Gelişmiş Arama
Ziyaret
10583
Güncellenme Tarihi: 2012/03/12
Soru Özeti
Eğer cennet için tabakalar varsa, cehennem için de tabakalar var mıdır?
Soru
Eğer cennet için tabakalar varsa, cehennem için de tabakalar var mıdır?
Kısa Cevap

Ayet ve rivayetlerden cehennem tabaka ve yüzeyleri hakkında alınan netice üzere, cehennem de cennet gibi[1] değişik tabakalara sahiptir ve günahkârlar suç ve günah dereceleri hasebince bu tabakaların birinde müstakar olacak ve azaplandırılacaktır. Bir rivayette İmam Bakır (a.s), «لَها سَبْعَةُ أَبْوابٍ لِكُلِّ بابٍ مِنْهُمْ جُزْءٌ مَقْسُوم»[2] (onun yedi kapısı vardır ve her kapıya onlardan bir grup ayrılmıştır) ayeti hakkında şöyle buyurmaktadır: Bana Allah’ın cehennemi yedi tabaka karar kıldığı bildirildi.

1. Onun en yüksek tabakası olan ilk tabakası, “Cehim” adı taşır. Bu tabakadaki cehennem sakinleri, eziyet veren taşlar üzerine oturur ve onların kafatasları ve beyinleri sıcaklığın şiddetinden kaynar.

2. İkinci tabaka “Lazi”dir; bu derecedeki ateşin sıcaklığı el, ayak ve baş derisini yok eder ve Allah’ın emirlerine sırt çevirenler ve mal yığıp biriktirenleri kendine çeker.

3. Üçüncü tabaka “Sakr”dır ve onda ne bir şeyi bırakan ve ne de gitmesine izin veren bir ateş vardır. Beden derisini tamamen dönüştürür. On dokuz kişi (azap melekleri) oraya bırakılmıştır.

4. Dördüncü tabaka “Huteme” (parçalayıcı ateş) adı taşır ve ondan hız ve nicel olarak sarı develer gibi her tarafa dağılan büyük kıvılcımlar saçılır! Tarafına yönelen herkes tıpkı sürme gibi siyah kesilir.

5. Beşinci tabaka “Haviye”[3] (cehennem ve alçakların en alçağına düşme) olarak adlandırılır ve orada bir grup Malik[4] bize yardım et diye çığlık atar. Malik, onların çığlığına yanıt vermek için geldiğinde içinde kokmuş kötü bir su bulunan sarı renkli ateş tabaklarını önlerine koyar. Onların beden derileri aşırı sıcaktan dağlanmış demire dönmüş olacaktır ve bu ateşten tabaktaki suyu içmek için kaldırdıklarında yüz derileri tabağın aşırı sıcaklığından dökülecektir. İşte bu Yüce Allah’ın şu buyruğudur: «وَ إِنْ يَسْتَغيثُوا يُغاثُوا بِماءٍ كَالْمُهْلِ يَشْوِي الْوُجُوهَ بِئْسَ الشَّرابُ وَ ساءَتْ مُرْتَفَقاً»[5] “(Susuzluktan) feryat edip yardım dilediklerinde, maden eriyiği gibi, yüzleri yakıp kavuran bir su ile kendilerine yardım edilir. O ne kötü bir içecektir! Cehennem ne korkunç bir yaslanacak yerdir.” Buna düşen kimse yetmiş yıl ateşte kalır ve yanan derisi yerine başka bir deri eklenir.

6. Altıncı tabaka “Sair” olarak adlandırılır ve onda ateşten yüz çadır, her çadırda ateşten üç yüz saray yer, her sarayda ateşten üç yüz ev ve her evde de üç yüz tür ateş azabı bulunur. Bu evler arasında ateşten yılan ve akrepler ve de yine ateşten pranga, zincir ve gerdanlıklar bulunur. Bu Yüce Allah’ın şu buyruğuna tekabül eder:

«إِنَّا أَعْتَدْنا لِلْكافِرينَ سَلاسِلَ وَ أَغْلالاً وَ سَعيراً»[6] Şüphesiz biz, kâfirler için zincirler, demir halkalar ve alevli bir ateş hazırladık!

