Gelişmiş Arama
Ziyaret
12969
Güncellenme Tarihi: 2009/07/04
Soru Özeti
Neden Kur'an-ı Kerim'de Allah-u Teala için bazen tekil, bazen de çoğul zamirler kullanılmıştır?
Soru
Allah-u Teala, neden kendisi hakkında bazı ayetlerde “biz” bazılarında ise “ben” zamirlerini kullanmıştır?
Kısa Cevap

Allah-u Teala birdir ve bu yüzden kendi yaptıklarından bahsederken kelime ve zamirlerin tekil olması gerekir. Nitekim Kur’an’ı Kerim’de kendisini defalarca bu şekilde ifade etmiştir. Ama gerek Arapçada, gerekse başka dillerde bazen tekil zamirlerin kullanılması gereken yerlerde çoğul zamirler kullanılmaktadır. Bunun çeşitli nedenleri vardır ki bu nedenlerden bazıları şunlardır:

 

1- Muhataba kendi yüceliğini bildirmek

2- Yaptığı işin önemini göstermek

3- İşlerin yapılması için vasıta olan sebeplere (o sebepleri de kendisi icat etmiş olsa bile) dikkat çekmek

Ayrıntılı Cevap

Sorunuzun cevabına geçmeden önce iki noktayı belirtmek gerekir

 

1- Ayrıntıları kelam ilminde açıklandığı üzere Allah'ın bir olduğu konusunda birçok delil vardır. Allah'ın bir olmasının manası şudur: Hiç kimseye ve hiç bir şeye ihtiyaç duymadan ve dayanmadan yaratmak, rızık vermek, hidayet etmek, öldürmek vs. işleri yalnız başına yapar. Kelam ilminde bunlara yaratmada tevhid, rızıkta tevhid, hidayette tevhid… denmektedir.

 

2- Allah'ın bir olması demek, hiç kimsenin ve hiç bir şeyin yaratma, rızık verme, hidayet vb. fiillerde hiç bir şekilde sebep olmayacakları manasına gelmez. Aksine Allah-u Teala'nın hikmeti fiillerinin çoğunu sebepleriyle ve kendi mecrasında yapmayı gerektirmektedir.[1] Örneğin, Allah-u Teala direkt ve herhangi bir vasıta olmadan hastaya şifa verebilir, aç olanı doyurabilir veya sapmışları hidayet edebilir, ama hikmeti gereği işleri kendi sebepleriyle ve kendi mecrasında olmasını istemektedir. Yani açları kendi yarattığı ekmekle doyurmakta, hastalara kendi yarattığı ilaçla şifa vermektedir. Burada ekmek, doktor ve ilaç hepsi Allah'ın izniyle etki etmekte, kendine has neticeyi vermektedirler. Ekmek, doktor, ilaç, su vs. tümü varlığını daima Allah'tan almaktadır ve Onun isteğiyle böyle etkilere sahiptirler. Öyleyse bu etkilerin Allah'ın tevhid ve birliğinin çeşitli boyut ve açılarıyla herhangi bir çelişkisi yoktur. Onlar Allah'ın şerikleri değildirler, gösterdikleri etkileri dahil her şeyleriyle Ona muhtaçtırlar.

 

Buraya kadar söylenenleri göz önüne aldıktan sonra asıl cevaba geçebiliriz:

 

Allah birdir, bu yüzden kendi fiillerinden bahsettiği zaman tekil zamirler kullanması gerekir ki,[2] Kur’an’da defalarca bu zamirler gelmiştir.[3]

Ancak Arapça ve diğer bütün dillerde bazen konuşmacı çeşitli nedenlerden dolayı “Ben bu işi yaptım” yerine “Biz bu işi yaptık” demektedir. Bunun bazı nedenlerin şöyledir:

 

1- Kur'an-ı Kerim, insanlarla iletişiminde en iyi vasıta olarak onların kendi konuştukları dili seçmiştir. Çoğu kez erkekler için kullanılan zamir ve vasıflar erkek kadın herkesi kapsayacak bir anlamı ifade eder. Örneğin Kur'an-ı Kerim'de de “Siz (hepiniz) Allah'a muhtaçsınız…” ayetinde “Entüm” (Siz) zamiri erkekler içindir. Halbuki, hitap geneldir, erkek-kadın herkesi kapsamaktadır. Aklı olan herkes maksadın yalnızca erkekler değil bütün insanlar olduğunu anlar.

 

Tekil ve çoğul zamirler konusunda da insanların defalarca tekil zamir yerine çoğul zamir kullandıklarını görmekteyiz. Örneğin “biz geldik siz yoktunuz” cümlesinde “biz” ve “siz” zamirleri çoğuldur, ama saygı, yüceltme ve onurlandırmak amacıyla tekil yerine çoğul zamiri kullanılmıştır. Allah-u Teala da kendi yüceliğini bildirmek için “biz” zamirini kullanmaktadır.[4]

 

Demek ki, konuşmacı muhataba azametini ve yüceliğini bildirmek için “ben” yerine “biz” kelimesini kullanılabilir. Yine Kur'an'dan örnek verecek olursak Fetih suresinde “Şüphe yok ki biz, sana apaçık bir fetih vermişizdir.” diye buyurmaktadır.

