Gelişmiş Arama
Ziyaret
16797
Güncellenme Tarihi: 2012/03/11
Soru Özeti
Şeytanın İmam Ali’ye (a.s) alakası ve sevgisi var mıydı?
Soru
Şeytanın Emirü’l-Müminin’e (a.s) karşı ilgi duyduğu konusunda şöyle bir rivayetin olduğu söylenmektedir: ‘İmam (a.s) şeytana dedi ki: ‘Ey Ebu’l-Haris! Kıyamet için kendine bir tedarik gördün mü?’ Şeytan: ‘Senin dostluk ve sevgini.’ diye cevap verdi.’ Bu konuda başka rivayetlerde var. Şeytanın İmam Ali’ye (a.s) karşı sevgisi ve alakasının olduğu doğru mudur?
Kısa Cevap

Yapılan araştırmaların neticesinde hadis kaynaklarında hatta büyük ariflerin irfan kitaplarındaki aşk ve sevgiyle ilgili bölümlerde bile sorudaki ifadelerle Şeytanın İmam Ali’ye (a.s) sevgi duyması hakkında her hangi bir rivayete rastlanmamıştır. Bu türden başka rivayetler olsa da onlarda şeytanın sapkınlığına özellikle vurgu yapılmıştır. Yine bir rivayette İmam Bakır (a.s), İblis’in İmam Ali’ye (a.s) görüntüde iman edip, dost olduğunu, ama kalbinde kafir olduğunu buyurmuştur.

Ayrıntılı Cevap

1- Yapılan araştırmaların neticesinde hadis kaynaklarında hatta büyük ariflerin irfan kitaplarındaki aşk ve sevgiyle ilgili bölümlerde bile sorudaki ifadelerle Şeytanın İmam Ali’ye (a.s) sevgi duyması hakkında her hangi bir rivayete rastlanmamıştır.

2- Bazı hadis kitaplarında Hz. Adem (a.s) yaratılmadan önce Şeytanın Hz. Ali’nin (a.s) azametine ikrarı ve Ona olan iman ve sevgisi hakkında rivayetler vardır.[1] Ancak o rivayetlerde şeytanın sapmışlığına vurgu yapılmıştır. Yine bir rivayette İmam Bakır (a.s), İblis’in İmam Ali’ye (a.s) olan iman ve dostluğunun görüntüde olduğunu, kalbinde ise kafir olduğunu belirtmiştir.[2]

3- Kur’an ve rivayetlerde İblis’in ilahi dergahın mukarreblerinden olduğu, Hz. Adem’e secde etme emrine uymadığı için o dergahtan kovulduğu, ebedi lanete uğradığı ve Muhles’lerin dışında herkesi yoldan çıkaracağına diar yemin ettiğini kabul etmek gerekir.[3] Onun kovulmuşluğu ve melunluğu, şeriat ehli ve hakikat yolunun yolcuları için kesin bir şey olup, en küçük bir şüphe olmadan ittifak ettikleri bir konudur.

4- Sevginin mehaleleri vardır. İnsan yaratılmadan önce Şeytan Allah’a uzun bir süre taptığından doğal olarak Allah’ın dostuydu. Ama Allah’ın onun sevgisi için yaptığı imtihanı kaybederek sınıfta kaldı ve lanete uğradı. Gerçek aşık, maşukunun sevdiği her şeyi seven kimsedir.

Dolayısıyla Şeytanın, insan yaratılmadan önce Allah’a karşı bir derece sevgisi vardı, hatta kovulduktan sonra bile daha aşağı derecede Allah’a sevgi duyduğu ve Onun dostu olduğu söylenebilir. Bu miktardaki dostluğun onun ameli ve nifakıyla çelişmez; zira onun tekebbür ve hasedi Allah’a isyan etmesine neden oldu. Mesela, kendini beğenmişlik ve kibir hissinin, insanı adaletli kimseyle savaşıp mücadele etmeye sürüklediği çok görülmüştür. Buna rağmen o, düşmanının faziletlerinin takdir ederek bir tür dostluğunu kalbine yerleştirebilmiştir. Ama böyle bir dostluğun ameli sonucu olmadığı için onu gerçek diye algılayamayız.

Şeytanın İmam Ali’ye (a.s) sevgi duyması hakkındaki rivayetleri kabul etsek bile onları ancak bu yönde değerlendirebiliriz.