7. Yedinci tabaka “Cehennem” olarak adlandırılır ve onda “Falak” yer alır. Bu açıldığında ateşin alevlendiği ve ateşli en dehşet verici azabın bulunduğu cehennem kuyusudur.[7]

Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.       

 


[2] Hicr, 44.

[3] Cehennemin “Haviye” olarak adlandırılmasının sebebi, düşme anlamında olan heva maddesinden türemiş olmasıdır. Düşmeden kasıt ise alçakların en alçağına düşmektir. Bkz: Tabatabai, Seyid Muhammed Hüseyin, el-Mizan, c. 20, s. 349, Defter-i İntişarat-ı İslamî, Kum, 1417 k.

[4] Cehennemdeki melek muhafızlardan birisidir.

[5] Kehf, 29.

[6] İnsan, 4.

[7] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharü’l-Envar, c. 8, s. 289 – 290, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, 1409 k.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Niçin Hz. Mehdi (a.s) gaybet döneminde insanların hidayeti için bir kitap te'lif etmiyor?
    10828 Eski Kelam İlmi 2011/05/23
    Şimdi gaybet döneminde yaşıyoruz; bu dönem genel naiplerin dönemidir. Bu dönemde Şia'nın hidayeti gerekli şartları haiz Şia'nın büyük fakih ve alimlerinin üzerinedir. Ama bu dönemde Hz. Mehdi'nin insanların yararlanmaları için niçin bir kitap telif etmediği konusuna gelince bunun çeşitli nedenleri olabilir. Örneğin:
  • Allah kelimesinin lügatteki anlamı ndedir?
    12909 Eski Kelam İlmi 2011/03/01
    Farçada "huda" kelimesiyle karşılık bulmuş olan mübarek "Allah" kelimesi has isim ve Allahın en kapsamlı isimlerindendir. Hz Ali (a.s.) "Allah" kelimesinin anlamı hakkında şöyle buyurmuş: "Allah yaratıkların kendisinde şaşkılıkta kaldığı ve kendisine aşık oldukları bir mabud anlamını veriyor. Gözlerden gizli olan ve akılların (künhi zatiını) derk edemedikleri ...
  • Yoga-Zen konsantrasyonu (meditation) hakkında görüşünüz nedir?
    10228 Pratik Ahlak 2010/10/12
    Bu tekniği yapanların iddiasına göre konsantrasyon egzesizi yapmak, bizi şaşırtıcı bir şekilde düşüncelerimizin arasında yolculuk yapmamızı sağlıyor. Onun, daha sağlıklı, ıztrapsız, endişesiz bir yaşam sağlaması, yorgunluğu gidermesi gibi birçok faydalar vardır. Ve bizi zihnin çeşitli safhalarına ve farkındalığa ulaştırıyor.Konsantrasyon, ...
  • “Allah dilediğini saptırır, dilediğini hidayete erdirir” şeklindeki ayetin anlamı nedir?
    34702 Tefsir 2015/06/18
    Kelam ilminde insanın kendiişlerinde ihtiyar sahibi olduğu gerçeği kesin delillerle ispat edilmiştir. Kuranın öğretileri de bu hakikatten farklı değil ve bu hakikati teyit ediyor. Ancak şu var ki kuranın bazı ayetleri diğer bazılarını tefsir ediyor konumda olduğunu bilmek lazım. Dolayısıyla ayetlerin gerçek anlamlarını elde edebilmek için konuyla ...
  • Hazreti İbrahim (a.s)’in yaşamının önemli bölümlerini Kur’an ve rivayetler esasınca açıklar mısınız?
    14536 تاريخ بزرگان 2012/02/14