 

Bazı müfessirler diyorlar ki: Allah-u Teala, burada kendi azametine işaret etmek için “Biz, Mekke şehrini fethettik” diye buyurmuştur. Fetih, azametin alameti olan “biz”le uyuştuğundan dolayı “biz” zamiri kullanılmıştır. Bu nokta “Şüphesiz biz seni şahid… olarak gönderdik.” ayetinde de vardır.[5]

 

2- Konuşmacı bazen de yaptığı işin önemini göstermek için “ben bu işi yaptım” yerine “biz bu işi yaptık” demektedir. Örneğin Allah-u Teala: “Biz onu Kadir gecesinde indirdik”, “Biz kevseri sana verdik” diye buyurarak Kur'an'ın ve Kevser'in azametini ortaya koymaktadır.

 

3- Allah-u Teala bazen, bir işin yapılmasında vasıta olan sebeplere dikkat çekmek için “ben yaptım” yerine “biz” yaptık diye buyurmaktadır. Allame Tabatabai el-Mizan'da, Rad suresinin 4. ayetinin tefsirinde şöyle buyuruyor: “Bu şekilde Biz bazısını bazısına üstün ettik” ifadesi şu manaya işaret edebilir: Arada, Allah’ın dışında da Onun emriyle amel eden ilahi sebepler vardır ki hepsi yine Allah Teala'nın izniyle etki etmektedirler.[6]

 

Tefsir-i Numune de ise Yunus Suresinin 61. ayetinin tefsirinde şöyle yazıyor: Allah-u Teala her yönden bir olmasına rağmen Onun hakkında çoğul kelime ve zamirlerin gelmesi makamının yüceliğine işarettir. Emrine her zaman amade memurlar olduğu için hem Allah’tan, hem de emrinde ki o diğer memurlardan bahsedilmektedir.[7]

 

Bazen bir ayette üç hikmetin üçü de bulunabilir; yani hem failin azametine, hem fiilin büyüklüğüne, hem de sebeplere dikkat çekilmektedir. Bu nedenden dolayı çoğul getirilmiş olabilir. Örneğin, “Biz onu kadir gecesinde indirdik” ayetinde üç hikmette bir aradadır.



[1] - 'Allah, işleri sebepler olmadan yapmaktan çekinir.' el-Kafi, c.1, s.183, Bab-ul Marifet-il İmam ve'r Reddi İleyhi

[2] - Bu durumda, Allah neden bazı yerlerde tekil zamir getirmiştir? Diye sormanın bir mnası yoktur, sadece şöyle bir soru akla gelebilir, Allah neden hep tekil zamir kullanmamıştır? Konunun devamında bu sorunun cevabını aramaya çalışacağız.

[3] - Örneğin “Çağırın beni icabet edeyim size…” (Ğafir/60) ayetinde olduğu gibi.

[4]- Daha fazla bilgi için bkz: Mekarim Şirazi, Porsişha ve Pasuhha, c.3, s.256

[5] - el-Mizan (Farsça tercüme), c.18, s.385

[6]- a.g.e. c.11, s.401 

[7] - Tefsir-i Nümune, c.6, s.358; yine bkz: Misbah Yezdi, Maarif-i Kur'an, s.106-114

