Gelişmiş Arama
Ziyaret
19658
Güncellenme Tarihi: 2010/10/07
Soru Özeti
Kendini savunmak için birini yaralayan ya da öldüren kimsenin şer’i hükmü nedir?
Soru
Sorun çıkaran veya ihanet ve saygısızlıkta bulunan kimselerle kavga etmenin, yaka paça olmanın hükmü nedir? Evinin dışında kendisini savunurken sinirden ya da cehaletten dolayı istemeden birini yaralayan yahut katleden kimsenin şer’i hükmü nedir?
Kısa Cevap

Anlaşmazlıklarda insanın anlaşamadığı kimseyle kavga etmeye ve ona fiziki zarar vermeye hakkı yoktur.[1] İslama göre anlaşmazlıkları gidermenin ve hakları almanın tek yolu iyi niyetli insanlara veya İslami yargıya başvurmaktır. Dolayısıyla hak sahibi biri, hakkını zayi eden kimseyle kavga eder, yaralar vb. şekillerde ona zarar verirse zarar gören İslamî ceza kanununa göre kısas etme veya diyet alma hakkına sahiptir. Evet hırsız, katil vs. kimselere karşı mal, can ve ırzın savunulması gerekli ve meşrudur.[2] Ancak bu savunmada caydırıcılığa neden olacak merhaleler uygulanmalı ve en düşük dereceyle yetinilmeye çalışılmalıdır.

Saygıdeğer fakihlerin bazıları bu konuda şöyle buyuruyorlar: ‘Muharibin dışında farz veya caiz savunmada merhalelerin zorluk ve kolaylıklarına riayet edilmelidir. Kurtulmak için hiçbir imkan kalmamışsa teslim olmanın haramlığı ve teslim olmamayı (imkan dahilinde) gerektiren farz ve savunmalar düşündürücüdür.’[3]

Bununla birlikte canını, malını ve ırzını savunan kimse istemeden birini yaralar veya katlederse yeterli delil ve şahitlerle geçerli bir mahkemede savunma halinde olduğunu ispat edebilmelidir. Eğer savunma halinde olmazda kasıtsız bir öldürme ve yaralamada bulunmuşsa bunuda istemeden yaptığını ispat edebilmelidir. İspat edebilsede diyet ödemek zorunda kalacaktır. Bunun dışında eldeki deliller ve zahir başka bir şeyi gösterirse onun iddiası kabul edilmez, mahkemede onu eldeki delillere ve zahire göre kısas etmeye mahkum eder.

Sonuç olarak rivayetlerden ve fakihlerin görüşlerinden şunlar çıkıyor:

1-Can, mal ve ırzı savunmak caizdir.

2-İnsan savunma halinde ölürse şehidin sevabını alır.

3-Savunmanın merhaleleri var. Savunma saldırganı öldürmeyle sınırlı olsa saldırganın kanı heder olmuştur ve katil diyet ödememeli veya kısas edilmemelidir. Ancak mali konularda Masum İmamlar (a.s), insanın malından geçip, ölüme varmaması için azami çabasını göstermesini tercih vermişlerdir. Örneğin hırsız vs. kaçarken onların öldürülmesini caiz bilmemişlerdir.

4-Mahkemede, savunmada olduğunu ispat etmek onun caizliğiyle ilgili değildir.[4]

Bu meselenin birçok ayrıntısı var ki onları başka bir zamanda ele almak gerekir. Ama genel olarak cevap yukarıda söylediğimiz şekliyledir.        



[1] -Hatta İslam Cumhuriyeti Nizam’ının olduğu günümüzde emr-i maruf ve nehy-i münker yapılırken kişinin yalnızca sözle irşad etme hakkı vardır, emr-i maruf ve nehy-i münker’in sonraki merhaleleri (fiziki karşılık verme merhalesi) emniyet ve yargının vazifesidir.

[2] -İnsanın mecbur olduğu, hatta başkasının emaneti bile olsa korumak zorunda olduğu bir malı savunması farzdır, teslim etmesi ise caiz değildir. Bunun dışında birini öldürmek ihtimali olmazsa caizdir. (Ayetullah Behçet (r.a), Cami-ul Mesail, c.5, s.212)

[3] -Ayetullah Behçet (r.a), a.g.e. s.213

[4]-el-Kavaid-ul Fıkhiyye (Ayetullah Mekarim), c.2, s.32; Mebani-i Tahrir-ul Vesile, c.1, s.428; Mebani-i Tekmilet-ul Minhac, c.41, s.423; el-Mebsut Fi Fıkh-il İmamiyye, c.8, s.76; Tezkiret-ul Fukaha, c.9, s.435; Mesalik-il Efham İla Tenkih-i Şerai-il İslam, c.15, s.52; Vesail-uş Şia, c.15, s.120-123