    Hazreti İbrahim (a.s)’in yaşamı üç belirgin aşamada söz konusu edilebilir: 1. Nübüvvetten önceki dönem. 2. Nübüvvet ve putperest Babil kavmiyle mücadele dönemi. 3. Babil’den hicret edip Mısır, Filistin ve Mekke topraklarında faaliyet gösterdiği dönem.1. İbrahim (a.s)’in doğduğu yer ve çocukluğuİbrahim (a.s), “Babil” topraklarında dünyaya geldi. İbrahim (a.s)’in doğumundan ...
  • Neden İslam dininde evlat boşanma durumunda erkeğe verilir?
    3787 Koruma 2019/06/15
    Öncelikle bu soruda kast edilen ifadenin incelenmesi gerekir. Eğer kastınız evladın intisabı ise İslam dininde evladın intisabı erkeğe olduğu gibi kadınadırda. Bu konu tamamen açık ve nettir. Örneğin mahremiyet, miras, akrabalık,... erkeğe özgü değildir. Bütün bu bağlar kadın içinde söz konusudur.[1] Ama eğer kastınız ...
  • Dinin usul ve fürû’u Masum İmamların (a.s) hadislerinden mi alınmıştır? Eğer böyle ise lütfen kaynak gösteriniz. Değilse ne zaman ve kimin tarafından böyle bir ayırım yapılmıştır?
    9700 Eski Kelam İlmi 2011/03/03
    Dinin usul ve fürû’unun şu anda ki şekli Masum İmamların (a.s) hadislerinden alınmamıştır. Din ilimleri alimleri, dini öğretileri bu şekilde bölümlere ayırmışlardır. Bu iki asıl’ın geçmişi hicri birinci yüzyılın ikinci yarısına dayanmaktadır. Ama bu ismi (usul-u din) kimin verdiği tam olarak belli değildir. Böyle ilmi konular genellikle alimlerin ...
  • ben kasetlerden ve has şirketlere ait sd.lerden kopyalama yapıyordum. Şirketleri tanımadığımı dikkate alarak onların hakkını nasıl eda edebiliyorum?
    6249 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/06/18
    Kopyalama ve manevi haklar noktasında değerli mercilerin görüşleri farklıdır. Ayetullah, İmam Humeyni, Tebrizi, Sistani, ve Safi hazretleri şuna inanmaktadırlar: yazılım türü bir şeyi icat etmek usulen üretkenine hak icat etmiyor ve dolayısıyla sahiplerinden izin almaksızın kopyalamaları ve çoğaltması caizdir. Ayetullah Hamenei, Behcet, ve Vahit hazretleri şöyle diyorlar: ...
  • Dine dayalı ahlakın manası nedir?
    11239 Yeni Kelam İlmi 2012/06/16
    Din ve ahlak arasındaki ilişki bağlamında ahlaki değerlerin temelleri hususunda iki genel bakış vardır: 1. Ahlak dinden bağımsız bir disiplindir ve din bir ile ilişkisi yoktur. 2. Ahlak din, iman ve Allah’a inanmayla bağlantı kurmaksızın gerçekleşmez. Batı toplumlarında bu konu geniş ...
  • Acaba Kuran-ı Kerim'de sırat köprüsüne işaret edilmiş midir?
    50484 Kur’anî İlimler 2009/05/13
    “Sırat köprüsü” kelimesi Kuran-ı Kerim'de geçmemesine rağmen bazı rivayetlerde bu kelime açıklanmıştır; örneğin İmam Sadık (a.s), Fecir Suresi’nin 14. ayetindeki “Mirsad” kelimesinin tefsirinde, onu cehennemden geçen bir köprü olarak beyan etmiştir.Konunun açıklığa kavuşması için, “sırat” kelimesi hakkında bazı noktaları açıklayacağız. “Sırat” yol anlamına gelmektedir ve bazı ayetlerde geçen “sırat-ı ...

En Çok Okunanlar