceklerini müjdeleyen ayetler:

Hz. Mehdi (a.s.)’nin zuhuru, Kuran-ı Kerim’in birçok ayeti ışığında ispatlanabilir. Bu ayetlerin hepsi salih ve zayıflatılmış kulların, kendi haklarını alacaklarını ve güç kazanarak yeryüzünde adalete dayalı tek bir hükümet kuracaklarını ve İslam dininin bütün dinlere ve ekollere üstün geleceğini müjdelemektedir. Kuran-ı Kerim, bu müjdenin diğer bazı ilahî kitaplarda da geçtiğini açıklamaktadır:

“Andolsun ki, Tevrat'tan sonra Zebur'da da yazmıştık ki: « Muhakkak yeryüzüne benim iyi kullarım varis olacaktır.»[10]

Kuran-ı Kerim, diğer taraftan bu müjdeyi Allah-u Teala’nın iradesine isnat etmektedir: “Ve bizse yeryüzünde zayıf bir hâle getirilmesi istenenlere lûtfetmeyi ve onları, halka rehber kılmayı ve yeryüzüne, onları mîras bırakmayı dilemekteyiz.”[11] Birçok rivayetlerin açıklaması üzerine bu ayetler Hz. Mehdi’nin zuhuruna bir müjdelemedir. Bu ayetlerden bazılarının belli bir konu hakkında nazil olduğu gerçeği onun diğer örneklere uyarlanamayacağı anlamına gelmediği de açık bir konudur.

Bir başka ayette ise Allah-u Teala, salih ve mümin kulların hükümetlerini “ilahî vaat” olarak insanlara açıklayarak onların eliyle gerçekleşecek emniyet ve huzuru müjdelemektedir: “Allah, sizlerden iman edip iyi davranışlarda bulunanlara, kendilerinden öncekileri sahip ve hakim kıldığı gibi onları da yeryüzüne sahip ve hakim kılacağını, onlar için beğenip seçtiği dini (İslâm'ı) onların iyiliğine yerleştirip koruyacağını ve (geçirdikleri) korku döneminden sonra, bunun yerine onlara güven sağlayacağını vaat etti. Onlar hakkımda hiç bir şeyi şerik koşmayarak hep bana ibadet edeceklerdir.”[12]

 

Masum İmamlar (a.s)’dan gelen rivayetler bu ayeti, Hz. Mehdi (a.s.) ve onun yaranlarına yorumlamaktadır.[13]

Özet:

Yukarıda zikredilen ayet ve rivayetlerin genelinden, Allah-u Teala’nın hikmet ve lütfü gereği insanlık tarihi boyunca sürekli ilahî rehberlerin insanları hidayete erdirmek için görevli oldukları ve Allah-u Teala’nın onların varlıklarının bereketini yeryüzünde sürekli kıldığı anlaşılmaktadır. Hz. Mehdi (a.s.) bu zamanda, dünyadaki insanların rehberlik görevini üstlenmektedir ve gelecekte zuhur edecektir.[14]



[1] Bu kitabın 7. sorusu, İmam Mehdi (Allah onun zuhurunu çabuklaştırsın) ve dinlerin vaat ettiği kimse.

[2]وَالرَّاسِخُونَ فِی الْعِلْمِ” (Âli İmran Sûresi, 7. ayet)

[3] Sakaleyn Hadisi, Müstedrek-i Hâkim, c:3, s: 148, Dar-ul Ma’rife yayın evi, Beyrut.

[4]إِنَّمَا أَنتَ مُنذِرٌ وَلِکُلِّ قَوْمٍ هَادٍ” (Ra’d Sûresi, 7. ayet) 

[5] Allame Meclisi, Biharu’l-Envar, c: 23, s: 5.

[6] Banuy-i İsfahanî, Seyyide Nusret Emin, Mehzenu’l-İrfan Der Tefsir-i Kuran, c: 3, s: 39, Nahl Sûresinin 44. ayetinin açıklamasında.

[7] Allame Meclisi, Biharu’l-Envar, c: 23, s: 29, bu konuda başka hadisler de zikredilen kaynakta yer almaktadır.

[8] Bihar’ul Envarda ilahî bir rehberin sürekli olması gerektiği başlığıyla geçmektedir; Allame Meclisi, Biharu’l-Envar, c: 23, s: 56.

[9] Safi, Lütfullah, Müntehabu’l-Eser; Taberisi Nuri, Mirza Hüseyin, En-Necmu’s-Sagıb; Allame Meclisi, Biharu’l-Envar  

[10]وَلَقَدْ کَتَبْنَا فِی الزَّبُورِ مِن بَعْدِ الذِّکْرِ أَنَّ الْأَرْضَ یَرِثُهَا عِبَادِیَ الصَّالِحُونَ” (Enbiya Sûresi, 105. ayet)

[11]وَنُرِیدُ أَن نَّمُنَّ عَلَى الَّذِینَ اسْتُضْعِفُوا فِی الْأَرْضِ وَنَجْعَلَهُمْ أَئِمَّةً وَنَجْعَلَهُمُ الْوَارِثِینَ” (Kasas Sûresi, 5. ayet)   

[12]وَعَدَ اللَّهُ الَّذِینَ آمَنُوا مِنکُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَیَسْتَخْلِفَنَّهُم فِی الْأَرْضِ کَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِینَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَیُمَکِّنَنَّ لَهُمْ دِینَهُمُ الَّذِی ارْتَضَى لَهُمْ وَلَیُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْنًا یَعْبُدُونَنِی لَا یُشْرِکُونَ بِی شَیْئًا” (Nur Sûresi, 55. ayet) 

[13] Ferzî, Muhammed Ali, Ümid-i Sebz, s: 34.