İlginçtir ki Emirü’l-Müminin’in en büyük düşmanı Muaviye, İmamın şehadetinden sonra Şiilerden biri olan Darar b. Damare’den İmam’ın ibadet hallerini kendisine anlatmasını istedi. Muaviye, İmamın bazı faziletlerini duyunca ağlamaya başladı.[4] Bu kıssadan gerekli hisseyi kendin al.

Daha fazla bilgi için aşağıdaki dizinlere bkz:

-Şeytanın Yaratılış Felsefesi: Soru: 2391 (Site: 2546)

-Şeytan’ın Hedef ve Planları: Soru: 2392 (Site: 2545)

-Şeytan, İsyan ve Tevbe: Soru:7270 (Site:7430)  

 


[1] -Örneğin: İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: Ben Kabe’nin yanında oturmuştum. Birden beli eğilmiş, kaşları gözlerinin üstüne uzamış, elinde asa, başında şapka ve üzerine kıllı cübbe olan bir yaşlı adam, arkası Kabe’ye dönük Olan Peygamber’in (s.a.a) yanına geldi ve dedi ki: ‘Ya Resulullah, benim için bağışlanma dile!’ Peygamber (s.a.a) ona ‘Yaşlı adam, çabanın bir faydası yok.’ diye buyurdu. Çünkü Peygamber onun yoldan çıkmış biri olduğunu biliyordu. Yaşlı adam gittikten sonra Peygamber bana şöyle buyurdu: ‘’Ey Ebe’l-Hasan! Onu tanıyor musun?’ Dedim ki: ‘Hayır.’ Buyurdu ki: ‘O lanetli İblis’ti.’ Ben onun peşinden koştum, yakaldım ve yere yıktım. Göğsünün üzerine oturdum ve öldürmek için elimle boğazını sıkmaya başladım. O dedi ki: ‘Ey Ebe’l-Hasan! Yapma, çünkü ben belli bir zamana kadar mühlet verilmiş biriyim. Andolsun Ali’nin Allah’ına ben seni seviyorum.’ (Şeyh Saduk, Uyun-u Ahbaru’r-Rıza (a.s), c.2, s.72, H.3, Neşr-i Cihan, Tahran, 1. Baskı, HK.1378; Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c.27, s.148-149; c.60, s.244-245, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, HK.1404.) 

[2] -Mazenderani, İbn-i Şehr-i Aşub, el-Menakib, c.2, s.251-252, Müessese-i İntişarat-ı Allame, Kum, HK.1379.

[3] -Bkz: Bakara/34-36, A’raf/11-16, Kehf/50, İsra/62-65, Hicr/30-43

[4] -Şeyh Saduk, Emali, s.624-625, İslamiyye, Tahran, HŞ.1362.

 