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İmamlar (a.s) neden takiyye ederlerdi?
    8518 Kelam İmi 2010/12/04
    Takkiyyenin nedeni yalnızca korku değildir, korku, takiyyenin nedenlerinden sadece biridir, tümü değil. Dikkat etmek gerekir ki, korku, soruda gelen iki çeşidin ötesinde bir şeydir. Zira korku takiyyesi bazen takiyye edenin canı, onuru, malı ve yakınlarına gelebilecek tehlikeden dolayı yapılırken, bazen başkalarına ve müminlere gelecek olan zarar ihtimalinden ...
  • Nevruz bayramı hakkında ne gibi bir şerî delil mevcuttur?
    13135 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/08/21
    Bu bayram, İslam öncesi yaygın olan İranlıların antik bayramlarındandır. Rivayet kitaplarında İmam Sadık’tan (a.s) nevruzun fazileti hakkında bir rivayet nakledilmiş ve son dönemdeki meşhur fakihler bununla amel etmiş ve de nevruzda gusül almanın müstehap olduğuna fetva vermişlerdir. Lakin bazıları da bu rivayet hakkında münakaşa yapmıştır. Bu nedenle, yüzde yüz ...
  • “Eğer melekler birbirleri ile tartışırlarsa Cebrail (a.s) Ali’nin (a.s) yanına nazil olur ve melekler arasında hüküm vermesi için Ali’yi (a.s) göğe çıkarır,” diye belirtilen hadis hakkında görüşünüz nedir?
    13048 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Dinsel öğretiler esasınca biz meleklerin kendilerine verilmiş görevler doğrultusunda hareket ederken hiçbir sapma ve itaatsizlik sergilemediklerine inanırız. Yüce Allah melekleri nitelerken şöyle buyurmaktadır: Onlar asla Allah’ın buyruğuna muhalefet etmezler ve emredildikleri şeyi (kâmil bir şekilde) yerine getirirler; yani melekler ilahi emir ve buyrukları kabul eder ve onlara ...
  • İddet ve delilleri hakkında açıklamada bulunur musunuz?
    9438 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2010/12/22
    İddet fakihlerin ıstılahında şerî bekleme halidir; kadının boşandıktan ve nikâhın zail olmasından sonra veya vefatın ardından zorunlu olarak bir süre beklemesi ve sonra başka biriyle evlenebilmesi durumudur. İddet türleri şunlardır: 1. Boşanma iddeti. 2. Vefat iddeti. 3. Kayıp iddeti, 4. Yanlışlıkla cinsel ilişki kurma iddeti. Belirtilen ...
  • Herhangi bir müçtehitten taklit etmeyen kimsenin humus konusundaki görevi nedir?
    5085 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/13
    Sorunuza taklit mercilerinin bürolarından verilen cevaplar şunlardır:Hz. Ayetullah el-Uzma Hamanaei: Mallarınızın humsunun durumunu bilmek için Ayetullah Hamanei’inin burosuna veya onun bu konudaki yetkili vekillerinden birine başvurunuz. Hz. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi: Amellerinizi ve görevlerinizibütün şartlara haiz bir müçtehidin görüşüne göre yapınız.
  • Kur'an'da namazın genel hükmü açıklanmıştır, ancak imametten genel olarak da söz edilmemiştir. Kur'an'dan imametin hak olduğuna dair bir kaynak verebilir misiniz?
    6152 Eski Kelam İlmi 2010/09/22
    Kur'an'da bir çok ayet imamet konusuna değinmiştir. Allame Hilli, El-Feyn adlı eserinde ve Allame Meclisi, Biharu'l-Envar adlı eserinde bu ayetleri genişçe açıklamışlardır. Bu ayetlerden bazı örnekleri şöyledir: Tebliğ ayeti, velayet ayeti, ulu'l-emir ayeti ve sadıkın ayeti. ...
  • Allah’a nasıl iman getireyim ve imanımı nasıl güçlendire bilirim?
    15475 Teorik Ahlak 2011/10/20
    Allah’ı olduğu gibi ve gerçek bir şekilde tanıman için tek bir yol var. Bunun dışında başka bir yol söz konusu değildir. Zira Allah u Teâlâ kuranı kerimde şöyle buyuruyor: “biz, ona şah damarından daha yakınız”. Eğer insan biraz ...
  • Salâvat getirirken Al-i Muhammed’i demezsek niçin savat eksik sayılır?
    15424 Tefsir 2009/07/23
    Al-i Muhammed’e salâvat getirmek bidat olmadığı gibi Kur’an ve hadis ve akıl ve irfanla da uyumludur, çünkü:Bidatin manası dinde olmayan bir şeyi dine dahil etmektir. Biz Al-i Muhammede salâvat getirmenin bidat olmadığını söylüyoruz çünkü bu konu Peygamber ve Ehl-i Beyt’ten gelen hadislerde yer ...
  • Arafat’ta durmanın sır, fazilet ve adabı nedir?
    10639 Pratik Ahlak 2011/08/17
    Arafat’ta durmanın sırrı hakkında birçok rivayet bulunmakta ve hepsi bu mübarek günün azamet ve faziletini göstermektedir. Arafat günü insanın kendisini tanıdığı ve de dua ve yakarış ile Allah’ın kerem ve ihsan sofrasında yer edinebilmek için arı bir niyet ile Allah’ın misafirliğine kabul olduğu gündür. Şeytan bu günde ...
  • Şeytan cennetten kovulduktan sonra, tekrar nasıl cennete girebildi?
    21252 Tefsir 2012/09/09
    Kısaca, şeytanın insanla irtibatında ve vesvese vermesinde fiziksel varlığa ihtiyaç duymadığını biliyoruz. Bu esas gereğince şeytanın cennete girmeden vesvese amelini yerine getirmesi imkânı vardır, ancak her halükarda soru için faraziyeleri söz konusu ettikten sonra soruyu cevaplandıracağız. 1. Hz. Âdem ve Havva’nın içinde oldukları cennet, Allah-u ...

En Çok Okunanlar