[14] Daha fazla bilgi edinmek için şu kaynağa başvurabilirsiniz: Rızvanî, Ali Asker, Mev’ud Şenasi ve Pasuh Be Şübehat (Vaat Edilen Mehdinin Tanınması ve Şüphelere Cevap), s: 287–298.  

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hangi ayet tevhidin kısımlarını içermektedir? Tevhidin kısımları nelerdir?
    16882 Eski Kelam İlmi 2011/08/14
     Tevhit konusu, Kuranî ve dinî kavramlar içinde en derin ve geniş konulardandır. Çünkü tevhidin çeşitleri ve mertebeleri vardır. Bu yüzden Kuran’da tevhit konusu birçok sure ve ayette genişçe ve derin olarak işlenmiştir. Kuran’ın bu üslup ve tarzı temel kavramlardadır. Bugün bu üslup, Kuran’ın konusal ...
  • Genetik düzeltmenin hükmü ve bu yöntemle dünyaya gelen çocuğun hükmü nedir?
    7251 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/11
    Genetik düzeltmeler yapmanın birçok çeşidi söz konusudur bu yüzden tabii olarak hükümleri de farklıdır.Ancak genel olarak söylemek gerekir ki genetik düzeltme karı kocanın (eşlerin) sperm ve yumurtalığı üzerinde yapılır ve maksat dünyaya gelecek çocuğun genler ve kalıtımla geçen hastalıklara karşı bağışıklık kazanması olursa ...
  • Niçin bizim mektepte imamlık makamı babadan oğla irsi olarak geçmektedir?
    8827 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    İmamet makamı masum olmak ve bol ilim gibi vasıflara sahip olan kişiye verilir. Bu vasıflara kimin sahip olduğunu yalnız Allah Teala bilir. Bu yüzden imamlar dünyaya gelmeden önce onların isimleri ve özellikleri Allah tarafından Peygambere bildirilmiştir. Ama imamlık veya peygamberlik makamının gereken liyakati taşıdığı için önceki peygamberin soyunda yer ...
  • Acaba İmam Hüseyin(a.s) bir hadisinde, Arap ve Acem arasında fark koymuş ve Acemleri kınamış mıdır?
    9935 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2010/09/04
    Dile getirdiğiniz rivayet Ebu Ebdillah (a.s)'dandır. Yani İmam Sadık (a.s)'tan, İmam Hüseyin (a.s)'den değildir. Şöyle buyurmuşlardır: “Biz Kureyşteniz ve bizim Şialarımız da Araptırlar, acem değil”. Bu rivayetin zahir anlamı dikkate alındığında Arap, acem ve Kureyş'ten maksat bilinen meşhur ırklardır. Ama bu rivayet senet açısından zayıftır. ...
  • Müslüman kadınlar camiasından ilmi havzalarda içtihat derecesine ulaşanlar var mı?
    10122 تاريخ بزرگان 2010/06/08
    İslam’ın ilime önem vermesi ve ilimi kadın erkek herkese farz kılması sonucu bazı kadınlar ilim öğrenimine iştigal edip sonunda içtihat derecesine ulaşmışlardır.Örneğin, H. K. 1403 yılında vefat etmiş olan Bayan Müçtehit Emin ve şimdi kadınların ilmi havzalarının değerli üstatlarından ...
  • Ailenin duyarsılığından dolayı tutumadığım oruçları kaza etmek zorunda mıyım?
    5608 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/14
    Hz. Ayetullahi’l-uzma Sistaninin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Eğer itminanla orucun vacip olmadığına inanarak oruç tutmamışsa (kefaret yoktur ve) kaza yeterlidir.Hz. Ayetullahi’l-uzma Mekarım-i Şirazinin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Namaz ve oruçları tedrici bir şekilde kaza ediniz. Kefaretin ile ilgili (niteliği hakkında) tevzihu’l-mesailimizdeki 1301-1402 numaralı meselelerdeki ...
  • Ağzı temizleyen maddelerin içinde genellikle az miktarda alkol bulunur. Bunun hükmü nedir?
    6519 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/06/12
    Sarhoş edici[1] sıvılardan olup olmadığı belli olmayan alkoller temiz hükmündedirler. Onların karıştırıldığı sıvıların alınıp satılması ve kullanılmasının herhangi bir sakıncası yoktur.[2]
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27338 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • el-Muttali ve el-Mulakkan sıfatlar kemaliye mi yoksa veya cemaliye sıfatlardan mıdırlar?
    7183 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    İster Allah’ın lütfunu, ister kahrını vs. yansıtsın bir sıfatın Allah’ta olduğunu ispat eden bütün sübuti sıfatlar kelam ilminde cemal sıfatları diye bilinmekte ve varlık açısından aralarında herhangi bir fark yoktur. Soruda gelen el-Muttali (Telkin edici) ve el-Mulakkan (Bilen)’da bunlardandır. ...
  • Şia imamlarının Son Peygamber Hz. Muhammed dışında diğer peygamberlerden daha faziletli ve üstün oluşunun sebebi nedir?
    17757 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    Bizim dini öğretilerimizde geldiğine göre Hz. Muhammed dışında hiçbir peygamber, peygamberlik vasfı dışında imamlardan üstün değildir.Yine bazı hadislere göre ism-i azam 73 harften ibarettir ki önceki peygamberler bu harflerin hepsine vakıf değildiler. Örneğin Hz. İbrahim'e yalnız sekiz harf verilmiştir ancak İslam Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.a)'e 72 harf verilmiştir ...

En Çok Okunanlar