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zamanın imamı (a.s) kimin eliyle şahadete erecektir ve ondan sonraki dönem ne kadar sürecektir?
    9095 Eski Kelam İlmi 2011/05/21
    Zamanın imamının (a.s) ömrünün sonu hakkında iki grup rivayet mevcuttur. Birinci gruptaki rivayetler onun tabii bir ölümle, ikinci gruptaki rivayetler ise şahadet ile ömrünün noktalanacağını bildirmektedir. Ama onun katilinin kim olduğu noktasında elde kabul edilir bir rivayet ve delil mevcut değildir. Aynı şekilde zamanın imamının vefatından kıyamete dek süren ...
  • İmamiye Şia’sı ve Ehlisünnetin İbn. Teymiye hakkındaki görüşü nedir?
    8416 شیعه آماج تهمتها 2015/06/29
    İbn. Teymiye, Hicri-Kameri 661 yılında Şam yarım adasında yer alan (bugünkü Türkiye) Harran şehrinde dünyaya geldi ve 67 yıl süren bir yaşamın ardından Hicri-Kameri 728 yılına denk gelen yılda Şam Kalesi hapishanesinde öldü. İbn. Teymiye ilahi sıfatlar, peygamberlere ve velilere tevessül etmek hakkında özel inançlara sahiptir. Onun ...
  • İslam’ın bakışında nazar değmesi ve vesveseyi etkisiz kılmak için dua yazmanın bir meşruiyeti var mıdır?
    14501 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/21
    İslam, fakihler ve mercilerin bakışında hastalık, nazar değmesi ve vesvese gibi sorunları gidermek için muteber ve masumlardan gelen duaları okumak ve yazmak doğru ve onaylanan bir fiildir. Yüce rehberlik makamı dua, dua yazmak ve dualarla kutsanma hakkında sorulan bir soruya cevaben şöyle buyurmuştur: Eğer dualar temiz imamlardan (a.s) nakledilmiş ...
  • Ayat namazı nasıl kılınır?
    11319 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/28
    Konuyu iki bölümde ele alacağız: a) Ayat namazına neden olan şeyler.b) Ayat namazının nasıl kılındığı.a) Ayat namazı şu olaylardan biri vuku bulduğunda farz olur: Güneş tutulması, Ay tutulması (tutulmalar kısmi de olsa), deprem ve halkın genelini korkutan şimşek çakması, ...
  • Bazı Kuran ayetleri, ilahi peygamberlerin masumluğuyla çelişiyor mu?
    18114 Eski Kelam İlmi 2007/11/26
    Yukarıdaki soruya şöyle cevap verilebilir:1. “İsmet” masum olan bir şahısta ruhla özleşmiş ve onu günah, unutkanlık, kötü işler ve hata yapmaktan engelleyen ve koruyan bir sıfattır. Bununla beraber masum olan şahıs mecbur kılınarak iradesi elinden alınmamaktadır.2) Peygamberlerin masum olmalarının sırrı, Allah’a olan aşk, inanç, kâmil bir iman ve ...
  • İnsanların mutluluk ve mutsuzluğunu ve neticede cennet ve cehenneme girmes’n’ belirleyen şey yıldız ve felekler midir?
    6936 آسمان و زمین 2012/07/24
    İnsanların cennet ve cehenneme girmelerinde hareket ve davranışlarını en önemli neden sayan birçok ayet ve rivayet mevcuttur. Siz Şii mütekellimlere müracaat ederseniz onların insanların mutluluk ve mutsuzluklarında yıldızların ve feleklerin etken olduğunu söylediklerini göremezsiniz. Bu konuda bir rivayet bulunsa ve senet açısından kabul edilse bile onun zahiri ...
  • Şiilerin arasında Hz. Âdem’in (a.s) müminlerin önderi Ali’nin (a.s) elleriyle yaratıldığına dair bir inanç var mıdır?
    11282 Varie 2012/08/21
    Eğer bir kimse Müminlerin Önderinin bağımsız olarak Hz. Âdem’i (a.s) yarattığına inanırsa, bu inanç Kur’an-ı Kerim’in aksi doğrultusundadır ve Rabbe şirk koşmak sayılır. Hz Âdem’in(a.s) Müminlerin Önderinin (a.s) maddi cismi tarafından yaratılması da mevcut gerçekler ile bağdaşmamaktadır; zira bu maddi cisim Hz. Âdem’den (a.s) sonra dünyaya gelmiş ...
  • İbrahim makamı nedir? Ondan kastedilen nedir?
    47316 Eski Kelam İlmi 2012/02/18
    Mekke’deki belirgin işaretlerden birisi, İbrahim makamıdır; zira orası İbrahim’in (a.s) durduğu bir makamdır. İbrahim makamının tefsir ve manası hakkında bazıları tüm haccın İbrahim makamı olduğu görüşündedir. Bir grup İbrahim makamının “Arafe”, Meş’aru’l-Haram” ve “üçlü cemerat” olduğuna inanmaktadır. Bazıları da tüm Mekke hareminin İbrahim makamı sayıldığı görüşünü taşımaktadır. Ama mevcut ...
  • Başkasının bostanından izinsiz meyve ve bitki toplamanın hükmü nedir?
    17120 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
    Söz konusu sorunun cevabında ilk önce fakihlerin bu konu hakkında görüşlerini genel olarak açıkladıktan sonra Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tehrani nin görüşünü takdim edeceğiz.  Fakihlerin genel görüşleri:Bir başkasının malından faydalanmak her şekilde olursa olsun mutlaka bu tasarruf o malın sahibinin izni ile olmalıdır. Yalnızca ...
  • Modern İnkılabi (pop) müzikleri dinlemenin hükmü nedir?
    10803 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/06/22
    Bu soruyu cevaplandırmak için öncelikle Taklit Mercilerine başvurup sonra çok kısa bir şekilde müziğin haramlığının hikmetini felsefi olarak inceleyeceğiz.Hz Ayetullah El Uzma Seyyid Ali Hamenei:Eğlence toplantılarına uygun her türlü coşturucu/eğlendirici çalgı ve eğlence haramdır.

En Çok Okunanlar