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İnsanın günaha tekrar yönelmemesi için terkettiği günahtan ne kadar uzak kalması gerekiyor?
    7434 Pratik Ahlak 2010/06/12
    Bu konuda herhangi bir ayete ve  rivayete rastlamadık, ancak insan kırk gün amellerini ihlasla yerine getirir ve onları Allah rızası için yaparsa Allah hikmetini onun kalbine yerleştirir, diline akıtır, şeklinde rivayetler vardır.Bu bağlamda şu ...
  • Ayetullah Hamenei’nin Amerika Müslümanlarına mesajı (öğüt ve nasihati) nedir?
    5793 Eski Kelam İlmi 2009/08/20
    Ayetullah Hamenei’nin kaleminin bu soruya cevabı: “Selamu’n Aleykum,Ayetullah Hamenei’nin genele hitap eden konuşma ve mesajlarında yer alan açıklamalarının dışında özel bir mesajları yoktu. (Bu konuşma ve mesajların metni Ayetullah Hamenei’nin ...
  • Ramazan ayında toplardamara enjeksiyon yapılmasının hükmü nedir?
    6229 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/18
    Muhterem taklit mercilerinin bu husustaki görüşleri farklıdır. Tam bir cevap verilmesi için taklit merciinizi belirlemelisiniz. Bununla birlikte muhterem mercilerin görüşlerini aşağıda belirtiyoruz.İmam Humeyni, Ayetullah Behçet ve Ayetullah Hamaney: Eğer iğne besin ve güçlendirici bir özelliğe sahipse, farz ihtiyat gereği bu tür enjeksiyondan sakınılmalıdır. Ama tedavi yönü bulunuyorsa ve ...
  • Yüz güzelliği için bir zikir var mıdır?
    64352 Pratik Ahlak 2011/07/21
    İslam’ın bakışında güzellik maddî güzellik ve manevî güzellik diye iki kısma ayrılır. Yüzün manevî güzelliği namaz gibi manevî hususlar vesilesiyle kazanılır. Yüzün maddî ve zahiri güzelliği ise doğal olarak maddî hususlar vesilesiyle kazınılır. Rivayetler perspektifinden manevî güzellik: Manevî güzellikte değişik amel ve zikirler etkilidir. İmam Sadık (a.s) bu ...
  • Kur’an’ın Allah tarafından geldiği söylenirken bundan maksat nedir? Acaba sadece Kur’an’ın muhtevası mı Allah katındandır yoksa lafız ve sözcükleri de Allah tarafından mıdır?
    7584 Kur’anî İlimler 2007/11/01
    Kur’an’ın Allah tarafından olduğu sözü çeşitli aşamalarda söz konusu edilebilir. Her aşama diğerine göre daha derin bir anlamı ifade etmektedir.A. Kur’an’ın anlam ve içeriği Allah tarafındandır.B. Bununla birlikte Kur’an’ın bütün sözcükleri de Allah tarafındandır.C. Bu sözcüklerle oluşan ayetlerdeki bileşimlerde de Allah katından gelmiştir.D. Sureler halinde tecelli ...
  • Cünüp olan kimse cenabet gülsü yerine yaptığı teyemmümle camiye girip orada bir süre durabilir mi?
    9905 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/12
    Bir kişi cünüp olur ve gusül yerine teyemmüm etmekle görevli olursa cemaat namazına katılmak veya vaizleri dinlemek için camiye gidebilir. İmam Humeyni (r.a) bu konuyla ilgili bir sorunun cevabında şöyle demiştir: “Guslün bütün sonuçları gusül yerine geçerli olan teyemmüm için de söz konusudur. Sadece, zamanın ...
  • Kur’an-ı Kerim ile istihare nasıl yapılmalıdır? Başka bir tabirle istihare zamanında ayetlerin mefhumunu nasıl anlamak gerekir?
    137714 Tefsir 2011/08/21
    1. İstihare türlerinin en yaygın olanlarından birisi, değişik yöntemleri olan Kur’an-ı Kerim ile istiharedir. Birinci Tür: Kur’an’ı alacak ve şu duayı okuyacaksınız: "اَللّهُمَّ اِنّى تَفَأَّلْتُ بِکِتابِکَ، وَ تَوَکَّلْتُ عَلَیْکَ، فَاَرِنى مِنْ کِتابِکَ ما هُوَ مَکْتُومٌ مِنْ ...
  • Üzeri kutlu isimlerle nakşedilmiş bir yüzük kanalizasyona düştüğünde vazife nedir?
    7165 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Üzerinde Allah’ın veya Peygamberin (s.a.a) veyahut bir imamın isminin yazıldığı bir kâğıt veya saygı gösterilmesi gerekli olan herhangi başka bir şey tuvalete bağlı kanalizasyon kuyusuna düşerse, onu dışarıya çıkarmak ve yıkamak her ne kadar zor olsa da farzdır. Dışarı çıkarmak mümkün değilse, tümüyle yok olduğundan emin olmayana ...
  • Gençlerin dinden kaçmalarının nedenleri ve eserleri nedir?
    10142 Pratik Ahlak 2011/04/21
    Din insanın saadet ve kurtuluş reçetesidir. Dindarlık birey ve topluma sayısız eserleri olan tüm hayat boyutlarını içeren dinsel öğreti ve değerleri kurumsallaştırmaktır. Gizli ve açık bir takım etkenler dindarlığı tehdit etmektedir ve bu tehditlerden birisi de dinden kaçmaktır. Elbette hiç kimse tamamıyla din ile ...
  • Niçin Abdulmuttalib oğlunun adını Abduluzza koymuştur?
    23222 تاريخ بزرگان 2008/07/22
    Abdulmuttalibin oğlu Ebu leheb (Haşim oğlu Abdulmuttalib oğlu Abduluzza) künyesi Ebu utbe’dir, Peygamber (s.a.a) efendimizin amcası ve aynı zamanda onun en katı düşmanlarından biridir. Annesi Beni Huzae kabilesinden Lubna ve eşi Harb ibn-i Umeyye’nin kızı ve Ebu süfyanın kız kardeşi, Ümm-i cemil adıyla tanınan Arvi veya Avra’dır. ...

En Çok Okunanlar